GENEL - 22 Kasım 2017 Çarşamba 14:00

Milli Yerli ve Evrensel Oyuncak üretimiyle ilgili toplantı gerçekleştirildi

A
A
A
Milli Yerli ve Evrensel Oyuncak üretimiyle ilgili toplantı gerçekleştirildi

Milli yerli ve evrensel oyuncak üretilmesi sürecinin önemli aktörlerinden olan Düzce Üniversitesi, Milli Oyuncak projesine yönelik yapılması planlanan çalışmaların görüşüldüğü toplantıya ev sahipliği yaptı.

Milli yerli ve evrensel oyuncak üretilmesi sürecinin önemli aktörlerinden olan Düzce Üniversitesi, Milli Oyuncak projesine yönelik yapılması planlanan çalışmaların görüşüldüğü toplantıya ev sahipliği yaptı.


Toplantının açılışında konuşan Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nigar Demircan Çakar, Düzce ilinde Oyuncak Organize Sanayi Bölgesi kurulması sürecinde Düzce Üniversitesi’nin, milli, yerli ve evrensel oyuncak üretimine akademik kadro, laboratuvar ve alt yapı olanaklarıyla katkı sunmak istediğini ifade etti. Şu an Ar-Ge Proje Pazarı hazırlık çalışmaları ile sürecin başarılı bir şekilde yürütüldüğünü söyleyen Rektör Çakar, tüm paydaşlarla nesilden nesile aktarılacak, kültürümüzün gelişmesine katkı sağlayacak, çocukları geleceğe hazırlayan milli ve evrensel değerleri taşıyacak oyuncaklar üretilmesini hedeflediklerini dile getirdi.



“Tüm aşamalarına önem veriyoruz”


Oyuncak üretiminde ahşabın en önemli öncelikleri arasında yer aldığını belirten Prof. Dr. Nigar Demircan Çakar, tasarımdan işlevselliğe, üretimden eğitime kadar tüm aşamalara önem verdiklerini sözlerine ekledi. İlk olarak sürecin paydaşlarıyla protokol imzaladıklarını söyleyen Prof. Dr. Çakar, sonrasında ise Milli Oyuncağın niteliklerinin belirlenmesi amacıyla Düzce Üniversitesi ev sahipliğinde çalıştay düzenlendiğini ifade ederek çalıştayda; bireycilikten uzak, sevgi ve saygıyı ön plana çıkaracak oyuncak tasarımının özelliklerinin ortaya konduğuna işaret etti. Bir sonraki aşamada ise çalıştayla belirlenen özelliklere uygun tasarımların yarışacağı Ar-Ge Proje Pazarının düzenleneceğini belirten Rektör Çakar, sürecin paydaşlarını konuk ettikleri için mutlu olduklarını ifade etti.



“Plastik OSB olmayacak”


Toplantıda bir konuşma gerçekleştiren Düzce Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Uğur Hasırcı ise Milli Oyuncak süreci ile ilgili şu ana kadar yapılan çalışmalar ve gelecek projeksiyonlarına ilişkin katılımcıları bilgilendirdi.


Üretilecek oyuncak için herhangi bir malzeme kısıtlılığının söz konusu olmadığına dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. Uğur Hasırcı, kurulacak Oyuncak Organize Sanayi’nin bir plastik OSB olmayacağını vurgulayarak oyuncağın ahşap, metal ve plastik gibi farklı malzemelerden üretilebileceğinin altını çizdi. Toplantının gündeminin sadece Ar-Ge Proje Pazarı olmadığını ifade eden Hasırcı; milli, yerli ve evrensel oyuncağın geliştirilmesi, tasarımı ve prototipi hakkında da görüşlerin açıklanacağını dillendirdi. Toplantıya katılan tüm paydaşlardan sürece katkı beklediklerini söyleyen Yrd. Doç. Dr. Uğur Hasırcı, sözü TRT Lisans Müdürü M. Bora Durmuşoğlu’na bıraktı.



“Marka önemli”


TRT programlarında yer alan karakterlerin lisanslı ürünler olarak pazarlanması çalışmalarından bahsederek sözlerine başlayan M. Bora Durmuşoğlu, milli, yerli ve evrensel oyuncak için öncelikle marka ve karakterin ortaya çıkarılması gerektiğine dikkat çekti. Marka oluşturulamazsa başarılı olunamayacağından söz eden Durmuşoğlu, üretilecek oyuncağın mağazalaştırılmasının da önemi üzerinde durdu. Marka oluşturma, tasarım rehberi, marka ve ürün kategorizasyonu, tanıtım ve pazarlama aşamaları hakkında bilgiler veren M. Bora Durmuşoğlu, 360 derece pazarlama kavramına vurgu yaparak üretilecek oyuncağın kırtasiye, giyim ve sinema gibi birçok sektörde kullanılması gerektiğinin altını çizdi. TRT’nin yayınlanan programlarında yer alan karakterlerin Milli Oyuncak sürecinde değerlendirilebileceğini belirten Durmuşoğlu, bilgi ve deneyimlerini katılımcılarla paylaştı.


Toplantıda, Milli Oyuncak sürecinde şu ana kadar yapılan çalışmalar değerlendirilerek yapılması planlanan faaliyetler, hedefler ve ulaşılmak istenen sonuçlara ilişkin görüş alışverişinde bulunuldu. Düzenlenecek Ar-Ge Proje Pazarı, yarışma jürisinin seçimi ile prototipleme ve pazarlama aşamalarına ilişkin görüş ve önerilerin paylaşılmasının ardından toplantı sona erdi.


Toplantının ardından konuk heyet ve Düzce Üniversitesi öğretim üyeleri, Düzce Organize Sanayi Bölgesinde ahşap oyuncak üreten bir firmayı ziyaret ederek firma yetkilileri ile görüş alışverişinde bulundular.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.