GENEL - 10 Kasım 2017 Cuma 11:56

Diyarbakırlı kadın pazarcılar, mahallerinde erkek pazarcı istemiyor

A
A
A
Diyarbakırlı kadın pazarcılar, mahallerinde erkek pazarcı istemiyor

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi Bağcılar Mahallesi’nde kadın pazarcılar, mahalleye erkek pazarcıları sokmamak da kararlı.

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi Bağcılar Mahallesi’nde kadın pazarcılar, mahalleye erkek pazarcıları sokmamak da kararlı. İlçede kendileri için kurulan pazara 5 yıldır emek verdiklerini ve zor şartlarda çalıştıklarını ancak mahallede erkek pazarcılara yer verileceğini belirten kadınlar, "Kar kış dinlemeden geliyoruz. Muhtaç olmasak bu alanda olmayız. Bize, ‘Bağcılar kadınlarındır’ denildi. 5 yıldır buraya emek vermişiz, emeğimize de sonuna kadar sahip çıkacağız" dedi.


Diyarbakır’ın Bağlar İlçe Belediyesince Bağcılar Mahallesi’nde şiddet mağduru, ekonomik durumu kötü ve çalışmak isteyen kadınların istihdam edilmesi amacıyla 2013 yılında kurulan Kadın Jiyan Semt Pazarı’nda çalışan kadınlar mahalleye erkek pazarcıları sokmak istemiyor. Kaynartepe Mahallesi’nde bulunan erkek pazarının kapatılması sonrasında Bağcılar Mahallesi’nde erkeklere yeni bir pazar yeri verilecek olmasının kendilerini zora sokacağını ve evlerinin geçimini kendilerini sağladığını ifade eden kadınlar erkek pazarcıların alanlarına girmesine izin vermeyeceklerini anlattı.



"Eşim evde çocuklarıma bakıyor"


Beş yıldır pazarcılık yaptığını ifade eden Şahsenem Gül, "Bu pazar sayesinde çocuğuma bakabiliyorum, ailemi geçindiriyorum. Eşim şuan çalışmıyor. Evde çocuklarıma bakıyor. Kiramı ödüyorum. Down Sendromlu çocuğum var. Erkekler bizden ne istiyor. Biz hakkımızı onlara kesinlikle yedirmeyeceğiz. Mücadeleye devam edeceğiz. Saat 5’te kalkıp hale gidiyoruz. Eşim bazen gelip bana yardım ediyor. Kadınlar bize destek verip bize yardımcı olsun" diye konuştu.



"Muhtaç olmasak bu alanda olmayız"


Ailesinin geçimini kendisinin sağladığı kaydeden Güler Eker (43) ise, "4 yıldır pazarcılık yapıyorum. 5 çocuğum var, evim kira. Çocuklarımın gözü bu pazardadır. Yani bu pazar olmasa ne evin geçimini sağlayabilirim ne de çocuklarıma bakabilirim. Eşimin bel fıtığı olduğu için çalışamıyor. Beni sabah sepetli motosikletle getirip akşam götürüyor. Şuanda eve bakacak hiç kimse yok. Allah da biliyor. Ben bu çocuklara, eve bakmasam kimse bakamaz. Erkekler bu tezgaha da gözünü dikmişse o erkeklere daha ne diyeyim. Evin geçimini onlar nasıl yapıyorsa biz de yapıyoruz. Onların eşi evde biz pazardayız. Onlar başka bir iş de yapabilir ama ben yapamam ki. Ellerini çeksinler bizim pazarımızdan. Biz bunu istiyoruz. Sonuna kadar da mücadele ederiz. Bu tezgahı hayatta o erkekçi pazara teslim etmem. Onu da bilsinler. Geçimimiz olmadığı için kar kış dinlemeden geliyoruz. Muhtaç olmasak bu alanda olmayız. 5 yıldır burada emek vermişiz emeğimize de sonuna kadar sahip çıkacağız" ifadelerini kullandı.



