GENEL - 13 Mart 2020 Cuma 14:47

Trakya Üniversitesi TBMM’nin açılışının 100. yıl kutlamaları kapsamında uluslararası bir sempozyuma ev sahipliği yaptı

A
A
A
Trakya Üniversitesi TBMM’nin açılışının 100. yıl kutlamaları kapsamında uluslararası bir sempozyuma ev sahipliği yaptı

Vatan topraklarının düşmanlar tarafından kuşatılması sırasında direniş gösteren aziz Türk Milletinin oluşturduğu irade ile kurulan Gazi Meclis’in açılışının 100’üncü yıl dönümü, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’nca ülke genelinde düzenlenen programlarla kutlanıyor.

Vatan topraklarının düşmanlar tarafından kuşatılması sırasında direniş gösteren aziz Türk Milletinin oluşturduğu irade ile kurulan Gazi Meclis’in açılışının 100’üncü yıl dönümü, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’nca ülke genelinde düzenlenen programlarla kutlanıyor. Yüz yıllık tarihi dönemi, kucaklayıcı bir tutumla aktarmak için yola çıkan TBMM Başkanlığı bu kapsamda 2020 yılının ilk etkinliğini, Trakya Üniversitesi’nin ev sahipliğinde Edirne’de gerçekleştirdi.


Trakya Üniversitesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 100’üncü yıl dönümü şerefine düzenlenen uluslararası bir sempozyuma ev sahipliği yaptı. TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop’un himayelerinde Kültür ve Turizm Bakanlığı, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Atatürk Araştırma Merkezi Başkanlığı ve Trakya Üniversitesi iş birliğiyle düzenlenen “Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin Açılışının 100. Yılı: Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Türkiye’de Demokrasi Uluslararası Sempozyumu” yurt içi ve yurt dışından çok sayıda akademisyenin katılımıyla Balkan Kongre Merkezi’nde gerçekleşti.


12-13 Mart tarihleri arasında Balkan Kongre Merkezi’nde 20 ayrı oturumun gerçekleştiği sempozyumun açılış törenine; Edirne Cumhuriyet Başsavcısı Fatih Karabacak, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Atatürk Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Andan Sofuoğlu, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Yüksel Özgen, Edirne Belediye Başkan Yardımcısı Yaver Tetik, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Osman Nuri Hatipoğlu, Prof. Dr. Murat Yurtcan ve Prof. Ahmet Hamdi Zafer, Trakya Üniversitesi Genel Sekreteri Prof. Dr. Cevdet Kılıç, Trakya Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Nurten Çetin ile yurt içi ve yurt dışından çok sayıda akademisyen katıldı.


Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan açılış töreni öncesi, Trakya Üniversitesi Balkan Gençlik Senfoni Orkestrası muhteşem bir konser verdi. Dr. Öğr. Üyesi Selacan Dökmeci şefliğinde; aralarında Türk Marşı, Trakya Marşı, İzmir Marşı gibi eserlerin yer aldığı parçaları seslendiren orkestra, açılış törenine katılan konuklardan büyük alkış aldı. Programda, Trakya Üniversitesi tanıtım filminin izlenmesinin ardından sempozyumun açılış konuşmalarına geçildi.



“Türk milli mücadelesi birçok kişiye göre düşsel bir ütopyaydı”


