GENEL - 10 Ekim 2019 Perşembe 15:41

Erzincan Sütotu çalıştayı yapıldı

A
A
A
Erzincan Sütotu çalıştayı yapıldı

Dünyada sadece Erzincan Ovası’nda Ekşisu Sazlıklarında tespit edilen Bern Sözleşmesi ile korumaya alınan Erzincan Sütotu (Sonchus Erzincanicus) bitkisi için bitkisi için tür eylem planı hazırlama çalıştayı gerçekleştirildi.

Dünyada sadece Erzincan Ovası’nda Ekşisu Sazlıklarında tespit edilen Bern Sözleşmesi ile korumaya alınan Erzincan Sütotu (Sonchus Erzincanicus) bitkisi için bitkisi için tür eylem planı hazırlama çalıştayı gerçekleştirildi. Doğa Koruma ve Milli Parklar Erzurum 13. Bölge Müdürü Mehmet Fehmi Yüksel, ‘‘Bakanlığımız stratejik hedefleri kapsamında 2013-2023 yılları arasında 100 türün korunması için tür eylem planı yapılması bulunmaktadır’’ dedi.


Erzincan’da Erzincan Sütotu (Sonchus Erzincanicus) bitkisi için tür eylem planı hazırlama çalıştayı gerçekleştirildi. Erzincan’da özel bir otel de gerçekleşen çalıştaya Doğa Koruma ve Milli Parklar Erzurum 13. Bölge Müdürü Mehmet Fehmi Yüksel, Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürü Murat Şahin, Erzincan Doğa Koruma Milli Parklar Şube Müdürü Uğur Önel, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Botanik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Kandemir ve davetliler katıldı.


Toplantının açılış konuşmasını yapan Doğa Koruma ve Milli Parklar Erzurum 13. Bölge Müdürü Mehmet Fehmi Yüksel, Türkiye’nin çok zengin bir biyolojik çeşitliliğe sahip olduğunu aktaran Yüksel, şunları kaydetti: Genel Müdürlüğümüz bünyesinde yürütülen biyolojik çeşitliliği koruma faaliyetlerinden bir tanesi de tür koruma eylem stratejilerinin geliştirilmesidir. Genel Müdürlüğümüzce ülkemiz yaban hayatı flora ve fauna zenginliğinin korunması için tür eylem planları yaptırılmaktadır. Bakanlığımız stratejik hedefleri kapsamında 2013-2023 yılları arasında 100 türün konulması için tür eylem planı yapılması bulunmaktadır.


Bu hedef doğrultusunda. 2013 yılından bugüne kadar yapılan Tür Eylem Planı sayısı 79 adettir. 2015 yılında 12. 2016 yılında 11. 2017 yılında 15 ve 2018 yılında ise 18 tür için Tür Eylem Planı yapılmıştır. Bölge Müdürlüğümüzde bugüne kadar 4 tür için tür eylem planı yapılmıştır. Erzurum ilinde yayılış gösteren ye endemik bir tür olan İspir çıngırağı (Campanula troegerae), Ardahan Binde IUCN göre tehdite yakın olan Ağrı Kertenkelesi Tür Eylem Planı, Erzurum İli endemik ve nesli tehlike altında olan Kerkür (Ferula mervynii) Tür Eylem Planı ve Iğdır İlinde IUCN göre nesli tehlike altında Iğdır Çöl Faresi (Meriones dahli) olduğunu söyledi.



Erzincan sütotu neslinin tükenme tehdidi ile karşı karşıyadır


Bölge Müdürü Yüksel, ‘‘Genel Müdürlüğümüz tarafından 2019 yılı içerisinde farklı illerde 21 adet "Tür Eylem Plan," hazırlanması uygun görülmüş olup, bunlarda iki tür Bölge Müdürlüğümüzde bağlı illerdedir. Birincisi Erzincan İlinde bulunan Ekşisu Sazlıklarında tespit edilmiş olan Erzincan sütotu (Sonchus erzincanicus) türüdür. Bu tür neslinin tükenme tehdidi ile karşı karşıyadır. Diğer bir tür ise Bayburt İli Kop Dağı Müdafaası "tarihi Milli Parkında bulunan ve lokal endemik olan Çarşak Otu - Çarşak Çayı’dır. Bu türün nesli tehlike altında olması ve dar bir alanda yayılış göstermesinden dolayı tür eylem planı yapılması uygun görülmüştür diyen Yüksel, ‘‘Erzincan sütotu (Sonchus erzincanicus) Erzincan sütotu türü, Ekşisu Sazlıkları Sulak Alanında bulunan 4 endemik bitki taksonları içerisinde nesli küresel ölçekte tehlike altında olan lokal endemik olan bir türdür. Haziran-Eylül arasında çiçeklenen Erzincan sütotu, IUCN tehlike kriterlerine göre "CR (Kritik)’’ kategorisinde ve Bern sözleşmesine göre Ek bir listesinde bulunmaktadır. Ekşisu Sazlıklarında tespit edilen bitki taksonları içerisinde alanı temsil eden bayrak tür olup "Ekşisu Sazlıkları Sulak Alanı Yönetim Planında 2 numaralı Uygulama Hedefi altında süt otunun İzlenmesi ve Tür Eylem Planı yapılması iki ayrı faaliyet olarak yer almaktadır.


