GENEL - 25 Mart 2012 Pazar 19:03

CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI FAİK ÖZTRAK ÇORLU`DA

A
A
A
CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI FAİK ÖZTRAK ÇORLU`DA

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Çorlu İlçe örgütünün olağan kongresine katılmak üzere Çorlu`ya gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak burada basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Öztrak, "Biz tek parti iktidarı zannediyorduk ama anlaşılan AK Parti bir koalisyonmuş ve o koalisyon şu anda çatırdayan bir koalisyon olmuş" dedi.
Çorlu Belediyesi Düğün Salonunda düzenlenen genel kurula katılan ve burada basın mensuplarının sorularını yanıtlayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, "BDDK ve TMSF`nin başkanlarının çalışma sürelerinin, bir dönem daha 3 yıl daha uzatılması ile ilgili konu var Ekonomiden sorumlu Başbakan yardımcısına soruluyor haberim yok diyor. Bunlar ona bağlı, bu kuruluşlar kendisine bağlı. Haberim yok diyor ondan sonra arkadaşlar özür dilediler diyor. Grup başkan vekili çıkıyor kim özür dilemiş ben özür
dilemedim diyor. Alt yapı yatırımları ile alakalı olarak özel sektörün aldığı kredilere ilk defa hazine garantisi veriyorlar üstü kapalı olarak. Bunu da Ali Babacan görmemiş bu da Ali Babacan`dan geçmemiş. Halbuki bu hazinenin işi. Katma değer vergisi muafiyeti getiriyorlar, Mehmet Şimşek görmemiş. Biz tek parti iktidarı zannediyorduk ama anlaşılan AKP bir koalisyonmuş ve o koalisyon şu anda çatırdayan bir koalisyon olmuş" dedi.
Biz Başbakanın söylemiş olduğu kindar nesle karşı çıkıyoruz diyen Öztrak, "Türkiye`de kimse kimseye düşman olmamalı. Kimse birbirine nefretle birbirine anlayışsızlıkla bakmamalı. Türkiye`de insanlar kucaklaşmalı. Şunu da bilelim Türkiye büyük bir ülke Türkiye 1987`den beri dünyanın ilk 20 ekonomisi içerisinde. Geriye bakacak halimiz yok bizim. Zamanında şu olmuştu, bu olmuştu deniliyor. Ne olmuşsa tarih oldu. Şimdi ileriye bakmak zamanıdır yeni şeylere bakmak zamanıdır. Yeniliğe bakmak zamanıdır bu
ülkeyi süratle yaşadığı sıkıntıların içinden çıkarma zamanıdır" diye konuştu.
Öztrak, "Mazot 4 lira olmuş, benzin 4,5 lira olmuş. Ekim sezonuna girdik çiftçi tarlaya girecek 4 liralık mazotla girecek. Geçen yıl seçim yılıydı çiftçiye ödenene 1 milyar liraydı bu yıl seçim yok ödenen 500 milyon lira. Bu hükümetin nasıl yaklaştığını görelim. Ali Babacan çıkıyor Türkiye kazandığının 98 milyar dolar üzerinde tüketim yaptı. Kim yaptırdı sen yaptırdın. Seçim boyunca seçim kazanalım diye insanlara sahte cenneti gösterdiniz. Vatandaşın umutları ile geliri arasındaki uçurumu borçla
kapattınız şimdi şikayet ediyorsunuz. Sizin şikayet etmeye hakkınız yok" dedi. Öztrak sözlerini şöyle sürdürdü:
"Başbakan Kore`ye gidiyor; Kore yolunda yaptığı açıklamalarda üniversite sınavlarını kaldıracağız diyor. Peki de 4+4+4 diye getirdiğiniz yasanın neresinde bu var. Hiçbir yerinde yok. Biz Salı günü grup toplantımızı meydanlarda yapacağız dediğimiz zaman ben bürokrasiden gelmedim ben o alanlardan geldim diyor. Sayın Başbakan`ın bilmediği ya da unutturmak istediği bir şey var. CHP bürokrasiden gelmiyor. CHP Kurtuluş Savaşı meydanlarından geliyor. CHP bu ülkede al bayrağın dalgalanması, İstiklal Marşının
yazdırılması, camilerde ezan sesinin çınlamasını sağlayan bir kültürden, tecrübeden geliyor ama sayın Başbakan hep bunu unutturmaya çalışıyor."