Açılış töreninin ilk konuşmasını, Trakya Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü ve Kütüphane Dokümantasyon Daire Başkanı Doç. Dr. Nurten Çetin yaptı. Türk milli mücadelesinin, Mustafa Kemal Paşa önderliğinde, 19 Mayıs 1919’da başladığını ve “Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir” ideali olarak formüle edilen bu girişimin birçok çevre tarafından gerçekleşmesi güç, düşsel bir ütopya olarak değerlendirildiğini belirten Çetin, Türk halkının tüm varlığını ortaya koymasıyla Türk Devleti’nin temellerinin atıldığını kaydetti. Kısıtlı imkânlar dâhilinde ve güç şartlar altında Millet Meclisi’nin 23 Nisan 1920 tarihinde dualarla açıldığını belirten Çetin, açıklamasında özetle şu ifadelere yer verdi: “Meclis açıldığında ülkemiz topraklarının büyük bir bölümü işgal altındaydı. Meclis hükumeti yeni bir ordu kurarken bu orduyu ayakta tutacak ve halka moral verecek güçleri harekete geçirme çabasındaydı. Meclis, kendisini Türk milletinin tek temsilcisi sayarak üzerinde oluşacak hiçbir kuvveti kabul etmedi. Halkın menfaati ve vatanın çıkarı, tek kaygısı oldu. Milletvekilleri, aralarındaki görüş ayrılıklarını bir kenara bırakarak vatanın kurtuluşu için tek yürek oldu.”


Atatürk Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Adnan Sofuoğlu ise merkez olarak TBMM’nin kuruluşunun 100’üncü yıl dolayısıyla demokrasi, milli irade, milli egemenlik konularını kapsayan bir sempozyum düzenleme kararı verdiklerini belirtti. Bu çerçevede Edirne’de “Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Demokrasi” başlığı ile Osmanlı’dan günümüze, Türkiye’deki demokrasinin gelişiminin bilançosunu ortaya koymayı amaçladıklarını söyleyen Sofuoğlu, Edirne’nin böyle bir sempozyuma ev sahipliği yapmasının da çok anlamlı olduğunu söyledi.


Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu da Edirne’nin tarih boyunca ne kadar müstesna bir yere ve öneme sahip olduğunu belirttiği konuşmasında, Milli Mücadele’nin tohumlarının, Trakya-Paşaeli Müdâfaa-i Hukuk Cemiyeti’nin kurulmasıyla bu topraklarda atıldığını, ardından Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün emriyle Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk cemiyetlerinin birleştirildiğini ve buna Edirne’de başlatılan mücadele hareketlerinin vesile olduğunu söyledi. Bu bilgi ışığında toplantının Edirne’de gerçekleştirilmesinin özel bir anlama sahip olduğunu ifade eden Rektör Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Büyük Millet Meclisi’nin açılışının büyük acılar içerisinde, ülkenin hemen her yeri işgal altındayken, çok zorlu günlerin yaşandığı bir dönemde gerçekleştiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, “Evladım sen anasız babasız da büyürsün ama vatansız büyüyemezsin.” deyip silahını alıp düşmanın üzerine giden Nene Hatun’un, “Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım!” diyen Mehmet Akif Ersoy’un nakşettiği, esareti kabul etmeyen bir milletin mücadelesini, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve mebusların kurduğu mecliste gördüklerini belirtti. Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu sözlerini şöyle tamamladı: “Hemşehrimiz, bu toprakların evladı TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop Hocamızın himayelerinde hayata geçirdiğimiz bu sempozyumun hayırlı olmasını diliyor, sempozyumun gerçekleştirilmesinde yoğun emek harcayan başta Trakya Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü ve Kütüphane Dokümantasyon Daire Başkanımız Doç. Dr. Nurten Çetin olmak üzere tüm çalışma arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.”


Açılış konuşmalarının ardından Trakya Üniversitesi Kütüphane Dokümantasyon Daire Başkanlığı tarafından düzenlenen “İstiklal Marşımızın Kabulünün 99’uncu Yılında Mehmet Akif Ersoy” isimli serginin açılışı gerçekleşti.


