EĞİTİM
OMÜ’de 182 akademisyen akademik yükseltme töreniyle tebrik edildi 06 Aralık 2025 Cumartesi - 21:07:07 Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ), 2023 yılında profesör, doçent ve doktor öğretim üyesi unvanı alan 182 akademisyen için bu yıl ikinci kez "Akademik Yükseltmeleri Tebrik Buluşması" düzenledi. Rektör Prof. Dr. Fatma Aydın’ın ev sahipliğinde gerçekleşen etkinlikte, akademik kariyer basamaklarında önemli başarılar elde eden öğretim üyeleri tebrik edildi. Rektörlük binası fuaye alanında düzenlenen buluşma, akademik dayanışmayı güçlendiren samimi bir atmosferde gerçekleştirildi. Unvanları resmiyet kazanan akademisyenlere belgeleri takdim edilirken, tören OMÜ’nün bilimsel üretim gücünü yansıtan önemli bir buluşmaya dönüştü. "Akademik yükselmeler, araştırma üniversitesi olma vizyonumuzun temel yapı taşlarıdır" Konuşmasında OMÜ’nün araştırma kapasitesini güçlendirme hedefini vurgulayan Rektör Prof. Dr. Fatma Aydın, "Her akademik yükselme, hem bireysel emeğin hem de OMÜ’nün bilimsel ilerleyişinin güçlü bir göstergesidir. Öğretim üyelerimizin yaptığı çalışmalar, üniversitemizin ulusal ve uluslararası görünürlüğünü artırmakta; araştırma, eğitim ve topluma hizmet misyonumuza değer katmaktadır. Üniversitemiz, araştırma üniversitesi olma yolunda kararlılıkla ilerlemektedir. Bu hedefe ulaşmanın en önemli unsuru ise nitelikli akademik kadromuzdur. Bugün unvan alan her bir akademisyenimiz, OMÜ’nün bilimsel üretim gücünü daha da ileri taşıyacak güçlü birer aktördür. Akademik yolculuğunuzun her aşamasında gösterdiğiniz özveriyle OMÜ’nün vizyonunu geleceğe taşıyacağınıza yürekten inanıyorum" dedi. 107 doçent, 75 doktor öğretim üyesi unvanı Buluşmada, 2023 yılı içinde 107 akademisyenin doçent, 75 akademisyenin ise doktor öğretim üyesi unvanı aldığı belirtildi. Toplam 182 akademisyenin akademik atamaları, OMÜ’nün güçlü akademik kadrosunun bir yansıması olarak değerlendirildi. Etkinlik, toplu fotoğraf çekimi ve teşekkür konuşmalarının ardından sona erdi. Programa ayrıca Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Alper Kesten, Prof. Dr. Çetin Kurnaz, Prof. Dr. Ayşe Pınar Sumer, Rektör Danışmanı Prof. Dr. Mustafa Aras, Doç. Dr. Emine Şendurur ve Doç. Dr. Begüm Korunur Engiz de katıldı.
06 Aralık 2025 Cumartesi - 19:37 Kütahya Tavşanlı’da 36 kız hafız için görkemli icazet töreni Kütahya’nın Tavşanlı ilçesinde bulunan Kavaklı Kız Kur’an Kursu’nda hafızlık eğitimlerini tamamlayan 36 hafız için görkemli bir icazet töreni düzenlendi. Kursun 29. Hafızlık İcazet Merasimi, Tavşanlı Proje Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Vatandaşların yoğun katılım gösterdiği törende, salon hıncahınç dolarken, merasimde büyük bir manevi coşku yaşandı. Tören, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Ardından Tavşanlı İlçe Müftüsü açılış konuşmasını gerçekleştirdi. Programa katılan önemli isimler arasında; daha önce Kütahya İl Müftülüğü görevini yürütmüş olan Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Hüseyin Hazırlar, AK Parti Kütahya milletvekilleri Adil Biçer, Mehmet Demir ve İsmail Çağlar Bayırcı, Kaymakam Ömer Faruk Özdemir, AK Parti İl Başkanı Ceyda Çetin Erenler, AK Parti İlçe Başkanları, İlçe Milli Eğitim Müdürü Refik Raşit Küçükkağnıcı, İl Müftüsü Dr. İrfan Açık, İl Müftü Yardımcıları Tahsin Ekim ve Gülay Demirci, çevre ilçelerin müftüleri (Hisarcık, Domaniç, Emet, Çavdarhisar, Simav, Gediz) ile birlikte çok sayıda vatandaş yer aldı. Merasim boyunca manevi atmosfer üst düzeydeydi. Ayasofya-i Kebir Camii Baş İmam Hatibi Kurra Hafız Ferruh Muştuer’in etkileyici Kur’an tilaveti, katılımcılara unutulmaz anlar yaşattı. Yeni hafızlar da okudukları ilahilerle programa ayrı bir güzellik kattı. Törende en çok alkış alan ve duygusal anların yaşandığı bölüm ise, 36 kız hafızın babalarının sahneye çıkarak evlatlarını tek tek tebrik etmesi oldu. Bu anlar, salonda büyük bir takdirle karşılandı. Programın sonunda, protokol üyeleri ve milletvekilleri birer konuşma yaparak hafızlıklarını tamamlayan öğrencileri ve ailelerini tebrik etti, genç hafızlara hayat boyu başarılar diledi.