4+4+4`e CHP olarak neden karşı çıkıyoruz diyen Öztrak, "Vatandaş seçsin, şu olsun bu olsun deniliyor. İlk 8 yıl biz kesintisiz olmasını istiyoruz. İkinci 8 yılda çocukların yeteneklerinin tespit edilmesine çocukların belli alanlara yönlendirilmesine ya da akademik seçim yapılmasına karşıyız. Biz istiyoruz ki her çocuk hayata eşit olarak başlasın. Türk çocuklarının hepsinin Nobel ödülü alma ihtimali olsun, matematik ödülü alma ihtimali olsun. Bizim 77 milyar dolar cari açığımız var. 77 milyar dolar cari
açık bugün dünyada ABD`den sonra en yüksek cari açık. ABD`nin elinde dolar matbaası var, bizim elimizde ne var. Bu gidişin gidiş olmadığı belli. Türkiye`nin net rezervleri 38 milyar dolara düşmüş. Temmuz ayında 54 milyar dolardı. Rezerv 54`den 38`e düşmüş ama dolar 1.6 TL`den 1.8 TL`ye yükselmiş. Bu para bulmakta zorlandığımızı gösteriyor" diye konuştu.
İşsizlik rakamlarına da değinen CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, "300 kişilik mevsimlik iş pozisyonuna tam 15 bin kişi başvuruyor. İşsizliğini halletmiş yüzde 10`un altına düşürmüş bir memlekette bu olur mu? Bu hükümet işsizliği tarımın içine gizliyor. Nitekim tarımı çekip çıkarttığınız zaman işsizlik yüzde 14`e çıkıyor bir de `ben iş aramıyorum, çünkü umudum kırıldı ama bana iş verilirse çalışırım` diyenleri ya da mevsimlik işçileri de ilave ettiğiniz zaman Türkiye`de işsizlik yüzde 20`nin
üstüne çıkıyor. Onun için Batman`da 300 kişi için açılan işe 15 bin kişi başvuruyor" diyerek sözlerini tamamladı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çanakkale AK Partili Başkan makam aracını satılığa çıkardı, kendi arabasını makam aracı yaptı Çanakkale’nin Gelibolu ilçesinde 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimlerinde AK Parti’den Gelibolu Belediye Başkanı seçilen Dr. Ali Kamil Soyuak, seçim öncesi verdiği sözü tuttu. Belediye Başkanı Dr. Ali Kamil Soyuak, CHP’li Mustafa Özacar’dan devraldığı makam aracını satışa çıkardı. Başkan Soyuak, kendi aracı TOGG’u makam aracı yaptı. Gelibolu ilçesinin yeni Belediye Başkanı Dr. Ali Kamil Soyuak, göreve başladıktan sonra ilk icraatını gerçekleştirdi ve makam aracını satılığa çıkardı. 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimlerinde AK Parti’den Belediye Başkanı seçilen Dr. Ali Kamil Soyuak, CHP’li Mustafa Özacar’dan devraldığı makam aracını internette satışa koyarak dikkatleri üzerine çekti. Sosyal medyada yaptığı paylaşımda, "Söz verdik, satıyoruz" diyen Başkan Soyuak, aracı "Hastasına doktordan temiz makam aracı" başlığıyla satışa sundu. Vatandaşların büyük ilgi gösterdiği bu adım, lüks makam aracının satılığa çıkarılmasını takdirle karşılandı. ’Hastasına doktordan temiz makam aracı’ başlığıyla bir ilan sitesinde satışa çıkarılan aracın dikkat çeken şu detaylar yer aldı: "Ön takım bakım istiyor, çünkü Gelibolu’nun yolları bozuk. İçerisinde sigara içildi mi bilemiyoruz, eski başkana sormak lazım. Eski başkan halktan uzaktı, muhtemelen kilometresi uzun yolda yapıldı. Camlar filmli, eski başkan vatandaşla göz göze gelmeyi sevmezdi. Nakit ihtiyacından acil satılık, belediyenin çok borcu var. Piyasada tanınan, bilinen bir araçtır. Tüm ilgiyi üzerinizde toplayabilirsiniz. İstediğiniz ustaya gösterebilirsiniz, zaten Gelibolu Küçük Sanayi Sitesi esnafı arabayı yakından tanır. Yedek anahtarını bulamadık, eski başkana sormak lazım. 