YEREL HABERLER - 20 Mart 2012 Salı 15:33

KESOB’TAN 4+4+4’DE DESTEK

A
A
A
KESOB’TAN 4+4+4’DE DESTEK

Kayseri Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (KESOB) Başkanı Mustafa Alan, tartışılan 4+4+4 sistemine destek verdi. Alan, “Bu sistem, meslek liselerini aktif hale getirecektir” dedi.
“21. yüzyılda bilginin bir sermaye olarak görüldüğü ve insan kaynaklarıyla bilgiyi elinde tutan toplumların gelecek yüzyıllarda hakim olması kaçınılmazdır” diyen Başkan Alan, “Mal, hizmet ve enformasyon sektörlerinde çalışacak ve bu sektörleri canlı tutacak olan insan kaynağına bütün ülkeler yatırım yapmak zorundadır. Bu insan kaynağını ayakta tutacak eğitim kurumu mesleki eğitimdir.
Mesleki ve teknik öğretim; kalkınmanın hızlandırılması, istihdamın artırılması ve ülkenin rekabet gücünün yükseltilmesi yönünden kritik öneme sahiptir. Bu önemin, toplumun her kesimine kavratılması gerekmektedir. Teknolojik çağa uyum sağlayabilmek için, ülkemizde de mesleki ve teknik eğitime gereken özenin gösterilmesine ihtiyaç vardır” dedi.
Alan, “Mesleki Eğitim Merkezlerini(Çırak Okullarını) ve Meslek liselerini toplumda saygın bir yere getirmek, başta aile, ilköğretim okulları ve basın-yayın gibi bütün kurumların ortak görevidir” ifadesinde bulunarak açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
“Mesleki eğitim son yıllarda kan kaybetmektedir. Öğrenci olmadığı için bazı bölümleri de kapanmaktadır. 4+4+4 olarak adlandırılan Yeni Eğitim Sistemi ile Meslek liselerinin yeniden aktif hale geleceğine inanmaktayız. Bu sistemle birlikte çırak olma yaşının 14’ten 11’e düşecek olması da yüzde 30’lara düşmüş olan meslek liselerindeki öğrenci sayısını yeniden yüzde 70’lere çıkartacaktır.
İlimizde 3’ü merkez 5’i ilçelerde olmak üzere 8 mesleki eğitim merkezi bulunmakta bunlarda 3 bin çırak bin 500 kalfa eğitim ve öğrenim görmektedir. Zorunlu eğitimin son dört yılına mesleki eğitim merkezleri de dahil edilmeli ve bu merkezlerinden mezun olan öğrencilere de lise dengi diploma verilmelidir.
Bu duygu ve düşüncelerle yeni eğitim sisteminin bir hesaplaşma olarak görülmemesini, milletimize fayda sağlayacak, devletimizi daha ileriye götürecek bir unsur olarak görülmesini arzu ediyoruz.”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Başkan Uğurdağ: "İnegöl’ün il olması siyaset üstü bir konudur" İnegöl İl Olma Platformu, hazırladığı raporu siyasi partilerle paylaşıp İnegöl’ün il olma hedefi için yoğun şekilde çalışmalara başladı. İTSO Başkanı Yavuz Uğurdağ, “İnegöl’ün il olması siyaset üstü bir konudur ve tüm İnegöllülerin ortak derdidir. Bu sebeple, sürdürdüğümüz çalışmalara İnegöl’deki tüm siyasi partilerin desteğini bekliyoruz“ diye konuştu. Yılda yaklaşık 2 milyar Dolar dış ticaret gerçekleşen ve 2023 yılında 1 milyar 170 milyon Dolarlık dış ticaret fazlası veren, mobilya başkenti İnegöl, 500 bine yaklaşan nüfusu ile İl olmak istiyor. Geçen yıl ekim ayında 93 STK tarafından oluşturulan ’İnegöl İl Olma Platformu’ akademisyenlerin desteğiyle İnegöl’ün ihtiyaçlarının, potansiyelini ve hedefleri belirleyip bunu bir kitapçık haline getirdi. Hazırlanan kitapçığı bir süre önce AK Parti, CHP ve MHP’ye sunan platform üyeleri, önceki gün de İYİ Parti ve Saadet Partisi’ni ziyaret etti. İl Olma Platformu’nun çalışmaları hakkında bilgi veren İTSO Başkanı Yavuz Uğurdağ, yola geçen yıl ekim çıktıklarını hatırlattı. Uğurdağ, komiteye İTSO Başkanı