YEREL HABERLER - 30 Mayıs 2017 Salı 11:04

Kardeşlik iftarı yapılacak

A
A
A
Kardeşlik iftarı yapılacak

Tüm Türkiye’de eş zamanlı olarak yapılan yetim ve öksüz çocuklar ile ailelerinin katıldığı ‘Kardeşlik İftarı’ bu yıl da gerçekleştirilecek.

Tüm Türkiye’de eş zamanlı olarak yapılan yetim ve öksüz çocuklar ile ailelerinin katıldığı ‘Kardeşlik İftarı’ bu yıl da gerçekleştirilecek. 10 Haziran tarihinde yapılması planlanan kardeşlik iftarı için Düzce belediyesi tarafından hazırlıklar başlatıldı.


Türkiye’de tüm belediyelerin eş zamanlı olarak gerçekleştirdiği Kardeşlik İftarı geleneksel hale getirildi. Yetim, öksüz çocuklar ile ailelerin katıldığı kardeşlik iftarı için 10 Haziran tarihi belirlendi. Düzce belediyesi tarafından bu konuda hazırlıklara başlandı. Bu arada Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü tarafından Ramazan ayı için hazırlanan ‘Ramazan Gıda Paketleri’nin dağıtımına da başlanacak. Çay’dan salçaya, bakliyat ürünlerine kadar birçok gıda ürünlerinin yer aldığı paketlerden 5 bin adet hazırlanarak ailelere ulaştırılacak. Yine, Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü tarafından Ramazan ayı boyunca, evde bakım ve sağlık hizmetlerinin yapıldığı ailelerde iftar programları hazırlandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Mersin’de ’Turunçgil Çalıştayı’ düzenlendi Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, Türkiye’nin yaklaşık 1.9 milyon ton ihracat ile dünya narenciye ihracatında ikinci sırada yer aldığını belirterek, "İlimiz, toplam 1 milyon 661 bin 486 ton narenciye üretimi ile Türkiye’de 2. sıradadır" dedi. Mersin’de Tarım ve Orman Bakanlığının himaye ve destekleri ile İl Tarım ve Orman Müdürlüğü koordinasyonunda, AKİB, MTSO, Mersin Ticaret Borsası ve Ulusal Turunçgil Konseyi’nin iş birliğinde, ’Üretim Planlamasında Turunçgil Yol Haritası’ temalı ’Turunçgil Çalıştayı’ düzenlendi. Programda konuşan Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, toplantıda narenciye ürünlerinin üretim planlaması, ihracat imkanlarının genişletilmesi, katma değerinin artırılması, pazara uygun tür ve çeşit kompozisyonun oluşturulması, turunçgillerde ıslah, yeni çeşitler, iklim değişikliği, sürdürülebilir üretim, iyi tarım uygulamaları, üretimde kayıtlılık ve izlenebilirlik, tüketim alışkanlıkları ve geliştirilmesi, işleme sanayi, lojistik ve soğuk zincir uygulamaları, markalaşma ve tanıtım gibi pek çok hususun değerlendirileceğini söyledi. "Tarım, insanlık tarihi kadar eski ve geleceği kadar da baki olacak bir sektör" Konuşmasında tarımın insan hayatı için önemini vurgulayan Vali Pehlivan, "Tarım, her günümüzde, her anımızda var olan, var olması gereken bir olgudur. Hayat devam ettiği sürece, dünyada yaşam devam ettiği sürece de var olacaktır. Tarım, insanlık tarihi kadar eski ve geleceği kadar da baki olacak bir sektör. Tabii bu sektörün önemini ifade etmek, bunun farkında olmak işin bir boyutu. Bununla birlikte önemine uygun adımları atmak, bu öneme uygun şekilde geleceği planlamak da bir diğer önemli husustur. Tarımda insanoğlu, ilk insandan bugüne kadar özellikle de geleneksel metotlarla bu sektörü bir şekilde ayakta tutmuştur. Geleneksel tarımda belli başlı hususlardan bahsederken artık çok daha değişik alt başlıklardan bahsediyoruz. Tarımda artık yapay zekadan, akıllı, iyi tarım uygulamalarından, Ar-Ge ve dijitalleşmeden bahsediyoruz. Bir dönem ekstansif tarımdan entansif tarıma geçişten