GENEL - 28 Eylül 2020 Pazartesi 08:39

Erzincan Barosu, Adli Yardım ve Kadın Hakları Merkezi ile vatandaşa destek veriyor

A
A
A
Erzincan Barosu, Adli Yardım ve Kadın Hakları Merkezi ile vatandaşa destek veriyor

Erzincan Barosu, Mer Plaza’da bulunan baro binasında, maddi durumu avukat masraflarını karşılamaya yetmeyen vatandaşlara ücretsiz hukuki destek veriyor.

Erzincan Barosu, Mer Plaza’da bulunan baro binasında, maddi durumu avukat masraflarını karşılamaya yetmeyen vatandaşlara ücretsiz hukuki destek veriyor.


Bünyesinde Kadın Hakları Merkezi’ni de barındıran hizmet binası, şiddet mağduru kadınlar için de çalışmalarını sürdürüyor.


Baro Başkanı Avukat Adem Aktürk, "1 yıl öncesine göre başvurularda ve kabullerde yaklaşık yüzde 10 artış var. Erzincan’da ücretsiz hukuki yardım hizmetine başvuran vatandaş sayısı 2018 yılı ile Eylül 2020 arası toplam 388 kişi oldu. Başvuruların yarısından fazlası boşanma davaları için oluyor. Bizim pozitif ayrımcılık yaptığımız yargılama biçimlerinden biri boşanma davaları ve 6284 sayılı uzaklaştırma kararına ilişkin başvurular" dedi.


Aktürk, Adli Yardım Merkezi’nin yapısı ile ilgili, "Biz seçilir seçilmez 2016 yılında burada bir dönüşüm gerçekleştirdik. Burayı bir adli yardım ve eğitim merkezi haline getirdik. Burada ayrıca 160 kişilik bir konferans salonumuz var, stajyer meslektaşlarımızın dersleri orada görülüyor, bunun dışında kadın hakları merkezinin bütün toplantıları ve faaliyetleri ve adli yardım merkezinin iç eğitimleri bu salonda gerçekleşiyor" açıklamalarında bulundu.



“Başvuranların kendini güvende hissetmesini istiyoruz”


Aktürk, "İdari olarak yaptığımız değişiklikle, Erzincanlı hemşehrilerimizi iki ayrı birime gitmekten kurtardık, gelen vatandaşlarımıza ücretsiz çay, kahve hizmeti veriyoruz, hatta çocuklarıyla gelenlerin çocuklarını burada hediyelerle karşılıyoruz, mümkün mertebe adliyenin soğuk yüzünü burada değiştirmeye çalışıyoruz. Burası hukuki yardım için bize başvuranların bir aile sıcaklığında ve kendilerini güvende hissedecekleri bir ortamda sorunlarını anlatabildikleri ve çözüm bulabildikleri bir yer haline geldi" dedi.



“Burası, kadınların hayata tutunmasını sağlayacak yolu gösteren bir koordine merkezi”


Burada, hem ekonomik hem psikolojik olarak yıpranmış kadınlara hizmet veriyoruz çünkü genellikle boşanmalar ve nafakalar için başvuru alıyoruz ve gelen kadınların neredeyse tamamı şiddete maruz kalmış kadınlar oluyor. Burada mahrem bir alanda kendilerini ifade ediyor olmak bu kadınlar için çok önemli, çünkü büyük bir kırılganlıkla buraya gelerek bizimle en mahrem şiddet sebeplerini paylaşıyorlar. Burası, hukuki desteğin yanında, tüm kurumlar arasında koordinasyonu sağlayan, kadın kira yardımı için nereye başvurmalı, sığınma evlerine nasıl yerleşebilir, çocukları için sosyal yardımlaşmadan nasıl yardım alabilir gibi konularda da bilgiler vererek onların hayata tutunmalarını da sağlayacak bir koordine merkezi gibi de düşünülebilir" diye konuştu.



Hizmetin kalitesi eğitimlerle artırılıyor!


“Verdiğimiz hizmetin kaliteli olmasına çok önem veriyoruz” diyen Aktürk, "Meslektaşlarımızı meslek içi eğitimlerle eğiterek daha kaliteli hizmet vermelerini sağlıyoruz, aynı zamanda toplumsal cinsiyetle ilgili eğitimlere de başladık" şeklinde konuştu.