sıfatı ile başkanlık yaptığını belirterek, “İşe İnegöl’ün ihtiyaçlarını, potansiyelini ve hedeflerini belirleyerek başladık. Akademik bir kadro ile bu konuda kapsamlı bir rapor hazırlayıp, verileri basılı bir kitapçık haline getirdik. Ardından heyet halinde bu kitapçığı AK Parti, CHP ve MHP’ İYİ Parti ve Saadet Partisi ilçe teşkilatlarını ziyaret ederek sunduk ve karşılıklı istişareler yaptık” dedi. İnegöl’ün çok güçlü bir ekonomiye sahip olduğunu söyleyen Yavuz Uğurdağ, 3 tane organize sanayi bölgesinde farklı sektörlerde faaliyet gösteren 400 dolayınsa sanayi tesisine ev sahipliği yaptıklarını, ayrıca İnegöl’ün Türkiye’nin mobilya başkenti olarak bilindiğini söyledi. Güçlü ekonomisine ilave olarak, 500 bine yaklaşan nüfusu ile de kabına sığmayan İnegöl’ün il olma kriterlerini fazlası ile sağladığına vurgu yapan Yavuz Uğurdağ, “İnegöl’ün il olması siyaset üstü bir konudur ve tüm İnegöllülerin ortak derdidir. Bu sebeple, sürdürdüğümüz çalışmalara İnegöl’deki tüm siyasi partilerin desteğini bekliyoruz“ diye konuştu. İnegöl’ün yası sıra, Ankara’da da yoğun kulis faaliyetleri yürüttüklerine dikkat çeken Yavuz Uğurdağ, çalışmaları hem iktidar hem de muhalefet partileri nezdinde yürüttüklerini söyledi. Başkan Uğurdağ, “Tüm farklılıkları bir kenara bırakarak ‘Önce İnegöllüyüm’ demeli ve İnegöl’ün il olma çalışmalarını sahiplenerek bu doğrultuda elimizi taşın altına koyup sorumluluk almalıyız. İnegöl olarak bir an önce olmalı. Bunu başarmak için, beraber olmalı ve şehrimizin il olmasını öncelikli konumuz olarak ele almalıyız” ifadelerini kullandı.
Erzurum ETÜ’de Çalışma Hayatında Fırsat Eşitliği Konuşuldu Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) Toplumsal Katkı ve Eşitlik Politikaları Koordinatörlüğü tarafından “Çalışma Hayatında Fırsat Eşitliği” adlı panel düzenlendi. Çalışma hayatındaki fırsat eşitliklerini değerlendirmek ve yaşanan problemleri ele almak amacıyla düzenlenen panele ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ali Fatih Yetim, Prof. Dr. Ceren Sultan Elmalı, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Engin Öner ile akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı. Prof. Dr. Muammer Yaylalı Konferans Salonu’nda düzenlenen panelin açılışında konuşan ETÜ Toplumsal Katkı ve Eşitlik Politikaları Koordinatörü Doç. Dr. Burak Başkan, toplum her kesiminden bireyin gerek eğitim hayatında gerekse de iş hayatında çeşitli dezavantajlı durumlarla karşı karşıya olduğunu belirterek: “Yeni kurulan bir birimiz. Ancak üniversitemizde toplumsal katkı faaliyetlerin koordinasyonun sağlanması ve planlamasının yapılması için çalışmalarımıza hemen başladık. Şu an hali hazırda devam eden sosyal sorumluluk projelerimiz bulunuyor. Önümüzdeki süreçte faaliyetlerimizi şehrimizin ve bölgemizin geneline yaymayı hedefliyoruz. Bu vesileyle panelimizin hayırlı olmasını diliyor ve katılımlarınızdan ötürü teşekkür ediyorum” diye konuştu. Doç. Dr. Başkan’ın ardından kürsüye çıkan Rektör Çakmak ise toplumsal katkı faaliyetlerin kurumlar için son derence önemli olduğunun altını çizerek: “Malumunuz olduğu üzere Yükseköğretim Kalite Kurumu (YÖKAK) tarafından üniversitemiz iki yıl süreyle akredite oldu. Bu bizim için çok önemli bir adımdı. ETÜ olarak eğitim-öğretim, araştırma geliştirme, toplumsal katkı ve kurumsal yönetişim anlamında üniversitemizin kalitesinin tescil edilmiş olması bizleri ziyadesiyle memnun