SAĞLIK - 15 Mayıs 2019 Çarşamba 17:34

Obezite karşı uzman ekiple sağlıklı bir yaşama adım atıyorlar

A
A
A
Obezite karşı uzman ekiple sağlıklı bir yaşama adım atıyorlar

Düzce Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi bünyesinde hizmete giren Obezite Merkezinde obezite hastaları kilolarından kurtularak sağlıklı bir yaşama adım atıyorlar.

Düzce Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi bünyesinde hizmete giren Obezite Merkezinde obezite hastaları kilolarından kurtularak sağlıklı bir yaşama adım atıyorlar.


Tüm dünyada önemli bir halk sağlığı sorunu olan obezite ile savaş için Düzce Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde açılan Obezite Merkezi’nde uzman doktor, diyetisyen, psikolog ve fizyoterapistten oluşan ekip, hastaların ideal kilolarına kavuşmaları için ihtiyaç duydukları her konuda destek sağlıyor. Aralık ayından bu yana hizmet veren merkezde aşırı kilolu kişiler, yeme düzenleri başta olmak üzere kilo almalarına yol açan hatalar konusunda, uzman ekibimizden destek alarak, sağlıklı zayıflamanın ayrıcalığını yaşıyorlar.


Obezite Merkezi’nde tedavi gören Züheyla Yılmaz, bir arkadaşının tavsiyesi ile merkeze geldiğini belirterek “Başta eğlence amaçlı geldim ama geldikten sonra benim için çok iyi oldu. Buraya geldiğimde 113 kilodan başladım, şuan çok güzel gidiyor. Dengeli beslenmeyi öğrendiğimiz için geri alma işi olmuyor. Bazen aşsak bile onu birkaç gün içinde hemen toparlayabiliyorum ve en azından kilo almıyorum” dedi.



“Önemsendiğimizi anlıyoruz”


Yeme alışkanlıkları gibi birçok konu hakkında bilgi sahibi olduğunu ifade eden Yılmaz, “Hayatımızda çok büyük değişiklikler oldu. Artık bir bakkala ya da markete gittiğimizde ilk önce sepetimize eklediğimiz atıştırmalıkları almıyoruz. Akşam saat 19.00’dan sonra yemek yemiyoruz. Eskiden akşamları çayın yanında meyvesinden tut çerezine kadar birçok yiyeceği, kilo yapmayacağını düşünerek yerdik. Ama artık ne kadar kilo yaptığını öğrendik. Atıştırmalık diye aldığımız bir bisküvinin bize neler getirdiğini öğrendik. Kilolu ya da yeme bozukluğu olan herkese tavsiye ederim. Burada kendimizi ayrıcalıklı görüyoruz ve önemsendiğimizi anlıyoruz. Önceden diyetisyenlere de gittim ve çok denedim. Hep verdiğim kiloları geri aldım. Böyle uzun süreli bir kilo verme dönemi geçiremedim. Burada kendi kilomuzdaki insanlarla çok rahat kilolarımızı konuşabiliyor, tartışabiliyoruz” diye konuştu.



“Herkes gelsin”


Bu merkezde tedavi görmek için Ereğli’den gelen Fatma Gönültaş, “Ameliyat olmak için gelmiştim, ancak doktorumun tavsiyesiyle buraya başladım. Ayaklarım, kollarım çok ağrıyordu. Burada hocalarımızın gösterdiği hareketlerle spor yapıyoruz. Psikoloğumuz bizlerle sohbet ediyor, önerilerde bulunuyor. Diyetisyenimiz ne yiyip ne içeceğimizi anlatıyor. Onlara hep dikkat ediyoruz. 3 ayda 9 kilo verdim. Burası bana mutluluk kattı, çok iyi geldi. Bazı zaman kalkmakta zorlanırdım ama buraya geleceğim zaman erkenden kalkıp geliyorum. Hareketlerim rahatladı. Yürüyüşe gidemiyordum, yürüyüş yapmaya başladım. Tavsiye ederim, herkes gelsin. Kaç tane diyetisyene gittim, zayıfladım hep geri aldım. Ama burada hocalarımız bizimle sürekli konuştuğu için verdikleri bilgiler beynimize işliyor” şeklinde konuştu.



“Burası yemek yeme sistemini öğretti”


Hastalığı dolayısıyla merkeze başvuran Osman Baş ise, “20 sene önce kas hastalığına yakalandım. Bu hastalık nedeniyle kilo aldım. Kilolarımdan mustarip olunca bu merkezi basından okudum ve hastaneye gelerek nasıl bir sistemle zayıflatıldığı konusunda bilgi aldıktan sonra başvurdum. 3 ayda 10 kilo verdim. Yemeklerime dikkat ettim. Az yedim, uzun yürüdüm. Burası yemek yeme sistemini öğretti. Bir markete gitsem şimdi bisküvi reyonundan hiçbir şey alıp yemem. Hepsini hayatımdan çıkardım” ifadelerini kullandı.



