EKONOMİ
Zorlu Enerji, genç kadınlara liderlik yolunu açıyor 23 Aralık 2025 Salı - 09:18:46 Zorlu Enerji, Turkishe ve YeniBirLider iş birliğiyle hayata geçirilen "Liderlikte Kadın Yüz’ü" Programı ile Türkiye’nin farklı bölgelerinden 100 genç kadını 8 ay boyunca mentorluk, eğitim ve rol model buluşmalarıyla liderliğe hazırlıyor. Zorlu Enerji, Turkishe ve YeniBirLider iş birliğiyle hayata geçirilen "Liderlikte Kadın Yüz’ü" Programı, genç kadınların liderlik yolculuklarını desteklemeyi amaçlayan bütünsel bir gelişim modeli sunuyor. İstanbul’da düzenlenen lansman etkinliğiyle tanıtılan program, Türkiye’nin farklı bölgelerinden 18-30 yaş aralığındaki 100 genç kadını, 8 ay sürecek yapılandırılmış liderlik yolculuğuna çıkaracak. Şirketin Akıllı Hayat 2030 vizyonu ve Eşit Bi’Hayat yaklaşımıyla uyumlu olarak tasarlanan program, genç kadınların erken yaşlarda mentorluk, rol model teması ve çok boyutlu liderlik deneyimiyle güçlenmesini hedefliyor. Program kapsamında katılımcılar; mentorluk görüşmeleri, eğitim modülleri, rol model buluşmaları ve proje geliştirme süreçlerini içeren uzun soluklu bir gelişim sürecine dahil olacak. Enerji sektöründe kapsayıcı dönüşüm Enerji sektörü, tarihsel olarak düşük kadın temsiliyle anılan alanlardan biri olmaya devam ediyor. Türkiye genelinde enerji sektöründe kadın istihdam oranı yaklaşık yüzde 12 seviyesinde bulunurken Zorlu Enerji Grubu, bu oranı kurum bünyesinde yüzde 26’ye taşıdı. Şirket, 2030 yılına kadar kadın istihdam oranını yüzde 30’un üzerine çıkarmayı hedefliyor. Zorlu Enerji CEO’su Elif Yener, programın kurumsal dönüşümle olan bağını şu sözlerle ifade etti: "Enerji dönüşümünü kapsayıcı ve eşit temsili önceleyen bir liderlik anlayışıyla, yatırımlar ve teknolojilerle birlikte ele alıyoruz. Bu bütüncül yaklaşım, dönüşümün kalıcı etkisini güçlendiriyor. ‘Liderlikte Kadın Yüz’ü’ Programı, genç kadınların potansiyellerini görünür kılmayı ve karar alma süreçlerine daha güçlü katılmalarını destekleyen önemli bir adım." Mentorluk, eğitim ve girişimcilik odağı Yapılan açıklamaya göre, programın mentorluk yapısı; C-level yöneticiler ve farklı sektörlerden liderlerin yer aldığı geniş bir mentor havuzuna dayanıyor. Eğitimler ise Mini MBA yaklaşımıyla kurgulandı. Liderlik, girişimcilik, sürdürülebilirlik, teknoloji, finansal okuryazarlık, iletişim ve kariyer tasarımı gibi başlıkları kapsayan programda, yıl boyunca ortalama 50 saatlik bir eğitim içeriği sunulacak. Girişimcilik odağı da programın ana bileşenleri arasında yer alıyor. Katılımcıların geliştirdikleri proje ve girişim fikirlerinin ekosistemle buluşturulması için mentorluk ağı ve partner kurumlarla temas imkânı sağlanacak. Etki ölçümü ve ölçeklenebilir yapı Programın sosyal etkisi, mentorluk görüşmeleri, eğitim katılımı, proje çıktıları, topluluk etkileşimi ve görünürlük artışı başlıklarını kapsayan çok boyutlu bir SROI modeliyle izlenecek. İlk yılın ardından modelin ölçeklenerek büyütülmesi hedefleniyor. Zorlu Enerji sponsorluğunda yürütülen "Liderlikte Kadın Yüz’ü" Programı, özel sektör ve sivil toplum iş birliğinin güçlü bir örneği olarak, genç kadın liderliğini destekleyen kapsayıcı ve sürdürülebilir bir gelecek vizyonuna katkı sunmayı amaçlıyor.
23 Aralık 2025 Salı - 09:18 Dijitalleşen mali sistemde KURGAN süreci ETSO’da ele alındı Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası (ETSO) ile Erzurum Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (SMMMO) iş birliğinde, dijitalleşen vergi sisteminin önemli bileşenlerinden biri olan Kuruluş Gözetimli Analiz Sistemi (KURGAN) kapsamında bilgilendirme semineri gerçekleştirildi. Seminere; Erzurum Defterdarı Selahattin Atabek, Erzurum SMMO Başkanı Aykut Özbek, TOBB Yönetim Kurulu Üyesi ve ETSO Başkanı Saim Özakalın, meslek mensupları ve mükellefler katıldı. Seminerde; KURGAN sisteminin işleyiş yapısı, Yapay zekâ destekli anlık analiz süreçleri, E-Fatura uygulamaları, Banka hareketleri ve beyannameler üzerinden yürütülen risk analiz mekanizmaları teknik boyutlarıyla ele alındı. Program kapsamında sunumlar, Ankara Vergi Kaçakçılığı Denetim Daire Başkanı Arif Güloğlu ile Ankara Vergi Kaçakçılığı Denetim Daire Başkan Yardımcısı Fatih Tarım tarafından gerçekleştirildi. Sunumlarda, KURGAN sistemi üzerinden yürütülen analiz süreçleri ve risk göstergelerine ilişkin uygulamaya dönük bilgiler paylaşıldı. Programda konuşan ETSO Başkanı Saim Özakalın; Yapay zekâ destekli analiz sistemlerinin vergi denetiminde belirleyici hâle geldiğini, E-Fatura, banka hareketleri ve beyannamelerin entegre değerlendirilmesinin risklerin erken tespitini sağladığını, Mükelleflerin daha dikkatli ve duyarlı hareket etmesinin cezai riskleri azalttığını, Mali kayıtların şeffaflığı ve doğru beyanın sürecin temel unsurları olduğunu, Meslek mensuplarıyla sağlıklı iletişimin kritik önem taşıdığını vurguladı. Seminerin sonunda Başkan Özakalın, misafir protokol üyeleri ile sunumları gerçekleştiren konuşmacılara hediye takdiminde bulundu.
