YEREL HABERLER - 15 Mart 2012 Perşembe 13:14

VAN`DAN "VERGİ BORÇLARIMIZ SİLİNSİN" TALEBİ

A
A
A
VAN`DAN "VERGİ BORÇLARIMIZ SİLİNSİN" TALEBİ

Van Ticaret ve Sanayi Odası (VATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Mirza Nadiroğlu, ilde faaliyet gösteren esnaf, tüccar ve sanayicilerin vergi borçlarının silinmesini istedi.
Van Ticaret ve Sanayi Odası (VATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Mirza Nadiroğlu, 23 Ekim ve 9 Kasım 2011 tarihlerinde Van ve ilçelerinde yaşanan deprem felaketinin kentin ekonomik yapısını bozduğunu, insanların depremde yaşadıkları mağduriyet nedeniyle ev ve işyerlerini terk etmek zorunda kaldıklarını belirterek "Van’da, Ankara’da ve İstanbul’da görüştüğümüz Maliye Bakanımıza vergi borçlarının bir yıl süre ile yani 23 Ekim 2011 ve 23 Ekim 2012 tarihleri arasında doğacak borçların alınmamasını, bu konuda Vanlı
tüccar ve sanayicinin desteklenmesi gerektiğini raporlarla bildirdik. Bu durumu bizim için en öncelikli konu ve olmazsa olmazımız olarak bakanlarımıza sunduk" dedi.
VATSO Başkanı Mirza Nadiroğlu, depremin ardından Van’ın ekonomik durumu ile ilgili rapor hazırladıklarını, şehrin ekonomik olarak desteklenmesi gerektiğini her platformda ısrarla dile getirdiklerini belirtti. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’le Van’da yaptıkları görüşmede, depremden sonra Vanlı tüccar, sanayici ve esnafın borçlarının silinmesini raporları ile bildirdiklerini anlatan Nadiroğlu "Ayrıca Van’da bulunan sivil toplum örgütleri ve meslek odaları başkanları olarak Maliye Bakanımız Sayın Mehmet
Şimşek’e sunduğumuz raporun 4. maddesinde, depremden sonra 12 ay boyunca tüm vergilere muafiyet getirilmesi gerektiğini söyledik. Sayın Bakanımız bu talebimizi olumlu karşıladığını bu konuda çalışma yapacağını bizlere bildirdi. Ayrıca bu isteğimizi görüştüğümüz tüm Bakanlarımıza da ilettik. Yine üyelerimizin yaşadığı önemli bir sorun olan enerji bedellerinin alınmaması konusunda da Enerji Bakanı Sayın Taner Yılmaz’a sunduğumuz raporun 1. maddesinde Van ilinde 12 ay boyunca enerji bedellerinin
alınmaması gerektiğini söyledik" açıklamasını yaptı.
Nadiroğlu, 1999 Sakarya Depremi’nde hükümetin vergi borçlarını sildiğini hatırlatarak, "Bizlerde depremin olduğu günden bu yana görüştüğümüz tüm Bakanlarımıza sunduğumuz raporlarımızda vergi borçlarımızın silinmesini, Sakarya’da yapılan uygulamanın Van’da gerçekleştirilmesini dile getirdik. Hükümetimiz yayınladığı genelgelerle borçları erteledi. Ancak bu borçlar süresi bittiğinde tahsil edilecektir. Bu durum daha da kötüdür. Çünki ekonomik olarak zor durumda olan tüccar ve sanayicimiz kendisini
toparlayamadan tekrar vergi borcu altında ezilecektir. Bizler bu durumların yaşanmasını istemiyoruz" dedi.
