GENEL - 15 Mayıs 2020 Cuma 13:33

Diyarbakır’da terör olaylarından zarar gören yapılar restore edildi

A
A
A
Diyarbakır’da terör olaylarından zarar gören yapılar restore edildi

Diyarbakır’da korona virüs salgını nedeni ile Vakıflar Haftası etkinliklerinin yapılmayacağı kaydedildi.

Diyarbakır’da korona virüs salgını nedeni ile Vakıflar Haftası etkinliklerinin yapılmayacağı kaydedildi. Diyarbakır Vakıflar Bölge Müdürü Metin Evsen, terör saldırılarından zarar gören 23 eserin çoğunun restore edildiğini söyledi.


Her yıl mayıs ayının 2’nci haftasında kutlanan Vakıflar Haftası programlarını, bu yıl korona virüs dolayısıyla gerçekleştiremeyeceği bildirildi. Diyarbakır’ın merkez Sur ilçesi İskenderpaşa Konağında basın mensupları ile bir araya gelen Diyarbakır Vakıflar Bölge Müdürü Metin Evsen, çalışmalar ve tedbirler hakkında açıklamada bulundu. Diyarbakır Vakıflar Bölge Müdürlüğünün kurumsal kimliği ve çalışmaları hakkında bilgi veren Evsen, "Vakıflar Genel Müdürlüğüne bağlı Diyarbakır Vakıflar Bölge Müdürlüğü bünyesinde Diyarbakır, Mardin, Batman ve Bingöl olmak üzere 4 ilimiz var. Müdürlüğümüz, Vakıflar Genel Müdürülüğünün talimatlarıyla kanunlar çerçevesinde hizmetlerini sürdürüyor" dedi.



Terör olaylarından zarar gören yapılar restore edildi


Sur ilçesinde meydana gelen terör olayları neticesinde tahrip edilen tarihi dokuların restore edilmesi yönündeki çalışmalar değerlendirmede bulunan Evsen, "Vakıflar Bölge Müdürlüğü olarak vakıf-kültür varlıklarımız var ve bunların restorasyonları alanlarında çok ciddi işler yaptık. Özellikle 2015-2016 yıllarındaki terör saldırılarından dolayı Sur ilçemizde 23’e yakın vakıf-kültür varlığımız büyük zarar görmüştü. Bunlardan çoğunun restorasyonu tamamladıktan sonra açılışlarını gerçekleştirdik. İnşallah restorasyonlarını bitirdiğimiz ve pandemi sonrası açılışlarını yapacağımız Hüsrev Paşa Cami ve külliyesi var. Mülkiyeti bizde olan bir çok eserin restorasyon çalışmalarını bitirdik. Bunların içerisinde camiler, hamamlar, kervansaray, sivil mimari konutlar var ve bunların tümünün restorasyon çalışmalarını bitirdik. Projelerini çizdirip kuruldan gerekli onayı aldıktan sonra restorasyonlarına başladık" diye konuştu.



"Üniversite öğrencilerimize burs desteğinde bulunuyoruz"


Tarihi ve kültürel yapılara yönelik restorasyon çalışmalarının yanı sıra kurum olarak yaptıkları sosyal yardımlara da değinen Evsen, "Bunların yanında ayrıca sosyal yardımlarımız var. Vakıflar Bölge Müdürlüğü olarak sorumluluğumuzda bulunan illerde her ay 5 bin 500 kişiye kuru gıda, yaklaşık bin öğrenciye burs, engelli ve yetim kardeşlerimize ayda 910 liralık nakdi yardım, 9 yabancı uyruklu vatandaşımıza ve 400 civarı üniversite öğrencimize burs desteğinde bulunuyoruz" şeklinde konuştu.



"Geziler ve etkinlikler korona virüs sebebiyle yapmayacağız"