25.000 TL tramer kaydı var. Sol çamurluk değişen. Araç başında pazarlık yapılır. Takas yalnızca halka hizmet edecek Mobil İkram Araçları ile yapılır." Seçimden önce vatandaşlara söz verdiklerini hatırlatan Belediye Başkanı Dr. Ali Kamil Soyuak, “Çünkü bu kadar borcu olan bir belediyenin bu kadar lüks aracı kullanmaya hakkı olmadığını düşünüyoruz. Daha doğrusu bu aracı satarak biz hizmet aracı olarak değerlendirip, vatandaşlarımıza daha çok yararı olacağını düşünüyoruz. İnternette aracı satışa çıkardığımızda şöyle şeylerde duyduk. İşte bu belediyenin arabası, resmi araç satılamaz, ihaleyle olması gerekir diye söylemlere şöyle cevap vermek istiyorum. Bu araç Gelibolu Kent şirketine ait bir araç. Araç şirkete ait olduğu için biz bunu esasında ihale olmadan da satabiliriz. Ama biz bunu doğru fiyatlanması adına baktığınızda açık arttırmayla satışını yapacağız. Bizim Kent şirketini almamızın bir süreci var. Bugün itibariyle bitti. Bugünden itibaren biz bu aracı açık arttırma sürecini başlatarak doğru fiyatla, mevcut makam aracımızı satarak, vatandaşlarımıza daha doğru hizmet vereceğimiz diğer araçlarla Gelibolu’muza kazandırmış olacağız” dedi. Gelibolu Belediyesi makam aracının satışa çıkarıldığı ilandaki dikkat çeken ifadeleri de değerlendiren Başkan Soyuak, sözlerine şöyle devam etti: “Derdimiz bir anlayışı anlatmak. Geçmişin Gelibolu’ya bakışını anlatmanın derdindeydik. Biz esasında buradaki anlayışı değiştirmenin derdindeyiz. Anlayışı değiştirmenin derdinde olduğumuz için geçmişle, bugüne bizim bakış açışımızla, geçmişin bakışını kıyas edilmesi adına bu söylemleri geliştirmek istedik. Biraz nükte olsun, biraz esprili olsun, biraz insanları gülümsetsin istedik. O yüzden o söylemlerimizi geliştirdik.” Soyuak, “Coğrafya adına baktığınızda, Gelibolu’nun geçmişine baktığınızda 4 bin yıllık bilinen tarihine baktığınızda güçlü, kudretli, etkin, bölgesinde aksiyonel bir kent iken, şimdi ne yazık ki, maaşlarını ödeyemeyecek noktada olan, ne yazık ki, 238 milyon borcu olan, ne yazık ki organizasyon kabiliyetini tamamen yitirmiş bir belediye. Kentten belediyeye düşmüş. Koskoca kent olabilme potansiyeli varken, artık belediyenin kendini yönetememesini konuşur hale gelmişiz. İlk önce belediyenin kendisi yöneten, güçlü bir belediyeyle ardından güçlü bir kentin, bölgede örnek olan bir kentin, değişimin öncüsü olan bir kentin, turizm merkezi olan bir kent olması için elimizden geleni yapacağız. Hayalimiz bu, Türkiye’ye de örnek olmak. Seçim süreci inanılmaz bir süreçti. Son seçimleri dikkat ederseniz Türkiye’de ne yazık ki AK Partili birçok belediyeyi kaybettik. Burası sosyolojisi zor bir yerdir. Sosyolojisi zor bir yer olmasına rağmen biz burada AK Parti’nin adına baktığımızda bir zaferle noktalamış olduk. Bu süreçte bize destek olan, emek veren Sayın Vekilimiz Ayhan Gider’e, Sayın eski Vekilimiz ehmet Daniş’e, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir’e teşekkürlerimizi sunarız. Herkesin eşit olduğu, her ideolojinin ötekileştirmediği samimi, içten birbirimizi kucakladığımız, yardım ettiğimiz güzel bir Gelibolu kurmak istiyoruz. Bütün vatandaşlarımızın desteklerini