GENEL - 23 Ekim 2018 Salı 16:43

Ellerini kullanamayan engelliler, telefonlarını kontrol edebilecek

A
A
A
Ellerini kullanamayan engelliler, telefonlarını kontrol edebilecek

Edirne’nin Keşan ilçesinde Google’dan burs alan ilk Türk engelli olarak tanınan Kaliforniya Santa Cruz Üniversitesinde doktora yapan serebral palsili Murat Can Çiçek, geliştirdiği uygulama ile kişilerin ellerini kullanmadan telefonlarını kontrol etmelerini sağlayacak.

Edirne’nin Keşan ilçesinde Google’dan burs alan ilk Türk engelli olarak tanınan Kaliforniya Santa Cruz Üniversitesinde doktora yapan serebral palsili Murat Can Çiçek, geliştirdiği uygulama ile kişilerin ellerini kullanmadan telefonlarını kontrol etmelerini sağlayacak.


Fiziksel engelin insanların hareketlerini kısıtlamayacağını düşündüğünü belirten Çiçek, “Hayatımı bunu ispatlamaya adadım. Bu konuda teknoloji en büyük destekçim ve uzun süredir engelli kişilerin hayatını kolaylaştıracak bir teknolojiler geliştiriyorum. Bu yaz ise iPhone X için HeadGazeLib isimli açık kaynak kodlu bir kütüphane hazırladım. Silikon Vadisi’ndeki köklü şirketlerinden eBay’deki staj projem kapsamında önemli bir ekiple hazırladığım HeadGazeLib kütüphanesi telefon kontrolüne yeni bir yaklaşım getiriyor. Önemli bir detay olarak açık kaynaklı şekilde tamamen ücretsiz olarak herkese açılan teknoloji, iPhone X’un çentiğinde yer alan TrueDepth kamera sisteminden yararlanıyor. Burada yer alan kamera ve sensörleri kullanan teknoloji, kişilerin telefonlarını sadece kafa hareketleriyle kontrol etmesine imkan tanıyor. Ellerini kullanamayan engelli kişiler ile birlikte herkese hitap eden bu teknoloji hayatınızı birçok açıdan kolaylaştırabilir. Örneğin; yağlı ellerinizle yemek yaparken internetten tarifi kontrol etmeniz için telefonunuza dokunmanız gerekmeyecek. Yine bankacılık işlemlerinizi sadece kafa sallayarak yapabileceksiniz. Tüm uygulamaların gerçekleşmesi için Türk yazılımcılarına büyük görev düşüyor, benim geliştirdiğim kütüphaneyi kendi uygulamalarına entegre edebilir, bu teknoloji ile yeni uygulamalar geliştirebilirler” dedi.



“İnsanlığa fayda sağlamanın sonu yok”


