GENEL - 20 Nisan 2018 Cuma 16:27

Müsteşar Yardımcısı Ahmet Güldal projeleri anlattı

A
A
A
Müsteşar Yardımcısı  Ahmet Güldal projeleri anlattı

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ahmet Güldal Erzincan’a gelerek, Erzincan’da tarım ve hayvancılık alanında ki gelişmeler, yapılması planlanan ve yapılacak olan projeler üzerine ilgili birimlerle bir basın toplantısı düzenledi.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ahmet Güldal Erzincan’a gelerek, Erzincan’da tarım ve hayvancılık alanında ki gelişmeler, yapılması planlanan ve yapılacak olan projeler üzerine ilgili birimlerle bir basın toplantısı düzenledi.


Toplantıda özellikle tarım ve hayvancılık alanında yapılması planlanan projeler masaya yatırıldı. Müsteşar Yardımcısı Ahmet Güldal, Erzincan için önemli projelerin yolda olduğunun müjdesini vererek, ihtiyaçlara en ısa zamanda cevap verdiklerini söyledi.


Müsteşar Yardımcısı Güldal toplantının açılış konuşmasında; “Bir önceki gelişimizde göreve başladıktan kısa bir süre sonra gelmiştik. O zaman böyle bir plan düşündük dedi ki madem biz bu görevdeyiz Erzincan da bizim için memleketiniz canımız ciğerimiz hemşerilerimiz Ankara’ya onlar her zaman kapımız açık mutlaka geleceklerdir geliniyor da görüşüyoruz ama 2 ayda bir çok geçirmeden 3 ay bulmadan bu süreçler içerisinde biz Erzincan’da zaman zaman bir araya gelip, Erzincan ekonomisi için çok önemli olan tarımın hayvancılığın kırsal kalkınmanın yatırımlarını bakanlığımızın yatırımlarını faaliyetlerimizi il müdürlüğümüzün ihtiyaçlarını sizlerle paylaşıp dinleyip notlarımızı aldık. Burada belki çözebileceğimiz sorunlar olabilir buradayken olmazsa Ankara’da bakanlıkta veya bizim bakanlık dışındaki bazı kurumlarda girişimler yaprak görüşmeler yaparak, sorunları çözüp zamanı hızlı kullanıp, zamanı iyi kullanıp en efektif bir şekilde Erzincan’ın ekonomisinde tarım ekonomisine hayvancılık üretimine katkısını ekonomik katkısını arttırmak için bir eylem yapalım, bunu da hep beraber yapalım. Tüm hemşerilerimizle beraber yapalım. Tabii burada evvelen birde şunu ifade etmem gerekiyor. Özellikle Sayın Başbakanımız Beyefendinin Erzincan için öngörmüş olduğu büyük yatırım programları projeleri söz konusudur. Bunların bir kısmı bizim bakanlığımızı ilgilendirmektedir. Bir kısmı bakanlığımızın ilgili kuruluşların ilgilendirmektedir. Biz bu yatırımların da sürecini bakanlıkta Ankara’da sıkı bir şekilde takip etmekle görevliyiz. Elbette buradaki yansımasını buradaki gerçekleşmeyi de izlemek ve aradaki koordinasyonu kurmak da bizim görevimiz. Öncelikle o projeler olmak üzere bakanımızın diğer yatırımlarını hedeflerini buraya azami şekilde yansıtmak istiyoruz. Yani Erzincan’ın Türkiye Cumhuriyeti Tarım Bakanlığı bütçesinden alacağı katkıyı göreceği ilgiyi en yüksek noktada tutmak bizim elimizde. Bu talep sizden gelir bizden gelir öneri olarak gayret olarak talep olarak ama bir şekilde bu koordinasyonu kurmamız lazım. Bu bir nevi tarım koordinasyon kurulu olarak da değerlendirilebilir. çok değerli sayın valimizin, belediye başkanımızın, il müdürümüzün ve buradaki bakanlığımız kuruluşlarının temsilcilerinin elbette sivil toplum kuruluşları ile beraber yapacakları değerlendirmeler bizden isteyecekler