KÜLTÜR SANAT - 15 Ağustos 2019 Perşembe 11:19

Önce kendi sonra kocası başladı, sanatın ustası oldular

A
A
A
Önce kendi sonra kocası başladı, sanatın ustası oldular

Elazığ’da 2 çocuk annesi Özlem Takuçin (48), 5 yıl önce stres ve sıkıntıdan kurtulmak için gittiği kursta öğrendiği "Çit Baskı" sanatının ustası oldu.

Elazığ’da 2 çocuk annesi Özlem Takuçin (48), 5 yıl önce stres ve sıkıntıdan kurtulmak için gittiği kursta öğrendiği "Çit Baskı" sanatının ustası oldu. Takuçin’in kocası da ona yardım ederken işi severek, onunla birlikte aynı sanatı yapmaya ve başkalarına öğretmeye başladı.


Evli ve 2 çocuk annesi olan Özlem Takuçin, 5 yıl önce stresten kurtulmak için Halk Eğitim Merkezi bünyesinde açılan kurslara gitti. Burada Çin’den dünyaya yayılan ve Harput yöresinde de 150 yıllık bir geçmişe sahip olan Çit Baskı Sanatı’nı görerek merak saldı. Takuçin, bu sanatın eğitimlerini alarak kısa sürede öğrenip usta öğretici pozisyonuna kadar yükseldi.


Unutulmaya yüz tutan Çit Baskı Sanatı, armut ağacının kesilip bir yıl dinlendirildikten sonra özellikle Harput kültürüne ait motifler parşömen kağıdı yardımıyla kütüklere geçirilerek kök boyaya aktarıldıktan sonra pamuklu bezlere geçiriliyor. Şuanda bu sanatın ustası olarak Elazığ Halk Eğitim Merkezi bünyesinde eşi ile birlikte kursiyerlerin derslerine giren Takuçin, hem eğitim veriyor hem de hobisini devam ettirerek yeni eserler ortaya çıkarıyor.


Sıkıntıdan kurtulmak için gittiği bir kurs sonucunda Çit Baskı Sanatı’nı öğrendiğini anımsatan Usta Öğretici Özlem Takuçin, “ Bu işe 5 yıl önce bir kursa giderek merak saldım. Ağaçla uğraşınca insan stresini atıyormuş. Ben biraz daha deyince bu iş farklı boyutlara gitti. Ben, bu işle resmen iç içe oldum. Dediğim gibi 5 sene öncesine kadar ev hanımıydım. Şuan ağaçları oyarak, kalıpları yaparak ve çok eski bir sanat olduğu için tarihi de yaşayarak çok güzel eserler ortaya çıkarıyoruz. En azından unutulmaya yüz tutmuş bir sanatı gün yüzüne çıkarıyoruz” dedi.



“Harput yöresine ait 150 kalıp var”


Bu sanatı eşi ile birlikte yapan Takuçin, “Eşim kalıpları oymama yardımcı oluyor. Biz, köyleri kasabaları gezerek eski örtüleri topluyoruz. O örtülerdeki Harput kalıplarını çıkarıyoruz. Güncel kalıp yok. Harput yöresine ait yaklaşık 150 kalıp var. Bunların hepsini bir araya toplayıp, Harput’un arşivini yapmayı düşünüyoruz. Yöremizde armut ağacı daha kolay bulunduğunu için ve eskiden de bu ağacı kullandıkları için kalıplarımızı armut ağacına çiziyoruz. Tokat yöresinde bu işi ıhlamur ve çam ağacından da yapmaktalar. Bizim burada armut ağacı kullanılıyormuş. Ağacı kesip hemen işlemi yapmıyoruz. Kuruduktan sonra en az bir yıl bekletiyoruz. Kuruması tamamen gerçekleştikten sonra 7 santimetre kalınlığında kesip, zımparalıyoruz. Daha sonra ağacın üzerine deseni çizip oyma bıçakları yardımıyla kalıbı ortaya çıkarıyoruz. Kullandığımız tekneye kök boyayı sürüyoruz. İçini doldurmayacak şekilde basma tekniği ile kalıbı tekneye basıp beze aktarıyoruz. Bezlerin de pamuklu olması şart. Çünkü diğer bezlerde birkaç yıkamadan sonra boyası çıkar”diye bilgi verdi.



