YEREL HABERLER - 03 Mart 2012 Cumartesi 11:46

MALATYA EĞİTİM BURSU PLATFORMU TANITIM VE DEĞERLENDİRME TOPLANTISI YAPILDI

A
A
A
MALATYA EĞİTİM BURSU PLATFORMU TANITIM VE DEĞERLENDİRME TOPLANTISI YAPILDI

Malatya Eğitim Bursu Platformu tanıtım ve değerlendirme toplantısı yapıldı.
Anemon Otel’de gerçekleştirilen toplantıya Malatya Valisi Doç. Dr. Ulvi Saran, Malatya Belediye Başkanı Ahmet Çakır, Malatyalı İş Adamları Derneği (MİAD) Başkanı Yunus Akdaş, Malatya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı (MTSO) Hasan Hüseyin Erkoç, Malatya İl Özel İdaresi Genel Sekreteri İrfan Kaya, Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (MESOB) Başkanı Şevket Keskin, İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Bulut, MÜSİAD Malatya Şube Başkanı Namık Şahin, Malatya Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürü Nebi
Tepe ile Malatya Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Hidayet Bozkurt’un yanı sıra iş adamları katıldı. Değerlendirme toplantısında bir açıklamada bulunan Malatya Valisi Doç. Dr. Ulvi Saran, "Malatya pek çok konuda olduğu gibi önemli bir sosyal sorumluluk alanı olan eğitim bursu konusunda önemli bir başarıya imza attı. Türkiye’de ilk defa eğitim bursu gibi sosyal alanda toplumumuzun ümit vaat eden kesimlerini ilgilendiren ve geleceğimize ışık tutacak bir konuda web teknolojileri ile internet tabanlı burs
ihtiyacı bulunan öğrencilerle, burs vermek isteyen hayırsever insanların bir araya gelebilecekleri bir platform oluşturduk" ifadesinde bulundu. Saran, hedeflenen burs düzeyinin çok gerisinde olunduğunu kaydederek, şunları aktardı:
"Malatya’nın 20 binin üzerinde üniversite öğrencisi var. Bu öğrencilerin çoğunlu Malatya dışında olmak üzere eğitimlerini sürdürüyorlar. Bu öğrencilerden 15 bininin bursa ihtiyacının olduğunu biliyoruz. Zaten amacımız başlangıçta da belirtildiği gibi burs almayan öğrenci kalmasın hedefiyle ihtiyacı olan öğrencilerimize burs sağlamak. Bu noktada 15 bin öğrenciye ulaşmayı hedefliyorduk. Tabi ki bu hedefimiz mevcudiyetini devam ettiriyor. Bu sayıya ulaşmak azmindeyiz. Ama üzülerek ifade etmeliyim ki, şuanda
ulaştığımız düzey bu hedefin çok gerisinde bulunuyor. Bin 100 civarında öğrencimize bu sistem aracılığıyla burs veriyoruz. Elbette ki, yılmamamız gerekiyor. Bana göre koyduğumuz mevcut hedefe göre ulaştığımız rakam çok düşük. Bunun çok daha üzerinde olması gerekiyordu. Ama daha da önemli olan belki de biraz hayıflanmamıza sebep olan şey İstanbul’daki iş adamlarımızın söz konusu hedefe ulaşmada hatırı sayılır bir katkı göstermelerine rağmen Malatyalı iş adamlarımızın bu konuya gereken önemi vermeyişleridir.
Eğer burs almayan Malatyalı öğrenci kalmasın diyorsak. Burs vermeyen Malatyalı iş adamı da kalmamalı."