etti. Bu süreçte ETÜ Ailesinin her bir ferdi çok önemli katkılar sundu. YÖKAK’tan üniversitemize gelen heyeti ilk götürdüğümüz yerler Mucitpark Bilim ve Fikir Atölyesi, Kristal Girişimcilik Merkezi ve Erzurum Şehir Arşivi (ERŞA) olmuştu. Bu üç birimimizin ortak özelliği ise toplumsal katkı anlamında önemli birimlerimiz olmasıdır. Tabii bu birimlerimiz dışında da birçok toplumsal katkı faaliyetlerimiz bulunuyor. Ancak bu faaliyetlerin koordinasyonu noktasında bazı eksikliklerimiz vardı. Bu noktada Toplumsal Katkı ve Eşitlik Politikaları Koordinatörlüğümüzü kurarak yapılan çalışmaları aynı çatı altında toplamayı hedefledik. Eşitlik ve fırsat eşitliği gibi konular her zamana tartışılagelen konular olmuştur. Eşitlik konusunu değerlendirirken adalet kavramının da göz önünde bulundurulması gerektiği kanaatindeyim. Çünkü eşitlik bazen fırsatların değerlendirilmesi noktasında yetersiz kalabiliyor. Panelimizde bu konular etraflıca ele alınacak ve hepimiz için faydalı olacak. Bu vesileyle panelimizin düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından devam eden panelde akademisyenler ve uzmanlar çalışma hayatındaki engeller, kariyer sürecinde deneyimsizlik, yurt dışında çalışma hayatı, toplumsal cinsiyet eşitliği, iş hayatında kadınlar ve deprem şehirlerinde istihdam yapısı hakkında dinleyenlere bilgi verdi.
Ankara MEB yaz dönemi kursları ve yaz okulları tarihlerini açıkladı Milli Eğitim Bakanlığı, yaz dönemi, yaz okulu ve eğitim öğretim döneminde açılacak Destekleme ve Yetiştirme Kursları (DYK) e-Kılavuzu’nu yayınladı. Milli Eğitim Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, 15 Mayıs tarihinde yayınlanan DYK e-Kılavuzu’na göre yaz dönemi kursları ve yaz okullarının 1 Temmuz-29 Ağustos tarihleri, eğitim ve öğretim dönemi destekleme ve yetiştirme kurslarının ise 2 Eylül 2024-6 Haziran 2025 tarihleri arasında açılacağı belirtildi. Destekleme ve Yetiştirme Kursları’nda bir ilk Bu yıl ilk defa 81 ilde açılacak yaz okullarında 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11 ve 12’nci sınıflarda öğrenim gören öğrencilerin spor, görsel sanatlar, bilişim ve müzik alanlarında kurslara başvurabileceği kaydedilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Yaz okulu kapsamında açılan kurslar saat 13.30’dan sonra ve haftada 5 gün olarak planlanacak. Yaz dönemi kurslarında ve yaz okullarında öğretmen ve öğrenciler bulundukları yerleşim biriminde kurslara katılabilecek. Yaz okulu derslerinin alt alanlarında şunlar bulunuyor; Spor; Atletizm, Basketbol, Okçuluk, Futbol, Yüzme, Voleybol, Hentbol, Masa Tenisi, Halk Oyunları, Satranç. Görsel Sanatlar; Resim, Ebru Sanatı, Sanat ve Tasarım, Hat Sanatı, Fotoğrafçılık. Müzik; Gitar, Keman, Piyano/Org, Bağlama/Saz, Ud/Kanun, Türk Halk Müziği, Türk Sanat Müziği, Melodika. Bilişim; Yazılım, Robotik Kodlama, Ofis Programları, Arduino Programlama, Bilgisayarda Doküman Hazırlama, Bilgisayara Giriş.” Bu yıl ilk defa 81 ilde açılacak yaz okullarına öğrenci ve öğretmenlerin başvuruları 3-12 Haziran tarihleri arasında alınacak. 1 Temmuz tarihi itibarıyla başlayacak olan kurslar, 29 Ağustos tarihinde sona erecek. Kurslara katılmak isteyen öğrenciler, "https://e-kurs.meb.gov.tr" internet adresindeki e-Kurs modülü üzerinden öğrenci başvuru ekranından başvurusunu yapabilecek. Öğrenciler, kurs merkezince belirlenen derslerden tercihte bulunarak başvurusunu tamamlayacak.