GENEL - 10 Şubat 2016 Çarşamba 14:16

Edirne'de "özgecan" Tedbiri

A
A
A
Edirne'de "özgecan" Tedbiri

EDİRNE (İHA) – Edirne’de toplu taşıma araçlarında görev yapan şoförler, ’Özgecan Tedbirleri’ kapsamında sağlık kontrolünden geçti. Edirne Toplu Ulaşım Sistemi (ETUS) Başkanı Hakan Giyik, geçtiğimiz yıl Mersin’de tecavüze direndiği için minibüs şoförü tarafından hunharca öldürülen Özgecan Aslan’ın anısını yaşatacaklarını söyleyerek, "Kamuoyunda ’Özgecan Önlemleri’ olarak bilinen kararlarla ilgili olarak, ETUS araçlarında çalışan tüm şoförler uyuşturucu testi başta olmak üzere bir dizi testten geçti ve tüm şoförler bu sonuçlarda temiz çıktı" dedi.
Edirne’de toplu ulaşımı sağlayan ETUS’a bağlı araçlarda taşımacılık yapan şoförler, Edirne Belediye Başkanlığı tarafından alınan ve kamuoyunda ’Özgecan Tedbirleri’ olarak bilinen karar gereği Özel Trakya Hastanesi’nde uyuşturucu testine tabi tutuldu. ETUS şoförlerinin tamamının testten geçtiğini belirten ETUS Başkanı Giyik, tüm şoförlerin test sonuçlarına göre temiz çıktığını belirtti.
"ÖZGECAN’I UNUTMAYACAĞIZ"
Geçtiğimiz yıl 11 Şubat’ta minibüs şoförü tarafından Mersin’de öldürülen Özgecan Aslan’ı unutmayacaklarını ve minibüsçüler olarak hatırasını yaşatacaklarını ifade eden ETUS Başkanı Hakan Giyik, "Bizler, Özgecan cinayetini işleyenin bir minibüs şoförü olmasından ötürü yaşadığımız üzüntüyü tarif edemeyiz. Özgecan Aslan’ı ve anısını yaşatmak için, ölüm yıl dönümünde tekrar araçlarımızı Özgecan’ın fotoğraflarıyla donatarak onu anıyor ve kadın cinayetlerinin son bulmasını diliyoruz" diye konuştu.
"ETUS ŞOFÖRLERİ TEMİZ ÇIKTI"
Edirne Toplu Ulaşım Sistemi’ne ait toplu taşıma araçlarında görev yapan tüm şoförlerin, özel bir hastanede yapılan uyuşturucu testlerine tabi tutulduğuna değinen Giyik, "Bizim şoförlerimiz başta sabıka kaydı, psikoteknik gibi uygulamaların yanı sıra uyuşturucu testlerine tabi tutuldular. Çok şükür ki bizim şoförlerimizde uyuşturucu madde kullanımına rastlanmadı. Bizler Edirne toplu ulaşımında talihsiz olayların yaşanmaması için, kanunlar çerçevesinde belediyemizle birlikte elimizden gelen gayreti gösteriyoruz" dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.