ASAYİŞ - 10 Mart 2012 Cumartesi 14:35

"VİCDANİ RETTE" YENİ DÖNEM KARARI

A
A
A
"VİCDANİ RETTE" YENİ DÖNEM KARARI

Malatya 2. Ordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi, vicdanı ret ile ilgili olarak iç hukukta herhangi bir yasal düzenleme bulunmadığını belirterek, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) nedeniyle iç hukukta dikkate alınması gerektiğine hükmetti.
Malatya’daki birliğinden 24 Şubat 2010 tarihinden firar ettikten sonra, vicdani red talebinde bulunan Muhammed Serdar Delice’nin (29) yargılandığı 2. Ordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi, gerekçeli kararında vicdanı ret konusunda ilginç bir karar verdi. Muhammed Serdar Delice’ye firar suçundan 10 ay hapis cezası veren 2. Ordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi, vicdani ret konusunda ise "İç hukukumuzda vicdanı ret ile ilgili her hangi bir yasal düzenleme bulunmamaktaysa da Türkiye Cumhuriyeti’nin AİHS’ye taraf
olduğu ve AİHS’nin usulüne uygun bir şekilde yürürlüğe konduğu, dolayısıyla AİHS’nin, Anayasamız açısından kanun hükmünde olduğu, AİHS’nin uygulayıcısı ve yorumlayıcısı olan AİHM kararlarının da hem Anayasa’nın 90. maddesi uyarınca hem de iç hukukta açıkça yargılamanın yenilenmesi nedeni olarak sayılmaları nedeniyle, iç hukukta dikkate alınması gerektiği, milletlerarası antlaşmalarla kanunlar arasında aynı konu da farklı hükümler bulunması nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası antlaşma
hükümlerinin esas alınmasının anayasal bir zorunluluk olduğu, bu hususta aynı zamanda bir uluslararası hukuk ilkesi olan ahde vefanın da bir gereği olduğu izahtan verestedir" dedi.
Muhammed Serdar Delice’nin avukatı Tayfun Çakır, "Muhammed Serdar Delice Türkiye’de 89. vicdani retçi. Vicdanı retçiliğini açıklamış olan ikinci vicdani retçi. Müvekkilim, Malatya’da 5 aylık askerken, birliğinden ayrılıp İstanbul’da basın toplantısı ile vicdani reddini ilan etmişti. Akabinde Malatya 2. Ordu Komutanlığı Askeri Savcılığı’nca firar suçlamasıyla hakkında bir soruşturma başlatıldı. Aralık 2011 tarihinde Malatya 2. Ordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nde yargılanmaya başladı. Bu yargılama
neticesinde Muhammed Serdar Delice hakkında firar suçundan 10 ay hapis cezasına hükmedildi. Bu arada, Muhammed Serdar Delice, 3 ay tutuklu kaldı. 23 Şubat 2012 tarihinde ise tahliye edildi. Gerekçeli karar ise tarafımıza 7 Mart 2012 tarihinde tebliğ edildi. Bu gerekçeli kararı önemli kılan ve bizce tarihi kılan, Türkiye’de ilk defa bir askeri mahkeme, vicdani ret konusunda etraflıca kararında bir tartışma yürütmüş, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve AİHS’ne atıfta bulunarak, Anayasa’nın 90. maddesi
gereğince de bu vicdani ret kavramının da iç hukukta uygulanabileceğine dair ilk defa olumlu sinyaller vermiştir. Bizce bu karar emsal niteliği taşımaktadır. Hali hazırda vicdani redde yargılananlar ve vicdani rettini açıklayacak olanlar açısından da örnek bir karar niteliğindedir" dedi.
Avukat Tayfun Çakır şunları söyledi: "Yapılan yargılama neticesinde her ne kadar Muhammed Serdar Delice’nin vicdani retçi konusunda mahkeme her ne kadar ikna olmadığını beyan etmiş ve gerekçeli kararın da bundan dolayı 10 ay hapis cezasını açıklamışsa da, karanın önemli bir kısmın da, vicdani ret kavramında bahsetmiş ve bu kavramın tanındığını ve uluslararası bir hak olduğunu ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin değişen içtihatları ile birlikte Türkiye’de iç hukukta da uygulanabileceğini böylece hüküm