23 Aralık 2025 Salı - 09:18 ABD Başkanı Donald J. Trump, Haydar Çolakoğlu’nu kabul etti ABD Başkanı Donald J. Trump, Haydar Çolakoğlu’nu Washington D.C.’de kabul etti. Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald J. Trump, Çolakoğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Çolakoğlu’nu Washington D.C.’de kabul etti. Gerçekleşen görüşmede, Türkiye ile Amerika Birleşik Devletleri arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilere ait genel değerlendirmelerde bulunuldu. Görüşme sırasında Haydar Çolakoğlu, küresel ölçekte son 10 ayda 8 savaş bitiren Başkan Donald J. Trump’a, Ortadoğu’da barışın tesisi yönünde bugüne kadar en fazla katkı sunan ABD Başkanı olması dolayısıyla özel teşekkürlerini etti. Turkish American Steering Committee (TASC) Danışma Kurulu Üyesi olan Çolakoğlu, görüşmede Başkan Trump’a ABD-Türkiye ilişkilerine en fazla katkı sunan ABD başkanı olduğunu ifade etti. Çolakoğlu, Başkan Trump’ın görev süresi boyunca Türk-Amerikan ilişkilerine yönelik atılan adımların, iki ülke arasındaki diyalog ve karşılıklı anlayışın gelişmesine önemli katkı sunduğuna ilişkin kişisel değerlendirmesini paylaştı. İki müttefik ülke arasında son dönemde güçlenen olumlu atmosferin, stratejik ortaklık ruhu çerçevesinde, ekonomik ve ticari ilişkiler açısından önemli fırsatlar oluşturduğunu vurgulayan Haydar Çolakoğlu, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Türkiye Yüzyılı vizyonu doğrultusunda Türkiye-ABD ticaret hacminin 100 milyar ABD dolarına yükseltilmesi hedefi kapsamına yönelik özel sektör perspektifiyle yürütülen kurumsal ve bireysel çabaları aktardı. ABD Başkanı Donald J. Trump ise ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Türkiye’ye selamlarını iletti. Başkan Trump, Türk-Amerikan ilişkilerinin daha da güçlendirilmesine yönelik temas ve diyalogların sürdürülmesinin önemine dikkat çekerek, Haydar Çolakoğlu’nu tekrar Washington D.C.’de ağırlamaktan memnuniyet duyacağını ifade etti.
23 Aralık 2025 Salı - 08:09 Tarımsal girdi fiyatları yıllık yüzde 33,66 arttı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ekim ayına ilişkin Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi (Tarım-GFE) verilerini açıkladı. Buna göre Tarım-GFE, ekim ayında bir önceki aya göre yüzde 2,04, geçen yılın aralık ayına göre yüzde 29,06, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 33,66 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 32,3 artış gösterdi. Ana gruplar incelendiğinde, bir önceki aya göre tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksi yüzde 2,12, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksi ise yüzde 1,57 yükseldi. Geçen yılın aynı ayına göre ise tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksinde yüzde 34,79, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksinde yüzde 27,19 artış kaydedildi. Alt gruplar bazında yıllık Tarım-GFE verilerine göre 6 alt grupta artış oranı ortalamanın altında, 5 alt grupta ise üzerinde gerçekleşti. Yıllık artışın en düşük olduğu alt gruplar yüzde 18,91 ile tarımsal ilaçlar ve yüzde 20,98 ile bina bakım masrafları olurken, en yüksek artış yüzde 64,33 ile veteriner harcamaları ve yüzde 47,39 ile gübre ve toprak geliştiricilerde görüldü. Aylık Tarım-GFE’ye göre ise 6 alt grup daha düşük, 5 alt grup daha yüksek değişim gösterdi. Ekim ayında aylık bazda artışın en düşük olduğu alt gruplar yüzde 0,09 ile enerji ve yağlayıcılar, yüzde 0,27 ile gübre ve toprak geliştiriciler olarak belirlendi. Buna karşılık, aylık artışın en yüksek olduğu alt gruplar yüzde 5,61 ile veteriner harcamaları ve yüzde 4,71 ile tohum ve dikim materyali oldu.