06 Aralık 2025 Cumartesi - 19:03 KBÜ’de Dünya Engelliler Günü için kapsamlı program düzenlendi Karabük Üniversitesi’nde (KBÜ) 3 Aralık Dünya Engelliler Günü çerçevesinde düzenlenen kortej yürüyüşü ve uygulamalı farkındalık stantları yoğun ilgi gördü. Karabük Üniversitesi Engelliler Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi koordinasyonunda gerçekleştirilen programda, erişilebilirlik ve engellilik bilincine yönelik mesajlar verildi, katılımcılar etkileşimli uygulamalarla farkındalık kazandı. Karabük Üniversitesi, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü Farkındalık Etkinlikleri çerçevesinde toplumda engellilik bilincini artırmayı amaçlayan kapsamlı bir programa ev sahipliği yaptı. KBÜ Engelliler Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü koordinasyonunda düzenlenen etkinlikler, merkez kampüste akademik ve idari personel ile öğrencilerin geniş katılımıyla gerçekleştirildi. Etkinlikler, üniversite kampüs girişinden Sosyal Yaşam Merkezi’ne uzanan farkındalık korteji ile başladı. Öğrenciler ile akademik ve idari personelin katıldığı yürüyüşte, erişilebilirlik ve toplumsal duyarlılık mesajı verildi. Kortej boyunca engelli bireylerin haklarına, sosyal yaşama katılımına ve erişilebilir çevre düzenlemelerine dikkat çekildi. Programın devamında konuşan Türkiye Sakatlar Derneği Karabük Şube Başkanı Muhittin Yılmaz, engelliliğin herkes için muhtemel bir durum olduğunu belirterek, "Hepimiz birer engelli adayıyız; engel durumu doğuştan ya da sonradan herkesin başına gelebilir. Bizleri burada yalnız bırakmıyorsunuz, biz de sizleri yalnız bırakmak istemeyiz. 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla böyle anlamlı bir etkinlikte yer almaktan memnuniyet duyuyoruz" dedi. Yılmaz ayrıca, Karabük’ü Tekerlekli Sandalye Basketbol Süper Ligi’nde temsil eden Demir Kartal Spor Kulübünün hafta sonu oynayacağı karşılaşmaya tüm öğrencileri davet etti. Kortejin ardından etkinlikler, uygulamalı farkındalık stantlarıyla sürdü. Katılımcılar; duyusal farklılıklara yönelik uygulamalar, özel eğitim materyallerinin tanıtımı ve erişilebilirliği deneyim alanlarıyla engelli bireylerin günlük hayatta karşılaştıkları güçlükleri yakından inceleme fırsatı buldu. Etkileşimli atölyeler ise öğrencilerden yoğun ilgi gördü.
06 Aralık 2025 Cumartesi - 18:57 KBÜ’de senato toplantısında üniversitenin yükselen markaları gündeme geldi Karabük Üniversitesi’nin (KBÜ) Aralık Ayı Senato Toplantısında, üniversitenin dünya bilim sıralamalarındaki yükselişi ve kurumsal marka değerleri ele alındı. Karabük Üniversitesi Kamu Politikaları Araştırma ve Geliştirme Merkezi (KAPGEM) tarafından, KBÜ Kürsü ve Sosyalfest’in küresel etkilerinin değerlendirildiği toplantıda sürdürülebilirlik, sanayi iş birlikleri ve iletişim stratejilerindeki gelişmeler de görüşüldü. Karabük Üniversitesinin (KBÜ) Aralık Ayı Senato Toplantısı, Rektör Prof. Dr. Fatih Kırışık başkanlığında Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İsmail Karaş, Genel Sekreter Lütfü Köm, senato üyeleri ve birim yöneticilerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantıda, Kasım ayı boyunca üniversitenin ulusal ve uluslararası alanda elde ettiği bilimsel, akademik ve kurumsal başarılar kapsamlı biçimde ele alındı. Toplantının ana gündemini; KBÜ’nün dünya bilim sıralamalarındaki yükselişi, kurumsal marka değerleri arasında öne çıkan KAPGEM, KBÜ Kürsü ve Sosyalfest’in küresel etkileri ile sürdürülebilirlik, sıfır atık yönetimi ve üniversite-sanayi iş birliklerindeki gelişmeler oluşturdu. Rektör Prof. Dr. Fatih Kırışık, toplantıda yaptığı değerlendirmede KBÜ’nün 18 yıllık genç bir üniversite olmasına rağmen küresel ölçekte dikkat çeken bir başarı ivmesi yakaladığını belirtti. Kırışık, "Üniversitemizin dünya bilim sıralamalarında yükseldiğini, güçlendiğini görüyoruz. Artık fikirlerine değer verilen bir üniversite hâline geldik." dedi. Üniversitenin mühendislikten sağlığa ve sosyal bilimlere birçok alanda patentleri, buluşları ve akademik üretimiyle öne çıktığını vurguladı. KAPGEM’in ulusal basında geniş yer bulan başarılarını değerlendiren Kırışık, merkezin Türkiye’nin kamu politikalarına değerli katkılar sunduğunu ifade ederek "KAPGEM artık ulusal ve uluslararası ölçekte dikkat çeken bir düşünce kuruluşuna dönüşmüştür." dedi. KBÜ Kürsü’nün ise ülkenin önemli isimlerini üniversiteye taşıyarak hem uygulamanın bilimle birleşmesine hem de üniversitenin görünürlüğüne katkı sağladığını kaydetti. Kırışık, dünya çapında yaygınlık kazanan Sosyalfest’in 7 bin projeye ulaşmasının takdire değer bir başarı olduğunu belirterek festivalin hem Türkiye’de hem uluslararası alanda güçlü bir marka hâline geldiğini ifade etti. Senatoda ayrıca, bakanlık düzeyinde takdir gören KBÜ Sıfır Atık Yönetim Sistemi, Kasım ayında yürütülen üniversite-sanayi iş birlikleri ve endüstriyel tasarım projeleri ile tez yazım atölyelerinin yüksek izlenme oranları da değerlendirildi. Rektör Kırışık, değerlendirmesini "Gençliğin enerjisini bilimle buluşturan bir üniversiteyiz ve bunda çok başarılıyız." sözleriyle tamamladı.