"BURS ALAMAYAN ÖĞRENCİLERE ULAŞMAK ADINA İYİ BİR SİSTEM KURULMUŞ"
Malatya Belediye Ahmet Çakır, değerlendirme toplantısında yaptığı konuşmada, şunlara değindi:
"Ülkemizin geleceği adına, şehrimizin geleceği adına, ülkemizin dünya arenasındaki yerinin belirlenmesi adına verdiğimiz eğitimle, alacağımız mesafe ve yer paralellik arz ediyor. Ben iş adamlarımızın büyük çoğunluğunun burs verdiğine inanıyorum. Ama burada çok iyi bir sistem kurulmuş. Malatya’daki burs alamayan öğrencilere ulaşmak adına iyi bir sistem var. Zaman zaman bize gelen öğrenciler oluyor. Gerçekten çocuklar çok iyi okulları kazanmalarına rağmen, aile durumlarının iyi olmaması nedeniyle
çocukların bir stres içinde olduklarını hatta stresten saçı sakalı dökülen çocukları gördük. Ve sadece belediyenin vermiş olduğu gıdayla geçinen ailelerin çocuklarını okula gönderemediklerini ve hiçbir yerde bursa ulaşamadıklarını biliyorum. Burada o kadar güzel bir sistem kurulmuş ki, özellikle ulaşılamayan, gözden kaçan, çevresi olmayan insanlara ulaşma imkanı burada sağlanıyor. Dolayısıyla Türkiye’de örnek bir sistem. 9-10 bin öğrencimiz müracaat ediyor, sadece bin kişiye burs verebiliyoruz. Bu
gerçekten büyük bir eksiklik. Ben herkesin buna gücü yettiği kadarıyla destek vermesi gerektiğini düşünüyorum. Bunu Malatya’da yaşayan herkesin şehre borcu olarak görüyorum."
2011-2012 YILINDA BİN 81 ÖĞRENCİYE BURS TAHSİSİ YAPILDI
Değerlendirme ve tanıtım toplantısında Malatya Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürü Nebi Tepe, sistemde verilen burslarla ilgili verileri açıkladı. Tepe, "2010-2011 yılında 9 bin 783 kişi burs almak için sisteme müracaat etti. Bağışçılardan gelen burslarla 854 öğrenciye burs tahsisi yaptık. 2011-2012 yılında ise, sistemde 41 tane bağışçımız bulunurken, toplamda 9 bin 301 tana Malatyalı öğrenci burs almak için müracaat etti. Şuanda bin 81 tane öğrenciye burs tahsisi yapılmakta ve ödemeleri devam
etmektedir" dedi.
"PROJENİN ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEM DAHA İYİ OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM"
MİAD Başkanı Yunus Akdaş ise, İstanbul’da projenin temelini attıklarını kaydederek, "Malatyalılar iddialıdır. Malatyalılar iddiasız hiçbir şey yapmaz. Malatyalılar tarihleri boyunca model olmuştur. Yeni bir proje ve ben ümitsiz değilim. Benim rahatsız olduğum ve mutlu olduğum iki yön var. Mutlu olduğum yön, İstanbul’da biz bu işin temelini attık. Ama planını yapamadık. Basın aracılığıyla gerekli duyuruları pek yapamadık. Biz iş adamıyız ve zamanımız malum. Zaman yoksuluyuz. Önümüzdeki dönem daha da iyi
olacağımı düşünüyorum. Ama Malatya’da biraz hüsrana uğradım. Türkiye’nin ana sorunu eğitim. Malatya’nın da ana sorunu eğitim. Siz gelecekte çocuklarınızı iyi bir çevrede mi bırakmak istiyorsunuz? Belediye Başkanımızın yapacağı yeşil alanlarla bu olmaz. Oluşturacağınız parklarla da olmaz. Vicdanınız ile cüzdanınız arasındaki ilişkiyi eğer kamuoyuyla paylaşamıyorsanız, bunun bir kısmını sosyalleştiremiyorsanız, bir kısmını Kernek’teki, Çöşnük’teki, Yeşiltepe’deki, Boztepe’deki çocuklara harcayamıyorsanız,
Darende’deki veya Yeşilyurt’taki çocuklara harcayamıyorsanız, hareket halinde değilseniz, acaba sizin bize söyleyebileceğiniz bir söz var mı? Ben İstanbul’dan gelmişim, zamanı hiç olmayan bir adamım, ailemi zor görüyorum ve bu proje için heyecanlanıyorum. Kimse bana "Yunus Başkan biz burs veriyoruz" demesin. Arkadaşlar eğer burs veriyorsanız, isim listelerini verin" şeklinde konuştu.