Uludağ Elektrik’ten sanayi ve iş yerlerine indirimli elektrik
14 Kasım 2025 Cuma - 11:43 Uludağ Elektrik’ten sanayi ve iş yerlerine indirimli elektrik Elektrik piyasasında serbest tüketici hakkını kullanan aboneler, tedarikçilerini seçerek daha uygun fiyatlı tarifelerden yararlanabiliyor. Uludağ Elektrik, bu uygulama kapsamında 81 ildeki sanayi ve ticarethane abonelerine avantajlı fiyatlarla hizmet sunarken, ülke genelindeki acenteleriyle iş birliğini güçlendiren ve ortak fayda sağlayan bir model yürütüyor. Serbest tüketici uygulaması kapsamında, yıllık elektrik tüketimi 15 bin kWh’i aşan işletmeler, Uludağ Elektrik’in sunduğu indirimli tarifelerden yararlanarak,enerji maliyetlerinden tasarruf edebiliyor.Türkiye’nin her ilinden tüketiciler, serbest tüketici uygulamasıyla elektrik hizmet kalitesinde bir değişiklik olmadan Uludağ Elektrik ile indirim sözleşmesi imzalayarak avantajlı tarifelerden faydalanabiliyorlar. Uludağ Elektrik, enerji yönetiminde öngörülebilirliği ve sürdürülebilirliği odağına alan yaklaşımıyla, her ölçekteki işletmeye uygun sözleşme ve fiyatlandırma seçenekleri sunuyor. Şirket, hizmet bölgesi dışındaki illerde de müşterilerine ulaşmak amacıyla acentelik ağını sürekli genişletiyor. "Yüksek elektrik tüketiminde maliyetleri düşüren çözümler sunuyoruz" Uludağ Elektrik Genel Müdürü Remezan Arslan,"Enerji sektöründe güven ve süreklilik esastır. Türkiye’nin dört bir yanında, sanayi ve ticarethanelerin ihtiyaçlarına göre tasarladığımız tarifelerle işletmelerin hem bugünkü hem de gelecekteki enerji planlamalarını destekliyoruz. Maliyet kontrolü ve bütçe yönetimine katkı sağlayan bu yaklaşımımızla, ayrıca vadeli ya da ön ödemeli alternatiflerle avantajlı seçenekler sunarak işletmelerin enerji giderlerini düşürüp rekabet güçlerini artırmalarına yardımcı oluyoruz. Her işletmenin tüketim dinamiklerinin farklı olduğunu biliyor, müşterilerin ödeme alışkanlıkları, tüketim profilleri ve ihtiyaçlarına göre en uygun sözleşme ve fiyatlandırma seçeneklerini sunuyoruz. İşletmeler, bu fırsatlara fiziki işlem merkezlerimizden, dijital platformlarımızdan ve kendi illerinde yer alan acentelerimiz üzerinden kolayca ulaşabiliyorlar" dedi. "Hem acentelerimize hem müşterilerimize kazanç sağlıyoruz" Türkiye’nin tamamına hizmet verdiklerinin altını çizen Arslan, "Türkiye çapında yürütülen iletişim stratejisinin odağında yer alan "İndirimli Elektrik Avantajıyla İşleriniz Yolunda" mesajıyla, sanayi ve ticarethanelere avantajlı fiyatlarla enerji kullanım imkanı sunuyoruz. Ayrıca acente ağımızı da gün geçtikçe genişletiyoruz. Hizmet bölgemiz haricinde Türkiye’nin 77 ilinde Uludağ Elektrik adına indirimli elektrik satışı yapabilecek acentelikler oluşturuyoruz. Acentelerimiz aracılığıyla hem işletmelere avantajlı fiyatlar sunuyor hem de iş ortaklarımıza kazanç fırsatları sunuyoruz. "Kazan-kazan" anlayışıyla kurgulanan bu sistemimiz hem acentelerin gelir elde etmesini hem de müşterilerin indirimli elektrik avantajlarından faydalanmasını sağlıyor" şeklinde konuştu.
Başkan Kıvanç: "Yatırımlarınızı yeni sistemin kriterleriyle yeniden değerlendirin"
14 Kasım 2025 Cuma - 11:39 Başkan Kıvanç: "Yatırımlarınızı yeni sistemin kriterleriyle yeniden değerlendirin" T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü ile Çukurova Kalkınma Ajansı (ÇKA) iş birliğinde, Adana Sanayi Odası’nın (ADASO) ev sahipliğinde Yeni Yatırım Teşvik Sistemi Bilgilendirme Toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıda, 30 Mayıs 2025 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren sistemin getirdiği fırsatlar ve stratejik değişiklikler Adanalı sanayicilere aktarıldı. ADASO’da yeni yatırım teşvik sistemi bilgilendirme toplantısı gerçekleşti. Toplantının açılış konuşmasını yapan Adana Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, yeni sistemi "ülkemiz açısından bir dönüm noktası" olarak nitelendirdi. Devlet desteklerinin artık daha stratejik, seçici ve hedef odaklı bir yapıya kavuştuğunu belirten Başkan Kıvanç, "Amaç; sadece daha fazla yatırım yapmak değil, nitelikli, katma değeri yüksek, teknoloji odaklı ve bölgesel dengeleri gözeten bir üretim modeline geçişi hızlandırmaktır" dedi. Yeşil dönüşüm, dijitalleşme ve yüksek teknoloji yatırımlarına sağlanan ilave desteklerin sanayinin dönüşümüne ivme kazandıracağını belirten Başkan Kıvanç, "yerel kalkınma hamlesi" kapsamında Adana özelinde öncelikli destek kapsamına alınan bazı yatırım konularına da dikkat çekti. Başkan Kıvanç, "Teknolojik Tarım Makineleri Üretimi, turunç ve benzeri meyve atıklarından pektin veya meyve tozu gibi katma değerli gıda ürünleri üretimi, sentetik kâğıt üretimi ve tornalama için kesici uç üretimi gibi projeler öne çıkmaktadır. Mevcut veya planladığınız yatırımlarınızı yeni sistemin kriterleriyle yeniden değerlendirmenizi öneriyorum" dedi. T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdür Yardımcısı Sait Cordan ise konuşmasında, teşvik sistemindeki paradigma değişikliğinin altını çizdi. Önceki sistemlerin bölgesel dengesizlikleri gidermeye odaklandığını ve 6. bölgede (Şırnak, Batman, Van vb.) emek yoğun yatırımlarda başarılı sonuçlar alındığını belirtti. Cordan, yeni sistemin hedefini, "Şimdi ise bir adım öteye gittik. Dedik ki; yatırımımızın tipini değiştirmeye çalışalım. İşte yüksek teknoloji, orta yüksek teknoloji, buralara doğru gitmeye çalışalım. Yeni sistemde seçicilik öne çıkıyor. Türkiye’nin Yüzyılı ve bölgesel hedefli yatırımlar olmak üzere iki ana sacayağı var" diye konuştu. Artık tematik yatırımlar, tematik konular, konulara göre teşvik yatırımlarına yönelindiğini belirten Cordan, "Artık bölgesellikten ziyade bu tip konulara yönelmemizde fayda olacak. Yeşil dönüşüm ve sürdürülebilirlik yatırımları gibi tematik programlara özel önem veriyoruz. Bu alanlarda 50 milyon TL üzerindeki yatırımların doğrudan stratejik yatırım, altındakilerin ise öncelikli yatırım kabul ediliyor" dedi. Açılış konuşmalarının ardından T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Uzman Yardımcısı Mehmet Korkmaz ve Çukurova Kalkınma Ajansı Uzmanı Burak Can Gezer, yeni sistemin teknik detayları, başvuru süreçleri ve destek kalemleri hakkında katılımcılara kapsamlı sunumlar gerçekleştirdi.