bahsederken, artık bilgisayar teknolojilerinden, bilişim teknolojisi üzerinden tarımda nasıl faydalanırız bundan bahsediyoruz. Tarım sektörüne birçok yeni kavram dahil olmuştur" diye konuştu. "Son 21 yılda dünya genelinde 86 milyon hektar tarım arazisi azalmıştır" Tarımda iki temel unsur olan ’insan ve toprak’ kavramlarının hiçbir zaman değişmediğini ve değişmeyeceğini kaydeden Vali Pehlivan, "Toprak, Aşık Veysel’in ifade ettiği gibi, ’Dost dost diye nicesine sarıldım, benim sadık yârim kara topraktır’ dizelerinde değindiği gibi işte o sadık yârimiz olan toprak ve onu işleyen insan. Onu işlemek, ekmek, biçmek suretiyle ürüne dönüştüren insan, yani emektar üreticimiz ve çiftçimizdir. Odağında toprak, odağında insan olan bir sektörden bahsediyoruz. Bu sektör her geçen gün büyüyor. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün rakamlarına baktığımız zaman, son 21 yılda dünya genelinde 86 milyon hektar tarım arazisi azalmıştır. 104 milyon hektar da orman arazisi azalmıştır. Ama tarımsal üretim değeri 2000 yılından 2021 yılına kadar 21 yıllık süre içerisinde 2 trilyon dolardan, yüzde 84 artışla 3.7 trilyon dolara ulaşmıştır. Aynı dönemde ülkemizde de 40 milyar dolardan 70 milyar dolara ulaşmıştır. Alan azalsa da talep arttığı için, nüfus arttığı için üretim değeriyle ilgili artışlar söz konusu olmuştur. Dolayısıyla kısıtlı sayılabilecek alanlarda tarımın ve tarım faaliyetlerinin en verimli ve kaliteli şekilde ürün üretiminin sağlanması konusu elbette ki ön plana çıkmaktadır" ifadelerini kullandı. "Türkiye yaklaşık 1.9 milyon ton ihracat ile dünya narenciye ihracatında ikinci sıradadır" Mersin’in yüzölçümünün 1 milyon 585 bin 300 hektar olduğunu ve 328 bin 401 hektarlık tarım alanı bulunduğunu vurgulayan Vali Pehlivan, şöyle devam etti: "Türkiye yaklaşık 1.9 milyon ton ihracat ile dünya narenciye ihracatında ikinci sıradadır. İlimiz, toplam 1 milyon 661 bin 486 ton narenciye üretimi ile Türkiye’de 2. sıradadır. Muz, çilek, limon, yenidünya, erik, nektarin, şeftali, kabak, taze bakla üretiminde Mersin 1. sırada yer almaktadır. Badem, keçiboynuzu, patlıcan, salatalık, greyfurt, kayısı, avokado, nar, üzüm, pırasa, soya fasulyesi üretiminde de 2. sırada yer almaktadır. Mersin’in, tarım sektörünün gayri safi milli hasılaya katkısı 2004 yılında 2,7 milyar TL iken, 2023 yılında 88,2 milyar TL’ye yükselmiştir. 2023 yıl sonu itibarıyla ilimizin bitkisel üretim değeri 76,3 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. 2023 yıl sonu itibariyle ilimizin hayvansal üretim değeri 11,8 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. 2023 yıl sonu itibariyle su ürünleri üretim değeri 29,6 milyon TL olarak gerçekleşmiştir." Düzenlenen bu çalıştay ile ‘Turunçgil Yol Haritasını Çizme’ özel başlığında tarımın genel anlamda değerlendirilmesinin yapılacağını dile getiren Vali Pehlivan, "Bu bağlamda sormamız gereken sorular, ’ne üretiyoruz, nerede üretiyoruz, nasıl üretiyoruz, ne kadar üretiyoruz?’ Devamında da yarınlara bir projeksiyon sunmak adına da ’neyi üreteceğiz, nerede üreteceğiz, nasıl üreteceğiz ve ne kadar üreteceğiz’ sorularını sorup, bu soruların cevabını hep birlikte vereceğiz. Özellikle de bu işe emek vermiş, gönül vermiş başta akademisyenlerimiz olmak üzere sahada ter döken, gerek tarlada, gerek işin ticaret tarafında ter döken, emek ortaya koyan bütün paydaşlarımızla, Tarım ve Orman Bakanlığımızın himayesinde geleceği inşallah planlamış olacağız. Cumhurbaşkanlığımızın himayelerinde hazırlanan, Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla da yürürlüğe konulan ’12. Kalkınma Planı’nda, tarım çok önemli bir başlık teşkil ediyor. ’Geleceğin etkin şekilde planlanması vurgusu’ yapılıyor. Bu hedefe, bu gayeye hep birlikte ortak olmalıyız. Tespit bağlamında da yapılacak işler, atılacak adımlar bağlamında da üzerimize düşen katkıyı vermek, fikir bazında vermek ama fikir bazında vermekle de kalmayıp bunu uygulamaya muhakkak şamil kılmak, uygulamaya yansıtmak ve takibini gerçekleştirmek durumundayız" şeklinde konuştu. Mersin’in, Çukurova’nın bereketli topraklarına sahip bir bölgesi olduğunu belirten Vali Pehlivan, şöyle devam etti: "Şu anda içinde bulunduğumuz Mersin, yanı başında Adana, Çukurova’mız dünyanın en verimli topraklarına sahiptir. Burada yetişmeyen ürün yok. Bu bir avantajdır evet ama bu her yetişen ürünü planlı bir şekilde yetiştirmeliyiz ki yıldan yıla veya arz-talep dengesini sağlama, ‘ne oldu ne olacak’ telaşı içerisine girmeyelim. Bu çalıştaydaki oturumlarda ortaya konulacak fikirler ve sonucunda yapılacak, yayınlanacak olan bildirgenin önemli, faydalı neticelere vesile olacağına inanıyoruz." Çalıştayda; Tarım ve Orman Bakanlığı Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Gümen, İl Tarım ve Orman Müdürü Erdem Karadağ, Ulusal Turunçgil Konseyi Başkanı Kemal Kaçmaz, Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru, Mersin Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Özdemir, Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ferhat Gürüz, Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kavak, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, Bitkisel Üretim Genel Müdür Yardımcısı İhsan Emiralioğlu da birer konuşma gerçekleştirdi.
Aydın ADÜ Rektörü Kent, 440 gün sonra Aydın Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret etti Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Rektörü olarak 17 Mart 2023 günü göreve başlayan Prof. Dr. Bülent Kent, göreve başladıktan tam 440 gün sonra Aydın Büyükşehir Belediyesi’ne ziyaret etti. Daha önceki açıklamalarında sürekli Aydın Büyükşehir Belediyesini eleştiren Rektör Bülent Kent’in CHP’li Özlem Çerçioğlu’nun yerel seçimdeki başarısının ardından ziyareti Aydın’da çeşitli yorumlara neden oldu. Aydın’da gerek resmi kurumların gerekse sivil toplum örgütlerinin tüm girişim ve çabalarına rağmen gerek iş dünyası, gerekse şehirle istenilen ölçüde bütünleşemeyen Aydın Adnan Menderes Üniversitesi’nin Rektörü Bülent Kent, şehrin Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na tam 440 gün sonra ziyaret etti. Görev süresinin nerdeyse yarısına gelen ADÜ Rektörü Bülent Kent’in ziyareti ile ilgili herhangi bir açıklama yapılmaz iken, Üniversite Hastanesi’nin yolunu bile yaptıramayan Rektör’ün Büyükşehir Belediyesi’nden talepleri de merak konusu oldu. Ziyaret ile ilgili Aydın Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan paylaşımda “Aydın Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Rektörü Prof. Dr. Bülent Kent, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na nezaket ziyaretinde bulundu. Ziyarette; ADÜ Rektörü Kent, Çerçioğlu’nu Aydın’daki başarılı çalışmalarından dolayı kutladı. Aydın’ı gençler için de daha yaşanabilir bir kent haline getirmek için çalışmaya devam ettiklerini belirten Çerçioğlu, ADÜ Rektörü Kent’e nazik ziyaretleri için teşekkür etti” ifadeleri paylaşıldı.
