GENEL - 05 Nisan 2012 Perşembe 12:52

AVUKATLARDAN `YARGI` ELEŞTİRİSİ

A
A
A
AVUKATLARDAN `YARGI` ELEŞTİRİSİ

Adana Barosu Başkanı Aziz Erbek, Türkiye`deki `özel yetkili mahkemeler`in evrensel hukuk ilkeleriyle çeliştiği, olağan olmayan bir yargılama yöntemi olduğunu ifade ederek, bu mahkemelerin savunma hakkının kısıtlandığı, silahların eşitliği ilkesini zedelediği için kaldırılması gerektiğini belirtti.
`Avukatlar Haftası` kapsamında Adana Barosu`nda düzenlenen törende konuşan Erbek, uluslararası alanda hukukun üstünlüğünün geri plana bırakıldığı, demokrasilerin tartışıldığı bir süreç yaşandığına dikkat çekti. Ortadoğu ülkelerinde `bahar` ya da `devrim` olarak nitelendirilen değişimlerin, bölge halklarının çıkarlarına yönelik bir değişim olmadığının ortaya çıktığı yorumunda bulunan Erbek, Türkiye`nin tüm bu senaryoların içine çekilerek, komşu ülkelerle gerginlik oluşturulmaya, roller biçilmeye
çalışıldığını öne sürdü. Erbek, "Cumhuriyetimizin kuruluşundan beri bağımsızlığa önem vermiş bir ulus olarak, `yurtta barış dünyada barış` ilkesini hayata geçirmiş olan devlet yapılanmamızın da bu tür girişimlere prim tanımayacağını düşünüyoruz" diye konuştu.
"ÖZEL YETKİLİ MAHKEMELER KALDIRILMALI"
Erbek, Türkiye`de bir süre önce başlatılan ve hala devam eden hukuk sistemindeki değişikliklerin, artık gündelik hayatı, yargıyı ve savunmayı etkilediğinin altını çizdi. CMK`nın 250. maddesi kapsamında oluşturulan; `özel yetkili mahkemeler`in evrensel hukuk ilkeleriyle çeliştiği ve olağan olmayan bir yargılama yöntemi olduğu ve yargılamada savunma hakkının kısıtlandığı yorumunda bulunan Erbek, "Silahların eşitliği ilkesi zedelendiği için `özel yetkili mahkemeler` kaldırılmalıdır. Yargıda güven duygusunun
yerleşmesi için uygulama birliğinin sağlanması artık kaçınılmaz. Böylece toplumumuzda ve medyada en çok tartışılan ve hala gündemimizi işgal eden siyasetin yargıya etkisi konusundaki kaygıların da giderilmesi noktasında ciddi bir adım atılmış olacak" dedi.
"DEMOKRASİNİN GÜÇLENMESİ İÇİN YARGI BAОIMSIZLIОI ŞART"
Demokrasinin güçlenmesi için yargı bağımsızlığının tam olarak sağlanmasıyla birlikte savunmanın da özgür ve bağımsız yönünün güçlendirilmesinin bir zorunluluk olarak öne çıktığını anlatan Erbek, Anayasa değişikliği konusundaki tartışmalara da değindi. Erbek, "Mevcut Anayasa`da değişiklik yapılmasına yönelik tartışmalar, en çok biz hukukçuları ve hak arama özgürlüğünün uygulayıcıları olarak biz avukatları ilgilendiriyor. Bu nedenle de anayasamızda yer alan Cumhuriyetimizin niteliklerini oluşturan
demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olma özelliklerini koruyan ve bu yöndeki ilkelerimizle çelişmeyen değişiklikler gündeme getirilebilir. İnsanın, temel hak ve özgürlüklerinin herhangi bir engelli karşılaşmadan kullanabilmesi için engeller kaldırılmalı. Ancak ülkemizin birlik ve bütünlüğünün zedelenmemesi gerektiğinin önemine özen gösterilmeli" ifadesini kullandı.
"YENİ HMK İLE HAK ARAMA ÖZGÜRLÜОÜNE DARBE VURULUYOR"
`Avukatlık Kanunu`ndan yapılması düşünülen değişikliklere dikkat çeken Aziz Erbek, Türkiye`deki avukat sayısının her geçen gün arttığını, bugün ülkenin içinde bulunduğu ekonomik koşulların, avukatların meslek yaşamını ve yaşam standardını etkilediğini anlattı. Erbek, artan hukuk fakültesi sayısı, avukatların görevini yerine getirmesinde çeşitli farklılıkları da beraberinde getirdiğini belirterek, konuşmasını da şöyle sürdürdü; "Bu nedenle mesleğin vakarına yaraşır bir donanımla avukatlığa hazırlanabilmek
