GENEL - 11 Temmuz 2018 Çarşamba 11:31

18 yaşındaki genç kız kayıplara karıştı

A
A
A
18 yaşındaki genç kız kayıplara karıştı

Diyarbakır’da polis olma hayali kuran 18 yaşındaki genç kızın, kendisini polis olarak tanıtan şahıs tarafından kandırılarak kaçırıldığı ileri sürüldü.

Diyarbakır’da polis olma hayali kuran 18 yaşındaki genç kızın, kendisini polis olarak tanıtan şahıs tarafından kandırılarak kaçırıldığı ileri sürüldü. Perişan hale gelen genç kızın ailesi, kızlarını bulana 20 bin lira ödül vereceğini vadetti.


Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde 9 çocuklu bir ailenin 6. çocuğu olan Kübra Çimen, çocukluk yıllarından bu yana asker veya polis olma hayali kurdu. Bu isteğini ailesine de dile getiren Kübra, eğitimini tamamlamak için çaba sarf etse de lise ikinci sınıfta okulu bıraktı. Polis olma hayali hiç sönmeyen Kübra, kardeşinin telefonunu kullanarak sosyal medya üzerinden kendisini polis olarak tanıtan bir kişi ile tanıştı. Bir süre yazışan ikiliden zanlı, Kübra’yı polis olduğuna ikna edip onu da polis yapabileceğini belirterek yanına gelmesini istedi. Üniforma hayali ile yanıp tutuşan Kübra, önceki gün yatağına yastık bırakıp üstünü örttükten sonra bıraktığı notla ortadan kayboldu. Ailesi, Kübra’nın telefonda konuştuğu kişiye ulaşarak kızlarının nerede olduğunu öğrenmek istedi. Zanlı tarafından aldıkları yanıtla şoka giren aile, durumu polise bildirdi. Yapılan incelemede zanlının sahte hesap açtığı tespit edilirken, şahsın yakalanması için çalışma başlattı. Güvenlik güçlerinin arama çalışmalarının yanı sıra aile, bastırdığı afişleri Diyarbakır’ın dört bir yanına asarak Kübra’yı bulanın kendilerine ulaşması halinde 20 bin lira ödül vereceklerini vadetti.



“Sahte polis kardeşimi, polis yapmak yalanıyla kaçırdı”


Konu ile ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Kübra’nın ağabeyi Mehmet Çimen, geçtiğimiz gün sabah 05.00’te uyandığını ve telefonunun yanında olmadığını fark ettiğini söyledi. Kübra’nın kapısının kilitli olduğunu belirten Mehmet çimen, kapıyı zorla açtıklarını ve kanepenin üzerinde yastıkların serildiği üzerinin de örtülerek insan süsü verildiğini ifade etti. Kübra’nın masaya not da bıraktığını kaydeden acılı ağabey Çimen, kağıtta ‘Ben polisliğe kaydolacağım. Beni polis yapacak bir arkadaşım. Onun yanına gideceğim beni merak etmeyin’ notunun olduğunu bildirdi. Kardeşini polis yapacağı yalanını söyleyen şahısla irtibata geçtiklerini dile getiren Çimen, “Durumu emniyete bildirdik, emniyet hesaba baktı sahte hesap olduğu söylendi bize. Organize suç çetesiymiş. Şuan hala konuşuyoruz adamla ‘polisler seni her yerde arıyor’ diyoruz. Bizle dalga geçer gibi ‘ben de bunu yedim. Siz bunu kime anlatıyorsunuz’ diyor. Zaten kız kardeşim çok saf akli dengesi fazla yerinde değil. Kızı getir, kız senin yanında diyoruz. Hiç inandırıcı değilsiniz diyor. Emniyete bildirdik. Savcı izni olmadan mobese kayıtlarına bakılmıyor. Kız 18 yaşında ve mektup da bıraktığı için bir şey de yapamıyorlar” dedi.



“Bulana 20 bin lira ödül”


Kardeşinin bir an önce dönmesini isteyen Çimen, konuşmasını şöyle sürdürdü:


“Kandırıldığını çok iyi biliyoruz. Geri dönmek istese de adamlar alıkoymuş olabilir. Devlet büyüklerimize sesleniyorum. Savcı arama iznini çıkarmalarını istiyoruz. Kızın o adamın yanında olduğundan eminiz. Kuzenim adamla bir hafta önce konuşmuştu, baya bir tartışmışlardı. Şimdi de bu olay gerçekleşti. Kız kardeşimin akli dengesi fazla yerinde olmadığı için kendi isteği ile kaçtığına inanmıyoruz. Bulana ya da yerini bildirene 20 bin lira ödül vereceğiz. Birçok yerden bize ihbar geliyor. Her yerden ihbar geliyor. Emin olmadıkça ödülü almak için yalan ihbar yapmasınlar.”



