TEKNOLOJİ - 01 Haziran 2025 Pazar 10:48

Arı hastalıklarına karşı yapay zeka destekli çözüm

A
A
A
Arı hastalıklarına karşı yapay zeka destekli çözüm

Elazığ Ali Kuşçu Bilim ve Sanat Merkezi, TÜBİTAK 2204-A yarışmasında arıcılık üzerine geliştirdiği yapay zeka destekli projeyle bölge birincisi oldu. Varroa Akarı gibi arı hastalıklarına karşı otomatik tedavi sistemi geliştiren ekip, çevre dostu ve kalıntı bırakmayan bir çözüm sundu.


Malatya bölgesinde düzenlenen TÜBİTAK 2204-A Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması’nda büyük bir başarıya imza atan Elazığ Ali Kuşçu Bilim ve Sanat Merkezi, arıcılık alanında geliştirdiği yenilikçi proje ile coğrafya alanında bölge birincisi oldu. Fen Bilimleri Öğretmeni Burak Gül liderliğindeki ekip, özellikle arıların baş düşmanlarından biri olan Varroa Akarına karşı geliştirdikleri yapay zeka destekli sistemle önemli bir başarıya imza attı. Projede yer alan öğrencilerle yaklaşık iki yıldır AR-GE çalışmaları sürdüren proje yürütücüsü Burak Gül, projenin hem bilimsel hem de toplumsal yönüne dikkat çekti. Özellikle projede kullanılan organik asitlerin başında "Oksalik Asit" yer aldığını, kimyasal kalıntı riskini ortadan kaldırmak için bu yönteme yöneldiklerini belirten ekip, "Yapay Zeka Destekli Ultrasonik Organik Asit Buharlaştırma Sistemi" ile tedaviyi otomatik hale getirdiklerini kaydetti. Öte yandan, Türkiye’nin bal arısı sayısında dünyada 3’üncü, bal üretiminde ise 2’nci sırada olduğu belirtildi ve bu alandaki kayıpların önüne geçmenin büyük önem taşıdığı vurgulandı.


Proje yürütücüsü Gül, "Projemiz TUBİTAK 2204A Lise Araştırma Projeleri yarışmasında Malatya bölge finali coğrafya alanında birinci oldu. Projemiz, tarım ve hayvancılık alanında bal üretimiyle ve arılarıyla ilgilidir. Projemize bakıldığı zaman, bal arıları ya da bal arıcılığı dünya sıralamasında, Türkiye açısından 3’ncü sırada olduğumuzu görüyoruz. Bal üretimi açısından baktığımız zaman ise dünyada 2’nci sırada olduğumuz veriler eşliğinde görülüyor. Aslında, arıcılık ya da bal üretimi dünya ve Türkiye çapında çok ilgi görülen bir alandır. Ama arılarda birçok hastalık bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi de Varroa Akarı’dır. Ek olarak, yavru çürüklüğü, taş hastalığı, kireç hastalığı gibi hastalıkları da bulunmaktadır. Varroa Akarı dediğimiz hastalık aslında bir keneye benzeyen yapıdadır. Arılar üzerinde parazit olarak yaşamaktadır. Bu hastalık çok ciddi yıkımlara sebep olabiliyor. Kolonilerin tamamen yok olmasına sebep olabiliyor. Hastalık bir kovandan, başka bir kovana hava yoluyla ya da diğer arıların bulaşması yoluyla geçebiliyor. Biz bu sorunu çözebilmek için sistem geliştirdik" dedi.


