KÜLTÜR SANAT - 29 Kasım 2018 Perşembe 10:25

Harput’tan çıkan tarihi eserler ‘Puzzle’ gibi birleştiriliyor

A
A
A
Harput’tan çıkan tarihi eserler ‘Puzzle’ gibi birleştiriliyor

Harput Kalesindeki arkeolojik kazı çalışmalarında gün yüzüne çıkarılan birçok eserin parçaları, kazı evinde puzzle gibi birleştirilerek hem tarihe ışık tutması sağlanıyor, hem de turizme kazandırılıyor.

Harput Kalesindeki arkeolojik kazı çalışmalarında gün yüzüne çıkarılan birçok eserin parçaları, kazı evinde puzzle gibi birleştirilerek hem tarihe ışık tutması sağlanıyor, hem de turizme kazandırılıyor.


Tarihi kaynaklara göre MÖ 8. yüzyılda Urartu Krallığı tarafından kurulan ve tarihe ışık tutan Harput Kalesi’nde 2018 yılı kazı çalışmaları kapsamında 20 bin eser gün yüzüne çıkartılırken bu sayı 5 yıl içerisinde 120’bini buldu. Kazılar sona ererken çıkartılan eserler üzerindeki çalışmalar FÜ Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Aytaç’ın başkanlığında kazı evinde devam ediyor. Arkeolojik kazılarda büyük bir titizlikle gün yüzüne çıkarılan eserler, aynı hassasiyetle "puzzle"ın parçaları gibi bir araya getirilerek, tek parçaya dönüştürülüyor. 5 yıl içerisinde Elazığ Müzesine binin üzerinden eser birleştirerek teslim ettiklerini belirten Prof. Dr. Aytaç, bu yıl içerisinde ise 40 eseri birleştirdiklerini ve çalışmaların devam ettiğini söyledi.



"Yan yana getirip, bütünlemeye çalışıyoruz"


Harput iç kale kazı çalışmalarının bu sene 5’inci yılını tamamladıklarını aktaran FÜ Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi ve Kazı Başkanı Prof. Dr. İsmail Aytaç, “120 bin obje çıkmıştı ve bunları en fazla pişmiş toprak, seramikler oluşturuyor. Kalede çok sağlam eser çıkmıyor. Çünkü bilinçli olarak terk edilmiş bir yer. Bu bakımdan çıkan parçaların bütünlenebilenleri restore etmeye başladık. 2018 yılında 40 civarında eserin restorasyonunu tamamladık. Tüm çıkanlar zaten müzeye teslim ediliyor. Geri kalanları da tek tek yıkayıp, yan yana getirip, bütünlemeye çalışıyoruz. Restoratör arkadaşlarımız bu küçük buluntuları, ne kadar parça bir araya gelebiliyorsa tümlemeye çalıştı. Sağlam olanları da tekrar müzeye vereceğiz” dedi.



"Buluntular üzerindeki işlem 12 ayımızı alıyor"


Bizans dönemine ait mühürlü bir küpünde çıktığını dile getiren Prof. Dr. Aytaç, “10’uncu 11’inci yüzyıla tarihliyoruz. Bunlar üzerinde bazı mühürler yazılar ve kabartmalar var. Bazı diğer geometriksel motifler, hangi dönem olduğuna dair bize fikir de vermektedir. Yoğun olarak Selçuklu beylik , Osmanlı dönemine ait sırlı mutfak eşyaları elde edildi. Bu kazılar da özellikle Selçuklu dönemine ait çini ve çini mihrap kaplamalar elde edilmişti. Bunları da tümlemeye çalıştık. Çıkan buluntular hem mimarisel hem de taşınabilir kültür varlıklarıyla 3 ciltlik bir kitap çalışması yapıyoruz. Kazı alanlarında ki çalışmaların ortalaması 2 aydır. Ama biz 5 senedir ortalama 3 ay kazı yapık. Buradan elde ettiğimiz buluntuların işlemleriyse 12 ayımızı alıyor. Bunların sahadaki çalışmaları, çıkan buluntuların getirilmesi, arşivlenmesi, yıkanması, ayıklanması ve bütünlenmesi, bazılarının analizlerinin gerçekleştirilmesi, elde edilen veriler dışında kaynak taraması yapılarak başka nerede çıkmış varsa örnekleriyle kıyaslanması, bunların yayına hazırlandırılması ve değerlendirilmesi uzun bir süreci alıyor”ifadelerini kullandı.