DenizBank ve ENBD, OYAK Grubu ile 400 milyon dolarlık krediye imza attı
14 Kasım 2025 Cuma - 11:07 DenizBank ve ENBD, OYAK Grubu ile 400 milyon dolarlık krediye imza attı DenizBank, hissedarı Emirates NBD (ENBD) liderliğinde OYAK Grubu ile 1 yılı ödemesiz, toplam 6 yıl vadeli 400 milyon dolar tutarında ortak kredi (club loan) anlaşması imzaladı. OYAK Grubu ilgili kaynağı, sürdürülebilir büyüme hedeflerine yönelik stratejik yatırımların finansmanında değerlendirecek. DenizBank ve ENBD, OYAK Grubu ile 400 milyon dolarlık krediye imza attı. DenizBank’ın koordinatörlüğünde yürütülen işlem, Körfez Bölgesinin en büyük bankalarından olan ENBD’nin Türkiye ekonomisine olan inancını güçlü şekilde gösterirken; Türkiye’nin önde gelen kurumsal gruplarından OYAK’ın uluslararası sermaye piyasalarındaki erişim gücünü de bir kez daha teyit etti. Sözleşmenin imza töreninde konuşan DenizBank Genel Müdürü Recep Baştuğ, "OYAK Grubu, güçlü finansal yapısı ve uzun vadeli büyüme vizyonu ile ülkemizin en köklü kuruluşları arasında yer alıyor. Banka olarak Grup’un faaliyetlerini yurt içinde ve dışında destekleyerek Türkiye’ye sağladığı katma değeri artırması hedefindeyiz. Hem hissedarımız ENBD’nin hem bizim Türkiye’nin potansiyeline olan inancı tam. Hissedarımızın Türkiye’ye katkılarını artırarak sürdürme konusundaki kararlı yaklaşımı da motivasyonumuzu artırıyor. Bu işlem, OYAK’a duyulan güvenin somut bir göstergesi olduğu gibi Bankamızın kurumsal finansman alanındaki lider konumunu ve uluslararası ağını ortaya koyması açısından da değerli. Ülkemize olan uzun vadeli taahhüdümüzü bu kredi plasmanı ile bir adım öteye taşıyor; OYAK’ın sürdürülebilir büyüme stratejisine katkı sağlamaktan memnuniyet duyuyoruz." değerlendirmesinde bulundu. OYAK Genel Müdürü Murat Yalçıntaş ise yaptığı değerlendirmede, "DenizBank ile gerçekleştirdiğimiz bu anlaşma, OYAK’ın büyüme ve verimlilik odaklı yatırım stratejisinin önemli bir adımını oluşturuyor. Uzun yıllardır Türkiye’nin kalkınmasına katkı sunan sektörlerde faaliyet gösteriyoruz. Sağlanan bu kredi olanağıyla finansman yapımızı güçlendirirken, farklı sektörlerdeki faaliyetlerimizde verimliliği artıracak ve küresel rekabet gücümüzü pekiştirecek yatırımlara odaklanacağız. Bankanın ve hissedarı ENBD’nin ülkemize ve OYAK’a duyduğu güven, bizim de uzun vadeli hedeflerimize olan inancımızı güçlendiriyor. Türkiye ekonomisine değer katmaya, istihdamı ve üretimi artırmaya kararlılıkla devam edeceğiz" dedi.
