ASAYİŞ - 11 Kasım 2019 Pazartesi 14:05

Torunu darp edip emekli maaşını çaldı

A
A
A
Torunu darp edip emekli maaşını çaldı

Edirne’nin Keşan ilçesinde yaşayan 65 yaşındaki Zehra Tufan zor günler yaşıyor.

Edirne’nin Keşan ilçesinde yaşayan 65 yaşındaki Zehra Tufan zor günler yaşıyor. Kendisine para vermesini isteyen ancak red yanıtı alan torunu G.Y. tarafından şiddete maruz kalan yaşlı kadının emekli maaşının yattığı banka kartı da yine torunu tarafından alındı. Hesabındaki parası da giden yaşlı kadına diğer apartman sakinleri kol kanat gerdi, ancak onlar da olaylardan dolayı huzursuz.


Olay, Yukarı Zaferiye Mahallesi, İlyas Bey Caddesi’ndeki bir apartmanda meydana geldi. İddialara göre yalnız yaşayan Zehra Tufan’dan torunu G.Y. para istedi. Ancak red cevabı aldı. Duruma sinirlenen torun, kadını darp etti. Torunun bağırışlarını ve Tufan’ın çığlıklarını duyan komşuları, durumu polise bildirdi. Olay yerine gelen polis ekipleri torun G.Y.’yi yakalanarak, gözaltına aldı. İşlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen G.Y.’ye savcılıkta uzaklaştırma kararı verildi ardından serbest bırakıldı. Ancak olaylar burada bitmedi.


Bu sefer babaannesinin banka kartını alan torun, önce hesabı boşalttı ardından borca soktu. Torun G.Y., babaannesi Tufan’ın hesap kartından 2 bin 400 lira emekli maaşı ile 1500 lira da avans hesabında bulunan parayı çekti. Yaşlı kadın durumu bankaya gittiğinde torunu G.Y. tarafından ATM’den çekildiğini öğrendi.


Durum üzerine tekrar polise gidip şikayetçi olan yaşlı kadının evine, hakkında çıkarılmış uzaklaştırma kararına rağmen torunu yine geldi. Gece geç vakitlerde evin camında beliren torun G.Y. cama vurarak içeri girmek istedi. Babaanesinden kapıyı açmasını istedi. Ancak yaşlı kadın kapıyı açmadı. Işıkları söndüren Tufan yere yatarak torunun gitmesini bekledi.


G.Y.’nin geldiği zamanlarda çıkardığı gürültüden rahatsız olan apartmandaki diğer komşular ise durumdan rahatsız oldu. Huzursuz olan komşular Zehra Tufan’dan taşınmasını istedi. Gidecek yeri olmayan yaşlı kadın çaresiz kaldı. Parası da olmayan kadına yine komşuları yardım ediyor.


Torunu tarafından bir daha ziyaret edilmek istemediğini söyleyen mağdur, “bir köy evi olur gideyim, yeter ki G., gelmesin” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.