"Turizme kazandırmaya başladık"


Kazı çalışmalarının sadece malzeme çıkarmakla kalmadıklarına dikkat çeken Aytaç, “O çıkardığımız malzemeyi korumak, tasvir etmek, mimari kısmını önce konservasyonunu yapmak sonra da restorasyonunu yapmak zorundayız. Yayınlarda ve duyurularla bilim dünyasına aktardığımız gibi turizme de kazandırmamız lazım. Harput bir kültür havzasının adı bir coğrafya adıdır. O bakımdan taşınır taşınmaz kültür varlıkları somut olmayan kültür varlıkları bir bütündür. Bütün bunların hepsinin turizme kazandırmaya da başladık. İnşallah önümüzde ki yıllarda bunun turizme yansıması daha geniş oranda olacak. Bizim son 5 sene içerisinde müzeye teslim ettiğimiz eser sayısı bini buldu. Müdahale edip tamamladığımız 100 civarında eserimiz var ve bunların üzerinde çalışmalarımız halen de devam ediyor” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Batman ’Zuzubak’ Otunun fiyatını duyan dönüp bir daha bakıyor: Kilosu 5 bin liradan alıcı buluyor Batman’ın Sason ilçesinde yüksek dağlarda yetişen ve birçok hastalığa iyi geldiği düşünülen "zuzubak" otunun kilosu 5 bin liradan alıcı buluyor. Yemeklerde baharat olarak tüketilen, şifalı bir bitki olarak düşünülen zuzubak otu, ilçenin Mereto ve Zoveser dağlarının eteklerinde yetişiyor. Ot, köylerde yaşayan vatandaşlar için önemli bir geçim kaynağı oluşturuyor. Otun bölgede azalması nedeniyle bu yıl kilogramı 5 bin liradan alıcı buluyor. Yüksek kayalıklardan topladıkları zuzubak otunu tahtadan yapılan huninin içinde kaya tuzu ile birlikte taşla ezerek hazır hale getirdikten sonra kilosunu 2 bin 500 ile 5 bin lira arasında sattıklarını belirten Muharrem Algan, “Biz bunu toplayabilmek için saatlerce yol yürümek zorunda kalıyoruz. Çok yüksek kayalıklarda yetişiyor. Toplanması çok zordur. Toplarken düşme tehlikesi yaşıyoruz. Bu bölgede Mereto Dağı etraflarında yetişiyor. Topladığımız zuzubak otunu ufak ufak keserek ayıkladıktan sonra kaya tuzu ile birlikte huninin içinde ezerek toz haline getiriyoruz. Biz bunu yemeklerde baharat olarak kullanıyoruz. Bir çok hastalığa iyi geldiğini biliyoruz. Çok tercih edilen bir baharat otudur. Ben İstanbul’a ve buralarda talep edenlere gönderiyorum. Ayrana yoğurta, salatalık, domates ve benzeri bir çok yemeğin içine katarak tüketiyoruz. Bizim de tek gelirimiz budur” dedi. Zuzubak otunun çok şifalı olduğunu öne süren Sait Boğuş, otun kilosu şu anda 4 ile 5 bin lira arasında sattıklarını söyledi. Adet olarak da 100 liradan sattıklarını aktaran Boğuş, "Bu otu biz tuzla öğüterek baharat olarak kullanıyoruz. Özelikle kalp ve damar hastalıklarına iyi geliyor. Her kese şifalı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu. Hacı Aktaş ise, zuzubak otunun çok şifalı olduğu için fiyatının da yüksek olduğunu dile getirdi.