Bakan Bayraktar: "Enerjide bağımsız bir Türkiye hedefinde en önemli görev enerji uzmanlarına düşüyor"
14 Kasım 2025 Cuma - 10:48 Bakan Bayraktar: "Enerjide bağımsız bir Türkiye hedefinde en önemli görev enerji uzmanlarına düşüyor" Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, enerji sektöründe en önemli paydaşlardan birinin enerji uzmanları olduğunu belirterek, "‘Enerjide bağımsız bir Türkiye’ hedefiyle yürüdüğümüz yolda en önemli görev onlara düşüyor" dedi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Enerji Uzmanları Derneği bünyesinde kurulmuş olan ve faaliyetlerini Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) çatısı altında sürdüren düşünce, paylaşım ve gelişim platformu EPIX’in (Enerji, Paylaşım, İlham ve X) ‘Enerji, Vizyon ve Bir Portre’ temalı söyleşisinde enerji uzmanları ile bir araya geldi. EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz’ın da iştirak ettiği programa EPDK başta olmak üzere enerji sektöründe çalışan yaklaşık 700 genç enerji uzmanı katıldı. Bakan Bayraktar, 7 gün 24 saat Türkiye’deki 86 milyona kesintisiz elektrik ve doğal gaz götürebilmek, 32 milyon araca yakıt sağlamak için çalıştıklarını ifade etti. Türkiye’nin enerji faturasını düşürmesi, katma değerli ürün üretmesi ve karbon nötr bir ekonomi olması gerektiğine işaret eden Bayraktar, tüm politikaları bu hedeflere yönelik olarak geliştirdiklerini anlattı. "Yenilenebilir enerji kaynaklarını maksimum düzeyde ekonomimize katmamız lazım" Enerjide bir ‘Türk yolu’ geliştirdiklerini ifade eden Bayraktar, "Bu modelin içerisinde yenilenebilir enerji var. Yenilenebilir enerji kaynaklarını maksimum düzeyde ekonomimize katmamız lazım. Enerjisini verimli kullanan bir Türkiye var. Enerjimizi verimli kullanmamız lazım. Petrol ve doğal gazını arayan, bulan, üreten bir Türkiye var. Bunu hem Türkiye’de hem de yurt dışında yapan bir Türkiye var. Nükleeri mutlaka enerjiye katmış bir Türkiye olmamız gerekiyor. Madenlerini de katma değerli bir şekilde ekonomisine katan bir Türkiye var; vizyonumuz budur" açıklamasında bulundu. Bayraktar, Türkiye’nin dengeli, çok katmanlı ve çok boyutlu bir enerji politikası yürüttüğünü ifade etti. "Gabar’dan bugün 80 bin varil petrol üretilir hale geldik" Bakan Bayraktar, 2016’da bir strateji değişikliğine gittiklerini belirterek, bu strateji değişikliği ile Türkiye’nin denizlerde kendi gemileri ve kendi mühendisleriyle petrol ve doğal gaz aramaya başladığına, Gabar’da petrol keşfettiğine vurgu yaptı. Bayraktar, "Türkiye Petrolleri 2016’da günde 30-36 bin varil petrol üretirken, sadece Gabar’dan bugün 80 bin varil petrol üretilir hale geldik. Yani, 2,5 katına çıkardık" ifadelerini kullandı. "Gabar’ın üzerine çıkabilecek potansiyel" Kaya gazı ve kaya petrolüyle ilgili çalışmalar yürüttüklerini de aktaran Bakan Bayraktar, "Diyarbakır’da ve Trakya’da potansiyeline inandığımız, piyasada ‘kaya gazı, kaya petrolü’ diye bilinen ve Amerika’yı dünyanın bir numaralı petrol ve doğal gaz üreticisi yapan alanda şimdi yeni bir çalışmamız var. Onu hayata geçiriyoruz. Bu, yeni bir alan ve buradan çok ümitli olduğumuzu söyleyebilirim. Bu Gabar’ın da üzerine çıkabilecek potansiyele sahip bir alan" şeklinde konuştu. "Enerjide merkez ülke olmaya altyapımız müsait" Türkiye’nin enerjide merkez ülke olma hedefi bulunduğuna vurgu yapan Bayraktar, "Neden merkez ülke olmayalım; buna coğrafyamız, enerji altyapımız, hukuki altyapımız, regülasyon altyapımız, pazarımız müsait" açıklamasını yaptı. Gazı gaz ile rekabet ettirebilecek bir altyapıya sahip olduklarını ifade eden Bayraktar, "Zaten bu altyapı bizi otomatik olarak enerjide merkez ülke haline getiriyor. Bugüne kadar olduğu gibi transitin ötesinde güvenilir bir tedarikçi olma noktasında da adımlar atıyoruz. Bu altyapıya sahibiz, bu insan kaynağına sahibiz. Gelişmiş piyasamızla biz merkez ülke olmayı hedefliyoruz. Elektrikte aynı şeyi söyleyebilirim. Elektrikte de Türkiye, komşularıyla enterkoneksiyonu arttırmış, kendi üretim kapasitesi artmış bir ülke" değerlendirmesinde bulundu. "Enerjide bağımsız bir Türkiye hedefinde en önemli görev enerji uzmanlarına düşüyor" Enerji sektöründe en önemli paydaşlardan birinin enerji uzmanları olduğunu belirten Bayraktar, kouşmasında şu ifadelere yer verdi: "Çünkü işin hem strateji tarafında hem bunları hayata geçirme noktasında, işin tasarımından projelerin hayata geçmesine, onların denetimine birçok alanda çok önemli rolleri var. ‘Enerjide bağımsız bir Türkiye’ hedefiyle yürüdüğümüz yolda en önemli görev onlara düşüyor" dedi. Enerji uzmanlarının verileri görev ve dünyadaki gelişmelere göre politika önerisi getirecek kişiler olduğunu aktaran Bayraktar, "Onların büyük resmi görmeleri benim için en değerli kısımlardan bir tanesi. Dünyanın nereye gittiğini okumaları lazım. Bu kadar önemli yetkinliği olan bir ekiple bizim daha iyi işler çıkarmamız lazım, daha çok çalışmamız lazım" diye konuştu.