Adana Enerjisa Enerji’den Adana Karataş’ta sürdürülebilir balıkçılığa destek Elektrik dağıtım, perakende satış ve müşteri çözümleri şirketi Enerjisa Enerji, balıkçılığın ana geçim kaynağı olduğu Adana Karataş’ta gerçekleştirdiği ‘Sürdürülebilir Balıkçılığa Destek’ projesi ile bölge halkına yeni bir gelir alanı ve ek istihdam sağlamayı amaçlıyor. Türkiye’nin enerji dönüşümüne ‘Herkes için daha iyi bir gelecek’ vizyonuyla öncülük ederek enerji verimliliği ve kurumsal sosyal sorumluluklar konusunda farkındalık oluşturan Enerjisa Enerji, Karataş Belediyesi ve Karataş Su Ürünleri Kooperatifi iş birliği ile gerçekleştirdiği ‘Sürdürülebilir Balıkçılığa Destek’ projesi ile döngüsel ekonominin uçtan uca düşünülmüş bir örneğini hayata geçiriyor. Projede Karataş Belediyesi ve Karataş Su Ürünleri Kooperatifi iş birliği ile deniz ve limandan toplanan atıklar geri dönüşüme kazandırılacak, balık ağları ileri dönüşüm ile farklı ürünlerde girdi olarak kullanılacak. Üretim aşamasında kadınların istihdam edileceği bu ürünler ile birlikte hem döngüsel ekonomi ile sürdürülebilir ve çevre dostu bir ekonomi oluşturacak hem de enerjide tasarruf sağlayan Güneş enerjisi santrali kurulumu, kapasite geliştiren eğitim programları ve atık yönetimi çözümleri ile uçtan uca bir çözüm ortaya konulacak. “Etki odaklı sürdürülebilirlik anlayışımızın bir sonucu’’ Karataş’ta sürdürülebilir bir balıkçılık ekosistemi oluşturma hedefiyle yola çıktıklarının altını çizen Enerjisa Enerji Sürdürülebilirlik ve Kurumsal Yetkinlikler Bölüm Başkanı Ebru Taşcıoğlu, “Şirket olarak toplumsal fayda oluşturacak çalışmalarımızı sürdürülebilirlik etki odağı ile geliştiriyor ve hayata geçiriyoruz. Paydaşlarımız ile birlikte projeyi geliştirirken odağımız bölge insanı ve yerel kalkınmaydı. Bu proje ile birlikte doğaya terk edilmiş plastiklerin ileri dönüşümü sayesinde sadece çevre dostu bir fayda elde etmiyor, yeni ve döngüsel bir ekonomi de oluşturuyoruz. Kadınlar için kapasite geliştiren ve gelir getirici bir faaliyet olması sebebiyle iş ve aile hayatında kadının görünürlüğünü artırmak konusunda da mutluluk duyuyoruz. Gerçekleştirdiğimiz bu projeyi etki odaklı sürdürülebilirlik anlayışımızın bir sonucu olarak görüyoruz ve yaklaşık 25 bin kişinin yaşadığı Karataş’ta ana geçim kaynağı olan balıkçılığın sürdürülebilir olması için önemli bir kilometre taşıdır. Adana Karataş’ta başlayan bu yolculuk, bölgedeki balıkçılığı ve genel olarak çevre bilincini güçlendirerek daha yaşanabilir bir dünya için önemli adımlar atmamıza olanak tanıyor. Herkes için daha iyi bir gelecek sağlamak adına konfor alanımızdan çıkıp var gücümüzle çalışmaya, sürdürülebilirlik etki alanlarımızı genişletmeye, gezegenimiz ve toplum için fayda sağlayan projeler için elimizi taşın altına koymaya devam edeceğiz” dedi.