MSKÜ’de TYÇ logolu programlar artıyor
24 Kasım 2025 Pazartesi - 11:14 MSKÜ’de TYÇ logolu programlar artıyor MSKÜ’de 2 programın daha Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi (TYÇ) logosu almasıyla Avrupa’da tanınırlığı simgeleyen TYÇ logolu program sayısı 5’e yükseldi. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesinde (MSKÜ) eğitimde kalite güvencesi çalışmaları devam ediyor. Bu kapsamda Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi (TYÇ) Kurulu tarafından mezunların diplomalarının hem ulusal düzeyde hem de Avrupa’da daha kolay tanınmasına ve istihdam edilebilirliklerinin artmasına imkan sağlayan TYÇ logolu program sayısı 5’e yükseldi. Bu kapsamda MSKÜ Edebiyat Fakültesi Sosyoloji programı ve Fen Fakültesi Fizik programı, ulusal ve uluslararası düzeyde nitelikli ve kaliteli eğitimin güvencesi olarak kabul edilen Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi (TYÇ) logosunu öğrencilerinin diploma ekinde kullanma hakkı elde etti. Daha önce Tıp Fakültesi Türkçe Tıp programı, Edebiyat Fakültesi Tarih programı ve Fen Fakültesi Matematik programı da TYÇ logosu kullanma hakkı elde etmişti. MSKÜ’nün 5 programında TYÇ logosu diploma eki, mezuniyet belgesi ve transkriptlerde kullanılabilecek. Böylece ilgili program mezunlarının diplomalarının hem yurt içi hem de yurt dışındaki tanınırlığı artarken istihdam imkânları da genişleyecek. TYÇ Nedir? TYÇ, Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi (AYÇ) ile uyumlu şekilde hazırlanarak yürürlüğe girmiştir. Diplomanın üzerinde TYÇ logosunun bulunması, o programın kalite güvence süreçlerinin etkin bir şekilde işletildiğini gösterir. TYÇ logosuna sahip diplomalar, hem yurtiçi hem de yurtdışında eğitim kurumları ve işverenler tarafından talep edilen ve kabul gören bir logodur.
Kayseri’de yöneticiler öğrencilerle buluştu, ders anlattı
24 Kasım 2025 Pazartesi - 11:13 Kayseri’de yöneticiler öğrencilerle buluştu, ders anlattı Kayseri’de belediye başkanları ve kurum müdürleri, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla okulda öğrencilere bir araya gelerek ders anlattı. Öğretmenler Günü dolayısıyla İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından hazırlanan videoda, Melikgazi Belediye Başkanı Mustafa Palancıoğlu, Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Arzu Çıngır, İŞKUR İl Müdürü Ayşe Ak, İl Sağlık Müdürü Mehmet Erşan, İl Milli Eğitim Müdürü Coşkun Esen sınıflarda öğrencilerle birlikte derse girdi. İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nce yapılan açıklamada; "Şehrimizin öğretmen yürekli yöneticileri yeniden sınıflardaydı. İl müdürlerimiz ve belediye başkanlarımız, yıllar sonra aynı heyecanla okullarımıza dönerek öğrencilerle buluştu, ders anlattı, o eski günlerin unutulmaz sıcaklığını yeniden yaşadı. Görevleri ne kadar değişmiş olursa olsun, yüreklerindeki öğretmenlik hiç değişmemişti. Öğrencilerin heyecanla parlayan gözlerinde, onların ise yıllar önceki hatıralarında saklı kalan o meslek aşkında. Sınıflar, yeniden anlamını buldu. Bu özel filmde; eğitimden hiç kopmayan, şehrimize yön veren ama gönlü hep okulda kalan bu değerli isimlerin öğretmenlik ruhuna tanıklık ettik. Ve bir kez daha hatırladık; bugünün öğretmenleri, yarının mimarlarıdır. 24 Kasım Öğretmenler Günü kutlu olsun. Emek veren, gönlünü veren tüm öğretmenlerimize sonsuz teşekkürler" ifadelerine yer verildi.