Garanti BBVA’ya Sardis Ödülleri’nde 7 ödül
14 Kasım 2025 Cuma - 10:05 Garanti BBVA’ya Sardis Ödülleri’nde 7 ödül Garanti BBVA, finans ve teknoloji dünyasının en prestijli organizasyonlarından biri olan Sardis Ödülleri’nde bu yıl da önemli başarı elde etti. Banka; üreticilik, inovasyon, girişimcilik, teknoloji ve sosyal etki alanlarında toplam 7 ödül kazanarak müşteri odaklı yaklaşımı, yenilikçi ürünleri ve topluma değer katan projeleriyle öne çıktı. Garanti BBVA, bu yıl düzenlenen Sardis Ödülleri’nde üreticilikten inovasyona, sosyal sorumluluktan dijital dönüşüme kadar farklı kategorilerde 4 altın ve 3 gümüş ödülün kazananı oldu. Bankanın projeleri; müşterilere sunduğu yenilikçi çözümler, teknolojiyle şekillenen ürün ve hizmetleri ile toplumsal fayda oluşturma vizyonu doğrultusunda değerlendirildi. Üreticilik ve marka deneyimi alanında 3 ödül Banka, üreticilik kategorisinde; 19 Mayıs Gençlik ve Atatürk’ü Anma Bayramı kapsamında Atatürk’ün sevdiği şarkıları sevilen sanatçıların sesinden dinleyiciyle buluşturduğu "Şarkılarda Sen" filmi ile "En İyi Özel Gün Filmi" altın ödülünü kazandı. Aynı kategoride, "Garanti BBVA’lıyız, Birlikte Yaparız!" kampanyasıyla "En İyi Entegre Kampanya" dalında altın ödülün sahibi oldu. ‘Ada ile Dijital Günlük’ projesi ise ‘En İyi Dijital Fikirler’ dalında gümüş ödüle layık görüldü. İnovasyon ve sosyal etki alanında altın başarılar İnovasyon alanında ‘Bonus Platinum Dinamik’ projesi ‘Bankalar’ kategorisinde altın ödül, Pozitif Sosyal Etki alanında ise kurucusu ve daimi destekçisi olduğu ‘Öğretmen Akademisi Vakfı (ÖRAV)’ ile ‘Toplumsal Sosyal Sorumluluk’ kategorisinde altın ödül kazandı. Garanti BBVA Kripto’ya çifte ödül Garanti BBVA Kripto, Dijital (Kripto) Varlık Platformları başlığı altında değerlendirilen projeler arasında hem ‘Teknolojinin Yenilikçi Kullanımı’ hem de ‘Girişimcilik’ kategorilerinde gümüş ödül kazandı. Garanti BBVA Genel Müdür Yardımcısı Ceren Acer Kezik, "Sardis Ödülleri’nde elde ettiğimiz bu başarı, bankamızın hem yenilikçi gücünün hem de müşteriye ve topluma değer katma kararlılığının güçlü bir yansıması. Garanti BBVA’da müşteri deneyimi, bankacılığın kalbinde yer alan bir değer. Bizim için bu sadece bir iş alanı değil, tüm stratejimizin, inovasyon kültürümüzün ve teknoloji yatırımlarımızın çıkış noktası. ‘Radikal Müşteri Perspektifi’ yaklaşımımızla tüm süreçlerimizi müşterinin gözünden yeniden tasarlıyor, her temas noktasında empati, güven ve kolaylık oluşturmaya odaklanıyoruz. Bu anlayışın en güçlü yansımalarından biri, dijital dönüşüm alanındaki kararlılığımız ve insan odaklı teknoloji vizyonumuz. Sardis Ödülleri’nde kazandığımız başarılar, yalnızca geçmişteki projelerimizin değil, geleceğe dönük vizyonumuzun da bir göstergesi. Özellikle iştiraklerimiz Garanti BBVA Kripto ve Garanti BBVA Ödeme Sistemleri A.Ş.’nin ödüllerle taçlandırılması, fintek alanındaki öncü rolümüzü bir kez daha ortaya koydu. Bu projeler, teknolojiyi insana dokunan bir değer haline getirme kararlılığımızın somut örnekleri. Pazarlama alanında ise uzun süredir insan hikâyeleriyle duygusal bağ kuran bir marka dili benimsiyoruz. "Şarkılarda Sen" ve "Garanti BBVA’lıyız, Birlikte Yaparız!" kampanyaları, bu anlayışın en güzel yansımaları. Her iki proje de markamızın üreticiliğini, duygusal zekâsını ve birlikte başarma kültürünü güçlü bir biçimde ifade ediyor. Diğer yandan kurucusu ve daimi destekçisi olduğumuz Öğretmen Akademisi Vakfı (ÖRAV) ile kazandığımız ödül, toplumsal etkiyi sürdürülebilir kılma vizyonumuzun altını çiziyor. Eğitim, bizler için yalnızca destek verdiğimiz bir alan değil; toplumun geleceğini dönüştürmenin en anlamlı yolu. Banka olarak, teknolojiyle güçlenen, insana dokunan ve topluma değer katan bir bankacılığı geleceğe taşımaya kararlıyız. Bu yolculukta emeği, fikri ve tutkusu ile katkı sunan tüm ekip arkadaşlarıma gönülden teşekkür ediyorum" dedi.