"MALATYALILAR BU İŞİN ÜSTESİNDEN GELECEKTİR"
Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Hasan Hüseyin Erkoç da, dünyanın geleceğinin eğitim ve bilgiden geçtiğine işaret ederek, şunları söyledi:
"Ben inanıyorum ki, Malatyalı iş adamlarımız ve Malatyalılar bu işin üstesinden rahatlıkla gelirler. Çünkü dünyanın geleceği eğitimden geçiyor. Hatta bilimden geçiyor. Şuanda dünya sanayi devrimini tamamladı, bilgi devrimini yaşıyor. Eğer biz ülke olarak gelecekte iddialıysak, çocuklarımıza da bu anlamda sahip çıkmamız lazım. Türkiye’de hayat şartları zor. Yeni gelişen bir ülkeyiz. Okuyan öğrencilerinde sıkıntılarının ne denli olduğunu biliyoruz. Ebeveynlerinde bu noktada çektikleri sıkıntıları yakinen
biliyoruz. Bu işi gönülden; bu işin önemini usanmadan, bıkmadan anlatarak bunun üstesinden geleceğimiz kanaatindeyim. Önümüzdeki eğitim yılında bu çalışmaları sürekli bir hale getirirsek, bu sayıları çok daha artırmış oluruz."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Ecmel Faik Sarıalioğlu: “TFF yönetiminin bir an önce görevden alınması lazım” İstanbulspor Başkanı Ecmel Faik Sarıalioğlu, mevcut TFF yönetiminin bazı 2. ve 3. Lig kulüplerine imza vermemeleri için para ödediklerini belirterek, mevcut yönetimin bir an önce görevden alınması gerektiğini söyledi. İstanbul ekibinin başkan yardımcısı Bayram Saral ise olağanüstü kongre çağrısıyla verilen imza sayısının 136 olduğunu duyurdu. Trendyol Süper Lig ekiplerinden İstanbulspor’da kulüp başkanı Ecmel Faik Sarıalioğlu ile başkan yardımcısı Bayram Saral, Türkiye Futbol Federasyonu’na (TFF) olağanüstü kongre çağrısıyla başlatılan imza süreci ve TFF’nin konuyla ilgili açıklamaları hakkında basın toplantısı düzenledi. İstanbul’da bir otelde yapılan basın toplantısında ilk olarak söz alan İstanbulspor Başkan Yardımcısı Bayram Saral, şu ana kadar toplanan noter onaylı imza sayısının 136 olduğunu duyurdu. Yakın zamanda imza sayısının 150-200’e ulaşacağını aktaran Saral, “Bugün itibarıyla imza sayımız 136’yı bulmuş durumda. Bu imzaların hepsi noter tarafından gönderilmiştir. Dolayısıyla statünün 29. maddesinde düzenlenen olağanüstü genel kurul için yeterli sayı şu an aşılmış durumdadır. Mehmet Büyükekşi’nin kamuoyunu yanıltmak için yaptığı açıklamalar mesnetsizdir. Bu sayılar devamlı da artmaktadır ve yakın zamanda 150-200’ü bulacaktır. Olağanüstü genel kurulun 60 günde önce olamayacağı iddiası da doğru değil. 29. maddede yönetim kurulu tarafından en geç 30 gün içinde toplantı yapılır ibaresinde, 30 günü en geç süre olarak belirlemiştir. Bu konu emredici bir hukuk kuralı değildir. 15 günlük süre bir genel kurul yapılması için yeterlidir. Haziran ayının ilk haftası bu seçim yapılır. İyi niyetli bir federasyon ve yönetim kurulu, bu seçimi yetiştirebilir” diye konuştu. “TFF’nin görevi bırakması noktasında tüm kulüpler ittifak halinde” Çoğu kulübün TFF yönetiminin görevi bırakması konusunda ortak düşüncede oluğunun altını çizen Bayram Saral, “Biz azınlık değiliz. Kulüplerin bu imza süreci içerisinde aldığı tavra gelirsek, Süper Lig Kulüpler Birliği çatısındaki hemen hemen bütün kulüplerin ittifakıyla biz bu yola girdik. Burada