95 yaşındaki şehit babası öğretmen, özel günde unutulmadı
24 Kasım 2025 Pazartesi - 10:56 95 yaşındaki şehit babası öğretmen, özel günde unutulmadı Sivas’ta 24 Kasım Öğretmenler Günü kapsamında şehit ve gazi yakını öğretmenler ile birlikte öğrenciler, 95 yaşındaki emekli öğretmen ve şehit babası Kemal Yılmaz’ı evinde ziyaret etti. Ziyarette ise duygu dolu anlar yaşandı. Sivas’ta yaşayan ve şehit babası olan 95 yaşındaki emekli öğretmen Kemal Yılmaz, 38 yıl görev yaptıktan sonra 1989 yılında emekli oldu. Yılmaz’ın oğlu Jandarma Üsteğmen Cemalettin Yılmaz ise 1994 yılında Şırnak’ın Güçlükonak ilçesinde çıkan çatışmada şehit düşmüştü. 24 Kasım Öğretmenler Günü çerçevesinde, Sivas Şehit Aileleri ve Gazileri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Fatih Deveci, şehit ve gazi yakını öğretmenler ile üniversite öğrencilerinden oluşan bir grup, Kemal Yılmaz’ı evinde ziyaret etti. Gerçekleşen ziyarette Yılmaz, misafirleri ile sohbet ederek öğretmenlik yıllarından hatıralarını anlattı. Öğrencilere çeşitli nasihatlerde bulunan Yılmaz, çok duygulandığını ifade ederek, Öğretmenler günü dolayısıyla bugün arkadaşlar beni ziyaret etti. Bu durum beni çok mutlu etti" dedi. "Öğretmenlik kutsal bir meslektir" Ziyaretten dolayı yaşadığı mutluluğu dile getiren Kemal Yılmaz, "38 yıl boyunca öğretmenlik yaptım. 1989 yılında emekli oldum. Oğlum Cemalettin çok çalışkan bir subaydı. Oğlumun şehit olduğunu bana telefon ederek haber verdiler. Daha sonra beni karakola çağırdılar ve gittiğimde herkes üzüntü halindeydi. Öğretmenler günü dolayısıyla bugün arkadaşlar beni ziyaret etti. Bu durum beni çok mutlu etti. Çok güzel bir öğretmenlik hayatım oldu. Öğrencilerim beni çok seviyorlardı. Okuttuğum öğrencilerin büyük bir kısmı iş sahibi oldular. Gittim bazı yerlerde de öğrencilerime rastlıyorum. Öğrencilerimi görünce mutlu oluyorum ve gurur duyuyorum. Öğrencilerden istediğim bilgili olarak mezun olmaları. Bugün gerçekten çok duygulandım. Öğretmenlik kutsal bir meslektir ve peygamber mesleğidir" dedi. "Kemal babamızı yalnız bırakamazdık" Sivas Şehit Aileleri ve Gazileri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Fatih Deveci ise şunları söyledi, "Öğretmenler günü dolayısıyla Kemal babamızı ziyaret edelim dedik. Kamuda çalışan şehit ve gazi yakını olan öğretmen kardeşlerimizle birlikte ziyaretimizi gerçekleştirdik. Bu özel günde Kemal babamızı yalnız bırakmak istemedik ve buraya geldik. Öğretmen adayı olan üniversiteli kardeşlerimizde bizi kırmadılar ve bize eşlik ettiler. Kemal babamızda edindiği tecrübeleri öğrenci arkadaşlara aktardı. Kemal babamıza evladının yokluğunu hissettirmeden duygu dolu hoş bir sohbet gerçekleştirdik"
Vali Masatlı’dan asrın felaketi sonrası toplum inşasında etkin rol oynayan öğretmenlere teşekkür
24 Kasım 2025 Pazartesi - 10:44 Vali Masatlı’dan asrın felaketi sonrası toplum inşasında etkin rol oynayan öğretmenlere teşekkür Hatay Valisi Mustafa Masatlı; asrın felaketi sonrası kentin yeniden ihya ve inşasında rol alan öğretmenlere teşekkür ederek, "Hatay’ın yerelde kalkınması için buradaki çocuklarımızın normal eğitim alması ve geleceğe emin adımlarla yürümesi bakımından öğretmen arkadaşlarımızın çalışmaları çok kıymetlidir" dedi. Vali Mustafa Masatlı, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla 8 öğretmeni ve İl Milli Eğitim Müdürü Harun Tüysüz’ü valilik makamında ağırladı. Öğretmenlerle sohbet eden Vali Masatlı, öğretmenlerin insan hayatındaki rolüne değinerek gelecek nesillerin yetişmesi noktasında öğretmenlerin rolünün etkili olduğunu söyledi. Eğitim camiasının 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutlayan Vali Masatlı, "Asırların felaketinde bir kez daha öğretmen arkadaşlarımızın toplum inşasındaki rolünü görmüş olduk. İnsanlara nasıl yardım edilir, burada hayat nasıl normale döner konularındaki çok ciddi emeklerini gördük. Asrın felaketinde hayatını kaybeden eğitim camiamızın çok kıymetli mensuplarına rabbimden rahmet diliyorum. Afet’te Hatay modeli diye bir modelleme yaptık. Bu modellemede bizim mottomuz ‘Eğitim Hatay’ımıza nefes olacak’ oldu. Eğitimdeki fiziksel yapımızın daha iyi olması bakımından 798 okulumuzun büyük onarımını yaptık. Şuana kadar 207’inci yeni okulumuzu hizmete aldık. Bunun derslik sayısı 2 bin 303’dür. 76 okulumuzun da inşaatı devam ediyor. İnşallah önümüzdeki eğitim dönemi başında da onları da bitirip, hizmete alacağız. Hatay’ın yerelde kalkınması için buradaki çocuklarımızın normal eğitim alması ve geleceğe emin adımlarla yürümesi bakımından öğretmen arkadaşlarımızın çalışmaları çok kıymetlidir. Bütün öğretmen arkadaşlarımızın tamamına ve yönetici arkadaşlarımıza çok teşekkür ederim. İnşallah Hatay’ımızı eskisinden daha güçlü, eskisinden daha sağlam, eskisinden daha güzel ve eskisinden daha ümitli hale getireceğiz " dedi.