“Sağlıklı olmak güzel ve yararlı bir şey”


Merkezde tedavi gören İbrahim Karadeniz, 5 ayda 9 kilo verdiğine dikkat çekerek “Hedefim çift rakamlara inmek. Şükrediyorum, hamd ediyorum. Bizim gibi kilolu olan kişilerinde gelmelerini ve bu merkezden istifade etmelerini tavsiye ederim. Sağlıklı olmak güzel ve yararlı bir şey. 9 kilo verdikten sonra her hakaretimi rahatlıkla yapmaya başladım” dedi.



“Tedavi sadece cerrahi yöntem yada diyetle değil, hastaya göre seçiliyor”


Merkez hakkında bilgiler paylaşan Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mevlüt Pehlivan, obezite hastalığının hastanede üzerine daha fazla yoğunlaşılan alanlardan biri olduğunu vurgu yaptı. Pehlivan, “2006 yılında Obezite Cerrahisi ile başladık, geldiğimiz noktada bir obezite sorunu yaşayan hastamız için cerrahi olmayan yöntem olarak obezite merkezimizi açtık. Burada hastalarımız cerrahi dışı yöntemle diyetisyen, psikolog ve fizyoterpist eşliğinde detaylı değerlendirmeler ve takipler eşliğinde grup tedavileri ile aylar boyunca izlenmekteler. Obezite Merkezi bir yılı doldurmadı ama 5’nci grubunu çeviriyor. Hastalarımız düzenli olarak ekibimiz tarafından karşılanıyorlar, kendilerine yemek ve egzersiz alışkanlıkları kazandırılması, psikolojik destek verilmesi gibi aşamalarda destek olmaya çalışıyoruz. Obezite tedavisinin sadece cerrahi yöntem ya da diyetle değil, hastaya göre seçilerek, gerekiyorsa geleneksel ve tamamlayıcı tıp yöntemleriyle gerekse davranışçı tedavi ve cerrahi yöntemlerle sağlamaya çalışıyoruz. Bu bağlamda üniversitemiz senatosunun onayı ile obezite cerrahisi araştırma merkezi de kurulmuş durumda” şeklinde konuştu.



“Mide botoksunun yanında, artık mide botoksunu da uygulamaya başladık”