federasyonun, olağanüstü genel kurulla görevi bırakması noktasında tüm kulüpler ittifak halinde. Sadece mesele, bazı kulüp başkanlarımız haklı gerekçelerle imza veremeyeceklerini söylediler. Biz kendilerine teşekkür ettik. Bazı kulüpler de 18 Temmuz tarihini yeterli görerek imza vermekten imtina etmişlerdir. Çok büyük çoğunluk ise alınan tarihin samimi olmadığı düşüncesiyle imza sürecine devam etti” diye konuştu. Saral, ayrıca mevcut yönetimle alakalalı olarak, “Siz Türk futbol tarihinin hiçbir döneminde bu kadar başarısız bir federasyon gördünüz mü? Cevabı ben vereyim, hayır. Siz, futbol tarihinin hiçbir döneminde 4 büyük kulüp dahil futbolun bütün bileşenlerinin aynı fikir altında toplandığı başka bir dönem gördünüz mü? Hayır” dedi. “Galatasaray da federasyonun gitmesini istiyor” Açıklamasında Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor’un imza sürecine dair yaklaşımlarına da yer veren Bayram Saral, “İmza sürecinde Fenerbahçe ve Beşiktaş, imzalarını 7 delege bazında verdiler. Trabzonspor Başkanı Ertuğrul Doğan, ilk günden beri federasyonun gitmesi gerektiğini bildirmişti. O da 18 Temmuz tarihini uygun bir tarih görerek imza vermekten imtina etmiştir. Kendisine saygı duyuyorum. Galatasaray da bu süreci başlatanlardan. Onlar da federasyonun gitmesini istiyor. Son dönemeçte bize gerekli desteği vermedi. Bundan sonraki süreçte bize destek olacaklarını düşünüyorum. Diğer kulüpler de bize bu süreçte destek verdi. İmza vermeyenlere de en ufak bir sitemimiz yok. Onlar da federasyonun gitmesini istiyor. Federasyonun gitmesini istemeyen tek bir kulüp bile yok” ifadelerini kullandı. TFF bünyesindeki bazı yönetim kurulu üyelerinin alt liglerdeki kulüplere baskı yaptığı yönünde çıkan haberlerle ilgili olarak ise Saral, “Bu iddialar bizim kulağımıza geliyor. Sadece federasyonun aşağı liglerdeki takımların mevcut durumunu kullanarak kulüplere baskı yaptığı yönünde gelen duyumlar var. Teyide muhtaç bilgiler tabii ki. Doğru olup olmadığını biliyoruz. Bunun yolu, baskı yapılan kulüplerin cesurca bunu açıklamasıdır” şeklinde konuştu. Sarıalioğlu: “Bu durumun tek sebebi Mehmet Büyükekşi’dir” Mevcut TFF yönetiminin görevden ayrılması için elinden geleni yapacağını söyleyen İstanbulspor Başkanı Ecmel Faik Sarıalioğlu ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaşanan bu süreci konuşmadığını belirtti. Mehmet Büyükekşi ve yönetimini eleştiren Sarıalioğlu, “Cumhurbaşkanımızın işi bitmiş de bunlarla mı uğraşacak. Yeteri kadar yoğunluğu var zaten. Futbolun bu kadar kötü olmasının en çok kendisine kaybı var. 5-6 takımın ilk 11’ini bize çok iyi saydığını bildiğimiz bir Cumhurbaşkanımız var. Daha ne kadar futbol dibe vurabilir ki? Onun ismini kullanarak çok yanlış şeyler ifade eden insanlar var. Bu işin bu duruma düşmesini kendisi asla istemez. Bu duruma düşmesinin tek sebebi Mehmet Büyükekşi’dir. 14-15 yönetim kurulu üyesi var, her biri yöneticilik yapmış insanlar. Bir tanesinde bile bir şeyin sorumluluğu yok. Tek kişiyle bu iş olmaz. 15-20 tane danışman almış, bir tanesinin bile futbolla alakası yok. Federasyonun en iyi hukukçularını işten çıkarmış. 