YEREL HABERLER - 21 Mart 2012 Çarşamba 16:32

BAŞKAN ALTAY MÜSİAD`DA SKM`Yİ ANLATTI

A
A
A
BAŞKAN ALTAY MÜSİAD`DA SKM`Yİ ANLATTI

Konya`nın merkez Selçuklu İlçe Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Müsiad Konya Şubesi Yönetim Kurulu ile bir araya gelerek yatırım ve projeler ile ilgili bilgi verdi. Selçuklu Belediyesi`nin çalışmaları ve yatırımlarını Müsiad yöneticilerine anlatan Selçuklu Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, özellikle önümüzdeki günlerde temeli atılacak olan Selçuklu Kongre Merkezi hakkında detaylı bilgi verdi. Başkan Altay, ``İnsanların barış içerisinde bir arada yaşamasında, hoşgörü ve karşılıklı benimsemenin bir aracı olarak kültür yapılarının da imgesel bir anlamı vardır. 24 bin 464 metrekarelik arazi üzerinde toplam 29 bin 700 metrekarelik inşaat alanına sahip olan Selçuklu Kongre Merkezi; tek bir çatı altında farklı işlevlere atanmış bağımsız kütlelerin bir arada ele alınması yaklaşımıyla, sosyal bütünleşme ve kültürün paylaşımının merkez olduğu bir sinerjiden yararlanacak biçimde tasarlanmıştır. Selçuklu Kongre Merkezi`nde; açık, yarı-açık ve kapalı fuaye mekanlarını paylaşan 2 bin 200 kişi kapasiteli amfi formunda ve çok balkonlu kongre ve yine amfi formunda 800 kişilik tiyatro salonu ile kutlama ve çeşitli toplantıların gerçekleştirilebileceği, gerektiğinde birleşebilecek üç bölümden oluşan toplam 1000 kişiye ev sahipliği yapacak sokak kotunda yer alan balo salonu, ana mekanları oluşturmaktadır. Ancak merkez, sadece bu ana mekanların faaliyette olduğu zamanlarla kısıtlı olmayıp, restoran-cafeleri, tematik dükkanları, cep sineması, atölyeleri ve toplantı mekanları ile kentin yoğun olarak kullanılan buluşma ve cazibe noktası olacaktır. Barındırdığı işleve bağlı olarak farklılaşan yükseklikleriyle ana ve yan fonksiyonlara atanan kütlelerin yanı sıra 9 bin 500 metrekarelik açık, 100 araçlık da kapalı otopark alanı ayrılmıştır. Zemin altında ayrıca fuayenin devamı, prova odaları ve dekor depolarıyla birlikte mekanik hacimler yer almaktadır`` dedi. Selçuklu Belediyesi`nin çalışmalarını yakından takip ettiklerini belirten Müsiad Konya Şube Başkanı Aslan Korkmaz da, ``Selçuklu bölgemiz Konya`nın en hızlı gelişen ve son dönemin en değerli bölgesi haline gelmiştir. Nüfus olarak da hızla büyüyen Selçuklu gerek yaşam standardı, gerekse sosyal olanakları ile ilimizin en değerli bölgelerinden biridir. Bu noktada, Selçuklu Belediyesi`nin çalışmalarını yakından takip etmekteyiz. Başkanımız Uğur İbrahim Altay, ilçenin önümüzdeki dönemde ihtiyaçlarını tespit edip önemli yatırım projelerini hayata geçirmektedir. Son olarak Selçuklu Kongre Merkezi de ilimiz için önemli bir yatırım olacaktır. Şehrimizin önemli bir ihtiyacını karşılayacak bu merkezin en kısa zamanda hayata geçmesi en büyük dileğimizdir. Diğer taraftan iş adamları olarak ilimiz belediyelerinin özellikle Konya firmalarına destek vermesi önem taşımaktadır. Belediyelerimizin hizmet veya ürün alımlarında şehrimiz firmalarını tercih etmesi, ilimizin ekonomik kalkınması ve şehrimiz firmalarının daha da büyümesini sağlayacaktır. Selçuklu Belediyesi`nin de bu konuda hassas davranacağına inancımız tamdır`` dedi. Müsiad Konya Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Aslan Korkmaz ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Selçuklu Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay`a teşekkür ederek başarılı çalışmalarının devamını diledi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul L’oréal Türkiye genç bilim kadınlarını ödüllendirmeye devam ediyor Tekno-güzellik