“Sabır isteyen bir sanat”


Bu sanatın yaygınlaşması isteyen Takuçin, "Sabır isteyen bir sanat. Bu işin daha çok duyulmasını istiyorum. ‘Elazığ’ın Çit Baskısı varmış’ diye herkesin bilmesini istiyorum. Bu iş için girişimcilik belgesini de aldım. Ancak henüz bir sonuca bağlayamadım. Şuan sadece kurslarımızla bu işi yapmaya çalışıyoruz. Ancak biz istiyoruz ki bu sanatı herkes bilsin. Bu sanatı geliştirme ve duyurma adına bize destek olmaları için büyüklerimizden yardım istiyoruz. Çit Baskı sanatının eşimle birlikte Halk Eğitim bünyesinde açılan kurslarda yaygınlaştırmaya çalışıyoruz. Sergilere katılıyoruz. En azından yaptığımız ürünleri tanıtma imkanımız oluyor. Bu sanat, eskiden sofra bezi ve seccadede kullanılıyordu. Biz şuan günlük alanda kullanılsın diye çanta, şal, perde, masa örtüsü, havlu ve kullanabileceğimiz pamuklu olan her şeyin üzerinde denedik ki unutulmasın, yaşasın. Bildiğimiz kadarıyla yöremizde bu işle uğraşan yok. Tanıtmaya çalışıyoruz. Unutulmasın yaşadın diyoruz” şeklinde konuştu.