Kahramanmaraş Toz taşınımı Kahramanmaraş’ı etkisi altına aldı Kahramanmaraş’ta Kuzey Afrika’dan gelen toz taşınımı etkili oldu. Görüş mesafesinin düştüğü kentte, hava kalitesi de alarm verici seviyelere ulaştı. Afrika üzerinden gelen çöl tozu, Kahramanmaraş’ı etkisi altına aldı. Kentte toz taşınımı nedeniyle görüş mesafesinde düşme ve hava kalitesinde azalmaya neden oldu. Meteoroloji’nin uyarasının ardından kentin kuşbakışı görüldüğü alanlarda şehrin üzerinde toz bulutlarının etkili olduğu görüldü. Toz taşınımından etkilenen Kahramanmaraşlı esnaflar, görüş mesafesinin düşmesi ve hava kirliliği nedeniyle zor anlar yaşıyor. Galerici esnaflarından Mustafa Başkonuş, “Kahramanmaraş’ta son 2 gündür özellikle Kuzey Afrika’dan gelen toz bulutları etkili olmakta. Gördüğünüz gibi bizim araçlarımızın üstü tozdan geçilmiyor. Şu an yıkasam yarım saat sonra yine aynısı oluyor” dedi. Gıda işletmecisi Kemal Alagöz ise, “Gıdacı olarak bizleri çok etkiliyor, kapımızı açamıyoruz. Önlemimizi almak için kapımızı kapatıyoruz, ürünlerimizin üstünü kapatıyoruz. Her 15-20 dakikada bir elimizle sürekli temizliyoruz. Mesela benim çocuğun alerjisi var, okula bile gönderemiyoruz” diye konuştu. Bir diğer esnaf Kadir Gülcü, “Kapımızı kapatıyoruz, içeride klimamız çalışıyor ama yine kapı açılıp kapandıkça içeri toz oluyor” ifadelerini kullandı.
İstanbul Şile Belediyesi’nin güncel borcu 925 milyon TL olarak açıklandı Şile’nin yeni Belediye Başkanı Özgür Kabadayı, kamuoyu ile belediyenin mevcut mali durumunu paylaştı. 31 Mart Yerel Seçimleri’nde AK Parti’den CHP’ye geçen Şile Belediyesi’nin yapılan incelemelerden sonra güncel borcu 925 milyon 244 bin 128 TL olarak tespit edildi. Şile Belediye Başkanlığı’na asılan pankart ile kamuoyuna ilan edilen güncel borç durumunda yer alan bilgilere göre, belediye kasasında 39 milyon 964 bin 499 TL bulunurken, toplam borç ise 925 milyon TL’yi aşıyor. Başkanlık binasına borç listesi asıldı Belediye binasına asılan pankartta, işçi SSK primleri, personel maaş ve SSK prim ve vergi borçları, SSK borçları, esnafa ödenmeyen borçlar, aylık elektrik borcu, vergi borçları gibi borçlar sıralandı. Şile Belediyesi tarafından paylaşılan tabloda göze batan rakamlar dikkat çekiyor. 442 milyon TL’lik rakam ile dış piyasa şirketlerine olan borçlar listenin en başında yer alırken, 31 Mart öncesi ihalesi gerçekleşmiş ileri tarihli sözleşme bedelleri ise 199 milyon TL, genel sokak aydınlatmaları için 18 milyon TL’lik tutarlar tablonun en dikkat çekici detayları olarak kayıtlara geçti. Başkan Özgür Kabadayı: “İncelemelerimiz devam ediyor” Belediyenin mevcut mali durumu hakkında bilgi veren Şile Belediye Başkanı Özgür Kabadayı, “Şeffaf, adil ve sürdürülebilir belediyecilik anlayışımızın bir yansıması olarak 31 Mart 2024 tarihi itibarıyla Şile Belediyesi’nin borç ve mevcut mali durumu hakkında kamuoyunu bilgilendirmek istedik. 2024 yılı içerisinde son üç aylık dönem (ocak-şubat-mart) incelendiğinde özellikle mart ayı içerisinde Şile Belediyesi bünyesinde birçok usulsüzlük yönetimimiz tarafından tespit edildi. Gerçeklikle uyuşmayan son dakika faturalarına yasal itiraz süreçleri içerisinde gerekli itirazlar yapıldı. İncelemelerimizi belediyemize ait SİPAŞ ve Mercanköşk AŞ şirketlerimiz özelinde sürdürüyoruz. Belediye şirketlerimizin güncel mali durumlarını da kısa bir süre sonra ayrıca paylaşacağız” ifadelerini kullandı.