için iyi bir staj eğitimine ve ayrıca `Avukatlık Sınavı` yapılmasına ihtiyaç olduğuna inanıyoruz. Yeni HMK`nın uygulamaya konulması nedeniyle hukuk davalarında yaşanan ve hak arama özgürlüğüne darbe vuran uygulamalar için ek yasal düzenlemeler getirilmeli. Sorunları aşabilmek için vatandaşın dava açmasına engel olacak gider avansının kapsamı daraltılmalı. Çoğu zaman davaların esasını oluşturan bilirkişi delil avansının, dava açıldıktan sonra gerektiğinde tahsilinin yapılması sağlanmalı".
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kahramanmaraş Başkan Görgel: “Yangının büyük bölümü kontrol altına alınmış durumda” Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel, ahşap ve mobilya imalatı üzerine faaliyet gösteren fabrikada çıkan yangınla ilgili olarak “Yangının büyük bölümü kontrol altına alınmış durumda. Allah’tan yangın can kaybına yol açmadı, herhangi bir kaza ve sıkıntıya yol açmadan yangını söndüreceğiz” dedi. Kahramanmaraş’ta ahşap ve mobilya imalatı üzerine faaliyet gösteren fabrikadaki alanda incelemede bulunan Başkan Görgel, yetkililerden bilgi alıp fabrika sahiplerine ve yakınlarına geçmiş olsun dileklerini iletti. Yangının büyük bir bölümünün kontrol altına alındığını ifade eden Başkan Görgel, “Burası büyük bir mobilya fabrikası, bize gelen ihbarın ardından kısa sürede gelip yangını söndürmeye çalışıyoruz. Yangının büyük bölümü kontrol altına alınmış durumda. Kimyasal maddelerin de olduğu için yangının söndürmek kolay değil. Gerçekten arkadaşlarımız büyük bir özveri ile çalışıyor. Biraz önce kum ocağı atölyemizde kaza meydana geldi, bir kardeşimiz canımız vefat etti. Ne yazık ki zor bir gece geçiriyoruz. Allah’tan yangın can kaybına yol açmadı, herhangi bir kaza ve sıkıntıya yol açmadan yangını söndüreceğiz” dedi. Başkan Görgel, yangın söndürme çalışmalarına itfaiye daire başkanlığının ekiplerinin yanı sıra orman bölge ve emniyet teşkilatının da destek verdiğini ifade etti.
İstanbul Akademisyenin kızını sözlü taciz ettiği ileri sürülen kadına adli işlem başlatıldı Türk-Alman Üniversitesi Akademisyeni ve Akşam Gazetesi yazarı Tacettin Kutay’ın 6 yaşındaki kızını sözlü taciz ettiği ileri sürülen kadın hakkında "Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama-Hakaret" suçlarından adli işlem başlatıldı. Kutay, olaya ilişkin sosyal medya hesabından videolu bir paylaşım yaparak şunları kaydetti: “6 yaşındaki kızım Fulya ile Göztepe’de yürüyorduk. İlahi söylemek istedi ve ’Ey aşıkı dildade’ okumaya başladı. ’Lailahe illallah Muhammedurrasulullah’ derken videodaki kadın yanımızdan geçiyordu. Durdu ve Fulya’ya ’Bunları size nerede öğretiyorlar anaokulunda mı?’ diye sordu. ’Ben öğretiyorum’ dedim. ’El kadar çocukların beynini bu saçmalıklarla yıkıyorsunuz. Ben üniversite hocasıyım, siz ne cahil insanlarsınız’ dedi. Bu gemi azıya almışlık, şuursuzluk sokak ortasında altı yaşında çocukları sözlü taciz etmeye kadar vardı. Varın gerisini siz hesap edin.” Edinilen bilgilere göre, Kutay’ın polisi araması üzerine M.G. (73) isimli şüpheli işlemler için karakola götürülürken her iki taraf da birbirinden şikayetçi oldu. Emekli hemşire olduğu öğrenilen M.G. hakkında "Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama- Hakaret" suçlarından, Kutay hakkında ise "Hakaret" suçundan adli işlem başlatıldı. Dosyaları ikmalen adliyeye gönderilen şahıslar adli makamlarca karakoldan serbest bırakıldı.