talepleri biz de bakanlıkta en etkili bir şekilde izlemek ve takip etmek üzere kendimizi görevli olarak görüyoruz. Bu vesileyle ben sayın bakanımızın, müsteşarımızın, bakanlıktaki tüm bürokrat arkadaşlarımızın selamlarını sevgilerin de sizlere iletmiş olayım. Buraya genel müdür bitkisel üretim genel müdür yardımcımız Ahmet Dallı Bey ile geldik, oda hemşehrimiz sayılır Erzincan’ın Kemaliye ilçesi menşeilidir kendisi. Yine benim ziraat mühendisi arkadaşım danışman arkadaşım Mehmet Karaca Beyle geldik. Ama hayvancılık noktasında kırsal kalkınma noktasında tarım reformunu ilgilendiren gıda kontrol ilgilendiren tüm konularda da bizim oldukça yeterli sayılabilecek bilgilerimiz vardır. Buradan alacağımız notları da bakanlıkla çok kısa sürede muhataplarına aktarıp sizlere dönüşünü sağlamak istiyoruz. Tabi bizim bakanlık olarak Erzincan’da evvelinde yaptığımız planladığımız yatırımlardan bir tanesi fiziki olarak Tarım İl Müdürlüğünün yenilenmesi. Yeni bir Tarım İl Müdürlüğü kurulması noktasında bu süreç devam ediyor. Murat Bey’den aldığım bilgiye göre bakanlıkta takip ettiğimiz kadarıyla projenin değerlendirmesi söz konusu şu anda. En kısa zamanda ihaleye çıkılması da bekleniyor bunu da süreci takip ediyoruz. Yine bir hipodrom yapılma programı söz konusu. Bununla ilgili bir çalışma bakanlığımızda devam ediyor. Tabi bu süreçler başlangıçta biraz ağır gider ama ihale süreci başladıktan sonra son derece hızlanacaktır. Çünkü başlangıçta diğer kurumları ilgilendiren veya kaynak bütçe konusunu temin etmekte biraz zaman gerekiyor. Yine Bizim hayvancılık için çok önemli gördüğümüz yatırımlardan bir tanesi Mera ıslahı çalışmalarımız. Erzincan için büyük bir hedef koyduk. 2018 yılı, 2019 yılı ve 2020 yılı için 50 Bin dekarlık bir mera ıslahı programını aldık. Bunu bir dahaki gelişinde inşallah bir sonraki bayramdan sonraya tekabül edebilir açılışını yapmayı planlıyoruz. Yine sayın Başbakanımızın deklare ettiği tarıma dayalı besi Organize Sanayi Bölgesi kurulması noktasında da 2020 yılına kadar faaliyete geçmesi bekleniyor. Bu noktada da çalışmalar sürmekle beraber, Sera Organize Sanayi Bölgesi olarak da adlandırılan bir alan söz konusu. Bununla ilgili çalışmaları sürecek. Bizim Erzincan’a gönderdiğimiz bütçe içerisinde il müdürlüğümüzün yaptığı güzel çalışmalar var. Kuru fasulye ve nohudun geliştirilmesi yaygınlaştırma projesi. Bunu da herhalde tohumlar çiftçilere teslim edildi. Projeler devam ediyor, çiftçilerin teknik bir şekilde üretim yapmaları için de eğitimleri sürüyor. Yine arıcılık alet ekipman için 200 bin TL yatırım ile alet ekipman dağıtıldı. Ayrıca Havza bazlı meyvecilik projesinde 3 milyon TL yatırımla bir proje çalışması etüt aşamasında. Bizim 2018 yılında ilan ettiğimiz bir program var. Özellikle buzağı kayıplarının önlenmesi noktasında. Bu proje kapsamında ülke genelinde tüm doğan buzağılar ve döl tutmayan hayvanların, izlenmesi takip edilmesi ve problemlerin ortadan kaldırılması hedefleniyor” diyerek konuşmasını sürdürdü.


Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ahmet Güldal’ın açıklamalarının ardından soru cevap bölümüne geçildi. Erzincan’ın tarım hayvancılık alanında ne gibi ihtiyaçların olduğu konusunda görüş alışverişinde bulunuldu.