“Şiddet mağduru kadınların yalnızca kimliğiyle gelmesi yeterli”


Aktürk, “Adli yardım çatısı altında kadın hakları merkezimiz yaklaşık bu binada 4 yıldır faaliyet gösteriyor, amacımız şiddet mağdurlarına hukuki destek sağlayarak anında hizmet vermek, aynı zamanda diğer resmi kurumlarla işbirliği sağlıyoruz, kadınlar bize müraacat ettiğinde öncelikle kadınlarımıza hukuki destek sağlıyoruz, koruma kararlarıyla ilgili düzenlemeleri sağlayarak güvende olmaları için çabalıyoruz, adres gizliliği talepleri doğrultusunda destek oluyoruz. Bunun için önemli olan kendilerinden herhangi bir belge istenmemesi yani şiddet mağduru kadın bize geldiğinde kimliğiyle birlikte başvuru yapması yeterli" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon Prof. Dr. Tevfik Özlü: “Sabahları uykudan uyandıran nefes darlığına dikkat” Astımın ihmal edildiği takdirde ölüme yol açabileceğini belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, “Eğer zaman zaman bilinen veya bilinmeyen tetikleyici faktörlerle ortaya çıkan; tedaviyle veya tedavisiz bir süre sonra gerileyen, ama sık sık tekrarlayan, özellikle sabaha karşı sizi uykudan uyandıran nefes darlığı, hışıltılı solunum, öksürük ve göğüste sıkışma hissi gibi yakınmalarınız varsa sizde astım olabilir” dedi. Ülkemizde her 4-5 evden birisinde bir astımlı hasta bulunduğunu işaret eden Medical Park Karadeniz Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, Dünya Astım Günü nedeniyle uyarılarda bulundu. “Astım ölümleri, diğer pek çok hastalıktan ölümlere göre çok daha genç ölümlerdir” Astım tedavi edilmediğinde kişinin yaşam kalitesini çok bozduğunu ve bazen ölümlere neden olabileceğinin altını çizen Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, “Astım ölümleri, diğer pek çok hastalıktan ölümlere göre çok daha genç ölümlerdir. Eğer zaman zaman bilinen veya bilinmeyen tetikleyici faktörlerle ortaya çıkan; tedaviyle veya tedavisiz bir süre sonra gerileyen, ama sık sık tekrarlayan, özellikle sabaha karşı sizi uykudan uyandıran nefes darlığı, hışıltılı solunum, öksürük ve göğüste sıkışma hissi gibi yakınmalarınız varsa sizde astım olabilir. Astımlı hastaların birçoğunda hapşırma, burunda kaşıntı, akıntı, tıkanma ve geniz akıntısı gibi alerjik nezle belirtileri de eşlik edebilir” ifadelerini kullandı. “Hastaların çoğu ev tozuna, polenlere ve kedi-köpek alerjenlerine duyarlı” Astımlı hastaların büyük çoğunluğunda ev tozu akarlarına, polenlere, küf mantarlarına, kedi ve köpek alerjenlerine karşı duyarlılık saptandığına dikkat çeken Prof. Dr. Özlü, “Astım kolay tanı konulan ve tedaviyle kontrol altına alınabilen bir hastalıktır. Güncel tedavilerle astımı olan hastalar, astımı olmayan kişiler gibi normal bir yaşam sürdürebilmektedir. Astımın kontrol altına alınması için hekim ile hastanın, çocuk hastalar için ailesinin işbirliği yapması gerekmektedir” diye konuştu. “Keskin kokular, nem ve duman ataklara yol açabilir” Astımla zaman zaman başka hastalıkların da karıştırılabileceğine işaret eden Prof. Dr. Özlü, dikkat edilmesi gerekenler hakkında şu bilgileri paylaştı: “Astımla karışabilecek durumlarla ayırıcı tanısının yapılması, hasta için en uygun tedavinin seçilmesi, eşlik eden hastalıklar varsa tedavisi, tetikleyici faktörlerden uzaklaşma, tedaviye uyum, nefes yoluyla alınan ilaçların doğru yöntemle kullanılması ile astım başarıyla tedavi edilir. Bazen meslekler, gıdalar, keskin kokular, nem, duman, işyeri ortamında maruz kalınan gaz ve tozlar, bazı ilaçlar, solunum yolu enfeksiyonları, mevsim ve iklim değişimleri astımlı hastalarda kötüleşmeye, akut astım ataklarına yol açabilir. Günümüzde astım tedavisinde kullanılan etkin ve güvenli ilaçlara sahibiz.”