İTO Başkanı Avdagiç’ten "kur geçişkenliği" açıklaması
14 Kasım 2025 Cuma - 09:53 İTO Başkanı Avdagiç’ten "kur geçişkenliği" açıklaması İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, "TCMB yönetiminin ‘TL’deki değer kaybının, enflasyon üzerindeki etkisinin zayıfladığına’ yönelik tespitini önemli buluyoruz. Kur geçişkenliğinin azalması anlamına gelen bu gelişmenin, döviz kuru ile enflasyon arasında bozulan korelasyonun yeniden dengelenmesine yönelik bir sinyal olmasının beklentisi içindeyiz" ifadelerini kullandı. İTO’dan yapılan yazılı açıklamaya göre İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Oda’nın Kasım ayı Meclis toplantısında iş dünyasının gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Avdagiç, konuşmasına Gürcistan-Azerbaycan sınırında düşen C130 tipi askeri kargo uçağında şehit olan 20 askerimize Allah’tan rahmet dileyerek başladı. Avdagiç, "Milletçe büyük bir acıya düçar olduk. Dost ve kardeş ülke Azerbaycan’daki görevinden dönen kahraman askerlerimize Allah’tan rahmet ve kederli aileleri ile silah arkadaşlarına baş sağlığı diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun. Vatanımız payidar olsun" açıklamasını yaptı. Ekonomideki gelişmelere değinen İTO Başkanı Avdagiç, dünyada sağlık, ekonomi ve jeopolitik alanda tarihin nadiren gördüğü kadar çapta değişim sürecine girilirken bu süreçte küresel üretim, ticaret ve güç merkezlerinin yeniden konumlanmasının fırsatlar oluşturduğuna dikkat çekti. Avdagiç, Türkiye’nin yeniden çizilen ticaret rotaları ve tedarik zincirlerinde aktif rol almak ve küresel ticaret dengelerini son 25 yılda elde ettiği güçlü liderlikle kendi lehine değiştirmek için büyük çaba gösterdiğini kaydetti. Avdagiç, "Küresel değer zincirinde daha üst basamaklara çıkma kapasitemiz çok yüksek. 2026’ya hazırlanırken çok kutuplu ticaret düzeni Türkiye için lojistik, üretim ve enerji geçiş yollarında stratejik fırsatlar barındırıyor" değerlendirmesinde bulundu. "Hizmet enflasyonu yıllık bazda hâlâ yüksek seviyelerde" Dezenflasyon programına değinen Avdagiç, bu süreçte Eylül ve Ekim aylarında gözlenen yavaşlamanın TCMB ve ekonomi yönetiminin de işaret ettiği üzere önemli ölçüde kuraklık ve zirai don kaynaklı gıda arzındaki sıkıntı ve buna bağlı yükselen gıda fiyatlarından kaynaklandığını söyledi. Hizmet fiyatlarındaki artışın yavaşlamış olmasının da önemli bir gelişme olarak öne çıktığını belirten Şekib Avdagiç, "Ekim ayında hizmet fiyatlarındaki artış, mal fiyatlarındaki artışın altında kaldı. Ancak hizmet enflasyonunun yıllık bazda hâlâ yüksek seviyelerde olduğunu belirtmek gerekir" ifadelerini kullandı. Şüphesiz enflasyonun yüzde 75’lerden yüzde 30’lara indirilmesinin kolay başarılmadığına dikkat çeken Avdagiç, şöyle devam etti: "Önümüzde çok daha önemli bir süreç var. Bu da belli noktalara kadar sıkıştırılan katılığın tamamen kırılması süreci. Bize göre 2026’nın yüzde 16’lık enflasyon hedefinin yakalanması kuşkusuz TCMB’nin kararlı duruşu, maliye politikasının etkin desteği ve özel sektörün ‘olumlu’ fiyatlama davranışından oluşan üçlü sac ayağının başarısı ile olacaktır." Avdagiç, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in, 2026 yılı için vergi ve harçlardaki güncellemenin, enflasyon hedeflerini dikkate alarak yeniden değerleme oranından daha makul oranda yapılması hususunun gündemde olduğunu açıklamasını önemli bir adım olarak değerlendirdiklerini kaydetti. Avdagiç, bu öneriyi İTO Meclisi kürsüsünden sıklıkla dile getirdiklerini vurgulayarak, "Talebimizin yankı bulmasını memnuniyetle karşılıyoruz. Hemen ifade etmeliyim, bir anlamda kamunun olumlu fiyatlama davranışı niteliğindeki bu adım, özel sektör için de örnek oluşturacaktır" dedi. Avdagiç, Türkiye ekonomisinin sıkı para politikası ve enflasyonla mücadele önlemleriyle ılımlı bir büyüme patikasında ilerlediğini, öncü göstergelerin yılın ilk yarısındaki güçlü performansın, üçüncü çeyrekte de sürdüğüne işaret ettiğini kaydetti. Şekib Avdagiç, negatif etkiler olarak çıkan küresel yavaşlama, deprem harcamaları ve yüksek enflasyon baskılarına rağmen, yıllık büyümenin yüzde 3,1-3,5 arasında gerçekleşmesi beklendiğini belirtti. "İşletmelerimiz değişen pazar koşullarına adaptasyonda başarılı" Avdagiç, olumsuz dış talep koşullarına rağmen ihracat artışımızın sürdüğünü ve bunun üç önemli nedeni olduğunu söyleyerek, "Birincisi işletmelerimiz gerçekten dayanıklı bir yapıya sahip. İkincisi, değişen pazar koşullarına adaptasyonda başarılıyız. Üçüncüsü de özel sektörümüz hakikaten özverili şekilde gayret gösteriyor. Bunun sonucu da ihracatta artış. Hiç kuşkusuz hükümetin bu süreçte ihracata sağladığı desteklerin de önemli katkısı olduğunu da belirtelim. Bu arada cari açık son aylarda yukarı yönlü bir ivmeye işaret etse de GSYH’ya oranı itibariyle ödemeler dengesindeki kırılganlığın, önemli ölçüde