Yıllar da geçse hayalini unutmadı ve mücadele etti
24 Kasım 2025 Pazartesi - 10:38 Yıllar da geçse hayalini unutmadı ve mücadele etti Gençliğinde beden eğitimi öğretmeni olmak isteyen, ancak babası şehir dışına göndermediği için sınıf öğretmeni olan 51 yaşındaki Dilek Karakuyulu, spora olan ilgisini hiç kaybetmedi. Karakuyulu, 37 yaşında Tekvando Milli Sporcu olup 1’i şampiyonluk olmak üzere 3 kez dereceye girerken, 4 Avrupa, 3 Dünya, 1 kere de Olimpiyatlarda Milli Takım Antrenörü olarak görev aldı. Eskişehir’de yaşayan Dilek Karakuyulu, yıllar önce çok istediği beden eğitimi öğretmenliği için Selçuklu Üniversitesi Beden Eğitimi Bölümüne gitmek istedi. Ancak babası ’İlimizde, yanımızda oku’ diyerek bu isteğe sıcak bakmadı. Karakuyulu, ailesini kırmamak için eğitim hayatına Eskişehir’de devam etti. Sınıf öğrenmeni olup atanan Dilek Karakuyulu, Ahmet Olcay İlkokulu’nda sınıf öğretmenliği görevini yapıyor. 8 kere Milli Takım Antrenörü olarak görev aldı Fakat sporcu olmak ve yetiştirmek isteğinden vazgeçmeyen öğretmen, bu konuda boş zamanlarında çalışmalar yaptı. Azmi neticesinde 37 yaşında Tekvando Milli Sporcu olan Dilek Karakuyulu, 42 yaşında ise yine aynı spor dalında milli takım antrenörü oldu. Emekliliği yaklaşan öğretmenin her şeye rağmen beden eğitimi öğretmenliği içinde uhde kaldığını belirtti. Karakuyulu, 37 yaşında Milli Sporcusu olduğu tekvandoda olup 1’i şampiyonluk 2‘si Avrupa genelinde düzenlenen müsabakada 3 kez dereceye elde etti. Dilek Karakuyulu, 4 Avrupa, 3 Dünya, 1 kere de Olimpiyatlarda Milli Takım Antrenörü olarak görev aldı. "37 yaşında milli sporcu, 42 yaşında milli takım antrenörü oldum" Şimdilerde hem sınıf öğretmenliği olan hem de antrenörlüğe devam eden Dilek Karakuyulu, "Benim aynı zamanda tekvando, halk oyunları, bocce antrenörlüklerim var. Ama şu anda faal olarak tekvando sporuyla ilgileniyorum. Bir takım antrenörlüğü yaptım. Dünya, Avrupa, en son olimpiyatlarda görev aldım antrenör olarak. 37 yaşında ben milli sporcu oldum. 42 yaşında milli takım antrenörü oldum. Şu anda da milli takım antrenörü olarak devam etmekteyim. Tekvando’da sayısını bilemeyeceğim kadar milli sporcum var. Bunların arasında Gülsena Karakuyulu’da aynı zamanda kızım oluyor. Aslında amacım, sporcularımdan ’Yapamıyorum, edemiyorum’ diyen çocuklarıma örnek olabilmekte, rol model olabilmekte. ’Öğretmenim gerçekten mi? Siz 37 yaşında mı milli sporcu oldunuz? Öğretmenim bunları nasıl yapıyorsunuz? Öğretmenim bu nereden aklınıza geliyor?’ diyorlar. ’Üretiyorum, sizlerden de üretken olmasını istiyorum" diyorum. "Beden eğitimi öğretmeni olarak görev almak istiyorum" Ayrıca öğretmenlik mesleği hakkında konuşan, "Aslında buradan sayın Bakanımıza seslensem, beden eğitimi öğretmeni olarak birkaç yıl görev alsam bunu çok isterim mesela. O yüzden kendi ayakları üzerinde sağlamca durabilen nesiller gerekiyor bize. Bizim en büyük hatamız, çocuğun yeteneği üzerinde gidilmiyor; eksik kalan konu üzerine gidiliyor. Sevgiyle, umutla yoğrulmuş tüm yüreklerin, yani biz öğretmenlerin, ’Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum’ anlayışının günü olan bugünün tüm öğretmenlerime, tüm meslektaşlarımıza umut, sevgi, saygı, sabır getirmesini diliyorum ve hepimizin Öğretmenler Günü kutlu olsun" diye konuştu.
