GENEL - 08 Kasım 2019 Cuma 11:10

Ünlülerle sahne alıyordu, şimdi köyünde muhtarlık yapıyor

A
A
A
Ünlülerle sahne alıyordu, şimdi köyünde muhtarlık yapıyor

İstanbul’da uzun yıllar yaşayıp aralarında ünlülerin de olduğu bazı sanatçılarla sahne alan klarnetçi Yılmaz Taşer, sağlıklı ve huzur dolu bir yaşam için döndüğü Elazığ’ın Keban İlçesine bağlı köyünde muhtar oldu.

İstanbul’da uzun yıllar yaşayıp aralarında ünlülerin de olduğu bazı sanatçılarla sahne alan klarnetçi Yılmaz Taşer, sağlıklı ve huzur dolu bir yaşam için döndüğü Elazığ’ın Keban İlçesine bağlı köyünde muhtar oldu.


3 çocuk babası klarnetçi Yılmaz Taşer(45), İstanbul’da 15 yıl yaşadıktan sonra Elazığ’ın Keban ilçesindeki Dürümlü köyüne tamamen dönüş yaptı.İstanbul’dan dönüşü 31 Mart Mahalli Yerel Seçimlerine denk gelmesi ve köy sakinlerinin isteği ile seçime giren Taşer, tek aday olarak girdiği seçimde muhtarlığı kazandı. Muhtarlık mührünü aldıktan sonra doğup büyüdüğü toprakların gelişmesine katkı sunmak için çalışmalarını sürdüren Taşer, aynı zamanda hem sanatını icra ediyor hem de tekne ile de balığa çıkarak huzurlu bir yaşam sürüyor.



"İstanbul ekmek yediğimiz bir şehirdi ama sakinlik lazımdı”


Yaklaşık 15 yıl İstanbul’da yaşamımı sürdürdüğünü anımsatan Muhtar Yılmaz Taşer, “Orada müzik işiyle uğraşıyordum. Klarneti çalıp bir şeyler icra etmeye çalışıyorduk. İstanbul’da bir çok ünlü arkadaşlarla çalıştık. Düğün salonlarında, yöresel ve çeşitli konser etkinliklerde bulunduk. Daha sonra 2018 yılında karar vererek köyüme döndüm. İstanbul neticede ekmek yediğimiz bir şehir ama biraz da sakinlik lazımdı. Biz de köyümüze geldik. Tesadüf olacak ki yerel seçimlere denk geldi. Köyde muhtarlığa adaylığımı koydum. Köylülerimiz de sağ olsunlar beni tek aday gösterdiler. Seçimlere girdik muhtarlığı kazandık. Bizim için de köylü için de iyi oldu. İnşallah köyümüze güzel şeyler yapacağız” dedi.



“Öncelikli işimiz köy ve muhtarlık”


Amacının huzurlu ve sakin bir şekilde yaşamak olduğunu aktaran Taşer, “Köyümüz, bir yandan balıkçılık bir yandan da tarımsal hayvancılık bakımından güzel bir konumda. Ayrıca ben de bir tekne aldım. Hobi olarak balıkçılık yapacağım. Öncelikli işimiz köy ve muhtarlık. Arta kalan zamanlarda balığa gideceğiz. Gelen misafirlerimizi gezdireceğiz. Müziğimizi icra edeceğiz. İstanbul, sadece Türkiye’nin değil dünyanın da göz bebeği olan bir metropol. Orada çok şükür kazancımız da yerindeydi. Yalnız paradan önce bize sağlık, sıhhat ve sakin bir hayat lazım. Bu hayatta, Keban’ın Dürümlü Köyü’nde, para zaten kazanılıyor” şeklinde konuştu.


Klarnet ile tanışma hikayesini de anlatan Taşer, “Klarneti sevmeye 18 yaşında başladım. Yöremizde de davul ve klarnet meşhurdur. Bizim köy, hem Elazığ hem de Arapgir, Ağın ve Kemaliye kültüründen faydalandı. Elazığ’dan Mehmet Şerif Çeçen hocamızdan çok esinleniyor ve dinliyorduk. O zaman CD yoktu kasetlerde dinlerdik. Köyümüze gelen müzisyenler çalıyordu ben ise gıpta ile bakardım. 1990 yılında İstanbul’da bir klarnet aldım. Daha sonra yavaştan başladık. 3 yıl sonrasında ise profesyonel müzik hayatına girdim"diye konuştu.


Muhtarlarının renkli bir kişiliğe sahip olduğunu dile getiren köy sakinlerinden Önder Özer ise, “Yılmaz bey, köyümüzün değerli şahsiyetlerinden biridir. Yaklaşık 15 yıl boyunca hayatını İstanbul’da devam ettirmiştir. Sanatsal faaliyetleri devam etmektedir. Köyümüze, muhtarlığı kazanmasıyla beraber ayrı bir renk kazandırmıştır. Sağ olsun iyi günümüzde kötü günümüzde her zaman beraberiz. İnşallah bundan sonra da beraber olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.


Köy sakinlerinden Erdal Deniz de, Muhtarın renkli bir kişiliğe sahip olduğunu ve bu durumdan memnun olduklarını dile getirdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muş Hazine avcıları ahırdan tünel kazarak tümülüsün altını oydu Muş’ta yapısı itibarıyla piramitleri andıran topraktan yığma ve içinde mezar odası bulunan binlerce yıllık tümülüsler, definecilerin tahribatına uğrayarak yok olma ile karşı karşıya kaldı. Muş Ovası’nda yer alan ve antik dönemlere ait önemli yapılardan biri olan Yaygın Çarşı Tümülüsü, altın bulma iddiasıyla hazine avcıları tarafından tahrip edildi. Tarihi ve kültürel değer taşıyan bu tarihi eserin zarar görmesi, kamuoyunda büyük tepki uyandırdı. Tepenin yakınında bulunan bir ahırın içerisinden tünel kazarak tümülüsün altına kadar ilerleyen hazine avcıları, tümülüsün yanı sıra çevredeki diğer tarihi yapıları da tehdit ederek ciddi zararlara yol açtı. Hazine avcılarının izinsiz ve kontrolsüz kazı faaliyetleri, Yaygın’daki tarihi binaya da ciddi zarar verdi. Bu kazılar sırasında, binanın duvarlarında çatlaklar oluşurken temellinde ise ciddi hasarlar meydana geldi. Ahırdan kazılan tünel yağmurun yağması ile çökünce durumu fark eden vatandaşlar jandarma ve AFAD ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen ekipler, burada yaptıkları çalışmalar neticesinde konu ile ilgili soruşturma başlattı. Tarihi yapılara zarar veren hazine avcılarına tepki gösteren Maşallah Çelik, “Tepenin yakınındaki bir ahırın içinden tünel kazarak binanın altına kadar gelmişler. Yağmurların yağması ile tünel çöktü. Biz de fark ederek jandarmaya haber verdik. Jandarma ve AFAD gerekli incelemelerini yaptı. Burası tarihi bir yer, burayı korumamız lazım. Devletin desteği ile bu hazineciler yakalanmalı. Bina şu an çökme riski yüksek. Hazineciler binanın altını ağaç kütükleriyle destek vermişler. Bu bina ve bu tepe bizler için çok önemli” dedi.