bekliyoruz” diye konuştu. Gelibolu Belediyesi’nde makam aracı olarak kendi özel aracı olan TOGG’u kullanacağını kaydeden Soyuak, “Özel aracı zaten TOGG. Hem elektrikli olmuş olması nedeniyle daha az maliyetli olmuş olması nedeniyle, hem de ücretsiz olarak belediyenin kullanmasını sağlayacağız. Kendi makam aracı kullanınca, daha güvene hissediyorum. Aracımla beraber belediyeye hizmet etmiş olacağız. TOGG zaten gururumuz. Bizim içinde önemli, Gelibolu Belediye Başkanlığı makam aracı TOGG olmuş olması da imaj açısından çok daha önemli ve değerli olacağını düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Denizli Türk Dünyası PAÜ’de buluştu Pamukkale Üniversitesi’nde (PAÜ) Uluslararası Türk Dünyasında Değerler ve Kültür Aktarımı Sempozyumu gerçekleştirildi. PAÜ Altay Toplulukları Dil ve Kültürleri Uygulama ve Araştırma Merkezi (ALTAY DİLMER), Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü, Denizli Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu (DSBMYO) ile paydaşlığını Almatı Eğitim Ataşeliği, El-Farabi Kazak Millî Üniversitesi, Türk Tarih ve Kültür Vakfının (TÜRKTAV) ve Avrasya Yazarlar Birliği’nin üstlendiği Pamukkale Üniversitesi Hierapolis Konferans Salonunda gerçekleşen sempozyumda Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nergis Biray, çocukların milli ve kültürel değerlere sahip çizgi filmler ve dizi filmlerin rolü, kültür aktarımının önemine değindikten sonra sempozyumun düzenlenmesine katkı sağlayan tüm paydaşlara teşekkürlerini sundu. Almatı Başkonsolosu Evren Müderrisoğlu, Türk Dünyasındaki kültür politikaları ve kültürel değerlerin Türk topluluklarının bütünleşmesindeki önemi üzerinde durdu. Kazakistan Cumhuriyeti Denizli Fahri Konsolosu Okan Oğuz konuşmasında, Türk dünyasının ortak mirasının gelecek kuşaklara taşınmasında kültür aktarımının önemini vurguladı. Kazakistan Almatı Eğitim Ateşesi Ayhan Korkmaz, Türk Dünyasının ortak mirasının önemli değerleri olan Dede Korkut ve Oğuz Kağan gibi şahsiyetlerin çizgi filmler aracılığıyla Türk çocuklarına ve tüm dünya çocuklarına tanıtılması gerektiğini belirtti. PAÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Durmuş Akalın ise konuşmasında Pamukkale Üniversitesi olarak bu sempozyuma ev sahipliği yapmaktan onu duyduklarını ve küreselleşen dünyada kültür politikalarının belirlenmesi açısından bu tür sempozyumların önemini ifade etti. Sempozyum, açış oturumundan sonra bilimsel oturumlarla devam etti. Bilimsel oturumlarda Azerbaycan, Türkmenistan, Özbekistan, Kazakistan, Kırgızistan ve ülkemizden bilim insanları ve animasyon, çizgi film, reklamcılık ve eğitim, radyo, televizyon ve sinema alanlarındaki uzmanlar tarafından kültür aktarımı konusunu sinema, çizgi film, dizi film, dil, edebiyat, tarih ve turizm gibi çeşitli alanlarda ele alan çalışmaları sunuldu. Sempozyumda yüz yüze 4, çevrim içi 7 olmak üzere, iki gün süresince 11 oturum, 65 katılımcı ile toplamda 56 bildiri sunuldu. Sempozyumda Türk kültür ve değerler aktarımı konusunda yapılması gerekenlere ışık tutmak ve farkındalık oluşturmak, yol gösterici olabilecek kültür aktarım araçlarına (yazılı, sözlü, taşınabilir, somut olan ve olmayan vd.) ve ögelerine vurgu yapmak, bu ögelerin doğru kullanımı ve yaygınlaşmasını sağlamak hedeflendi.