Vakıflar Haftası etkinlikleri kapsamında geçmiş yıllarda yaptıkları çalışmaları aktaran Evsen, "Vakıflar Müdürlüğü olarak misyon vizyonu çerçevesinde gerçek manada güzel işler yaptık. Her yıl mayısın 2’nci haftasında kutlanan Vakıflar Haftasını, bu yıl 11 ile 17 Mayıs tarihleri arasında kutluyoruz. Geçtiğimiz yıllarda burayı inanç merkezi haline getirdik. Özellikle Eğil ilçesinde iki Peygamber kabri, Hazreti Süleyman Camisinde 27 sahabenin bulunduğu türbeler, Mardin’de Sultan Şeyhmus mezarı ve Nusaybin’de Zeynelabidin ile Siti Zeynep Külliyelerinde yaptığımız restorasyon çalışmalarıyla bölgeyi adeta inanç merkezi haline getirdik. Tabi korona virüs salgınından dolayı her yıl yapmış olduğumuz etkinlikleri ve gezileri bu yıl erteledik. Geziler ve etkinlikler korona virüs sebebiyle yapmayacağız" ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Deniz kaplumbağaları ilk yuvayı yaptı Antalya’nın Manavgat ilçesi Sorgun-Side sahilinde ilk yetişkin deniz kaplumbağası yuvası tespit edildi. Manavgat’ta nesli tükenme tehlikesi altındaki deniz kaplumbağalarının yuvalama alanlarından Sorgun- Side sahilinde, yeni sezonun ilk kaplumbağa yuvası tespit edildi. Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan aldığı araştırma izinleriyle izleme faaliyetlerini yürüten DEKAFOK Kıyı Koruma Derneği tarafından belirlenen kaplumbağa yuvası, korumaya alındı. Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ve genelgelerle nesli koruma altına alınan deniz kaplumbağalarının yuvalama alanları, her yıl olduğu gibi bu yıl da çeşitli uyarı ve tedbirlerle korunacak. Bunların başında yuvalama alanlarından motorlu araçların geçmesi, sahilde ateş yakılması, yavruların deniz yönüne gitmesini engelleyebilecek yapay ışıklar, havai fişekler ve çöpler gibi faktörlerin yasaklanması geliyor. İlk yuva, geçtiğimiz yıldan 18 gün önce tespit edildi DEKAFOK Kurucu Başkanı Seher Akyol, bu yıl beşinci koruma ve izleme sezonuna hazırlandıklarını belirterek, "2020 yılında bu işe başladığımızda bize ’Burada caretta mı olur?’ demişlerdi. İlk yıl burada carettaların olduğunu, ikinci yıl ise deniz analarının en büyük avcısı carettaların aslında buradaki en büyük çalışma alanı olan turizm için ne kadar önemli olduğunu gösterdik. Üçüncü yıldan itibaren ise çevreye duyarlı halkımızın muhteşem çabalarıyla daha da güçlendik. Bu yıl beşinci sezonumuza hazırlanırken çok daha müsterihiz çünkü vicdani duyguları son derece gelişmiş olan halkımız artık ne yapması ve yapmaması gerektiğini çok iyi biliyor. Geçmiş dönemlere bakarak duyarlılığıyla beni çok etkileyen off-road sürücülerimiz ekim ayının ortalarına kadar sahillerimizde araçla geçmemesi gerektiğini, kampçılarımız ateşin deniz kaplumbağalarına ne gibi zararlar verdiğini çok iyi biliyor. Bölgedeki otellerimiz bu konuda tam destekçimiz ve bu dönemde onlarla ve duyarlı personelleriyle muhteşem bir uyum yakalıyoruz" dedi. DEKAFOK tarafından yapılan açıklamada; ilk yuvanın geçtiğimiz yıldan 18 gün önce tespit edildiği belirtilirken, yetişkin deniz kaplumbağalarının ağustos ortalarına kadar yuvalamaya devam etmesinin beklendiği, yavruların ise ilk yuvadan yaklaşık 50 gün sonra çıkmaya başlayacağı ve geçen yıl olduğu gibi ekim ayının ortalarına kadar çıkışlarını sürdüreceği kaydedildi.