Van’da bulunan Van Ekonomi Konseyi üyeleri ile birlikte Ankara’da kabinenin 12 Bakanı ile görüşme yaptıklarını hatırlatan Nadiroğlu, "Bu konuda Van’daki sivil toplum örgütleri ve meslek odaları olarak aynı fikri paylaşıyoruz. Bunu hazırladığımız raporla da Bakanlarımıza ilettik. Van’ın tekrar cazibe merkezi, bölgesine hitap eden bir il olması için ekonomik alanda desteklenmesi gerektiğini ifade ettik. Depremden sonrası açıklanan ve bundan sonra açıklanacak projelerin hayata geçirilmesinin kamuoyunda
oluşturduğu olumlu hava, kullandırılan kredilerin, vergi borçlarının silinmesi ile desteklenmesi tüccar ve sanayicimiz de olumlu havanın artarak devam etmesini sağlayacaktır" dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon Ziraat Türkiye Kupası Trabzonspor: 0 - Alanyaspor: 1 (Maç sonucu) Ziraat Türkiye Kupası A Grubu ilk maçında Trabzonspor sahasında Corendon Alanyaspor’a 1-0 mağlup oldu. Maçtan dakikalar (İkinci yarı) 53. dakikada Sikan’ın ceza sahası içinden yaptığı vuruşta üst direğin içine çarpan top oyun alanına döndü. Dönen topu savunma oyuncuları uzaklaştırdı. 65. dakikada Ogundu’nun pasında kaleci ile karşı karşıya kalan Hwang Ui-jo’nun vuruşunda kaleci Onuralp Çevikkan topu ayaklarıyla çeldi. 75. dakikada Zubkov’un ceza sahası dışından vuruşunda kaleci Victor, topu iki hamlede kontrol etti. 78. dakikada Pina’nın ortasında ceza sahası içinde Sikan’ın kafa vuruşunda top kaleci Victor’dan döndü. Dönen topu takip eden Sikan vuruşunda ise bu kez kaleci meşin yuvarlağı kornere çıkardı. 83. dakikada Augusto’nun pasında topla buluşan Muçi, kaleci ile karşı karşıya kaldı. Vuruşunda ise kaleci Victor, meşin yuvarlağı kornere çıkardı. 90+3. dakikada Trabzonspor kullandığı korner atışında boşta kalan topa Batagov’un vuruşunda savunma çizgi üzerinde topu uzaklaştırdı. Hakemler: Mehmet Türkmen, Serkan Çimen, Suat Güz Trabzonspor: Onuralp Çevikkan, Pina, Serdar Saatçı (Stefan Savic dk. 60), Batagov, Arif Boşluk, Ozan Tufan, Bouchouari, Cihan Çanak (Muçi dk. 60), Olaigbe (Zubkov dk. 60), Augusto, Sikan Yedekler: Ahmet Doğan Yıldırım, Onuralp Çakıroğlu, Turan Deniz Tuncer, Yakuphan Sarıalioğlu, Taha Emre İnce Teknik Direktör: Fatih Tekke Alanyaspor: Victor, Nuno Lima, Fidan Aliti, Fatih Aksoy, Hadergjonaj (Duarte dk. 58), Baran Moğultay, İbrahim Kaya, Makouta, Efecan Karaca (Hwang Ui-jo dk. 63), Ogundu, Güven Yalçın (Hacı dk. 81) Yedekler: Mert Furkan Bayram, Batuhan Yavuz, Mehmet Öz, Nicolas Janvier, Yusuf Can Karademir, Ümit Akdağ, Semih Doğanay Teknik Direktör: Joao Pereira Gol: Güven Yalçın (dk. 17) (Alanyaspor) Sarı kartlar: Nuno Lima, Efecan Karaca, Victor (Alanyaspor), Batagov, Pina (Trabzonspor)
İstanbul Voleybolun Unutulmazları Derneği’nden anlamlı gece Voleybolun Unutulmazları Derneği (VUD), Türk voleybolunun hafızasında iz bırakan isimleri "SAHNE BİZ’im" gecesinde bir araya getirdi. Maltepe Belediyesi ev sahipliğinde Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde düzenlenen etkinlik, 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybeden 56 voleybolcunun anısına gerçekleştirildi. Geçmişte kulüplerinde ve milli takımlarda Türkiye’yi temsil etmiş voleybolcular, bu kez sahnede buluşarak müzik, dans ve anlatılarla izleyicilere duygu dolu anlar yaşattı. Gecenin sunuculuğunu Burcu Hakyemez Dal üstlenirken, VUD Başkanı Gülnur Özfer Görgün açılış konuşmasını yaptı. Görgün, "Bu kez filede değil sahnede buluşuyoruz. Sahnede göreceğiniz herkes sadece voleybol oynamış kişiler. Onlar bir dönemin muhteşem yıldızları, kulüplerde milli takımlarda ülkemizi gururla temsil etmiş Türk voleybolunu bugünlere taşımış çok özel isimler, bizi kırmadılar bu özel projede sahne de olmayı kabul ettiler. Memleketin çeşitli kentlerinden İstanbul’un çeşitli semtlerinden geldiler. Biz ilk kez sahneye çıkıyoruz. Amatörüz ve çok heyecanlıyız. Çok özel bir amaç için bir aradayız. Bu gecenin tüm bağış geliri deprem unutmadıklarımız voleybolun unutulmaz evlatları projesine aktarılacak" dedi. Programda; Smaç Makamı, Team EFSOOO, Les Dinos, Anadolu Volley, VUD Girls, BM & SJAYVO ile VUD Korosu sahne aldı. Kenan Bengü, Bülent Meriç, İlker Çeteci ve Saygun Keskin ise voleybol hafızasına dair özel anlatılarıyla geceye eşlik etti. Geceden elde edilecek tüm gelirin, "Depremle Unutmadıklarımız: Voleybolun Unutulmaz Evlatları" projesi kapsamında hazırlanacak Ansiklopedi ile Hatay Samandağ’da hayata geçirilmesi planlanan VUD Voleybol Anıt Parkı için kullanılacağı bildirildi.