altına almıştır. Karar bu açısıyla bizim acımızdan tarihi ve emsal niteliği taşımaktadır. Biz tabi bu 10 aylık hapis cezasını da kabul etmiyoruz. Müvekkilimizin firari değil, vicdani retçi olduğu konusunda ısrarcıyız. Bu nedenle bu kararı temyiz ettik. Dosya Askeri Yargıtay’a gönderilecek. Askeri Yargıtay’ın kararını bekleyeceğiz."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muş Bakan Yardımcısı Eminoğlu, Muş’ta sporun geleceğini gençlerle konuştu Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Enes Eminoğlu, Muş Spor Lisesi’ndeki öğrencilerle bir araya geldi. Muş Spor Lisesi Öğrencileriyle Söyleşi programı kapsamında buluşan Eminoğlu, Sultan Alparslan’ın şehrinde olmaktan büyük mutluluk duyduklarını ifade etti. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak’ın birkaç ay öncesinde Muş’ta milli sporcularla bir araya geldiğini söyleyen Eminoğlu, "Özellikle spor lisemizde genç arkadaşlarımızla buluşmak istedik. Dereceye giren arkadaşlarımıza yürekten tebrik ediyorum. Biz bu buluşmalarda sizleri dinlemek istiyoruz. Sizlerden gelen geri dönüşleri, sizlerin önerileri, katma değerleri, eleştirileri varsa onları dinlemek istiyoruz. Gerçekten spor anlamında Türkiye son 20 yılda, çok büyük şansımız var, Sayın Cumhurbaşkanımız sporu seviyor, futbolu seviyor, bütün branşları seviyor. Medyadan takip ederseniz her ay başarılı olan dünya şampiyonlarımızı külliyede misafir ediyor. Dünyada sporu böyle yakından takip eden ve seven belki nadir cumhurbaşkanlarından biri. Muş’ta, Bitlis’te, Van’da, 81’in tamamında sporda sessiz bir devrim yaşandı. Bugün baktığımızda spor tesisleri, yüzme havuzları, gençlik merkezlerimiz var" dedi. "Son 20 yılda, 200 yıllık iş yapıldı" Eminoğlu, "2002’de yurt kapasite sayısı 100 bindi, şimdi 1 milyonu geçti. Gençlik Merkezi sayısı 9’du, 600’e yaklaştı. Son 20 yılda, 200 yıllık iş yapıldı. Burada Sayın Cumhurbaşkanımızın gençlere verdiği değerin en büyük karşılığıdır. Balkanlar, Avrupa, dünya ve olimpiyatlara katılacak arkadaşlarımız bu sıralardan çıkacak. Ülkemizi en güzel şekilde temsil edecekler ve bayrağımızı göndere çekeceksiniz. İstiklal Marşı’mızı bütün dünyaya okuyacaksınız. O yüzden yaptığınız iş çok önemli arkadaşlar. Diğer genç arkadaşlarımıza rol model oluyorsunuz. Bu büyük bir emek, büyük bir özveri. O yüzden her birinizi hayranlıkla tebrik ediyorum. İnşallah daha güzel başarılar da imza atacaksınız. Bu ülkede sporda sessiz bir devrim yaşandı. Hala da devam ediyor. Yatırımlar, tesisler her alana gittiğinizde Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın özellikle yatırımları görünüyor. Havuzlar, sentetik sahalar, basketbol salonları, atletizm pistleri, statlar vesaire baktığımızda doğusu, güneyi, batısı, kuzeyi tamamen tesislerle çevrilmiş vaziyette. Bu oranları da artırmamız lazım. Spor ile meşgul olan gençler, dijital, madde ve diğer bağımlılıkta önleyici faktör olarak bir rol oynuyorsunuz. Ben her birinizi tebrik ediyorum" ifadelerini kullandı. "Spor lisesinde geçtiğimiz dönemde ilimizin gururu oldular" Muş Valisi Avni Çakır da, Muş’un genç ve dinamik nüfus yapısının sporu doğal olarak ön plana çıkardığını belirterek, ilde sporun hem eğitimle hem de sosyal hayatla bütünleştiğini ifade etti. Vali Çakır, "Hem ilimizdeki gençlerimizin beklentileri, hayalleri, hem Muş’un spordaki konumu, durumu, hem ihtiyaçları çok güzel bir söyleşi olmuştu. Muş bir öğrenci şehri. Türkiye’nin en genç nüfuslarından birine sahip bir ilimiz. Nüfusumuz yaklaşık 400 bin. Bunun 200 bini 22 yaş altı diye söyleyebiliriz. Genç yoğun nüfusuna sahip olunca da bu da spor demek. Hem eğitimde hem de sporda çok güzel adımlar atıldı. Spor lisesinde geçtiğimiz dönemde ilimizin gururu oldular. Diğer branşlarda sporcu kardeşlerimiz var. Çok tercih edilen okulumuz. Sporla bütünleşmiş bir şehir. Spor yatırımları anlamında da çok iyi bir imkanlara sahibiz. Özellikle spor alanının güzel yatırılar yaptığı için teşekkür ediyoruz. Amacımız gençleri yarınlara çok daha güçlü bir şekilde hazırlamak" şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından sporcuların talep ve önerileri dinlendi. Söyleşiye, Muş Gençlik ve Spor Müdürü Yusuf Kılıç, İl Milli Eğitim Müdürü Abdulkadir Altay ve sporcular katıldı.