YEREL HABERLER - 20 Haziran 2017 Salı 11:09

Arı Biziz, Bal da Bizdedir Projesinin sertifika töreni gerçekleştirildi

A
A
A
Arı Biziz, Bal da Bizdedir Projesinin sertifika töreni gerçekleştirildi

TÜBİTAK tarafından desteklenen ve Düzce Üniversitesi Arıcılık Araştırma Geliştirme ve Uygulama Merkezi (DAGEM) tarafından bu yıl altıncısı düzenlenen "Arı Biziz, Bal da Bizdedir" projesinin ilk grup kapanış programı, gerçekleştirilen sertifika töreniyle sona erdi.

TÜBİTAK tarafından desteklenen ve Düzce Üniversitesi Arıcılık Araştırma Geliştirme ve Uygulama Merkezi (DAGEM) tarafından bu yıl altıncısı düzenlenen "Arı Biziz, Bal da Bizdedir" projesinin ilk grup kapanış programı, gerçekleştirilen sertifika töreniyle sona erdi.


DAGEM’de düzenlenen programa Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nigar Demircan Çakar, Yığılca Kaymakamı Furkan Sancaktutar, Yığılca Belediye Başkanı Muzaffer Yiğit, Düzce Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İdris Şahin ve öğrencilerin aileleri katıldı.


İlköğretim öğrencilerine yönelik arı, arı ürünleri ve arı-çevre ilişkisi ile ilgili eğitimlerin verildiği projenin ilk grup kapanış programında, öğrencilerin eğitimde gerçekleştirdikleri çalışmalar da sergilendi. Programın devamında öğrencilerden Deniz Doruk Özdoğan ve Melike Tuncel, arı eğitimiyle ilgili duygularını paylaştılar. Arılar hakkında birçok önemli bilgi edindiklerini ifade eden öğrenciler, artık arılardan korkmadıklarını belirterek eğitimcilere teşekkür ettiler.


Amaç çocuklara arıcılığı sevdirmek


Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren DAGEM Müdürü Yrd. Doç. Dr. Meral Kekeçoğlu, gönülden ve yürekten çalışan proje ekibine teşekkür ederek sözlerine başladı. Arıcılıkla ilgili ilk veri tabanlarının oluşturulduğu dönemde, arıcılıkla uğraşanların yaş ortalamasının 50 ve üzeri olduğunu belirten Kekeçoğlu, bu yaş ortalamasını düşürmek ve çocuklara arıcılık sektörünü ve mesleğini sevdirmek için bu projeye başladıklarını dile getirdi. Kekeçoğlu, çocuklara yaşayarak arıları sevdirmek ve arıların toplum için ne kadar önemli olduğunu öğretmek için "Arı Biziz, Bal da Bizdedir" projesine devam ettiklerini söyledi ve “İnşallah projenin 10. yılındaki kutlamalarda da birlikte oluruz” dedi.


Kaymakamdan Bal Ormanı müjdesi


Yığılca Kaymakamı Furkan Sancaktutar, bu değerli projenin geçen yıllardaki projelerin devam niteliğinde olduğunu ifade ederek çocuklardaki heyecanı görmenin mutluluk verici olduğunu belirtti. Yığılca’da arıcılıkla ilgili faaliyetlerin her yıl devam ettiğine işaret eden Sancaktutar, bu yıl “Bal Ormanı” projesini hayata geçireceklerinin müjdesini verdi. Ağustos ayında başlayacak projede, arıcılara tüm imkanların sağlanacağına dikkat çeken Sancaktutar, Düzce Üniversitesi’nin ve DAGEM’in projenin en önemli ayaklarını oluşturduğunu sözlerine ekledi. Bal Ormanı projesinde organik üretim yapılacağını söyleyen Sancaktutar, çalışmaların bilimsel olarak daha ileri seviyeye ulaşması için Düzce Üniversitesi akademisyenlerinden de faydalanacaklarını dillendirdi. Arıcılığın arı ve baldan ibaret olmadığının altını çizen Yığılca Kaymakamı, polen, arı sütü ve propolis gibi yan ürünlerin de önemli olduğunu söyleyerek Yığılca’da arıcılığın daha da gelişeceğine vurgu yaptı. Arı Biziz, Bal da Bizdedir projesinde geleceğin arıcılarının yetişeceğini belirten Furkan Sancaktutar, emeği geçenlere teşekkür etti.


Rektör “Önemli bir gelir kaynağı”


Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nigar Demircan Çakar, Arı Biziz, Bal da Bizdedir projesinin kurumsallaştığını söyleyerek DAGEM ekibine teşekkür etti. Uzun yıllar boyunca ihmal edilen arıcılığın, şu an bölgede çok önemli bir geçim kaynağını haline geldiğine dikkat çeken Rektör Çakar, hem Yığılca’da yapılan çalışmaların hem de arıcılıkla ilgili akademik faaliyetlerin ilçedeki arıcılığı geliştirdiğini ifade ederek Düzce Üniversitesi’nin, bölgesel kalkınma odaklı çalışmalarında arı ürünlerinden faydalanacağını dile getirdi. Projedeki çocuklara ve ailelerine teşekkür eden Rektör Prof. Dr. Nigar Demircan Çakar, çocukların arılarla dost bir yaşam sürmesini temenni ederek sözlerini sonlandırdı.


Açılış konuşmalarının sonrasında Düzce Üniversitesi Sanat Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Müslüm Akdemir ve öğrencilerin birlikte besteledikleri “Tarlacı Arı” şarkısı öğrenciler tarafından başarıyla seslendirildi.


"Arı Biziz, Bal da Bizdedir" projesinin ilk grup kapanış programı, sertifika töreninin ardından son buldu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.