İki gün boyunca dört ayrı salonda gerçekleşen oturumlarda yurt içi ve yurt dışından gelen bilim insanları ve araştırmacılar, TBMM’nin açılış süreci öncesini ve sonrasını geniş bir perspektifte bilimsel olarak değerlendirdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Amasya Amasyalı Feruziye nine serada kışın üzüm yetiştirip satıyor Amasya’da yaşayan Feruziye nine, serasında yetiştirdiği rengarenk üzümleri aralık ayında bile hasat ediyor. Kancı ailesi, haziran ve aralık ayları arasında dalından koparılan üzümleri pazarda kilosu 100 TL’ye varan fiyatlarda satıp kazancını artırdı. Amasya merkeze bağlı Yeşil Yenice Mahallesi’nden 20 yıl önce Boğazköy’e yerleşerek 10 dekarlık arazi satın alan Kancı ailesinin dikip yetiştirdiği meyve ağaçları ilkbahar dönemindeki aşırı soğuklar nedeniyle istenilen sonuçları veremedi. Sebze yetiştirmeyi de deneyip verim alamayan ailenin çınarı Feruziye Kancı, evinin önünde soğuklardan etkilenmeyip verimli ürün veren üzüm fidesini çoğaltmayı düşündü. Durumu eşine ve oğluna anlatarak 1,5 dekarlık alana sera kurup içine çeşitli üzüm fidanlarından diktirdi. Seradaki üzümler hazirandan aralık ayına kadar ürün verdi. Semt pazarında tezgahı bulunan aile üyeleri üzümlerini aracısız satıp gelirini artırdı. Seradaki üretimin etkisiyle geçen yıl yaşanan zirai don olayından etkilenmeyen aile üzümlerin kilosunu 70 TL ile 100 TL arasında fiyatlarla satıp kazancına kazanç kattı. "En güzel üzümü ben yetiştiriyorum" Eğitimini 1960’lı yıllarda kız meslek lisesinin ortaokul kısmına kadar sürdürebildiğini belirtip 75 yaşına rağmen üretmeye devam eden evli ve 3 çocuk, 7 torun sahibi Feruziye Kancı, "İddialıyım. En güzel üzümü ben yetiştiriyorum. Haziranda üzüm hasadına başlayıp aralık ayının ortalarına kadar sürdürüyoruz. Gelen eşe, dosta da yediyoruz. Tadına bakan puanını veriyor" dedi. Açık bahçelerde üzüm hasadının 1,5 ay önce bitmesine rağmen serada sürdürdükleri üretimin yanı sıra topladıkları asma yapraklarından da faydalandıklarını ayrıca çeşitli sebzeler de ekip yetiştirdiklerine değinen çalışkan nine, devlet desteği sağlanması halinde 10 dekarlık bahçenin tamamını seraya dönüştürmek istediğini söyledi. "Eşim olmasaydı bu işler yürümezdi" 55 yıldır aynı yastığa baş koyduğu eşinin tavsiyelerinin etkili olduğunu anlatan Ruhi Kancı, "Eşim iyi ki var. O olmasaydı bu işler yürümezdi. Soğuktan etkilenmeyen meyveleri araştırıp yönlendirmesiyle bu duruma geldik" diye konuştu. Aile boyu üretim yaptıklarına değinen Ömer Kancı ise "Annem, babam, eşim ve çocuklarımla hep beraber çalışıyoruz. Üzümlerimizi yetiştirip pazarda satıyoruz. Bu yıl 70 TL ile 100 TL arasında fiyatlarda satış yaptık. Amasya’da yetişen üzümler yetmediği için dışarıdan ürün geliyor. Onun için satış sorunu yaşamıyoruz. Seramızı ziyaret eden Amasya İl Tarım ve Orman Müdürlüğü yöneticileri de ısıtmalı sera kurulumu desteğine ilişkin bilgi verdiler" şeklinde konuştu.