Bahse konu bitki, Erzincan ilinin karasal, ve iç su ekosistemleri biyolojik çeşitlilik envanter ve izleme Projesinde özellikle yok olma tehdidi altındaki Sonchus erzincanicus türünün Ekosistem düzeyinde izlenmesi Önerilmektedir diye konuştu.



Bu bitki türünü koruma zorunluluğumuz var


Yapılan konuşmaların ardından Proje koordinatörü Mehmet Gül ve Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Botanik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Kandemir tarafından sunumları ile devam etti.


Prof. Dr. Ali Kandemir, Dünyada sadece Erzincan Ovası’nın doğusundaki tuzlu bataklıklarda görülen ve Bern Sözleşmesi ile korumaya alınan "Erzincan Sütotu" bitkisinin, antimikrobiyal (bakterilere karşı dirençli) özelliği ile toprakta yetişmeyen dünyanın ender endemik bitki türleri arasında bulunduğu tespit edildiğini söyleyerek, Erzincan Sütotu bitkisinin ilk defa 1957 yılında İskoç ve İngiliz bilim adamları tarafından toplandığını ve daha sonra yeni bir tür olduğunun farkına varılması üzerine bilim dünyasına bir yayınla kazandırıldığını ifade eden Kandemir, şöyle konuştu: "2000’li yıllara kadar bütün aramalara rağmen bu bitkiye bir daha ulaşılamamış. 2000’li yıllarda gerçekleştirilen bir çalışma kapsamında tarafımca bu bitki yeniden toplanmış ve daha sonra bu bitkinin dağılımları ve ne şekilde ürediği analiz edildi. Söz konusu bitkinin ülkemiz açısından önemi 1979 yılında imzalanan Avrupa’nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarının Korunması Sözleşmesi’ne (Bern Sözleşmesi) göre Erzincan Sütotu, korunma altına alınması gereken bir bitki türüdür. Bu bitki türünü koruma zorunluluğumuz var." dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gümüşhane Gümüşhane’de 322 bin 398 sebze fidesi toprakla buluşacak Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi Projesi (TAKE) kapsamında, Gümüşhane’deki küçük aile işletmeciliğinin geliştirilmesi için “Fide Bizden, Üretmek Sizden” projesi kapsamında yüzde 50 hibeli toplam 322 bin 398 adet sebze fidesi dağıtımı başladı. Tarım ve Orman İl Müdürlüğümüz tarafından son yıllarda sayısı hızla artan ve kırsal kesimdeki vatandaşlara gelir kapısı olan gerek örtü altı yetiştiriciliğine destek olmak ve küçük ve parçalı tarım arazilerini üretime kazandırmak için hazırlanan projenin bedeli 1 milyon 768 bin TL. “Fide Bizden, Üretmek Sizden Projesi” projesi kapsamında Merkez, Kelkit, Şiran, Köse, Torul ve Kürtün ilçelerinde üreticilere 322 bin 398 adet sebze fidesi dağıtımına başlandı. Tarım ve Orman İl Müdürlüğü bahçesinde yapılan fide dağıtım programında proje hakkında bilgi veren İl Müdürü Dr. Ahmet Mesut Kıraç, Gümüşhane’nin coğrafi konumunu ve kendine has iklim özelliklerini tarımsal üretiminde avantaja çevirmek istediklerini belirterek, Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğümüz tarafından desteklenen ve bütçesi 1 milyon 768 bin TL olan “Fide Bizden Üretmek Sizden Projesi”nin küçük aile işletmeciliğinin geliştirilmesi için hazırlanan bir proje olduğunu, proje ile Gümüşhane genelinde bulunan küçük ve parçalanmış arazileri karlılığı yüksek üretimlerle ekonomiye kazandırılmasının amaçlandığını ve proje kapsamında üreticilere 156 bin 870 adet domates, 115 bin 868 adet biber, 34 bin 440 adet hıyar ve 15 bin 120 adet patlıcan fidesi olmak üzere toplam 322 bin 398 adet sertifikalı sebze fidesi dağıtımı yapılarak, örtü altı ve açık alanlar olmak üzere yaklaşık 100 dekar alanda sebze üretimi gerçekleştirileceğini kaydetti. Gümüşhane’nin iklim özellikleri nedeniyle her ne kadar zor şartlarda üretim yapılsa da üretilen ürünlerin renk, tat ve aroma gibi kalite özelliklerinin çok iyi olduğunu, bu nedenle üretilen ürünlerin gerek İl içinde gerekse komşu illerde çok tercih edildiğini ve pazar değerinin yüksek olduğunu belirten Kıraç, sebze üretimini geliştirmek için farklı proje çalışmalarının da devam ettiğini söyledi. Fide dağıtımına ilk olarak örtü altı yetiştiricilerinden başladıklarını, diğer dağıtımlarının Mayıs ayı içerisinde yapılacağını ifade eden İl Müdürü Kıraç, projenin çiftçilere hayırlı olmasını dileyerek, projede emeği geçenlere teşekkür etti.