Eşine yardım ederken, sevdi devam etti


İlk başlarda eşine yardım etmek için başladığını aktaran Serdar Takuçin ise “ Hani bir kadının gücünün yetmediği işler de olabiliyor. Ağaç oymacılığı da bunlardan bir tanesidir. Zamanla ona yardım ederken biz de işi sevdik, geliştirdik. Artık günümüzün ve evimizin bir parçası oldu. İşimizi çok seviyoruz. Zaten sevmeden kesinlikle yapılabilecek bir iş değil. Her işin kendince bir zorluğu vardır. Bu işin en önemli tarafı dikkat. Çünkü kesici aletlerle çalışıyoruz. Acele etmiyoruz, herkesin görüşü ile sabittir ki, bir işi ne kadar acele yaparsan bitirmeye yakın o kadar çok özrü olur. Elazığ’da Çit Baskı Sanatı, bildiğimiz kadarıyla 150 yıl ve üzerinde bir tarihe sahip. Daha önceleri ermeni ustalar tarafından Harput Deresi yöresinde su çok olduğundan dolayı yapmaktaydılar. Şuan da onlar yapmıyorlar. Bizler de kendimizce bu sanatla uğraşıyoruz”diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TBMM’de Fransa’nın Asuriler ve Keldanilerle ilgili kararına yönelik tezkere kabul edildi TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen tezkereyle Fransa Ulusal Meclisi’nin Asuriler ve Keldanilerle ilgili kararı kınandı. TBMM Genel Kurulu’nda, Fransa Ulusal Meclisi’nin 29 Nisan 2024 tarihinde kabul ettiği Asuriler ve Keldanilerle ilgili kararına karşı Meclis Başkanlığı tezkeresi kabul edildi. TBMM Başkanı Kurtulmuş’un imzasıyla verilen tezkerede şu ifadelere yer verildi: “Fransa Ulusal Meclisi tarafından 29 Nisan 2024 tarihinde kabul edilen, hukuki ve tarihi temelden yoksun, önyargılara dayanan Asuri ve Keldanilerle ilgili kararı esefle ve şiddetle kınıyoruz. Kendi sömürgeci ve kanlı geçmişleriyle gerçek anlamda yüzleşemeyenlerin ülkemize karşı hasmane bir tutumla gündeme getirdikleri mesnetsiz iddialarının bir karşılığı yoktur. Tarihin siyasi saiklerle tahrif edilmesini en güçlü şekilde reddediyoruz." Parlamentoların, tarihten düşmanlık çıkarmak yerine, ülkeler ve halklar arasında dostluk ve işbirliğini geliştirmesi, mevcut ve gelecek nesiller için daha barışçıl bir dünya oluşturmaya gayret etmesi gerektiği vurgulanan tezkerede, "Başka ülkelerin tarihi konusunda karar almak, başka ulusları yargılamaya kalkmak parlamentoların görevi değildir. Parlamentolar kendilerini tarihçilerin ve yargıçların yerine koyamaz. Bu gerçekleri bir kez daha hatırlatarak, art niyetli, haksız ve hukuksuz bu kararı en güçlü şekilde kınıyor, Fransa Ulusal Meclisi ve diğer mercileri, dostluk ve müttefiklik ruhu ile uluslararası hukuka uygun şekilde hareket etmeye davet ediyoruz” denildi.
Denizli Başkan Arslan, Çameli’nin güçlü kadınlarını yalnız bırakmadı DENİZLİ (İHA) – Çameli Belediye Başkanı Cengiz Arslan, Çameli Elmalı Kadın Kooperatifi Kafenin açılışında emekçi kadınları yalnız bırakmadı. Çameli ilçesine bağlı Elmalı Mahallesi’nde Çameli Elmalı Kadın Kooperatifi Kafenin açılışı gerçekleşti. Kadınların güçlenmesine odaklanılan etkinliğe Çameli İlçe Kaymakamı Hüseyin Şamil Sözen ve eşi Hakim Büşra Purtul Sözen, Çameli Belediye Başkanı Cengiz Arslan ve eşi İlkin Arslan, Çameli İlçe Jandarma Komutanı Atilla Acarer, MHP İlçe Başkanı Murat Genç, AK Parti Kadın Kolları Başkanı Nesibe Keskin, Elmalı Mahallesi Muhtarı Fatih Maden ve Belediye Meclis üyeleri katıldı. Çameli Elmalı Kadın Kooperatifi Kafenin açılışında, bölgedeki kadın girişimcilerin önemine vurgu yapan Başkan Cengiz Arslan, kadınların ekonomik ve sosyal hayatta daha fazla yer almasının toplumun kalkınmasına önemli bir katkı sağlayacağını dile getirdi. İlçe Kaymakamı Hüseyin Şamil Sözen ise kadınların el emeğiyle ürettikleri ürünlerin önemine değinerek, kooperatifin açılışının bölgedeki kadın girişimciler için önemli bir fırsat olduğunu ifade