Babasına verdiği sözü vasiyet saydı: Öğretmen olup öğrencileri hayallerine kavuşturuyor
24 Kasım 2025 Pazartesi - 10:24 Babasına verdiği sözü vasiyet saydı: Öğretmen olup öğrencileri hayallerine kavuşturuyor Şırnak’ın Cizre ilçesinde Yusuf Cezeri İmam Hatip Anadolu Lisesinde görevli Arapça öğretmeni Şevval Nuri Özdek, babasının hayalini yaşatarak öğretmenlik mesleğine adım attı. Derslerini daha verimli hale getirmek amacıyla çeşitli kurslara katılan Özdek, öğrencilerin hayallerini gerçekleştirmeleri peşinde koşuyor. Yusuf Cezeri Anadolu Lisesinde 3 yıl önce göreve başlayan Özdek, öğrencilerinin kalbine dokunmak için Kürtçe, bağlama ve işaret dili kurslarına katılarak, Cizre’de hem öğretmenlerin hem öğrencilerin sevgisini kazandı. Hayallerinin peşinden giderken hem maddi sıkıntılarla hem de babasının hastalık süreciyle mücadele eden Şevval Nuri Özdek, atandıktan sonra Cizre’de öğrenciler için müzikten işaret diline kadar birçok alanda kendini geliştirerek öğrencilere ilham kaynağı oluyor. Ankaralı Şevval Nuri Özdek, "3 yıldır Cizre’de Arapça öğretmeni olarak görev yapıyorum. Öğretmen olma hikayem 4. sınıfta İngilizce ile tanışmamla başladı. Hep İngilizce öğretmeni olmak istiyordum. Dile karşı ayrı bir ilgim ve yeteneğim vardı. Liseye geçtiğimde Anadolu Lisesine puanım yetiyordu ancak imkanlardan dolayı gidememiştim. Ulaşım çok sıkıntılıydı. Bu yüzden kız meslek lisesinde çocuk gelişimi okumaya başladım. Orada oyuncaklarla oynarken, kuklalar dikerken bir yandan da dil öğrenmek için ağlıyordum. İlk sene üniversiteyi kazanamadım. Bir sene daha hazırlanmak istedim ama dershaneye gitmem için maddi durumumuz iyi değildi. Babam sanayide çalışıyordu. Gerçekten bir imkan bulup dershaneye gitmem gerekiyordu. Babamın patronu bir gün bizi ziyarete geldiğinde bana hayallerimi sordu ve ben öğretmen olmak istediğimi söyledim. Babamın patronu, ’Gerçekten bir hayalin varsa, bir hedefin varsa ben bunun için sana yardımcı olmak isterim.’ diyerek beni dershaneye yazdırdı. Sağ olsun verdiği destekle dershaneye başladım" diye konuştu. "Babamın isteği olan öğretmenlik için sınava girdim" Özdek, "Üniversite sınavım çok başarılı geçmişti ama Ankara’da bir üniversite tutmuyordu ve babam Ankara’da okumamı istiyordu hep. Bunun için ’Ankara’da okursan sana araba alacağım.’ demişti. Ben de araba hayaliyle Ankara’da okumayı tercih ettim. Arapça öğretmenliğini seçtim, bir de zaten İngilizcem vardı, bir dil daha öğreneyim diyerek Arapça öğretmenliği bölümünü tercih ettim. Gazi Üniversitesinde Arapça öğretmenliğine başladım. Pandemi sürecinde iyi bir temel aldım. Daha sonrasında babam felç geçirdi, biz hastanede kalmaya başladık. Bu süreç 2 yıl boyunca sürdü. Ben artık ders çalışamıyordum, okul, hastane, ev arasında gidip geliyordum. Yine babamın isteği olan öğretmenlik için sınava girdim. Babamın vefat ettiği haberini aldık. O sürede taziye döneminde atama süreci başlamıştı. Mülakatlara girmem gerekiyordu. Yeni babamı kaybetmiştik ama mecburdum, çünkü babamın vasiyeti vardı. Hep öğretmen olmamı istiyordu, her zaman bunun hayalini kuruyordu. Bunun üzerine mülakata girdim ve başarılı oldum’’ şeklinde konuştu. "Buraya gelirken de tek hedefim benim gibi öğrenciler yetiştirmek" Babasının vasiyeti ile yola çıktığını ifade eden Özdek, "Atama sürecinde Cizre benim aklımda yoktu. Arkadaşımın tavsiyesi ile Cizre’yi tercih etmiştim. Çok şükür Cizre’ye atamam gerçekleşti. Cizre’ye gelmeden önce çok önyargılarım vardı. İlk defa Ankara dışına çıkıyordum. İlk defa uçağa binecektim. Hep ilklerim bu şehirde gerçekleşti. Yeni bir hayata başlamıştım. Burada yaşamaya başladıkça, insanlarını tanımaya başladıkça daha da adapte olmaya başladım. Kültürünü benimsedim. Burada ilk önce Kürtçe kursuna başladım. Dillerini öğrenmem gerekiyordu. Kendimi bu alanda ilerlettim. Sonrasında dersi sevdirebilmek adına, öğrencileri biraz daha ilgi ve yeteneklerine göre kendime çekebilmek adına çeşitli kurslara gittim. Erbane, bağlama kurslarına başladım. Eğitimlerini alıyorum. İşaret dili kursuna başladım. Bir farkındalık kazandırma, öğrendiğim şeyleri öğrencilerime aktarmayı istiyorum. Öğrenciler genelde sürekli ders işlemekten, sürekli kitap karıştırmaktan, yazı yazmaktan çok sıkılıyorlar. Biz müzikle dersi birleştirdik. Derslerim eğlenceli şekilde geçiyor, oyunlar oynuyoruz. Cizre’ye gelme aşaması benim için