80 kişiyi işten çıkarıp 120 kişiyi işe almış. Bir saltanat kurmuşlar ve bunun peşine takılmış gidiyorlar” açıklamasını yaptı. “TFF yönetiminin bir an önce görevden alınması lazım” TFF yönetiminin bazı 2. ve 3. Lig kulüplerine imza vermemeleri için para ödediklerini belirten Sarıalioğlu, “9 tane 2. ve 3. Lig kulüplerine imza vermemeleri için para vermişler. 2. Lig kulüplerine 500 bin, 3. Lig kulüplerine 400 bin TL para vermişler. Baskı yaptıkları çok kulüp var, ben biliyorum ama kulüplerin izni olmadan bunları paylaşamam. Bunların görevden bir an önce alınması lazım. Bunlar 18 Temmuz’daki seçimi de yapmayacaklar. Asla pişman olacağım bir şey söylemiyorum. Sonuna kadar da ne gerekiyorsa yapacağım, neye mal olursa olsun. Bunlar buradan gidecekler. Yatacaklar, kalkacaklar beni rüyalarında görecekler” ifadelerini kullandı. “İmzalar sahte ise noterlerimiz de sahte demektir” Başkan Sarıalioğlu, TFF’nin şu ana kadar toplanan geçerli 94 imza olduğunu açıklaması üzerine ise, “136 delege bizzat imza verdi. İmzalar sahte ise noterlerimiz de sahte demektir. Bu kadar basit. O çıkıyor bunun altından. Öyle bir şey olabilir mi? Adam kimliğiyle gidiyor, imza atıyor. Biz sadece geri çeken 1-2 kulübün adını duyduk. Aradım kendilerini, ‘İmzanızı geri mi çektiniz?’ dedim. ‘Benim haberim yok, genel sekreterime sorayım, ben herhangi bir evraka imza atmadım’ dedi. Diyelim ki 136 imzanın hepsi imzasını geri çekti. Ne fark eder, bunları ben mi yolladım? İnsanlara zorla bir şey mi yaptırdık, kafalarına silah mı dayadık?” diye konuştu.
Ankara TBMM’de Fransa’nın Asuriler ve Keldanilerle ilgili kararına yönelik tezkere kabul edildi TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen tezkereyle Fransa Ulusal Meclisi’nin Asuriler ve Keldanilerle ilgili kararı kınandı. TBMM Genel Kurulu’nda, Fransa Ulusal Meclisi’nin 29 Nisan 2024 tarihinde kabul ettiği Asuriler ve Keldanilerle ilgili kararına karşı Meclis Başkanlığı tezkeresi kabul edildi. TBMM Başkanı Kurtulmuş’un imzasıyla verilen tezkerede şu ifadelere yer verildi: “Fransa Ulusal Meclisi tarafından 29 Nisan 2024 tarihinde kabul edilen, hukuki ve tarihi temelden yoksun, önyargılara dayanan Asuri ve Keldanilerle ilgili kararı esefle ve şiddetle kınıyoruz. Kendi sömürgeci ve kanlı geçmişleriyle gerçek anlamda yüzleşemeyenlerin ülkemize karşı hasmane bir tutumla gündeme getirdikleri mesnetsiz iddialarının bir karşılığı yoktur. Tarihin siyasi saiklerle tahrif edilmesini en güçlü şekilde reddediyoruz." Parlamentoların, tarihten düşmanlık çıkarmak yerine, ülkeler ve halklar arasında dostluk ve işbirliğini geliştirmesi, mevcut ve gelecek nesiller için daha barışçıl bir dünya oluşturmaya gayret etmesi gerektiği vurgulanan tezkerede, "Başka ülkelerin tarihi konusunda karar almak, başka ulusları yargılamaya kalkmak parlamentoların görevi değildir. Parlamentolar kendilerini tarihçilerin ve yargıçların yerine koyamaz. Bu gerçekleri bir kez daha hatırlatarak, art niyetli, haksız ve hukuksuz bu kararı en güçlü şekilde kınıyor, Fransa Ulusal Meclisi ve diğer mercileri, dostluk ve müttefiklik ruhu ile uluslararası hukuka uygun şekilde hareket etmeye davet ediyoruz” denildi.