Babasını küçük yaşta kaybettiğini dile getiren Murat Can Çiçek, “Vefatında herkes babam yaptığı iyilikleri hatırlayıp babamı iyi yad etmişti. Bu beni çok etkilemişti. Unutulmamak için iyi işler yapmak gerektiğini anladım. Bunun için hiç bitmeyecek hayaller kurmayı öğrendim. Amerika’ya gitmek, bir şirkete girmek, erişilebilir, tüketilebilir hedefler ancak değer üretmenin, insanlığa fayda sağlamanın sonu yok. Bu da beni dinamik tutuyor. Hiçbir şeyi tek başıma başaramazdım. Bu yola çıkarken ya yanıma doğru insanlar seçecektim ya da yanımdaki insanları dönüştürecektim. Yanımda sadece annem olduğu için onu dönüştürmek durumdaydım. Benim için bu yaşından sonra yabancı dil öğrenen, dünyanın öbür ucuna gelen anneme sonsuz desteği için tekrar teşekkür etmek istiyorum” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Tatvan’da öğrencilere “hayvan sevgisi” aşılanıyor BİTLİS (İHA) – Bitlis’in Tatvan ilçesinde gönüllü veteriner hekimler, okul okul gezerek öğrencilere hayvan sevgisini aşılıyor. Tatvan ilçesinin Selahaddin Eyyübi Ortaokulunda öğrencilerle bir araya gelen Gönüllü Veteriner ve Teknikerler Derneği ve Tatvan Belediyesi Hayvan Kısırlaştırma ve Rehabilitasyon Merkezi veteriner hekimleri, hayvanlar hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Hayvan sevgisini aşılamak amacıyla gönüllü veteriner hekimler tarafından yürütülen bu projede, ‘ağaç yaşken eğilir’ deyimiyle ilkokul ve ortaokul öğrencilerine eğitimler veriliyor. Mayıs ayının ilk günlerinden itibaren çalışmalara başladıklarını söyleyen Gönüllü Veteriner ve Teknikerler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Rehber Altıntaş, “İlk ve ortaokullarda hayvan sevgisinin çocuklar için önemini, bunun üzerindeki kıymeti konusunda eğitim vermekteyiz. Tatvan Belediyesiyle birlikte yaptığımız bu işbirliği devam edecektir. Genellikle 7-11 yaş aralığındaki ilkokul ve ortaokul öğrencilerine bu eğitimleri vermekteyiz. Çocukların kalbinin temizliği, güzelliği, içinde olan sevginin, içinde olan hayvan sevgisinin sokaklarda hayvanlarla birlikte özgürce oynamaları, özgürce yaşamaları için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz” dedi. Toplumda köpekler hakkında büyük bir ön yargının olduğunu ve bu ön yargının yapılan eğitim sonrası kırıldığını söyleyen 7’nci sınıf öğrencisi Ayşe Akın da, “Bugün okuluma hayvanlar hakkında bilgi sahibi olan abiler geldi. Bizlere hayvanlar hakkında bilgiler verdi. Hayvanlara nasıl yanaşacağımız konusunda, hayvanların davranışları konusunda ve hayvanların yedikleri yiyecekler hakkında bilgi verildi” dedi.
Van Sofraların vazgeçilmesi otlu peynire tat veren bitkilere büyük ilgi Van’da dağların yüksek kesimlerinde ve yaylarda büyük meşakkatle toplanan ve tescilli ürün olan otlu peynirin içine katılan şifalı otlara vatandaşlar yoğun ilgi gösteriyor. Van’da ekonomik getirisi olan ve binlerce aileye ek gelir sağlayan şifalı otlar, kent merkezindeki seyyar satıcılar ve manavlar tarafından halka ulaştırılıyor. İlkbaharın gelmesi ile birlikte dağların yüksek kesimlerinde ve yaylalarda toplanan otlar, peynir başta olmak üzere birçok yemekte de kullanılıyor. Yaklaşık bir aylık ömrü olan otları bir an evvel vatandaşlara ulaştırmak için yoğun mesai harcayan toplayıcılar, bin bir zorlukla otların toplandığını söylediler. Yıllardır çarşı merkezinde şifalı otları toplayıcılardan alıp halka ulaştırdığını ifade eden Kerem Timur isimli esnaf, “Van’ın yaylalarından gelen otları genellikle peynirde kullanıyoruz. Bunun yanında kurutup keledoş yemeğinde de kullanıyoruz. Heliz, sirmo, çiriş, mende, kengir, keçikulağı var. Bunlar dağın en yüksek tepelerine çıkıp öyle toplanılıyor. Bir kişi akşama kadar ancak 5-6 kilo toplayabilir” dedi. Fiyatların otun çeşidine göre değiştiğini aktaran Timur, “Helizin kilosu 35 ile 50 TL arasında değişiyor. Sirmo 120 ila 150 TL, çiriş 25 TL, mende ise 50 TL’den başlayıp 85 TL’ye kadar çıkabiliyor. Bunların dağlarda bir ay ile 40 gün arasında ömrü var. Toplandıktan sonra ise 3 gün içerisinde kullanılması gerekiyor. Eğer dolaba atılmazsa veya kullanılmazsa üç günden sonra çürür. Şu anda işler iyi. Ömrü kısa olduğu için vatandaşlar yüklenip hemen alıyor” ifadelerini kullandı. Furkan Gilgin isimli esnaf ise yılın sadece bir ayı şifalı otları sattığını belirterek, “Bunlar köylüler tarafından dağdan toplanıp bize getiriliyor. Biz de bunları vatandaşlara sunuyoruz. Bunlar peynir ve yemeklerde kullanılıyor. Salamurasını da tutan var. Bu otlar kalbe, tansiyona, şekere birebirdir. Van’ın peynirini meşhur eden bu otlardır” diye konuştu. Vatandaşlar ise dağdan toplanan otları beğenerek aldıklarını ifade ederek peynire tadını verenin bu otlar olduğunu söyledi.