Ankara Jandarmadan ‘Siber Dolandırıcılık’ operasyonu: 54 tutuklu Jandarma Genel Komutanlığında 8 ilde ‘Siber Dolandırıcılık’ suçuna yönelik operasyon düzenlendi. Operasyonlarda 78 şüpheli yakalanırken 54’ü tutuklandı. Jandarma Genel Komutanlığı tarafından 8 il merkezli ‘Siber Dolandırıcılık’ suçuna yönelik düzenlenen operasyonlarda; son 3 yıl içerisinde hesaplarında 689 milyon lira işlem hacmi bulunan 78 şüpheli yakalandı. Yakalanan şüphelilerin; 54’ü tutuklandı, 20’si hakkında adli kontrol hükümleri uygulandı. Bu kişiler aracılığıyla işlenen ‘Siber Dolandırıcılık’ suçlarıyla vatandaşların maddi ve manevi zarara uğraması engellendi. Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Jandarma Genel Komutanlığı Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı koordinesinde İl Jandarma Komutanlıklarınca; Ankara, Şanlıurfa, Aydın, Yalova, Konya, Elazığ, Ordu ve Van merkezli gerçekleştirilen operasyonlarda yakalanan şüphelilerin; sosyal medya hesapları üzerinden ‘yatırım danışmanlığı, beyaz eşya, motorlu araç, dekorasyon ve kadın bakım ürünleri satışı’ gibi sahte ilanlarla dolandırıcılık yaptıkları, internet siteleri üzerinden sahte e-ticaret siteleri kurarak vatandaşlarımızı kandırdıkları, vatandaşlara ait kişisel bilgileri ele geçirdikleri, sosyal medya platformları üzerinden ‘yüksek gelirli kazanç vaadi’ adı altında haksız kazanç sağladıkları tespit edildi.
Ankara Bakan Yerlikaya: "Siber Suçlarla Mücadele kapsamında 301 şüpheliyi yakaladık" İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, "Siber Suçlarla Mücadele kapsamında son 6 gündür polislerimiz tarafından düzenlenen operasyonlarımızda 301 şüpheliyi yakaladık" dedi. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda suç şebekeleriyle mücadelelerini aralıksız sürdürdüklerini belirtti. Bakan Yerlikaya, şüpheli durumlarda hemen 112 Acil Çağrı Merkezinin aranması gerektiğine dikkati çektiği paylaşımında şu ifadelere yer verdi: "Siber Suçlarla Mücadele kapsamında son 6 gündür polislerimiz tarafından düzenlenen operasyonlarımızda 301 şüpheliyi yakaladık. Bu kişiler aracılığıyla işlenebilecek çocuk müstehcenliği, dolandırıcılık ve yasa dışı bahis gibi siber suçlardan vatandaşlarımızın maddi ve manevi zarar görmesini engelledik. 55 il merkezli "Çevrim İçi Çocuk Müstehcenliği ve Tacizi, Yasa Dışı Bahis ve Nitelikli Dolandırıcılık" suçlarına yönelik son 6 gündür süren operasyonlarımızda; 50 şüpheli şahıs tutuklandı. 39’u hakkında adli kontrol hükümleri uygulandı. Diğerlerinin işlemleri devam ediyor. Şüphelilerin; -Müstehcen çocuk görüntüsü barındırdıkları, -Sosyal medya platformları ve oltalama (phishing) siteleri üzerinden ‘yatırım danışmanlığı, ürün satışı, sosyal yardım, düşük faizli kredi’ konularını kullanarak vatandaşlarımızı dolandırdıkları, -Kişisel verilerin paylaşımı ve sorgulama konularında paylaşımlar yaptıkları, -Yasa dışı bahis ve kumar oynattıkları, -Yasa dışı bahis sitelerinde para nakline aracılık ettikleri, reklamını yaptıkları tespit edildi. EGM Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığımız ve MASAK koordinesinde; İl Emniyet Müdürlükleri Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüklerince yapılan çalışmalar