şirketi L’Oréal Türkiye’nin UNESCO Türkiye Milli Komisyonu iş birliğiyle yürüttüğü "Bilim Kadınları İçin" programı 23 yıldır devam ediyor. Program, bugüne kadar Türkiye’den 128 bilim kadınını destekledi. Bu yıl Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nden Doç. Dr. Banu İyisan, Üçlü Negatif Meme Kanseri için tamamen doğal biyomalzemelerle akıllı ve hedefli nanoilaç teknolojileri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle ödüllendirildi. Türkiye’nin önde gelen kurumsal sosyal sorumluluk programlarından biri olan "Bilim Kadınları İçin" programında, bu yıl ödül alan bilim kadınları L’Oréal Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen tören ile duyuruldu. Bu kapsamda Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü öğretim üyesi Doç. Dr. Banu İyisan, tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri (ÜNMK) tedavisinde hedefli ve akıllı nanoilaç sistemleri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle öne çıkıyor. Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanserinin agresif alt türlerinden Üçlü Negatif Meme Kanseri’ne yönelik bu çalışma, mevcut tedavilerin sınırlılıklarını aşmayı hedefleyen önemli bir yaklaşım sunuyor. Eğitim ve araştırma yolculuğu: Almanya’dan Türkiye’ye uzanan bilim kariyeri Programın uluslararası ayağı olan L’Oréal-UNESCO For Women in Science, 140’dan fazla ülkede 4 bin 700’den fazla bilim kadınını desteklemiş ve bu isimlerden 7’si daha sonra Nobel Ödülü’ne layık görülmüştü. Türkiye, bu programın en aktif yürütüldüğü ve en çok destek veren ilk beş ülkeden biri olarak öne çıkıyor. İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünde lisans ve yüksek lisansını tamamlayan Doç. Dr. Banu İyisan 2012 yılında doktora eğitimi için Almanya’ya taşındı. Leibniz Polimer Enstitüsü’nde biyomedikal nanomalzemeler, kontrollü ilaç salım sistemleri, sentetik biyoloji ve biyosensör uygulamaları üzerine çalıştı; 2016’da Dresden Teknik Üniversitesi’nden doktora derecesini aldı. Doktora sürecinde International Helmholtz Research School for Nanoelectronic Networks (IHRS NANONET) programında nanoteknoloji ve malzeme bilimi üzerine eğitim alan araştırmacı, 2017-2020 yılları arasında Max Planck Polimer Araştırma Enstitüsü’nde yürütülen bir AB projesinde, meme kanseri teşhisi için nanofotonik sistemler geliştirmeye yönelik doktora sonrası çalışmalar yaptı. 2023 yılında Max Planck Partner Grup Lideri seçilerek, MPIP ile uluslararası iş birliğini güçlendirdi. Üçlü negatif meme kanserine yönelik yenilikçi tedavi yaklaşımı Yürüttüğü akıllı hibrit nanoilaç teknolojisi projesiyle, meme kanserinin en agresif alt türlerinden biri olan Üçlü Negatif Meme Kanseri’nin hedefli tedavilere yanıt vermemesi ve mevcut kemoterapi ilaçlarının ciddi yan etkilere yol açması nedeniyle ortaya çıkan ihtiyaca çözüm sunmayı amaçlayan İyisan, proje kapsamında tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri hücrelerini seçici biçimde hedefleyebilen ve pH gibi çevresel uyarılara duyarlı çalışan akıllı hibrit nanoilaç taşıyıcılarının tasarlanmasını hedefliyor. Bu yaklaşım, tedavi etkinliğinin artırılmasına ve yan etkilerin önemli ölçüde azaltılmasına katkı sağlamayı amaçlarken, sürdürülebilir teknolojilerle geliştirilen sistemin gelecekte farklı agresif kanser türlerinde de uygulanabilir olması hedefleniyor. 2020 yılından bu yana Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nde görev yapan Doç. Dr. Banu İyisan aldığı fonlarla Biyofonksiyonel Nanomalzeme Tasarım Laboratuvarı’nı kurarak araştırmalarını burada sürdürmeye devam ediyor.