Hatay Küçük Barış Manço takma saçı, bıyığı ve sahne performansıyla beğeni topladı Depremin vurduğu Hatay’da açılan Barış Manço temalı kütüphane hizmete açıldı. Kütüphanenin açılışında Barış Manço’ya benzemek için takma saç ve bıyık takan küçük çocuk, sahne performansıyla beğeni topladı. Asrın felaketinin ilk saatlerinden itibaren bölgeye yardıma koşan Antalya İl Sağlık Müdürlüğü’nde görevli 38 yaşındaki Acil Tıp Teknisyeni Havva Aydanur Ertuğrul, afetzede vatandaşlara umut olmaya devam ediyor. Hatay’da bir çok projeye imza atan Ertuğrul, kurucusu olduğu Ülkem Okuyor Derneği öncülüğünde 21. Kütüphanesinin açılışını gerçekleştirdi. Antakya ilçesinde bulunan Katar - 4 konteyner kentte açılan Barış Manço temalı kütüphane vatandaşlara hizmet etmeye başladı. Barış Manço severler ve Ülkem Okuyor Derneği işbirliğinde açılan kütüphanenin açılışı renkli görüntülere sahne oldu. Barış Manço’ya benzemek için peruk ve bıyık takan ilkokul 2. sınıf öğrencisi Ayaz Nalçak, açılışa katılanlardan büyük beğeni topladı. Lale Manço, kütüphanenin eşinin ismini taşıyacak olmasından dolayı mutlu olduğunu belirterek, “Havva hanım önderliğinde bu gün Ülkem Okuyor Derneği’nin 21 kütüphanesini açıyoruz. Bu kütüphane Barış Manço’ya ithaf edildi. Tabii bizim buraya katkımız da var. İzmanço ve Barış severler katkıda bulundu. Burası Havva hanımın emekleriyle bizim eserimiz oldu. Kütüphanemiz Barış Manço adıyla anılacak ve gerçekten mutlu oldum. Depremzede çocukların Barış Manço’yu tanıyabilecekleri bir ortam oluşturmaya çalıştıklarını belirten Ertuğrul, “Depremin ilk gününden beri sahadayım. Ancak sağlıkçı olarak değil deprem bölgesine kitap yığan kadın olarak biliniyorum. Ülkem Okuyor Derneği olarak 21. Kütüphanemizi açtık. Derneğimiz açtığı kütüphanelerde artık iş birlikleri yapıyor. Lale hanım ve Barış severler olarak 21. Kütüphanemizi birlikte açmak istediklerini söylediler. Hatay’ın Antakya ilçesinde bulunan konteyner kente Barış Manço temalı bir kütüphane kazandırdık. Çocukların girdiklerinde Barış Manço’yu hatırlayabilecekleri bir ortam oluşturmaya çalıştı” şeklinde konuştu.
Kırıkkale Kuraklık riski artıyor, ekinler kuruyor: Köylüler yağmur duasına çıktı Kırıkkale’de ekili tarım arazilerinde yaşanan kuraklıktan yakınan köylüler, yağmur duası yaptı. Kırıkkale’de kuraklık tehlikesi çiftçileri endişelendiriyor. Yağışların önceki yıllara göre az olması sebebiyle ekili tarım arazileri, kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Bölgede yağış miktarındaki azalma, ekili tarım arazilerinin birçoğunun kurumasına sebep oldu. Geçimini çiftçilikten sağlayan köylüler ise kuraklıktan dolayı zor duruma düştü. Köylüler, yağmur yağmaması halinde hasadı kaybedeceklerini belirterek, yağmur duasına çıktı. Tilkili köyünde muhtarlık tarafından organize edilen yağmur duasına, çevre köylerden de katılım oldu. Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından dualar edildi, namaz kılındı. Yağmur duasına, Çelebi Kaymakamı Mehmet Melih Dalan ve Çelebi Belediye Başkanı Yaşar Erdemir de katıldı. Duanın ardından katılımcılara yemek ikram edildi. Tilkili köyü muhtarı Osman Ilıcan, İHA muhabirine mevsimsel değişiklikten dolayı bölgede kuraklık yaşandığını belirterek, köylülerle birleşerek yağmur duası yaptıklarını söyledi. "İnşallah dualarımız kabul olur" Bölgede kuraklığın olduğunu anlatan Ilıcan, "Bölgemizde mevsimlerin değişmesinden dolayı kuraklık yaşanıyor. Bizde tarım ülkesi olduğumuz için üretmeye mecburuz. Bölgemizde su sıkıntısı var. İklimlerin değişmesi yağışların kaymasından dolayı Nisan yağmurlarını alamadık. Buda bölgemizde ciddi bir kuraklığa sebep oldu. Bizde Müslümanlar olarak diğer köylülerimiz ile birlikte birleştik dua ettik. İnşallah yağmurumuz yağar. Dua ettik inşallah bundan sonrada şükür duası yaparız. İnşallah dualarımız kabul olur" dedi. Kaldırım köyü muhtarı Faruk Yıldırım ise ekinlerinin yüzde 70’inin kuramaya başladığını ifade ederek, bu sebeple de yağmur duasına çıktıklarını belirtti.