"Pazardan başka gelirimiz yok"


Fatma Topval (36), 3 kız çocuğu olduğunu ve pazardan başka bir geliri olmadığını söyledi. Topval, "Bu işi yapmak çok büyük fedakarlıklar istiyor. Gerçekten çok zor ama ekmeğimizi kazanıyoruz. Kendi işimizin patronuyuz. Az da olsa çok da olsa bizimdir. Minnetsiz ekmeğimizi yiyoruz. Kimseye muhtaç değiliz. Yoruluyoruz ama huzurluyuz. Kiracıyım kiramı ödüyorum. Türküyle, Kürdüyle, Çerkeziyle hepimiz bir aradayız burada. Kardeş gibiyiz. Önümüze bir engel çıktığında hepimiz tek yürek olmasını biliyoruz" dedi.



"Kadınlar bizi desteklesin"


19 yıldır eşinden ayrı olduğunu ve evin geçimini kendisinin sağladığını aktaran Güneş Çelikay ise, şunları söyledi:


"Bir oğlum var. Şuanda üniversite mezunu. Başka hiçbir gelirim yok. Oğlum daha yeni mezun oldu. Okuldu, dershaneydi bütün hepsini sağladım. Pazarı ilk açtığımızda bayağı bir zarar ettik ama ona rağmen yine kendi işimdir diye çok sevdim. Ondan sonra çabalarımızla gezici pazar olmayı istedik. Yaklaşık 5 yılımız geçti ve şuanda erkek pazarı biz geleceğiz diyor. Bunu hiçbirimiz kabul etmeyiz. Bize ilk verilen söz neyse biz onu yerine getirmeye çalışıyoruz. Bize, ‘Bağcılar kadınındır, hiçbir erkek o alana giremez’ denildi. Biz yer ararken bize Bağlar’da yer verilmedi. Kadınlar bizi desteklesin. Desteklerini bekliyoruz."



"Çocukların her birini bir yere bırakmak zorunda kalıyorum"


Dört çocuklu Nedime Çetinkaya (28), sabahları çocuklarını akrabalarına bırakmak zorunda kaldığını dile getirerek, şunları kaydetti:


"5 yıldır pazarcılık yapıyorum. Eşim inşaat sektöründe çalıştığı için kışın iş yok, yazın çalışıyor. Çocukların her birini her sabah bir yere bırakmak zorunda kalıyorum. Bir tanesini getirdim şuan. İşimiz bayağı zor. Bazen erkeklerin bile yapamayacağı işi biz yapıyoruz. Şemsiyeleri açmak, taşımak bayağı zor ama biz yine de işimizden memnunuz. En azından buradaki çalışmamızın karşılığında çocuklarımıza, evimize bakabiliyoruz, kimseye muhtaç olmadan geçimimizi sağlıyoruz. Kendi ayaklarımızın üstünde durabiliyoruz. Kiminin eşi yok, kimi boşanmış, kiminin eşi sorumsuz eve bakmıyor. En azından kadın burada ihtiyaçların karşılayabilecek güçtedir burada. Biz şuan erkeklerin yaptığı işi yapabiliyorsak her kadın kendi ayakları üstünde durabilir. Kışın çok zorluk çekiyoruz ama biz emeğimizin arkasındayız."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Arnavutköy’ün bu mahallesinde, yoldan geçenler gözlerine inanamıyor Arnavutköy’un Sazlıbosna Mahallesi her sene göç yolundaki leyleklerin uğrak noktası oluyor. Köylüler tarafından kış sezonunda hazırlanan yuvalar, leyleklerin konaklama noktası haline geliyor. Mahalle içerisinden geçen yolların kenarlarındaki direklerin ve evlerin tepelerindeki leylekler, vatandaşları şaşırtıyor. Her yıl düzenli olarak göç eden leylekler İstanbul’un Arnavutköy ilçesinde bulunan Sazlıbosna Mahallesi’ni mesken tuttu. Göç eden leylekler Sazlıbosna Mahallesi’ndeki belli alanlarda bir süre konaklıyor. Arnavutköy Merkez ile Hadımköy Mahallesi arasında bulunan Sazlıbosna Gölü kıyısındaki Sazlıbosna Mahallesi’nde yol kenarlarındaki elektrik direkleri ve evlerin çatıları leylek yuvalarıyla doldu. Mahalleden geçen vatandaşların da gözlerine inanamadığı görsel şölen havadan görüntülendi. “Eylül ayında giderler. Burada veda uçuşu yaparlar“ Leyleklerin mahalle ile ilişkisine uzun yıllardır şahitlik eden mahalle sakinlerinden Saip İlkbaş, “Leylekler köyleri seçerler başka mahallelere gelmezler bize gelirler. Yuvalarını yapıyorlar. Ben 75 yaşındayım kendimi bildim bileli var. Dedemler buraya Kırım’dan gelmiş. Onlarla beraber leylekler de buraya gelmiş. Eylül ayında giderler. Burada veda uçuşu yaparlar. Biz anlıyoruz gidecekler mi ne yapacaklar hepsini biliyoruz. Leylekler için buraya çok gelen oluyor. Fark edenler duruyorlar ve fotoğraf çekiyorlar. Biz elimizden geldiğince yardımcı oluyoruz" ifadelerini kullandı. “Mart ayında gelip, Ağustos ayında giderler” Leylekler ile ilgili konuşan Sazlıbosna Mahalle Muhtarı Oktay Teke, “Leylekli köy denir buraya. Her sene Mart ayının başında buraya gelerek yuvalarını yaparlar. Ağustos sonu gibi de geldikleri yer olan Afrika’ya göç ederler. Biz onlar geldiklerinde baharın geldiğini anlıyoruz. Baharın müjdeleyicisiler. Leylekler her yere yuva yapmazlar sevdikleri yere yuva yaparlar. Biz de onları seviyoruz. Biz sahip çıkıyoruz hatta daha fazla gelmeleri için projeler üretiyoruz. Bilinmeyenler çok şaşırıyor ve bize soruyorlar. Bilenler de görmek için geliyorlar bizden konum istiyorlar” diye konuştu.
Bursa Bursa merkezli 7 ilde düzenlenen suç örgütü operasyonunda 24 kişi yakalandı Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı, Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Başkanlığı koordinesinde; Bursa İl Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucu Bursa merkezli 7 ilde düzenlenen eş zamanlı “Mahzen-32” operasyonunda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 24 şüpheli yakalandı. Bursa merkezli İstanbul, Ankara, Trabzon, Sakarya, Yalova ve Diyarbakır’da düzenlenen “Mahzen-32” operasyonları ile elebaşılığını cezaevinde olan Ümit Saral’ın kardeşi Hakkı Saral’ın yaptığı suç örgütünün çökertildiğini açıkladı. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamaya göre, düzenlenen operasyonlarda organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; Bursa merkez ve İnegöl’de vadeli araç alım satım faaliyetlerinde bulunarak vatandaşlardan silah zoruyla yüksek miktarlarda para tahsilatı yaptıkları, Bursa’ya il dışından getirdikleri tetikçiler vasıtasıyla para vermeyi kabul etmeyen kişilere ve bu kişilerin işyerlerine yönelik silahlı saldırı düzenledikleri, Bursa’ya farklı illerden gelerek vadeli araç alımı yapanların adreslerini tespit ettikleri ve bu kişileri hürriyetlerinden yoksun bırakarak darp ettikleri, araç alım satımı nedeniyle kişiler arasında meydana gelen alacak verecek konularına müdahil oldukları ve sözde mahkemeler kurarak haksız menfaat sağladıkları, silahla ölüm tehdidinde bulundukları kişilerin iş yerlerine ve araçlarına zorla el koydukları ve bu malları örgüt üyelerinin üzerine geçirdikleri, silah ve tehdit zoru ile el konulan araçları hediye adı altında örgütün elebaşına verdikleri ve suç faaliyetleri esnasında, güvenlik güçlerine yönelik silahlı saldırıda bulundukları tespit edildi. Operasyonlarda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 24 şüpheli yakalandı. Operasyonlar sonucu, 15 adet ruhsatsız tabanca, çok sayıda çek ve senet ile çok miktarda nakit paraya el konuldu. 10 ayda 454 organize suç örgütü çökertildi İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, organize suç örgütlerine yönelik düzenlenen operasyonlar hakkında bilgi verdiği paylaşımında, “10 aylık süre içinde; 454 organize suç örgütünü çökerttik. Bu suç örgütlerini isim isim kamuoyu ile paylaştık. Organize suç örgütlerine yönelik toplam bin 201 operasyon düzenledik. 8 bin 260 şüpheli yakalandık. Bunlardan; 3 bin 58’i tutuklandı. Bin 740’ı hakkında adli kontrol kararı verildi" ifadelerine yer verdi. Öte yandan, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı yaptığı açıklamada soruşturmanın titizlikle yürütüldüğünü ifade etti.
Rize Taşkın Güngör: “Pazarspor’u bu zor şartlardan ayağa kaldırmayı başardık” Pazarspor’un başarılı teknik direktörü Taşkın Güngör, “Pazarspor’u bu zor şartlardan ayağa kaldırmayı başardık” dedi. Bu yıl TFF 3. Lig’de mücadele eden Pazarspor, sezon başında kötü bir başlangıç yaptı. Oynadığı maçlarda galibiyet sıkıntısı çeken Pazarspor ekibi, sürekli olarak teknik direktör değişimi yaptı. Son olarak takımın başına geçen Tolga Kerimoğlu’yla da istediği sonucu alamayan mavi-beyazlılar teknik direktörleri ile tekrardan yolunu ayırdı. Boşalan teknik direktörlük koltuğunu bu sefer Taşkın Güngör devir aldı. Bulvarspor maçıyla ilk maçına çıkan teknik adam 1 puan ile deplasmandan geri döndü. Güngör, ligin bitimine az kalmasına rağmen takımına güvenerek iyi işler çıkarmaya çalıştı. Pazarspor’u bir alt lige düşürmemek için elinden geleni yaparak 7 maçtan 10 puan topladı ve takımını ligde tutmayı başardı. Pazarspor’u ligde tutmak için ellerinden gelen her şeyi yaptıklarını ifade eden Taşkın Güngör, “Son lig maçımızı oynayacağız. Geldiğimizde çok zor şartlarda bir Pazarspor vardı. Kaosta olan 4 maçta sıfır çeken bir takım vardı. Zor bir görev olduğunu biliyoruz. Bu görevi alırken de daha önceki deneyimlerimize dayanarak sorumluluğu aldık. En azından bizleri bu göreve layık görmeleri bile bizim için bir şerefti. Biz de buna kayıtsız kalmadık. Zor bir sorumluluğun altına girdik ama lige bir hafta kala en azından hedeflediğimiz ana ulaştık. Bir taraftan baktığımızda kümede kalma ligde kalmanın mutluluğunu yaşarken, bir taraftan da son haftaya belki play-off’a girebilirdik. İyi 12 ay geçirdiğimizi düşünüyorum. Bize güvenenleri mahcup etmediğimizi düşünüyorum. Biz de elimizdekiyle bütün katkıyı kendi toprağımızı kendi memleketimize yapmaya çalıştık. Burada 3 puan almak istiyoruz. Lig bitince buradaki görevimiz sona eriyor. Ondan sonrası tabii bize bağlı şeyler değil. Bizim ana hedefimiz 3 aylık bu süreçte Pazarspor’u bu zor şartlardan ayağa kaldırmayı başardık. Altyapıdan 34 tane çocuğu aramıza katmaya çalıştık, hepsini bir arada yaptık. Ligde kalmak birinci önceliğimiz ve çok önemliydi. Evdeki mazimle en iyisini yapmaya çalıştık. Peki çok göze hoş gelen bir futbol oynatmadık. Yani daha çok skoru oynayan ve çok acil kaostan çıkmamızı sağlayacak sonuç almak istiyorduk. Onu da başardık ama hafta sonu daha keyifli, daha güzel bir karşılaşma seyrettireceğiz” şeklinde konuştu.