Düzenlenen basın toplantısına Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ahmet Güldal’ın yanı sıra Erzincan Belediye Başkan Yardımcısı Karabey Atıcı, Erzincan İl Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Murat Şahin, Erzincan İl Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdür Yardımcısı Naci Gün, Erzincan Damızlık Sığır yetiştiricileri Birliği Başkanı Faruk Günay, Erzincan Damızlık Koyun ve Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı İbrahim Karakuş, Ziraat Odası Başkanı Tamer Geyik ve birçok davetli katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Dünya pazarında Türk Kuruyemişi ve kuru meyve tercihi yükseliyor 3 kıtada yer alan 30 farklı ülkeye Türkiye’den kuruyemiş ve organik ürünler ihraç ediliyor. Kuru meyve kategorisinde, tüketicilerin ilk tercihi genellikle kayısı olurken, kuruyemişte ise Antep fıstığı öne çıkıyor. Açılış konuşmasını Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yaptığı Uludağ Ekonomi Zirvesi Sapanca’da devam ediyor. Bu yıl 13’üncü kez düzenlenen zirve, Türkiye ve dünya genelinden birçok iş dünyası lideri ve akademisyeni ağırlıyor. Dün açılış konuşmaları ve ilk gün oturumlarının olduğu zirve, bugün ise çeşitli paneller ile devam ediyor. İş insanları sektörleri ile alakalı konuları zirvede değerlendirirken, kuru yemiş ve kuru meyve ihracatındaki artış dikkat çekti. 3 kıtada yer alan 30 farklı ülkeye Türkiye’den kuruyemiş ve organik ürünler ihraç ediliyor. Kuru meyve kategorisinde tüketicilerin ilk tercihi genellikle kayısı, kuruyemişte ise Antep fıstığı olduğu ifade edildi. Türk ürünlerini diğerlerinden ayrılan en büyük özelliği ise organik tarım yöntemlerine dayalı olarak üretilmeleri oluyor. Organik tarım yöntemlerine dayalı olarak yetiştirilen Türk organik kuru meyve ve kuruyemişi global pazarda daha fazla tercih edilmeye başlandı. 3 kıtada yer alan 30 farklı ülkeye Türkiye’den kuruyemiş, kuru meyve ve bakliyat ihraç ettiklerini belirten Orgibite CFO’su Gökçen Şeker, Türkiye’den ihraç ettikleri ürünlerin genel profili hakkında bilgi vererek, tüketicilerin kuru meyve kategorisinde kayısı ve kuruyemişte Antep fıstığını tercih ettiğini dile getirdi. Ayrıca, Türk ürünlerinin diğerlerinden ayıran en önemli özelliğin organik tarım yöntemlerine dayalı olarak üretildiğinin altını çizdi. “En büyük fark organik tarım yöntemlerine dayalı olarak yetiştirilmeleri” Panel sonrası açıklamalarda bulunan Gökçen Şeker, Türkiye’den ihraç edilen kuru meyve ve kuruyemişlere en yoğun talebin Amerika Birleşik Devletleri’nden geldiğini belirtirken, Avrupa Birliği ülkeleri, Orta Doğu ve Asya pazarlarındaki ülkelerin de Türk ürünlerine ilgi gösterdiğini vurguladı. Türkiye’nin tarımsal potansiyeli ve ürün kalitesinin global pazarda rekabet avantajı sağladığını ifade eden Şeker, Türkiye’den 30 farklı ülkeye kuru meyve, kuruyemiş ve bakliyat gönderdiklerinin altını çizdi. Şeker, ayrıca ürün portföyleri içinde en çok tercih edilenin kuru meyve kategorisinde kayısı, kuruyemiş kategorisinde ise Antep fıstığı olduğunu belirtti. Türk organik ürünlerinin diğerlerinden farkının, organik tarım yöntemlerine dayalı olarak yetiştirilmesi olduğunun önemini anlatan Şeker, "Sağlık bilincine sahip tüketicilerin tercih sebebi haline geldi. 2023 yılında hem organik hem de konvansiyonel ürün ihracatında önemli bir artış yaşandı. Bu artışın devam edeceğine inanıyoruz. 