çok zor bir süreçti. Buraya gelirken de tek hedefim benim gibi öğrenciler yetiştirmek. Çünkü ben babamın bana vasiyeti ile yola çıktım. Ben kendim nasıl bir öğretmen istiyorsam öğrencilerime o şekilde davrandım. Buradaki Öğrencilerin gözlerindeki ışığı gördükten sonra daha çok onlarla ilgilenmeye, onların ilgi alanları, alakaları neyse onlara yönelmeye çalıştım. Öğrencilerimin ilgi alanlarına girdim, her birinin hayalleri ilgileri var. Öğrencilere elimden geldiğince rehberlik etmeye ve rol model olmaya çalışıyorum’’ dedi. Öğrenciler Şevval öğretmeni kendilerine rol aldıklarını ifade ederken, birlikte çok güzel vakit geçirdiklerini söyledi. Şevval öğretmeni tanıdıktan sonra hayal kurmaya başladığını kaydeden 10’uncu sınıf öğrencisi Zeynep Çoşkun, "2 yıldır bu okuldayım açıkçası okula başlamadan önce Arapça benim için çok zor bir dildi. Sürekli kelimeleri karıştırıp cümleleri aklımda tutamıyordum. Şevval hoca bu konuda bana çok yardımcı oldu. Şevval hocayı tanıdıktan sonra her şey değişti. Eskiden pek bir hayalim yoktu, ama Şevval Hoca ile tanıştıktan sonra yeni bir hayalim oldu, onun gibi öğretmen olmak istedim. Kısacası Şevval hoca benim için yeni bir rol model, bir abla gibi, bir anne gibi" diye konuştu. "Öğrenciler tarafından sevilen, sayılan, saygı duyulan bir öğretmendir" Şevval Nuri Özdek ile okullarının havasının değiştiğini ifade eden Yusuf Cezeri Anadolu Lisesi Okul Müdürü Abdulaziz Aslan, "Şevval hoca, okulumuza geldiği günden bu yana okulumuzda hem öğretmenler hem de öğrenciler nezdinde olumlu bir hava oluşturdu. Pozitif bir enerjiye sahip Öğrencilerle ilgilenip fiziksel aktiviteler yapma konusunda. Kendi alanı haricinde okuldaki pano, koro, şiirler, şarkılar ile ilgilide etkinlikler yapmaktadır. Öğrenciler tarafından sevilen, sayılan, saygı duyulan bir öğretmendir. Okulumuza geldiği bugünden beri okulumuza çok katkısı oldu. Bundan dolayı da şahsım ve okulum adına kendisine teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.
ÖRAV’dan yüzbinlerce öğretmene mesleki ve kişisel gelişim desteği
24 Kasım 2025 Pazartesi - 10:22 ÖRAV’dan yüzbinlerce öğretmene mesleki ve kişisel gelişim desteği Garanti BBVA’nın sürdürülebilir toplumsal değer oluşturma hedefi doğrultusunda kurucusu olduğu Öğretmen Akademisi Vakfı (ÖRAV), Türkiye’nin dört bir yanında öğretmen gelişimini merkeze alan örnek bir dönüşüm modeline dönüştü. ÖRAV, 65 şehirde görev yapan 418 kısmi zamanlı eğitimci ve 19 kişilik uzman ekip tarafından yürütülen projeleriyle, kurulduğu günden bu yana 440 binden fazla öğretmenin mesleki yolculuğuna eşlik etti. Garanti BBVA’nın öncülüğünde 2008 yılında kurulan Öğretmen Akademisi Vakfı (ÖRAV), Türkiye’de öğretmen gelişimini odağa alan en kapsamlı toplumsal etki platformlarından biri haline geldi. Bugüne kadar 440 binden fazla öğretmene ulaşan ÖRAV, öğretmenlerin sınıf içi uygulamalarından öğrencilerin öğrenme deneyimine kadar uzanan geniş bir dönüşüm alanı oluşturmaya devam ediyor. Yüz yüze eğitimlerin yanı sıra, dijital platformu eKampüs üzerinden sunduğu çevrim içi programlarla öğretmenlere çağdaş eğitim yöntemleri kazandırmayı amaçlayan ÖRAV, 17 yılda, öğretmenleri aracılığıyla 12 milyondan fazla öğrencinin eğitim yolculuğunu güçlendiren kalıcı bir etki ağı oluşturdu. "Toplumsal dönüşüm, öğretmeni güçlenmiş bir eğitim ekosistemiyle mümkün" Garanti BBVA Genel Müdür Yardımcısı ve ÖRAV Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Taşçı Firuzbay, 24 Kasım Öğretmenler Günü vesilesiyle tüm öğretmenlerimizi gönülden tebrik ettiğini belirterek, eğitimde kalıcı etkiyi belirleyen en temel unsurun eğitimcilerimizin güçlenmesi olduğunu vurguladı. Firuzbay, "Bu nedenle Garanti BBVA olarak eğitime sunulan her desteği, ülkemizin geleceğine yapılan en değerli katkı, önemli bir sosyal sorumluluk alanı olarak görüyoruz. Kurucusu ve daimî destekçisi olduğumuz ÖRAV ile öğretmenlerimizin mesleki ve kişisel gelişimine katkı sağlamak ve öğrencilerimizin de nitelikli eğitime erişim hakkını korumak için yola çıktık. ÖRAV, kurulduğu günden bu yana öğretmenlere erişilebilir, yenilikçi ve bilimsel temelli gelişim fırsatları sunarak Türkiye’de benzersiz bir değer oluşturdu. ÖRAV’ın bugüne kadar ulaştığı öğretmen sayısının yanı sıra asıl anlamı, bir öğretmenin bu eğitimlerle ulaştığı bir tek bilgiyi dahi, aynı gün öğrencisiyle paylaşmasında ve