Eskişehir Eskişehir’in ihracattaki yükseliş ivmesi devam ediyor Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş, Eskişehir’deki firmaların yılbaşından bu yana 1,47 milyar dolar ile dış ticarete katkı sağladığını belirtti. Ticaret Bakanlığı tarafından açıklanan ihracat rakamlarını değerlendiren Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş, merkezi Eskişehir’de olan firmaların Nisan ayında 327 milyon dolar ihracat yaptığını söyledi. Eskişehir’in Ocak-Nisan döneminde geçen yıla göre yüzde 7,5 oranında artışla 1,47 milyar dolar ihracat rakamına ulaştığını ifade eden Kesikbaş, “Geçtiğimiz yılın aynı döneminde ihracatımız 1,36 milyar dolar seviyelerindeydi. Ciddi bir ivme yakalamış durumdayız. En yoğun ihracat gerçekleştirdiğimiz ülkeler ise ABD, Almanya ve Fransa oldu” açıklamasında bulundu. "Vize sıkıntısına rağmen ihracatımız büyüyor" Zorlu şartlar altında üretime, yatırıma, istihdama ve ihracata devam ettiklerinin altını çizen ESO Başkanı Kesikbaş, “İş insanlarımız zor bir süreç geçiriyor. Buna rağmen ürettiklerimizi önemli oranlarda yurt dışına ihraç edebiliyoruz. Ancak yeni ve alternatif pazarlar bulmak, mevcut pazarlarımızı korumak için sektörel fuarlara katılmak, yurt dışındaki müşterilerimizle birebir temas içinde olmak zorundayız. İronik bir durum ama ürünlerimizi gönderdiğimiz ülkelere kendimiz gidemez olduk. En rahatsız edici husus ise vize konusunun tarife dışı bir engel olarak karşımıza konulması. Bu durumun acil bir şekilde çözüme kavuşturulmasını ve iş insanlarımızın seyahat kısıtlarının ortadan kaldırılmasını bekliyoruz” dedi. "Dış ticaret açığındaki gerileme umut verici" Ülkemizin 2023 yılı Ocak-Nisan döneminde dış ticaret açığı 43,5 milyar dolar iken, 2024 yılının ilk dört ayında bunun yüzde 30,5 azalarak 30,2 milyar dolara gerilediğini belirten Kesikbaş, “İhracatta yaptığı hamlelerin meyvelerini toplamaya başlayan Türkiye, Orta Vadeli Program’da yıl sonu 267 milyar dolar ihracat hedefine emin adımlarla ilerliyor. Dış ticaret açığında da kademeli olarak gerçekleşen iyileşmeleri takip ediyoruz. Bu durum ülkemiz adına son derece sevindirici. Umuyoruz ki yıl sonunu beklemeden ihracatçılarımız hedefleri erkenden yakalayacak” yorumunda bulundu. Ülkemizde 2024 yılının ilk dört ayında ihracat, 2023 yılının aynı dönemine kıyasla yüzde 2,7 oranında artışla 82,9 milyar dolara yükseldi. Bu dönemde ithalat ise 2023 yılının aynı dönemine göre yüzde 8,9 oranında azalışla 113,1 milyar dolara geriledi.