Erzincan Erzincan’da 111 bin tuz çalısı toprakla buluşturuldu Erzincan’da 3 köyde 1000 dekarlık mera alanına dikilen tuz çalısı, erozyonla mücadele ve hayvancılıkta kaba yem ihtiyacına katkı sunacak. Erzincan İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yürütülen proje kapsamında, kent genelinde mera kalitesini artırmak ve hayvancılıkta kaba yem açığını azaltmak amacıyla bir çalışma hayata geçirildi. Bu kapsamda Erzincan’da 3 köyde toplam 1000 dekarlık mera alanına 111 bin adet Atriplex Halimus (Tuz Çalısı) fidanı dikildi. Son yıllarda hem hayvan beslenmesinde hem de erozyonun önlenmesinde etkin şekilde kullanılan tuz çalısı bitkisi, özellikle kurak ve tuzlu topraklara uyum sağlamasıyla dikkat çekiyor. Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürlüğü de bu özelliklerinden dolayı tuz çalısını meraların ıslahında yaygınlaştırarak, hayvancılığın sürdürülebilirliğine katkı sağlamayı hedefliyor. Proje kapsamında Mollaköy Mahmutlu Mahallesi’nde 300 dekarlık alana 33 bin 300 adet, Pınarönü köyünde 450 dekarlık alana 49 bin 950 adet ve Aydoğdu köyünde ise 250 dekarlık alana 27 bin 750 adet tuz çalısı fidanı toprakla buluşturuldu. Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü tarafından finanse edilen projenin toplam maliyeti ise 2 milyon TL olarak açıklandı. Proje sahasında incelemelerde bulunan Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürü Alper Koçaker, Erzincan’ın yüzölçümünün yaklaşık üçte birinin meralardan oluştuğunu belirterek, bu alanların verimliliğinin artırılmasının hayvancılık açısından büyük önem taşıdığını ifade etti. Hayvancılık sektörünün ihtiyaç duyduğu kaba yemin önemli bir bölümünün meralardan karşılandığını vurgulayan Koçaker, özellikle küçükbaş hayvancılığın meralara bağımlı olduğuna dikkat çekti. Erzincan’da her yıl ortalama 3 meranın ıslah ve amenajman projelerine dahil edildiğini belirten İl Müdürü Koçaker, tuz çalısı projelerinin de bu çalışmaların önemli bir parçası olduğunu söyledi. Tuz çalısının derin ve kazık kök yapısı sayesinde toprağı tutma kapasitesinin yüksek olduğunu ifade eden Koçaker, bu özelliğiyle erozyonla mücadelede etkili bir bitki olduğunu kaydetti. Koçaker açıklamasında, "Tuz çalısı kuraklığa dayanıklı, iklim değişikliği ve çölleşmeye karşı dirençli, sorunlu ve tuzlu topraklarda bile yetişebilen çok önemli bir bitkidir. Kış mevsiminde yaprağını dökmemesi ve yoncaya eş değer besin değerine sahip olması hayvancılık açısından büyük avantaj sağlamaktadır. Hayvanlar tarafından sevilerek tüketilen tuz çalısı, tuzlu yapısı sayesinde hayvanların tuz ihtiyacını da doğal yoldan karşılamaktadır. Mahmutlu, Pınarönü ve Aydoğdu köylerimizde 111 bin adet tuz çalısı fidanını toprakla buluşturduk" ifadelerini kullandı. Hayata geçirilen proje ile birlikte Erzincan’da meraların verimliliğinin artırılması, erozyonun azaltılması ve hayvancılıkta sürdürülebilir yem kaynaklarının güçlendirilmesi hedefleniyor.