YEREL HABERLER - 28 Şubat 2012 Salı 11:11

GÜNEŞ VAKFI’NDAN HOCALI VE KARABAĞ ÖNERİSİ

A
A
A
GÜNEŞ VAKFI’NDAN HOCALI VE KARABAĞ ÖNERİSİ

Güneş Vakfı Genel Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, Erzurum’da bazı okul ve caddelere Hocalı ve Karabağ isimleri verilmesini önerdi.
Azerbaycan Hocalı katliamının yıldönümü dolayısıyla yazılı bir açıklama yapan Güneş Vakfı Genel Başkanı Prof. Dr. Ceylan, “Türk milletinin hafızasında derin izler bırakmış bu tür milli olayları anmak, onların anılarını yaşatmak, hepimizin Türk milletine ve şehitlerimize olan borcudur. Bundan dolayı Erzurum gibi Ermeni mezalimini yakından tanıyan bir şehirde faaliyet gösteren bir sivil toplum kuruluşu olarak, Hocalı katliamının acılarının ve orda şehit olan soydaşlarımızın hatıralarının yaşatılmasını istiyoruz. Bu gerekçe ile Hocalı isminin ve Karabağ isminin şehrimizdeki muhtelif okullara, cadde ve sokak isimlerine verilmesini istiyoruz. Bu vesile Hocalı şehitlerimizin hatıralarını yaşamak ve yaşatmak için başta İl Mili Eğitim Müdürlüğü olmak üzere Belediyeler ve çeşitli kamu kuruluşlarını, Güneş Vakfı olarak bu anlamlı çalışmaya davet ediyoruz” dedi.
“Bilindiği gibi 26 Şubat 1992 yılı, Azerbaycan Türklüğü ve tüm Türk Dünyası için hüznün, kederin ve acı çok acı bir katliamın vesikasıdır” diyen Prof. Dr. Ceylan daha sonra şunları kaydetti; “Bu tarihte gözünü kan bürümüş Ermeni çeteleri ve Rus himayesinde örgütlenmiş Ermeni askerleri 613 Azeri Türkünü Hocalı’da hunharca katletmiş ve geride Azerbaycan ve Türk dünyasında derin izler bırakan acılar bırakmıştır.
Memorial İnsan Hakları Savunma Merkezi, İnsan Hakları İzleme Örgütü, The New York Times gazetesi ve Time dergisine göre katliam, Ermenistan’ın ve 366. Motorize Piyade Alayı’nın desteğindeki Ermeni güçler tarafından gerçekleştirilmiştir. Ayrıca, Karabağ Savaşında Ermeni kuvvetlere komutanlık yapmış bugünkü Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan ve Markar Melkonyan’ın aktardığına göre kardeşi Monte Melkonyan, katliamın Ermeni güçler tarafından yapılan bir intikam olduğu açıklanmıştır.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, Hocalı Katliamı’nı Dağlık Karabağ’ın işgalinden bu yana gerçekleşen en kapsamlı sivil katliamı olarak nitelendirmiştir. Azerbaycan Cumhuriyeti’nin resmî açıklamasına göre saldırıda 106’sı kadın, 83’ü çocuk olmak üzere toplam 613 Azeri vatandaşı hayatını kaybetmiştir. Maalesef bu hunharca katliamı dünya kamuoyu seyretmiş, bunu önlemek için hiçbir girişimde bulunmamıştır.
Milletlerin ve devletlerin sürekliliğinde tarih bilinci önemli bir rol oynar. Çünkü bir çeşit sosyal hafıza değeri taşıyan tarih şuuru sayesinde milletler, geleceklerini inşa ederler. Türk milleti birçok coğrafyada sayısız katliam ve sürgüne maruz kaldığı için tarihi hüzün ile yazılmıştır. 18 Mayıs 1944 Kırım katliamları ve sürgünleri, 1958 Irak’taki katliamlar, Bosna ve Balkanlar’daki katliamlar vb. çoğaltabiliriz.
Türk milletinin hafızasında derin izler bırakmış bu tür milli olayları anmak, onların anılarını yaşatmak, hepimizin Türk milletine ve şehitlerimize olan borcudur. Bundan dolayı Erzurum gibi Ermeni mezalimini yakından tanıyan bir şehirde faaliyet gösteren bir sivil toplum kuruluşu olarak, Hocalı katliamının acılarının ve orda şehit olan soydaşlarımızın hatıralarının yaşatılmasını istiyoruz.”