sonucu; Adana, Afyonkarahisar, Amasya, Antalya, Ankara, Aydın, Balıkesir, Bolu, Burdur, Bingöl, Bursa, Çanakkale, Çorum, Denizli, Diyarbakır, Erzurum, Erzincan, Elazığ, Düzce, Gaziantep, Gümüşhane, Hatay, Hakkari, Iğdır, Isparta, İstanbul, İzmir, Kahramanmaraş, Karaman, Kayseri, Kırklareli, Kırşehir, Konya, Kocaeli, Kütahya, Malatya, Manisa, Mardin, Muş, Mersin, Muğla, Niğde, Sakarya, Samsun, Sivas, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak, Tokat, Trabzon, Tunceli, Uşak, Van, Yalova ve Zonguldak’ta düzenlenen operasyonlarda yakalanan şüphelilerin Savcılıklarımızca haklarında soruşturma başlatıldı."
Manisa Özgür Özel duygularına hakim olamadı MANİSA (İHA) – CHP’li Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay’ın hayatını kaybetmesinin ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel, tüm programlarını iptal ederek Manisa’ya geldi. Özel, Manisa Şehir Hastanesi’nde acılı aileye başsağlığı dileklerini iletirken 6 ay içinde ikinci belediye başkanını kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşadıklarını belirterek, duygu dolu açıklamalarda bulundu. Genç yaşta kanser ve çoklu organ yetmezliği nedeniyle 14 gündür tedavi gördüğü hastanede yaşam mücadelesini kaybeden Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay’ın vefatı Manisa’da büyük üzüntüye neden oldu. Acı haberin ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel, planlanan programlarını iptal ederek Manisa’ya geldi. Manisa Şehir Hastanesi’ne gelen Özgür Özel, burada Gülşah Durbay’ın annesi Fatma Durbay ve babası Osman Durbay ile görüşerek başsağlığı diledi. Oldukça üzgün olduğu gözlenen Özel, aileyle yakından ilgilenerek acılarını paylaştı. Hastanede duygularını güçlükle ifade eden CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Durbay ailesi bugün bir evladının kaybıyla yanıyor. Cumhuriyet Halk Partisi ailesi 6 ayda iki evladının kaybıyla. Ben kardeşimi, şimdi de evladımın kaybıyla sınanıyorum. Yani nasıl dayanılır ne olur? Gerçekten zor. Burası benim doğduğum ilçe. Gülşah burada çocuk yaşından beri koşturan birlikte siyaset yaptığımız, partimizin bayrağını taşıyan bir evladımız. Onun hayal bile edemeyeceği bir rüyası gerçek oldu. Bu ilçeye belediye başkanı oldu. Aynı Ferdi’nin bu ile Büyükşehir Belediye Başkanlığı gibi. Ferdi’nin hikayesi 15 ay, Gülşah’ın neredeyse 2 yıl sürdü güzel hikayesi. Yani bilmiyorum bu nasıl bir acı bu, nasıl bir sınav? Nasıl dayanacağız? Bilmiyorum. Bütün Manisa’nın başı sağ olsun." dedi. Özel’in hastanedeki ziyareti sırasında partililer ve belediye yetkilileri de hazır bulundu. Gülşah Durbay’ın vefatı, Manisa’da ve CHP camiasında derin bir üzüntüyle karşılandı. Gülşah Durbay için 15 Aralık Pazartesi günü saat 11.00’da Şehzadeler Belediyesi önünde bir tören düzenlenecek. Hatuniye Camiinde öğle namazında helallik alınmasının ardından Cumhuriyet Meydanı’nda cenaze namazı kılınacak olan Durbay, doğup büyüdüğü Koldere Mahallesi’nde son yolculuğuna uğurlanacak. Gülşah Durbay’ın ailesi taziyeleri Koldere Mahallesi’ndeki evlerinde kabul edecek. Öte yandan 6 ay gibi kısa bir sürede 2 Belediye başkanını kaybeden Manisalılar Ferdi Zeyrek ve Gülşah Durbay’ın zeybek oynadığı görüntüleri paylaştı.