Sistemi geliştirmek için yaklaşık 2 yıldır öğrencilerle birlikte hem AR-GE hem de prototip üzerinde çalışmalar yapıldığını aktaran Gül, "Ayrıca, 3 boyutlu çizimler yapılmakta bununla ilgili çeşitli denemeler yapılmaktadır. Yapay zeka ve kodlama alanında çalışmalar yapılmıştır. Sistemimize bakıldığı zaman sistemin içinde otomatik algılaması için makine öğrenimi kullandık. Kamera hastalığı algılıyor, hastalığı algıladıktan sonra, sistemdeki kodlamalar aracılığıyla otomatik bir şekilde ilacı gönderiyor. Koloniler genelde şehir dışına ve dağlara götürülüyor. Sistem çok uzak bölgelerde ki hastalık olsa dahi, arıcılıkla uğraşan kişinin gitmesine gerek kalmadan otomatik bir şekilde çalışmasını sağlayacaktır. Bu da hem arıların sağlıklı olmasını hem de arıcılıkla uğraşan insanların maddi kayıplarının olmamasını sağlayacaktır. Bölge finalinde 1’nci olmamızın sebeplerinden bir tanesi de, günlük hayatta ki problemleri çözmesi ve özgün bir yapıya sahip olmasıdır. Sistemimizin içerisinde kullandığımız bazı malzemelere baktığımız zaman aslında organik asitleri kullandık. Organik asitleri kullanmamızın sebebi de, arılarda kimyasal kalıntı bırakmamaktır. Çünkü kimyasal ilaçlar kullanıldığı zaman, bu daha sonrasında bala işliyor. Sonrasında ise insanlar balı tükettiği zamana vücutta birikiyor ve ilerleyen dönemlerde hastalıklara sebep olabiliyor. En fazla etkili olan Oksarik Asit olduğu görüldü. Bundan dolayı projemizde, Oksarik Asit üzerinde daha fazla durduk ve bu asitte de ultrasonik bir buharlaştırma sistemi kurarak otomatik olarak çalışmasını sağladık" diye konuştu.


Projede yer alan öğrencilerden 10. sınıf öğrencisi Kaan, "8 yıldır Ali Kuşçu ve Bilim sanat merkezinde öğretim görmekteyim. 2204 projelerinde bölge finalinde birincilik kazandık. Bu kazandığımız zafer ile öğretmen ve arkadaşlarımızın desteğiyle birlik ve beraberlik içerisinde sağladık. Arkadaşlarımızla beraber bu süreçte kendimize ne kazandırdığımızdı ve ilerleyen süreçlerde bal arısı hastalıklarıyla ilgili önemli proje ortaya koymaktı. Projemiz bölge birincisi olmaya hak kazandı. Çok mutlu olduk. Şimdi ki amacımız Türkiye finalinde bir derece yapmak. Bu süreçte anladığımız en önemli birbirimize olan güvenimizdi. Güvenimiz olmasaydı buralara gelemezdik. Aileme yaşattığım gurur beni çok mutlu edip onurlandırdı" şeklinde konuştu.