Edirne Edirne’de üniversite öğrencilerinden Gazze’ye destek protestosu Edirne’de Trakya Üniversitesi öğrencileri tarafından İsrail’in Gazze’yi işgalini kınamak amacıyla “Gazze İçin Ses Ol” isimli protesto gerçekleştirildi. Trakya Üniversitesi öğrencilerinden oluşan Trakya’dan Geçerken Topluluğu öncülüğünde Balkan Yerleşkesi’ndeki kampüs cami inşaatı önünde gerçekleştirilen protestoda Türk ve Filistin bayrakları ile "Bebek katili İsrail" yazılı pankartlar açıldı. Topluluk üyesi öğrenciler, İsrail’in Gazze’yi işgalini protesto etmek amacıyla basın açıklamasında bulundu. Gazze’ye ses olmak, bu durumu normalleştirmemek, unutturmamak için tek yürek olan üniversite öğrencileri, sessiz protesto gerçekleştirdi. Program ilk olarak ilahiyat son sınıf öğrencisi Muhammet Bostancı’nın Vera, hemşirelik 3. sınıf öğrencisi Mehmet Sait Esin’in, Filistinli Enes’in Dersi isimli şiirleri okuması ile başladı. Basın açıklamasını tıp fakültesi 3. sınıf öğrencisi Enes Büyükçetintaş okudu. Son günlerde Filistin ve İsrail arasında yaşanan çatışmalardan dolayı çok sayıda can kaybının yaşanması ve bölgede barış ve güvenliğin bozulmasının küresel vicdanı derinden yaraladığını söyleyen Büyükçetintaş, "Gazze’nin yoğun bombardımana tabi tutularak orantısız güç kullanılmasından ötürü bölgede ağır bir insanlık trajedisi yaşanmaktadır. Son yaşanan olaylar İsrail ve Filistin arasında 1948 yılından bu yana devam eden çatışmaların kronikleşmiş bir hal aldığını ortaya koymaktadır. Gazze’de 16 yıldır kadınlar, çocuklar ve yaşlılar başta olmak üzere milyonlarca insan temel gıda, su, ilaç-tıbbi gereçler, akaryakıt ve enerji kaynaklarına erişememiş bölge adeta ablukaya alınarak açık hava hapishanesine çevrilmiştir. Tarihi süreç içerisinde milyonlarca insanın vatanından sürgün edilmesi, binlerce sivilin katledilmesi ve yüzlerce yerleşim yerinin tahrip edilmesi savaş suçu olmakla birlikte, olağanüstü önlemlerin alınmasında geç kalınmış bir insanlık suçudur" ifadelerine yer verdi. "İnsani yardım koridoru oluşturulmalı" İnsancıl hukuk kapsamında alınacak önlemlerin en başında sivil halk için insani yardım koridoru oluşturulmasının geldiğini söyleyen Büyükçetintaş, "Pratikte süregelen çatışmalar, bu topraklar üzerinde yaşayan insanların temel hak ve özgürlükler başta olmak üzere, güvenliklerini ve temel yaşam ihtiyaçlarının kesintiye uğramasına yol açmaktadır. Gazze’ye sağlanan temel gıda, enerji ve insani yardımların kesilerek sivil yerleşimlerin hedef gözetilmeksizin vurulması, uluslararası hukukun açık ve ağır biçimde ihlali olarak karşımızda durmaktadır" dedi. "Hayati öneme sahip sağlık ve gıda yardımları bölgeye ulaştırılmalı" Bölgede yaşayan siviller için acilen güvenli bir bölgeye geçiş sağlanması ve insani yardım koridoru vasıtasıyla hayati öneme sahip sağlık ve gıda yardımlarının bölgeye ulaştırılması gerektiğine değinen Büyükçetintaş, İsrail-Filistin arasındaki çatışmanın daha fazla insanlık dramına yol açmadan bir an önce sona erdirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Düzenlenen etkinlik, İl Müftü Yardımcısı Fatih Samet Okumuş’un dua ettirmesinin ardından sona erdi.