Cerrahi dışı girişimsel yöntemlerinde hastanede uygulanmaya başlandığını ifade eden Prof. Dr. Pehlivan, “Örneğin mide botoksunun yanında, artık mide botoksunu da uygulamaya başladık. Obezite cerrahisinin ister başka hastanelerde ameliyat olanların gerekli durumlardaki ikincil cerrahiler, ister birincil cerrahiler olmak üzere bütün cerrahi yöntemleri uygulayabilir noktadayız. Buna şeker hastası ameliyatı cerrahisi de dahil. Bunun yanında Düzce üniversitesinin öncülerden biri olduğu geleneksel ve tamamlayıcı tıp ekibimizle akupuntur tedavisi hizmeti de sunuyoruz. Hatta bu ekibin yakın zamanda obeziteyi önlemeye yönelik bitkisel karışımlar üzerinde de çalıştıklarını biliyorum. Düzce Üniversitesi hastanesinin kapısından bir obez hasta girdiğinde dünyanın her yerinde uygulanmakta olan ilaç tedavisi, diyet, girişimsel işlemler, cerrahi uygulamalar, geleneksel ve tamamlayıcı tıp yöntemleri gibi her türlü uygulamanın yapılabildiği bir yapıyı burada oluşturmaya çalışıyoruz. Bunda da aşama aşama mesafe aldığımızı görüyorum“ ifadelerinde bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Selçuklu mirası bin 100 yıllık tarihi kale turizme kazandırılıyor Tarihi eserlerin ihyası ve restorasyonu konusunda önemli çalışmalar yürüten Çorum Belediyesi, tarihi kalenin restorasyon çalışmalarına devam ediyor. Çalışma kapsamında kalenin bedenlerinin restorasyonu, aydınlatma çalışması ve kale etrafının drenaj hattı yapılacak. Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın’ın Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yaptığı görüşmeler neticesinde hazırlanan protokol, geçtiğimiz temmuz ayında Çorum Valiliği ve Çorum Belediyesi arasında imzalanmıştı. Protokole göre restorasyon maliyetinin yarısı bakanlık, yarısı da Çorum Belediyesi tarafından karşılanacak. Şehrin en önemli tarihi yapıları arasında yer alan Çorum Kalesi’nin restorasyon ihalesini kazanan yüklenici firma çalışmalarına devam ediyor. Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın, şehrimizin kültürel varlıklarının korunması adına çok önemli bir adımı attıklarını belirterek, Selçuklu mirası olan 1100 yıllık Çorum Kalesi’nin şehrimizin en önemli tarihi eserlerinden birisi oldu olduğuna vurgu yaptı. Tarihi kalenin Çorum’un kimliği ve geleceği açısından son derece önemli bir yapı olduğunu ifade eden Başkan Aşgın, “Şu anda beden yüzeylerinde derz temizliği yapılıyor, özgün derz içeriği ve görseline ulaşmak için numuneler hazırlandı. Danışman hoca ile 1 numune üzerinde mutabık kalındı, derzi temizlenen yerlerde taşlarda eksiklik yok ise derz imalatı yapılacak. Eksiklik olan yerlerde taş onarımı yapılacak.” dedi. Başkan Aşgın, restorasyonunun yüzde 50’sinin Çorum Belediyesi, yüzde 50’sinin ise Kültür ve Turizm Bakanlığı hibesiyle karşılanacağını sözlerine ekledi.
Manisa Özgür Özel’e 9 yaşındaki adaşından sürpriz Manisa’nın Alaşehir ilçesinde vatandaşlarla bir araya gelen CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e kalabalığın içinde ulaşan 9 yaşındaki adaşı Özgür Sarı hayatının en mutlu gününü yaşadı. Doğum öncesi kan uyuşmazlığı tespit edilen ve Özgür Özel’in girişimleriyle kan değişimi sağlanan minik bebeği 9 yıl sonra karşısında adaşı olarak gören Özel, çocukla yakından ilgilendi. Manisa’nın Alaşehir ilçesi Şahyar Mahallesi’nde oturan 9 yaşındaki adaşı Özgür Sarı, kalabalığa rağmen, Özgür Özel’e ulaşıp ’hoş geldin’ demeyi başardı. Özgür Özel’in milletvekili olduğu dönem olan 31 Aralık 2015 yılında doğan Özgür Sarı, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde dünyaya geldi. Kan uyuşmazlığı nedeniyle, doğar doğmaz kanının değişmesi gereken ve 31 Aralık Yılbaşı tatili nedeniyle doktorların tatilde olabileceğini düşünen anne Raziye ve baba Serkan Sarı’nın, Özgür Özel’e ulaşıp yardım istemesiyle sağlıklı bir şekilde dünyaya gelen ve Özgür adını verdikleri evlatları 9 yıl sonra kendisinin hayata bağlanmasına vesile olan adaşıyla buluşmanın mutluluğunu yaşadı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Alaşehir’e geleceğini duyan anne Raziye ve dede Osman Sarı, tüm kalabalığı delerek, Özgür Özel’e ulaşmayı başardı. Özgür Özel de adaşıyla yakından ilgilenerek sevdi. Anne Raziye Sarı, "Oğlum karnımdayken kan uyuşmazlığı tespit edildi. Çocuk doğar doğmaz kanının değişmesi gerekiyordu. Doğum 31 Aralı gününe denk geldi. 31 Aralık yılbaşı olduğu için doktor bulamayacağız diye korktuğumuz için eşim Serkan ve dedemiz Osman Sarı, Özgür Özel’e telefon ederek yardım istedi. Özgür Özel bize hemen hastaneye gitmemizi ve danışmanının yardımcı olacağını söylemiş. Bizde hemen yola çıktık. Doktorlar bizi kapıda karşıladı. Hemen hastaneye yatırdılar ve öğlen üzeri doğum oldu. Çocuğumun kanı değişti. Eğer kanı değişmeseydi, bu gün belki hayatta olmayacaktı. Biz telefonla konuştuktan sonra yolda giderken, çocuğumuzun adını ’eli bol, ikram’ anlamına gelen Kerem adını verecektik. Özgür Özel’in ilgisi ve yardımlarından dolayı, çocuğumun sağlıklı bir şekilde doğması üzerine adını Özgür koymaya karar verdik. Çocuğumuz sağlıklı doğdu, kanı değişti, hayata tutundu, bizde adını Özgür koyduk. Bu günde Özgür Özel’le buluşturduk." dedi. Özgür Sarı da adını aldığı CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e kavuştuğu ve konuştuğu için çok mutlu olduğunu söyledi.