Arı hastalıklarına karşı yapay zeka destekli çözüm

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Siirt İdrar yanması şikayetiyle geldi geyik boynuzu taşı ameliyatı oldu Siirt’e idrar yanması şikayetiyle hastaneye gelen Fatih Aslan’da çıkan geyik boynuzu taşı 1 buçuk saatte temizlendi. Siirt’te 34 yaşındaki Fatih Aslan, ateş, üşüme ve idrar yaparken yanma şikayetleriyle hastaneye başvurdu. Yapılan muayene ve testlerin ardından piyelonefrit (böbrek iltihabı) tanısı konuldu ve enfeksiyon tedavisi tamamlandı. Üroloji uzmanı doktor Miraç Ataman, gerçekleştirilen operasyon, hem tıbbi açıdan hem de toplumsal sağlık açısından önemli bir başarı olduğunu söyledi. Ataman, "34 yaşındaki erkek hastamız, ateş, üşüme ve idrar yaparken yanma şikayetleri ile acil servise başvurdu. Yapılan değerlendirme sonucunda piyelonefrit (böbrek iltihabı) tanısı konuldu ve yatış yapılarak enfeksiyon tedavisi başarıyla tamamlandı. Tanı sürecinde yapılan Bilgisayarlı Tomografi (BT) görüntülemesinde böbreğin tamamını kaplayan, sert yapıda(950-1450 HU), literatürde staghorn olarak adlandırılan ve halk arasında ‘ geyik boynuzu taşı ’ diye bilinen büyük taş saptandı. Staghorn taşlar böbreğin tüm boşluklarını doldurup, tekrarlayan enfeksiyonlara ve uzun vadede böbrek fonksiyon kaybına yol açabildiğinden tedavisi hayati önem taşımaktadır. Biz de bu vakamızda, Perkütan Nefrolitotomi (PCNL) yöntemiyle böbreğe küçük bir cilt kesisi üzerinden girerek endoskopik cihazlarla taşları parçalayıp çıkardık. PCNL, özellikle çapı 2 cm’den büyük ve kompleks taşlarda altın standart kabul edilmektedir. Normalde staghorn taşların temizlenmesi uzun süren ve çoğu zaman birden fazla seans gerektiren zorlu bir süreçtir. Modern altyapısı sayesinde, ciltten tek giriş yolu açılarak yaklaşık 1,5 saatlik bir seansta böbreğin tüm taş yükü başarıyla temizlendi" dedi. Hasta Fatih Aslan, hastaneye idrar ağrısıyla geldiğini belirterek, "Böbrekte ciddi bir taş olduğu ve bu taşla doktor ilgilendi Allah razı olsun. Böyle bir taşın en az 3 ameliyatla alınacağı söylenildi. Tek seansta hallolması epey mutlu etti" diye konuştu.
Balıkesir Balıkesir’de üniversiteli gençler çevreci projede görev aldı Edremit ilçesinde üç yıl önce hayata geçirilen Kazdağları Bal Ormanı projesine çok sayıda kişi ve kurum destek oluyor. Balıkesir Üniversitesi Burhaniye Meslek Yüksekokulunda İş-Kur Gençlik Programında istihdam edilen 30 öğrenci de Bal Ormanında kestaneler ile ağaç fidanlarını toprakla buluşturdu. Burhaniye Meslek Yüksekokulu Müdür Yardımcısı İlhan Deveci’nin öncülüğünde Bal Ormanında 26 kilo kestaneyi toprakla buluşturan ve 40 fidanı diken öğrenciler mutluluk yaşadı. Burhaniye Meslek Okulu Müdür Yardımcı İlhan Deveci, bu güne kadar 40 bin fidanın toprakla buluşturulduğunu kaydederken hedefin 120 bin olduğunu söyledi. Projede görev alan öğrencilere teşekkür eden Müdür Yardımcısı İlhan Deveci, "Burhaniye Meslek Yüksekokulu olarak 30 öğrencimizi İş-Kur kapsamında istihdam ediyoruz. Bu Bakanlığımızın gençlere dönük bir projesi. Öğrencilerimiz toplumsal faaliyetlerde görev alıyorlar. Ülkelerine katkı sağlamak için caba sarf ediyorlar. Bu gün de onlarla burada kestaneleri toprakla buluşturduk. Fidanları diktik. Bal ormanı ve Balköy projesine katkıda bulundular. Onları iş hayatına hazırlıyoruz. Onu yaparken de sosyal sorumluluk projelerde önemli faaliyetlerde bulunuyorlar. Öğrencilerime teşekkür ediyorum" dedi. Projeye katılan öğrencilerden Elanur Zariç de, "Bu gün Bal ormanına fidan dikmek için geldik. Kestane tohumlarını toprakla buluşturduk. Fidanlarımızı diktik. Öğretmenlerimizin desteği ile ormanımıza katkıda bulunduk" İrem Çelik ise, "İş-Kur Gençlik programından geliyoruz. Ormanımıza katkıda bulunmak istedik. Şu an fidanlarımızı diktik. Kestane tohumlarını da toprakla buluşturduk" dedi. Esma Yılmaz da, "Burhaniye Meslek Yüksekokulundan geliyoruz. Biz İş-Kurda çalışıyoruz. Harçlığımızı kazanıyoruz. Bu gün arkadaşlarımızla birlikte buraya fidan dikmeye geldik. Kestanelerimizi ektik. Çok mutluyuz. Hocalarımızada çok teşekkür ediyoruz" dedi.