Anne gözyaşları içerisinde dönmesini istedi


Kübra Çimen’in annesi Güllü Çimen de kızının kaçırıldığını belirterek gözyaşları içerisinde evladının geri dönmesini beklediklerini söyledi. Perişan hale gelen Çimen ailesi, üzerinde Kübra’nın resimleri ile iletişim bilgilerinin bulunduğu afişleri Diyarbakır’ın dört bir noktasına asarak kardeşlerinden gelecek güzel haberi beklemeye başladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Başkan Tahmazoğlu: "1 ayda beton fiyatları Türkiye standartlarına gerilemezse beton santralleri kuracağız" Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, sosyal medya hesabından Gaziantep’teki çimento üreticilerine seslenerek, "Gaziantep’teki beton fiyatları 1 ay içerisinde Türkiye ortalaması fiyatlarına gelirse problem yok, gelmediği taktirde biz de Şahinbey Belediyesi olarak gerekiyorsa işbirliği içerisinde Gaziantep’e beton santrali kurup bunu halka daha ucuz fiyata veririz" dedi. Gaziantep İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Bora Keçeci, Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu ile görüşme gerçekleştirdi. Yapılan görüşmede Gaziantep’te beton ve çimentodaki ücret artışları ele alındı. “Beton ve çimento ile ilgili bir şeyler yapmak gerek” Gaziantep İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Bora Keçeci, "Gaziantep’te vatandaşların konut sahibi olması çok zorlaşıyor. 2+1 daireler 3 milyondan başlayıp 5 milyona kadar çıkıyor. Dar gelirli insanların da bunu alması çok zorlaştı. Bunun yegane sebebi maliyetler, maliyetlerin bir kısmını ise beton ve çimento oluşturuyor. Dolayısıyla yüksek fiyatlı beton ve çimento ile ilgili bir şeyler yapmak gerekiyor. Bu konuda da belediyelerin öncülüğü bizim için çok önemli” dedi. “1 ay içerisinde fiyatlar Türkiye standartlarına gerilemezse beton santralleri kuracağız” Beton fiyatlarının Türkiye standartlarına getirilmediği takdirde beton santralleri kuracaklarını söyleyen Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım ile beton ve çimento üreticilerine çağrıda bulundu. Tahmazoğlu, "Şahinbey Belediyesi olarak 10 bine yakın konut inşa ettik. Sizin de ifade ettiğiniz gibi son zamanlarda fiyatlarda anormal artışlar oldu. Ben buradan da beton firmalarına bir çağrıda bulunmak istiyorum. Neden Gaziantep Çimento fabrikası burada olduğu halde Türkiye’nin en pahalı hazır betonunu kullanıyor. Gaziantep’in fiyatları 1 ay içerisinde Türkiye ortalaması fiyatlarına gelirse problem yok, gelmediği taktirde biz de Şahinbey Belediyesi olarak gerekiyorsa işbirliği içerisinde, Gaziantep’e beton santrali kurup bunu halka daha ucuz fiyata veririz. Herkesin konut sahibi olmasını istiyoruz” diye konuştu.
İzmir TED Aliağa Koleji öğretmenlerinden meslektaşlarına destek TED Aliağa Koleji’nde bir öğretmen, iddiaya göre yaşadığı hastalık sebebiyle rapor aldığı için işten çıkartıldı. Olayın ardından aynı kolejde görev yapan öğretmenler, meslektaşlarının işten çıkartılmasını okul önünde protesto etti. TED İzmir Aliağa Koleji’nde iddiaya göre bir grup öğretmen, çeşitli nedenlerden dolayı yaşadıkları stres sebebiyle doktora başvurdu. Olayın ardından bir günlük rapor alan öğretmenler arasından T.S., raporunun ’fenni olarak uygun olmadığı’ gerekçesiyle işten çıkartıldı. Alınan kararın ardından öğretmenler ve veliler, okul yönetimini protesto etmek amacıyla okul önünde basın açıklaması düzenledi. Öğretmenler adına açıklama yapan Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Ege Bölge Temsilcisi Rabia Atbaş, “TED İzmir Aliağa Koleji’nde kurumun maaş politikasına karşı tepkisini dile getiren yaşadıkları stres, sıkıntı