yarınlarımıza ilham olmasında saklı. Biliyoruz ki, geleceğin en kritik becerileri olan üreticilik, araştırma merakı, toplumsal duyarlılık, dijital farkındalık ve duygusal dayanıklılık, ancak öğretmeni güçlenmiş bir eğitim ekosisteminde mümkün oluyor. Bankamızın desteğiyle ÖRAV’ın ortaya koyduğu model, öğretmeni değişimin takipçisi olmak yerine aktif katılımcısı yapıyor. Bu dönüşümün bir parçası olmak bizim için gurur verici. Her öğretmen, bir öğrencinin hayatında bir dönüm noktası başlatabilir. Biz de bu yolculuğun arkasındaki görünmez desteği büyütmeye kararlıyız" diye konuştu. "Öğretmenin gelişimini farklı alanlarda güçlendiren bütüncül bir katkı sunuyoruz." ÖRAV Genel Müdürü Arzu Atasoy, ÖRAV’ın öğretmenlerin kişisel ve mesleki gelişimine sunduğu katkıları şöyle değerlendirdi: "2008’de bankanın öncülüğünde çıktığımız bu yolculukta hedefimiz, Türkiye’de öğretmenlerin gelişimini sürdürülebilir, bilimsel ve erişilebilir bir sistem haline getirmekti. Öğretmen Akademisi Vakfı olarak, standart yöntemlerle eğitime destek veren bir sivil toplum kuruluşu olmanın ötesine geçen, Türkiye’de öğretmen gelişiminin sistemli, ölçülebilir ve sürdürülebilir bir modele kavuşmasının en güçlü örneklerinden biriyiz. Önceliğimiz, öğretmenlerin değişen dünyaya uyum sağlayabilecek becerilerle donanması. Sunduğumuz kapsamlı eğitimlerle dijital okuryazarlık, sosyal-duygusal öğrenme, çocuk koruma, kapsayıcı sınıf yönetimi, aile ve toplumla etkileşim gibi pek çok alanda öğretmenlerimizin gelişimini destekliyoruz. Onların mesleki gücünü, motivasyonunu ve sınıftaki etki alanını büyüten bir yol arkadaşıyız. 2008’den bu yana 440 binden fazla öğretmenin gelişim yolculuğuna katkı sunmanın ve bu sayede 12 milyondan fazla öğrenci ve ailesinin hayatına dokunmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Türkiye’nin dört bir yanında öğretmenlerin yanında olmaya, onlarla öğrenmeye ve geleceği birlikte inşa etmeye devam edeceğiz." Öğretmenleri güçlendiren bütünsel yaklaşım ÖRAV’ın öğretmen odaklı eğitim modelinde her program, öğretmenin gerçek sınıf deneyimlerinden yola çıkıyor; öğretmenin karşılaştığı günlük sorunlara uygulanabilir çözümler sunuyor. Eğitimler, pedagojik araştırmalar, çağdaş öğrenme kuramları ve uluslararası iyi örnekler ışığında tasarlanıyor. eKampüs çevrim içi platformu sayesinde Türkiye’nin en uzak noktalarındaki öğretmenler dahi gelişim fırsatlarına kolayca erişebiliyor. Eğitim Şenlikleri, atölyeler ve gönüllü buluşmalar öğretmenlerin birbirinden öğrenmesini, iyi uygulamaların yayılmasını ve dayanışma kültürünün güçlenmesini sağlıyor.
Vali Çiftçi; "Eğitim neferlerimizi minnetle yâd ediyorum"
24 Kasım 2025 Pazartesi - 10:17 Vali Çiftçi; "Eğitim neferlerimizi minnetle yâd ediyorum" Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi, 24 Kasım Öğretmenler Günü vesilesiyle bir mesaj yayınladı ve "Başta Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, görevi başında şehit düşen kahraman öğretmenlerimizi ve ebediyete irtihal etmiş tüm eğitim neferlerimizi minnetle yâd ediyorum" dedi. Vali Çiftçi mesajında şu ifadelere yer verdi, "İlim ve İrfan" ordumuzun fedakâr neferleri, Sevgili Öğretmenlerimiz; Öğretmenlik; bilgiyi sadece aktaran değil, aynı zamanda ruhlara nakşeden, bedeli maddi ölçülerle kıyaslanamayacak kadar kutsal bir meslektir. Bir çocuğun hayatına dokunmak, ondaki cevheri açığa çıkarmak, aslında bir ailenin, bir şehrin ve nihayetinde büyük bir milletin kaderine yön vermektir. Türkiye Yüzyılı hedeflerimize ulaşmamızda en büyük pay, hiç şüphesiz ki ülkemizin dört bir yanında, en zor şartlarda dahi "ilim ışığını" yaymaya devam eden siz fedakâr eğitimcilerimize aittir. Başöğretmen Atatürk’ün "Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir" sözü, omuzlarınızdaki bu kutsal sorumluluğun en veciz ifadesidir. Yarınlarımızın teminatı evlatlarımızı yetiştirmek için gösterdiğiniz üstün gayret her türlü takdirin üzerindedir. Bu duygu ve düşüncelerle; Başta Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, görevi başında şehit düşen kahraman öğretmenlerimizi ve ebediyete irtihal etmiş tüm eğitim neferlerimizi minnetle yâd ediyorum. Uzun yıllar hizmet verdikten sonra emekliliğe ayrılmış öğretmenlerimize sağlıklı ve huzurlu bir ömür diliyor; görevi başındaki tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü en içten dileklerimle kutluyorum."