etti. Ardından, protokol tarafından açılış kurdelesi kesildi ve kafenin kapıları resmen açıldı. Katılımcılar, Kadın Kooperatifi Başkanı Firdevs Eriş ile birlikte kafeyi gezip ardından kadınların el işçiliği atölyesinde üretilen ürünler hakkında bilgi aldı. Yerel kadınların emeğiyle oluşturulan bu ürünler, bölgenin kültürel zenginliğini ve el sanatlarının önemini yansıtıyor. Çameli Elmalı Kadın Kooperatifi Kafenin açılışı, kadınların gücünü ve potansiyelini ortaya koymak adına önemli bir adım oldu. Bu tür inisiyatifler, toplumun her kesimine ilham veriyor ve kadınların ekonomik bağımsızlığını destekleyerek toplumsal dönüşümü sağlıyor.
Bingöl Bingöl’de 2 ayda aranan 104 kişi yakalandı Bingöl Valisi Ahmet Hamdi Usta, Mart ve Nisan aylarında aranan şahısların yakalanmasına yönelik yapılan çalışmalarda, toplamda 104 kişinin yakalanarak tutuklandığını bildirdi. Bingöl Valisi Ahmet Hamdi Usta, asayiş ve güvenlik basın bilgilendirme toplantısında, Mart ve Nisan aylarında yapılan faaliyetleri açıkladı. İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığı ekiplerinin 2 ay içinde gerçekleştirdiği faaliyetleri açıklayan Vali Usta, Bingöl’ün huzur ve güvenliği için gece gündüz demeden çalışmaya devam edeceklerini belirtti. Vali Usta, “Güvenlik güçlerimizle birlikte Bingölümüzün huzur ve güvenliği için gece gündüz demeden azim ve kararlılıkla çalışıyoruz. Amacımız siz kıymetli vatandaşlarımızın huzur ve güven içerisinde yaşamasını sağlamak; suçun önlenmesi, azaltılması ve suçluların yakalanması konusunda kararlılıkla çalışmak ve bu şehrin bir huzur kenti olma özelliğini en az sorunla yarınlara taşımaktır. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ilimiz genelinde alacağımız tedbirlerle suç işleyenlere, halkımızın huzurunu ve sükûnunu bozanlara göz açtırmayacağız inşallah. Aile birliğini derinden sarsan, gençlerimizin aydınlık yarınlarını çalan ve toplumsal bünyede iyileştirilmesi güç yaralar açan bu organize suç örgütleri ve zehir tacirleriyle ne kadar büyük olurlarsa olsunlar peşlerini bırakmayacak ve mutlaka adalete teslim edeceğiz” dedi. 104 kişi tutuklandı 5 ile 20 yıl arasında değişen cezalar nedeniyle aranması bulunan şahısların yakalandığını belirten Vali Usta, “Aranan Şahısların Yakalanması Kapsamında: Kamu düzeninin devamının sağlanması ve suç ve suçluyla mücadeleye yönelik yapılan çalışmalar neticesinde; 0-5 yıl arası aranan 84 şahıs, 5-10 yıl arası aranan 15 şahıs, 10-20 yıl arası aranan 4 şahıs, 20 yıl ve üzeri aranan 1 şahıs, ifadeye yönelik aranan 137 şahıs olmak üzere toplam 241 şahıs yakalanmış, 104 şahıs tutuklanmıştır” diye konuştu. 15 sığınak imha edildi Yine terör örgütlerine karşı faaliyetlerin devam ettiğini aktaran Vali Usta, “Terörle Mücadele Suçları Kapsamında: İlimiz genelinde 739 adet operasyonel faaliyet ifa edilmiş olup yapılan operasyonlar neticesinde; PKK/KCK bölücü terör örgütü kapsamında 8, DEAŞ Terör örgütüne üye olmak suçu kapsamında 1, FETÖ/PDY Terör örgütüne üye olmak suçu kapsamında 4 olmak üzere toplam 13 şüpheli şahıs yakalanarak haklarında adli işlem yapılmıştır. Bu olaylarda toplam 6 şahıs ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakılmış, 7 şahıs ise mevcutlu olarak sevk edildikleri adli makamlarca ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakılmıştır. Ayrıca yapılan operasyonlar neticesinde; 15 sığınak tespit edilerek kullanılamaz hale getirilmiş, 1 adet antipersonel roketatar mühimmatı, 3 kg amonyum nitrat, 38 adet tüp, 25 adet pil, 3 adet akü, 25 metre elektrik kablosu ile çok sayıda gıda ve yaşam malzemesi ele geçirilmiştir” dedi. Vali Usta’nın basın açıklamasına İl Jandarma Komutanı Bilgihan Yeşilyurt ve İl Emniyet Müdürü Şükrü Orhan da eşlik etti.