2024’ün ikinci yarısı ve 2025 yıllarında organik kuru meyve, kuruyemiş ve bakliyat ihracatını artırarak global pazardaki varlığımızı güçlendirmeyi hedefliyoruz" dedi. “Dijital dönüşüm ile dünyada rekabet gücümüzü artırdık” Dijital dönüşümün, hem iç pazarda hem de dış pazarda rekabet gücünü artırdığını vurgulayan Şeker, "Dijital platformlara yapılan yatırımlarımızla, online satış kanalları ve dijital pazarlama stratejileri sayesinde organik ürünlerimizin geniş kitlelere ulaşmasını sağladık. Bu durum, hem müşteri memnuniyetini hem de operasyonel verimliliği artırmamıza imkan tanıdı. Dijitalleşme, tüketicilere daha hızlı ve etkili bir şekilde ulaşmamızı ve onların ihtiyaçlarını daha iyi anlamamızı sağlıyor. Ayrıca, Türk kuru meyve, kuruyemiş ve bakliyatlarının dünya genelinde tanınırlığını ve talebini artırmaya yönelik pazarlama stratejilerimizde de dijitalleşme önemli bir rol oynamaktadır" diye konuştu. “Organik ürünlerin sertifikalandırılması” Gökçen Şeker, pazarlama ve markalaşmanın önemine vurgu yaparak, "Türk organik ürünlerinin tanınırlığını artırdık. İhracat rakamlarını artırmak için, kalite standartlarının yükseltilmesi ve pazar çeşitliliğinin önemli olduğunu biliyoruz. Markalaşma çalışmalarını önemseyerek lojistik süreçlerde de verimliliği arttırdık. Ar-Ge yatırımları ve yeni pazarlara açılım da ihracatı artırmak için etkili stratejilerdir. Bununla birlikte, organik ürün ihracatını artırmak için, sektör olarak organik tarımın teşvik edilmesi ve organik ürünlerin sertifikalandırılması önemli. Pazarlama ve markalaşma çalışmalarıyla organik ürünlerin bilinirliğinin artırılması ve yeni pazarlara açılım sağlanması gerekmektedir" şeklinde konuştu.
Çanakkale Deprem bölgesindeki köy çocukları için verilen konsere, bilet yerine ayakkabıyla girdiler Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi tarafından “Müzikle Umuda Yolculuk” konseri gerçekleştirildi. Konsere gelenler, deprem bölgesindeki köy çocukları için verilen konsere, bilet yerine ayakkabıyla girdiler. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi, İletişim Fakültesi, Kurumsal İletişim Direktörlüğü ve Sosyal Sorumluluk Projeleri Koordinatörlüğü tarafından ortaklaşa organize edilen “Müzikle Umuda Yolculuk” konseri düzenlendi. Konsere, seyirciler, bilet yerine 28-42 numara yeni spor ayakkabı ile giriş sağladı. Bu ayakkabılar köy okullarındaki çocuklara ulaştırılacak. Bu konserle birlikte, ihtiyaç sahibi çocuklara yardım edilmesi amaçlanıyor. Konseri Çanakkale Belediye Başkanı Av. Muharrem Erkek, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu, Çanakkale İl Emniyet Müdürü Selim Arıcı, Sosyal Sorumluk Koordinatörü Doç. Dr. Hicran Özlem Ilgın, akademisyenler, öğrenciler ve çok sayıda öğrenci izledi. Sosyal Sorumluk Koordinatörü Doç. Dr. Hicran Özlem Ilgın, “Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi toplumsal faaliyetlerinden bir yenisini daha gerçekleştiriyor. Şahane bir konser verilecek. Konserde temel amacımız köy okullarındaki öğrenciler için izleyici, dinleyicilerden birer spor ayakkabı getirmesini istedik. Bugün gelen misafirlerimiz bilet yerine spor ayakkabı getirdiler. Bu ayakkabılar bayramdan önce köy okullarındaki minik öğrenciler ile buluşturulacak. Konserde müzik ve sahne sanatları fakültesi orkestrası ile barış koromuz sahne alacak” dedi. Projeye spor ayakkabı ile destek vererek, konseri izlemeye gelen Osman Acar, “İhtiyacı olan çocuklar için bu birlikteliğin sağlanmış olması çok önemli. Bizde çorbada ki tuz misali bu katkıyı yapabildiğimiz için kendimizi çok mutlu hissediyoruz” diye konuştu.