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir’den İspanya’ya uzanan ‘eğitim’ köprüsü İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ), uluslararası alandaki iş birliklerine bir yenisini daha ekleyerek İspanya merkezli Cervantes Enstitüsü ile protokol imzaladı. Öğrencilere yeni eğitim fırsatlarının sunulması, iki ülkenin kültürünü yansıtacak ortak sanatsal ve akademik etkinliklerin düzenlenmesi hedefiyle yapılan anlaşmaya, İEÜ Rektörü Prof. Dr. Yusuf Hakan Abacıoğlu ve İstanbul Cervantes Enstitüsü Müdürü Fernando Martinez Vara de Rey imza attı. Protokol kapsamında, akademisyenlerin ve öğrencilerin kişisel gelişimlerini hızlandırmak amacıyla stratejik çalışmalar yapılarak yol haritası belirlenecek. İspanya’daki üniversitelerle iş birliği ve diyaloğun artırılması için girişimlerde bulunulacak. İspanyolca dil sınavlarında (DELE) alınacak sertifikaları artırmaya yönelik ortak çalışmalar gerçekleştirilecek. Bilimin yanı sıra kültürel anlamda da karşılıklı olarak sergi, panel ve söyleşi gibi etkinlikler düzenlenerek Türk ve İspanyol kültürünün daha geniş kesimlere ulaşması hedeflenecek. İmza törenine geniş katılım İzmir Ekonomi Üniversitesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşen protokol imza törenine; İspanya Ankara Büyükelçisi Cristina Latorre Sancho, İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve İEÜ Mütevelli Heyet Üyesi Emre Kızılgüneşler, İspanya Ankara Büyükelçiliği Eğitim Programları Direktörü D. Gilberto Terente Fernndez, İspanya İzmir Fahri Konsolosu Muharrem Hilmi Kayhan, İEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Efe Biresselioğlu, Uluslararası İlişkiler Ofisi Müdürü Hülya İncekara, Yabancı Diller Yüksekokulu Müdür Yardımcı Özge Coşkun Aysal, Uluslararası İlişkiler Temsilcisi Mehmet Şenbağcı, İspanyol Dili Koordinatörü Dilek Amet ve İspanyolca öğretim görevlileri de katıldı. "Akademik üretim artacak" Törende konuşan İEÜ Rektörü Prof. Dr. Abacıoğlu, üniversite olarak öğrencileri ve akademisyenleri küresel dünyanın dinamiklerine en iyi şekilde hazırlamak için çalıştıklarını söyleyerek, "Dünyaca saygın kültür ve dil kurumlarından biri olan Cervantes Enstitüsü ile imzaladığımız iş birliği protokolü, üniversitemizin uluslararasılaşma vizyonu açısından son derece değerli ve stratejik bir adım. Bu protokol sayesinde öğrencilerimize sadece yeni bir yabancı dil öğrenme fırsatı sunmakla kalmıyor; aynı zamanda farklı kültürleri tanıma, uluslararası akademik ve kültürel ağlara dahil olma imkânı da sağlıyoruz. Akademisyenlerimiz açısından da bu iş birliği, İspanya’daki üniversiteler ve akademik çevrelerle daha güçlü ilişkiler kurma, ortak projeler geliştirme açısından önemli fırsatlar sunacak" diye konuştu. "Çok kültürlü bakış açısı kazanacaklar" Prof. Dr. Abacıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Üniversiteler, aynı zamanda kültürler arasında köprü kuran kurumlardır. Cervantes Enstitüsü ile birlikte hayata geçireceğimiz sergi, panel ve söyleşi gibi kültürel etkinlikler sayesinde öğrencilerimizin çok kültürlü bir bakış açısı kazanmasına katkıda bulunacağız. Öğrencilerimizi dünyaya açan, onları uluslararası düzeyde rekabetçi ve donanımlı bireyler haline getiren iş birliklerini artırarak sürdüreceğiz. Cervantes Enstitüsü ile başlattığımız bu değerli ortaklığın, üniversitemiz için uzun vadeli ve kalıcı kazanımlar sağlayacağına yürekten inanıyorum." "İzmir, özel bir yere sahip" İstanbul Cervantes Enstitüsü Müdürü Fernando Martinez Vara de Rey, İEÜ ile imzalanan protokolden büyük mutluluk duyduklarını ifade ederek, bu güçlü akademik ve kültürel bağın kendileri için çok kıymetli olduğunu söyledi. Vara de Rey, "İzmir; zengin tarihi, kültürel çeşitliliği ve dinamik genç nüfusuyla her zaman özel bir yere sahip. İzmir Ekonomi Üniversitesi’nin vizyonu ve uluslararasılaşmaya verdiği önem, bu iş birliğini daha da anlamlı hale getiriyor. Bu anlaşma sayesinde Türk ve İspanyol kültürlerini, gençler aracılığıyla birbirine daha da yakınlaştıracağımıza inanıyorum. Öğrencilerin dil öğrenimi, kültürel etkileşimi ve uluslararası deneyim kazanmaları için etkili adımlar atacağız. Bu protokolün uzun soluklu ve verimli olmasını; her iki ülke için de güzel sonuçlar doğurmasını diliyorum" ifadelerini kullandı.