risk alanı dışına çıktığını gösteriyor" açıklamasını yaptı. Merkez Bankası yönetiminin, "TL’deki değer kaybının, enflasyon üzerindeki etkisinin zayıfladığına" yönelik tespitini de önemli bulduklarını ifade eden Avdagiç, "Kur geçişkenliğinin azalması anlamına gelen bu gelişmenin, döviz kuru ile enflasyon arasında bozulan korelasyonun yeniden dengelenmesine yönelik bir sinyal olmasının beklentisi içindeyiz" yorumunu yaptı. Avdagiç, 2025’te artan jeopolitik gerilimler, enflasyon dalgalanmaları ve politika belirsizlikleriyle küresel ekonominin artık yeni bir döneme girdiğini ifade etti. Avdagiç, paradigmanın değiştiği bu dönemde şirketlerin proaktif stratejilere yönelmek zorunda olduklarını, riskleri minimize ederken, sürdürülebilirliğe odaklandıklarını kaydetti. Şirketlere 5 proaktif strateji önerisi Avdagiç, bu yeni paradigmanın yeni stratejileri konusunda öne çıkan 5 başlık bulunduğunu belirterek, bu 5 başlığı şöyle sıraladı: "Birincisi risk değerlendirme ve izleme. Ya da bir tür risk okur-yazarlığı. Şirketlerin politik ve jeopolitik alanlarda risk analizlerine dayalı erken uyarı sistemleri kurmaları, tedarik zincirlerini yeniden haritalayıp senaryo planlaması yapmaları gerekiyor. İkinci başlık çeşitlendirme ve yerelleştirme. Tek bir ülkeye veya tedarikçiye bağımlılığı azaltmak kritikleşti. Tedarik zincirlerini kısaltmak (nearshoring) ve tedariki güvenilir-müttefik (friendshoring) noktalara kaydırmak kaçınılmaz bir değişim süreci olarak şekilleniyor. Üçüncü strateji ise direnç ve koruma önlemleri. Veri, BT altyapısı ve operasyonları tek coğrafyada yoğunlaştırmak riske açık bir yapı oluşturacağından, bu yapıların sanal yedeklerinin oluşturulması riskleri azaltacaktır. Şirketlerin yönelmek zorunda oldukları bir diğer strateji de hızlı yanıt ve senaryo planlaması: En iyi, kötü ve olası senaryoların modellenmesi ve güncellenmesi, fırsatlara daha hızlı erişim ve büyüme sınırlamalarını aşmada önemli bir işlev görebilir. Ve elbette liderlik, yönetişim ve yatırım odaklı yaklaşım stratejisi önem taşıyor. Belirsizlikleri analiz etme, buna göre etkili, esnek ama tutarlı stratejiler oluşturma yetisi rekabette önemli avantaj unsuru oldu." "Bu süreçten yeni başarı hikayeleri çıkarabiliriz" Avdagiç, KOBİ’ler için bu sürecin aynı zamanda kurumsallaşma, verimlilik ve rekabet gücü artışı için bir fırsat penceresi olduğuna dikkat çekti. Dezenflasyon sürecinde KOBİ’lere önerilerde bulunan Avdagiç, şöyle devam etti: "İş dünyamızın nakit akışlarını etkin ve disiplinli biçimde yönetmeleri, finansal dayanıklılıklarını artıracak tedbirler almaları ve maliyet kontrolünü sistematik hale getirmeleri önem arz ediyor. Ayrıca iş dünyamızın bir koordinasyon içerisinde hareket etmesi de çok önemli. Bu süreçten yeni başarı hikayeleri çıkarabiliriz. Yeter ki çağın dili dijitalleşme ve verimlilik artışını destekleyen modellere yatırım yapılsın. Kur-enflasyon makası sebebiyle fiyatlarda rekabetçiliğimizin azalmasına karşı farklı rekabetçilik unsurlarını öne çıkartmaya gayret etmeliyiz."
Ticaret Bakanlığı yerli plakalı taşıtların gümrük işlemlerini hızlandırıyor
14 Kasım 2025 Cuma - 09:37 Ticaret Bakanlığı yerli plakalı taşıtların gümrük işlemlerini hızlandırıyor Ticaret Bakanlığı tarafından yürütülen dijital dönüşüm projesiyle, trafik sicil verilerinin anlık aktarımı ve yerli plakalı taşıtların gümrük geçiş işlemlerini daha hızlı tamamlanacak. Ticaret Bakanlığı, yerli plakalı taşıtların, gümrük kapılarında gerçekleştirilen giriş-çıkış işlemlerinin daha hızlı ve doğru şekilde tamamlanmasını sağlayacak önemli bir dijitalleşme adımını devreye aldı. Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada tescil edilen taşıtlara ilişkin bilgilerin, trafik sicil kayıtlarından anlık olarak Ticaret Bakanlığı sistemlerine aktarılmasına yönelik düzenleme, 18 Kasım 2025 itibarıyla tüm gümrük idarelerinde uygulanmaya başlanacak. Yerli plakalı taşıtların yurt dışına çıkış ve yurda giriş işlemlerinde, tescil aşamasında gerekli taşıt bilgilerinin, gümrük memurlarınca manuel olarak sisteme kaydedilmesi nedeniyle; özellikle turizm dönemlerinde bekleme sürelerinde artış yaşanabilmekteydi. Ticaret Bakanlığı’nın dijital dönüşüm projesi ile taşıtların geçiş işlemleri çok daha hızlı tamamlanacak Ticaret Bakanlığı tarafından yürütülen dijital dönüşüm çalışmaları neticesinde, söz konusu bilgiler artık trafik sicil kayıtlarından eşzamanlı olarak Ticaret Bakanlığı sistemlerine aktarılabilecek duruma getirildi. Bununla birlikte tescil işlemleri sırasında harcanan süre önemli ölçüde azaltılarak, gümrük kapılarında işlem akışı hızlanacak. Ticaret Bakanlığı’nın gümrüklerde yürüttüğü dijitalleşme çalışmaları sayesinde, yerli plakalı taşıtların tescil işlemleri artık daha hızlı biçimde gerçekleştirilerek; gümrük kapılarındaki bekleme süreleri daha da azaltılması hedeflendi.