ve geçim kaygısı sonucunda farklı sebeplerden hasta olan 22 öğretmen arasında bulunan bir meslektaşımız, okul yönetimin tarafından işten çıkarıldı. Yönetim, bu haksız ve hukuksuz kararı, öğretmenimizin hastaneden aldığı raporun "fenni olarak uygun olmadığı" iddiasıyla gerekçelendirdi” ifadelerine yer verdi. “Öğretmenler mobbinglere ve baskıya maruz kalmıştır” Çalıştıkları kurumların patronlarının sadece kurumlarını ve karlarını düşünen sömürü uygulamalarına maruz kaldıklarının altını çizen Atbaş, "Bizler patronların insafına bırakılmış, asgari ücrete mahkum edilmiş, ailesinin ve kendisinin temel ihtiyaçlarını kısarak geçinmeye çalışan, insanlık dışı şartlarda çok sevdiğimiz mesleğimizi icra eden, özel öğretim kurumlarında görevini yapan öğretmenleriz. Ne yazık ki bunun en acı örneğini Türkiye’de eğitime önem verdiği sanılan TED Aliağa Koleji vermektedir. Bundan 1 buçuk sene önce yıllardır yaşadıkları sıkıntıları TED Vakıf Yönetimine bildiren ve çözüm bulunmasını isteyen öğretmenler çeşitli mobbinglere ve baskıya maruz kalmıştır” şeklinde konuştu. “Öğretmenlerin raporları incelenmek istendi” Hasta olan öğretmenlere gittikleri doktorlar tarafından 16 Nisan Salı günü için bir günlük rapor verildiğini aktaran Atbaş, "Fakat Vakıf Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Komsuoğlu tarafından öğretmenlerin raporlarının incelenmesi istendiği için öğretmenler tekrar hastaneye gitmek zorunda bırakılmışlardır. Öğretmenlerin okula gelememesi üzerine veliler okul yönetimine baskı uygulamıştır. Vakıf yönetimi velilere çok çirkin davranışlarda bulunmuş ve mesaj atarak öğretmenlerin maaşlarına 2023-2024 eğitim öğretim yılında yüzde 113 zam yaptığını açıklamıştır. Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası olarak velilerin oranlarla kandırılmasına göz yummayarak ve TED adına utanarak öğretmen maaşlarının 18 bin 500 ile 20 bin aralığında olduğunu açıklamak zorunda bırakılmışızdır” cümlelerine yer verdi. “Asıl sebep öğretmenimizin sendikalı olmasıdır” Öğretmenlerin görevlerini aksatacak hiçbir durumda bulunmamalarına rağmen Vakıf Yönetim Kurulu ve idarecileri tarafından mobbinge maruz kalmaya devam ettiklerini vurgulayan Atbaş, şunları kaydetti: “25 Nisan Perşembe günü kurumda görev yapan bir öğretmenimiz işten çıkarılmıştır. Sebep olarak Hakem Hastanenin öğretmenin raporunun fenne uygun olmadığını belirlediği gerekçe gösterilmiştir fakat öğretmenimiz bayılma şikayeti üzerine doktora gitmiş ve önceden yaptırdığı kan testlerine dayanarak raporunda yazılan hastalığından şüphelendikleri belirtilmiştir. Öğretmenimizin dönem ortasında işten çıkarılmasının asıl sebebinin rapor olmadığının hepimiz farkındayız. Asıl sebep öğretmenimizin 1928 yılında Ata’mızın direktifleriyle kurulmuş Türk Eğitim Derneğine ve öğretmenliğe yakışır şekilde bu sömürü düzenine sendikasıyla birlikte karşı çıkmasıdır. Asıl sebep diğer 24 öğretmenin gözünü korkutmak için öğretmen arkadaşımızın işten çıkarılmasıdır. Asıl sebep öğretmenimizin sendikalı olmasıdır.” Öğretmenlerin zarar görmesine izin vermeyeceklerini söyleyen Atbaş, şunları kaydetti: “Bir an önce TED’i saltanat yönetimi haline getiren iki şahıs TED’den uzaklaştırılmalı ve TED öğretmenlerinin kaybettirilen değerlerinin, meslek onurlarının tekrar kazanılması için çalışmaların başlaması gerekmektedir. Bizler Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası olarak işten çıkarılan öğretmenimizin ve hakkı için direnen tüm öğretmenlerin yanında olduğumuzu, her türlü desteği sağlayacağımızı ve birlikte direnerek zafere ulaşacağımızı buradan tüm kamuoyuna bildiriyoruz.”