İstanbul Sultangazi Belediyesi Anneler Günü’ne özel piknik düzenledi Sultangazi Belediyesi, Anneler Günü’ne özel anneler ve çocukları için piknik düzenledi. Etkinliğe katılan anne ve çocuklar keyifli zaman geçirdi. Sultangazi Belediyesi tarafından Sultangazi Mimar Sinan Şehir Ormanı’nda Anneler Günü’ne özel bir piknik düzenlendi. Okul öncesi eğitim veren ana kucağı öğrencileri ile ilçenin Çocuk Kütüphanesi ziyaretçileri piknikte bir araya geldi. Anne ve çocukları sosyal yaşamda da destekleyen projeleri hayata geçiren Sultangazi Belediyesi bu anlamlı etkinliğe ev sahipliği yaptı. Etkinliğe Sultangazi Belediye Başkan Yardımcısı Nurcan Öztürkmen ve çocuklarıyla birlikte bir çok anne katıldı. Programda pikniğin yanı sıra birçok etkinlik de gerçekleştirildi. Anneler birlikte sohbet edip kaynaşırken çocuklar ise oyunlar oynayarak eğlendi. Etkinlik sonunda ise anneler ve çocukları şarkı söyleyip hatıra fotoğrafı çektirdi. “Yaklaşan Anneler Günü vesilesiyle de böyle bir etkinlik düzenledik” Etkinlikle ilgili konuşan Sultangazi Belediye Başkan Yardımcısı Nurcan Öztürkmen, “İlçemizde şuan 2 tane çok güzel ormanımız var. Biz kreşlerimize ana kucağı diyoruz. Ana kucağındaki çocuklarımızın anneleriyle ve İstanbul’da bulunan çocuk kütüphanelerimizdeki çocuklarımızla birlikte anne çocuk etkinliği yapıyoruz. Yaklaşan Anneler Günü vesilesiyle de böyle bir etkinlik düzenledik” dedi. “Çok güzel bir etkinlik” Etkinliğe çocuklarıyla katılan Ebru Gök, “Bu etkinliğe kızımla ve oğlumla beraber katıldık. Bize bu olanağı sağladığı için başkanımız Abdurrahman Dursun’a teşekkür ediyorum. Serap Hanım’a, Hacer Hanım’a ve buradaki arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Çok güzel bir etkinlik. Anneler Günü bizim için çok kıymetli. Belediyemiz bu tarz etkinlikleri çok fazla yapıyor. Çok memnun kaldık” şeklinde konuştu. “Güzel havanın tadını çıkarıyoruz” Etkinlikten memnun kaldığını dile getiren Yeliz Güngördü ise, “Çok güzel bir organizasyon. Güzel havanın tadını çıkarıyoruz. Anneler Günü etkinliği olması bizim için ayrı bir güzel. Etkinlik için belediyemize teşekkür ediyoruz. Bir anne olarak bu etkinlikten memnunuz. Çocuklarımız güzel vakit geçiriyor. Bütün velilerle kaynaşıyoruz” şeklinde konuştu. “Etkinliği güzel buldum” Etkinliğe annesi ile gelen Elif Selime Duman da, “Buraya annemle beraber piknik yapmaya geldim. Burada eğlenip oyun oynadık, parkta kaydıraktan kayıp salıncakta sallandık. Etkinliği güzel buldum. Böyle etkinlikler yapılmalı. Annemin Anneler Günü’nü kutlamak istiyorum” ifadelerini kullandı. “Burası güzel bir yer” Etkinlikte konuşan Elis Balım Kestane, “Burada en keyif aldığım şey arkadaşlarımla parkta oynamak. Buraya annemle geldim. Burası güzel bir yer. Anneciğim Anneler Günü’nü kutlu olsun” diye konuştu.
Ankara Bakan Göktaş: "Aile kurumunu korumanın ve güçlendirmenin büyük bir önem arz ettiğini biliyoruz" Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, "Güçlü milletler ancak güçlü aileler ile var olur. Demografik değişim ve dijitalleşmenin karşı karşıya bıraktığı tehlikeler ve zorluklar karşısında aile kurumunu korumanın ve güçlendirmenin büyük bir önem arz ettiğini biliyoruz" dedi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ve Macaristan Kültür ve İnovasyon Bakanı Sayın Janos Csak ile ortak basın toplantısında konuştu. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığında gerçekleşen toplantıda Bakan Göktaş, Türkiye ve Macaristan’ın aile yapısını güçlendirmeye yönelik yürütülen yenilikçi programları incelediklerini kaydetti. Dünyada meydana gelen ekonomik ve sosyo-politik dalgalanmaların ailelerin gelecek planlarını önemli ölçüde etkilediğine dikkati çeken Bakan Göktaş, "Bu durum karşısında ülkelerimizin geleceği açısından aileyi her türlü tehlike ve tehdide karşı korumak en önemli önceliğimiz haline geldi. Bu kapsamda iki ülke arasında 2023 Aralık ayında Sosyal Hizmetler Alanında İş Birliği Mutabakatı imzaladık. Bu mutabakatla aileyi korumaya ve güçlendirmeye yönelik sosyal politika geliştirme kapasitemizi güçlendirmeyi hedefliyoruz. Bunun yanı sıra çocuk hakları, kadının sosyal ve ekonomik statüsünün geliştirilmesi birlikte çalışacağımız önemli konular arasında yer alıyor. Önümüzdeki süreçte birlikte bu mutabakat çerçevesinde başarılı çalışmalara imza atacağımıza yürekten inanıyoruz. Sosyal politika yapıcılar olarak 50 sene, 100 sene sonrayı konuşuyorsak sosyal dokunun nasıl şekilleneceğini öngörmek ve buna göre adımlarımızı belirlemek durumundayız. Bu anlamda kapsamlı ve etkili sosyal destek mekanizmaları ile ailenin ve bireyin dayanıklılığını artırmayı hedefliyoruz. ’Güçlü Kadın, Güçlü Aile, Güçlü Türkiye’ anlayışıyla gerek yurt içinde gerekse yurt dışında aileyi merkez alan politikalar hayata geçiriyoruz" diye konuştu. "Aile kurumunu korumanın ve güçlendirmenin büyük bir önem arz ettiğini biliyoruz" Bu çerçevede geçen Ekim ayında gerçekleştirilen 8’inci Aile Şûrası’nın kararlarını bu hafta içinde paylaşılacağını aktaran Göktaş, "Şûra kararlarını destekleyecek ’Ailenin Güçlenmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planını’ da 15 Mayıs’ta kamuoyu ile paylaşacağız. Önümüzdeki hafta yine önemli bir etkinliğe ev sahipliği yaparak ‘Türk Devletleri Teşkilatı Buluşması’ ile aile alanında ortak politikalar geliştirmek üzere toplantılar gerçekleştireceğiz. Şunu çok iyi biliyoruz ki; güçlü milletler ancak güçlü aileler ile var olur. Demografik değişim ve dijitalleşmenin karşı karşıya bıraktığı tehlikeler ve zorluklar karşısında aile kurumunu korumanın ve güçlendirmenin büyük bir önem arz ettiğini biliyoruz" açıklamasında bulundu. Göktaş şöyle devam etti: "Bugün bu iki husus karşısında ortak bir çözüm oluşturmak için bir aradayız. Kurduğumuz bu iş birliğiyle her türlü tehlikenin ve zorluğun üstesinden geleceğiz. İki ülke arasındaki bilgi ve tecrübe paylaşımıyla ailelerin ihtiyaç duydukları kaynaklara, desteğe ve fırsatlara erişimlerini kolaylaştıracağız. Ailelerimizin daha mutlu ve sağlıklı olması için gerekli tüm çalışmaları gerçekleştireceğiz. Sözlerime son verirken Türkiye ve Macaristan arasında dostluk temeli üzerinde ilerleyen ilişkilerin son yıllarda güçlenmesinin bizleri mutlu ettiğini özellikle ifade etmek isterim. Tarihi ve kültürel ortaklığımızla beslenen bu güzel dostluğu güçlü iş birliklerimiz ile farklı bir boyuta taşıyacağız. Macaristan ve Türkiye arasındaki devam eden iş birliğinin aile yapılarımızın gücüne güç katan bir etki uyandıracağını yürekten inanıyorum." Macaristan Kültür ve İnovasyon Bakanı Csak aile hayatının temelinin medeniyet olduğunu hatırlatarak, Bakan Göktaş ile yaptıkları ikili görüşmede, ailenin güçlendirilmesine yönelik önerilerde ve fikir alışverişinde bulunduklarını kaydetti. Bakan Csak, Macaristan’da ailelerin daha güçlü olmasına ve demografik değişikliklerin oluşturduğu tehditlere karşı aile yapısını korumaya yönelik çalışmalar yürüttüklerini ifade etti.