Ankara Ankara’da ortaokul öğrencisi, kendisinden 3 yaş küçük öğrencinin parmağını kırdı Ankara’da 15 yaşındaki ortaokul öğrencisi, annesine küfür ettiği gerekçesiyle kendisine tepki gösteren 12 yaşındaki 5. sınıf öğrencisinin parmağını kırdı. Olayla ilgili konuşan yaralı çocuk ve annesi, okul yönetiminin kendileriyle ilgilenmediğini ve kötü muamele gördüklerini ileri sürdü. Olay, 9 Aralık’ta Sincan’da yer alan bir ortaokulda meydana geldi. İddiaya göre 15 yaşındaki 8. Sınıf öğrencisi S.Y.M., annesine küfür ettiği için kendisine tepki gösteren 12 yaşındaki 5. sınıf öğrencisi H.İ.Ü.’yü darp ederek parmağını kırdı. Olayla ilgili konuşan mağdur çocuk H.İ.Ü., "Saldırgan çocuk öncesinde de benimle uğraşıyordu. O gün benimle dalga geçti ve anneme çok ağır küfür etti. Ben de ’annemi sokakta mı buldum’ diyerek bağırdım ve içerde beni sıkıştırdı. Bana omzuyla vurdu ve yumruk attı. Ben de elimle yüzümü korumaya çalıştım. O sırada yüzük parmağım kırılmış. Dokularım kopmuş. Müdür yardımcısını ve müdürü odasında bulamadım. Diğer müdür yardımcısından ailemi aramasını istedim. Annem geldi ve beni hastaneye götürdü" dedi. "Daha önce de küfür etmişti" Daha önce aynı kişi tarafından benzer saldırılara maruz kaldığını dile getiren çocuk, "Sürekli boyumla, kilomla ve ismimle dalga geçerdi. Daha önce de küfür etmişti. Öğretmene şikayet ettiğimde, ‘o kaynaştırma öğrencisi, bulaşma ona’ dedi. Öğretmenlerim o gün benimle hiç ilgilenmedi. Yardımcı olmadılar. 1 saat boyunca o acıyla tek başıma mücadele ettim. Ruhsal olarak çok kötü hissediyorum. Tekrar dayak yiyeceğim diye korkuyorum. Parmağım da hâlâ acıyor. O Okula da gitmek istemiyorum. Bana saldıran öğrenciyle ilgili daha önce de şikayetler vardı. Hep aynı şeyleri yapıyormuş" ifadelerini kullandı. "Okulda hiçbir muhatap bulamadım" Anne Emine Ünal, okul müdürünün kendilerini kovduğunu iddia ederek, "Olay günü müdür yardımcısı beni aradı ve oğlumu almam gerektiğini söyledi. Ardından da ders gireceğini ve çocuğumu, nöbetçi öğrencilerden teslim alabileceğimi belirtti. Oğlumun elinde buz vardı ve parmağı çok kötü haldeydi. Hastaneye götürdüm ve parmak kemiğinin kırıldığını, dokularının da koptuğunu öğrendik. Karşı tarafın da çocuk olduğunu düşündüğüm için şikayetçi olmak istemedim. Ertesi gün avukatımızla birlikte okula gittik. Belki benim de çocuğumda suç vardır diye kamera kayıtlarını izlemek istedim. Okulda hiçbir muhatap bulamadım. Sınıf öğretmeni, okul müdürüyle görüşmemi söyledi. Müdür yardımcısının odasına gittik. Bizimle ilgilenmedi. Telefonda görüştüğü kişiye argolu sözler söylüyordu. Avukatım vekaletnamesini göstermek istemeyince bizi odasından kovdu. Dışarı çıkmamızı isteyerek bize bağırdı. Bize kameranın bozuk olabileceğini, oğlumun o çocuğa iftira atabilmiş olacağına dair söylemlerde bulundu" diye konuştu. "Oğlumun eli o haldeyken içlerinden biri ambulans çağırıp hastaneye götürebilirdi" Yalnız bırakıldıkları için kırgın olduğunu söyleyen anne Ünal, "Okul yönetiminden ve saldırgan çocuğun ailesi tarafından bir kez bile geçmiş olsun denilmedi. Yönetim bize, karakol isterse görüntüleri vereceklerini söyleyerek adeta kovdu. Daha sonra şikayette bulunduk. Oğlumun eli o haldeyken içlerinden biri ambulans çağırıp hastaneye götürebilirdi. O acıyla tek başına bırakmayabilirdi. Yardımcı olsalardı ya da geçmiş deselerdi hiçbirinden şikayetçi olmazdım. Sürecin sonuna kadar takipçisi olacağım" ifadelerine yer verdi.