YEREL HABERLER - 11 Nisan 2012 Çarşamba 14:58

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ, ERZURUM`DAKİ BUZ SARKITI SORUNUNU KESİN ÇÖZÜME KAVUŞTURUYOR

A
A
A
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ, ERZURUM`DAKİ BUZ SARKITI SORUNUNU KESİN ÇÖZÜME KAVUŞTURUYOR

Erzurum`daki buz sarkıtı terörü, tarihe karışıyor. Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülecek olan çalışmayla çatılarda buz sarkıtı oluşmaması için mülk sahiplerine rezistans sistemi zorunluluğu getirilecek. Cumhuriyet Caddesi ve Gürcükapı`da Ağustos ayına kadar pilot uygulama şeklinde yürütülecek olan çalışma, 1 Ağustos`tan itibaren yasal bir zorunluluk haline gelecek.
Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler, son yıllarda insanların can güvenliğini tehdit eder bir boyuta ulaşan buz sarkıtlarıyla ilgili olarak radikal tedbirlere başvurulacağını bildirdi. Büyükşehir Belediye Meclisi`nde alınan karar gereği Cumhuriyet Caddesi ve Gürcükapı`da pilot uygulama başlatılacağı bilgisini veren Başkan Küçükler, ``Bu bölgelerdeki bina ve apartmanların çatılarında rezistans sistemi uygulanması için mülk sahiplerine tebliğde bulunulacak ve Ağustos ayı başına kadar süre tanınacak. Eğer mülk sahipleri bu süre zarfında bina ve apartmanlarının çatıları için söz konusu sisteme geçiş yapmazlarsa, Büyükşehir Belediyesi olarak bu işi biz üstleneceğiz. Ancak bina ve apartman yönetiminden maliyetin iki katını almakla birlikte, ayrıca encümen kararıyla bir de para cezası uygulayacağız`` diye konuştu.
BAŞKAN KÜÇÜKLER: ¬BUZ SARKITI SORUNU, ÇOОUNLUKLA ESKİ YAPILARDA
Erzurum`da son yıllarda yapılan yeni konutlara ait çatılarda bu ayrıntıya dikkat edildiğini, çatılarında buzlanmanın oluştuğu binaların ise, çoğunlukla eski yapılardan oluştuğunun altını çizen Küçükler, ``Bu tür binalarda çatıların yeniden dizayn edilmesi şeklinde bir yaptırım uygulamak çok zor. Yeni binalarda ise çatı katları zaten buz sarkıtları oluşmayacak şekilde tasarlanıyor ve bu konuya özellikle dikkat ediliyor`` dedi.
İlk etapta Cumhuriyet Caddesi ve Gürcükapı`da yürütülecek olan çalışmanın, daha sonra şehrin genelini kapsayacağını vurgulayan Başkan Küçükler, ``Uygulamaya geçilmesiyle birlikte Erzurum`da çatılardan sarkan buzlar artık korkutmayacak. Rezistans sistemi sayesinde çatı uçlarında artık buz sarkıtları oluşmayacak, çünkü bu sistem ısıtma yoluyla buzlanmanın önüne geçecek`` dedi.
Başkan Küçükler, uygulamanın aynı zamanda özellikle yaya kaldırımlarındaki buzlanmanın da önüne geçeceğini sözlerine ekledi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Elazığ Doç. Dr. Erden: "Dünyada her yıl yaklaşık 2 buçuk milyon insana akciğer kanseri teşhisi konulmaktadır" Akciğer kanserinin en önemli risk faktörünün sigara kullanımı olduğunu vurgulayan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ersin Şükrü Erden, "Dünyada yaklaşık her yıl 2 buçuk milyon insana akciğer kanseri teşhisi konulmaktadır. Akciğer kanseri teşhisi koyulan insanların her yıl 2 milyonu hayatını kaybetmektedir" dedi. Elazığ Medilines Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ersin Şükrü Erden, akciğer kanseri farkındalık ayı nedeniyle açıklamalarda bulundu. Akciğer kanserinin gerek dünyada gerekse de Türkiye’de giderek sayısı artan ve yüksek ölüm oranlarına sahip çok ciddi bir halk sağlığı sorunu olduğunu belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ersin Şükrü Erden, "Dünyada yaklaşık her yıl 2 buçuk milyon insana akciğer kanseri teşhisi konulmaktadır. Akciğer kanseri teşhisi koyulan insanların her yıl 2 milyonu hayatını kaybetmektedir. Ülkemizde duruma bakacak olursak her yıl yaklaşık 40 bin yeni akciğer kanseri vakası tespit edilmektedir. Akciğer kanserleri, hücre tipine bağlı olarak 2 ana gruba ayrılmaktadır. Küçük hücreli akciğer kanseri ve küçük hücre dışı akciğer kanserleridir. Küçük hücreli akciğer kanseri, yaklaşık vakaların yüzde 10-15’ini oluşturmaktadır. Küçük hücre dışı akciğer kanserleri ise vakaların yüzde 85-90’ını oluşturmaktadır. Küçük hücreli akciğer kanserleri oldukça hızla seyirli ve kötü promozlu türü oluşturmaktadır. Küçük hücre dışı akciğer kanserleri ise küçük hücreli akciğer kanserine göre daha yavaş gelişim göstermektedir" diye konuştu. Çoğu vakanın erken dönemde sessiz olduğunu aktaran Erden, "Herhangi bir şikayete sebep olmaz. Akciğer kanseri; 3 haftadan fazla süren öksürük, daha önceden var olan öksürüğün karakter değiştirmesi, balgam çıkarma, kanlı balgam çıkarma, öksürükle ağızdan kan gelmesi, nefes darlığı, ses kısıklığı, yutma güçlüğü, omuz ağrısı ve sırt ağrısı gibi birçok şikayete sebebiyet vermektedir. Akciğer kanserinin teşhisinde öncelikli olarak hastanın ilgili hekime başvurması gerekmektedir. Hekim tarafından hastanın başlangıçta muayenesi yapılmakta, kan tahlilleri alınmakta ve akciğer grafisi çekilmektedir. Akciğer grafisinde herhangi bir şüphe tespit edilen hastalarda akciğer tomografisi çekilmektedir. Gerekli vakalarda pet-ct kullanılabilmektedir. Akciğer kanserinin en önemli risk faktörü sigara kullanımıdır. Vakaların yüzde 90’ında etken sigara olmaktadır. Sigara dışında yine kansere sebep olacak risk faktörleri, pasif sigara içimi, radon gazı, asbest maruziyeti, arsenik maruziyeti ve herhangi bir sebeple göğüs bölgesine daha önceden radyoterapi görmesi ve verem gibi hastalıkların bıraktığı izler akciğer kanseri açısından risk faktörlerini oluşturmaktadır" ifadelerini kullandı.
Hatay Yılların ustasının deprem anında canından önce fırın küreğini düşündüğü anlar kamerada Hatay’da depreme fırında çalışırken yakalanan Erol Gezginci’nin lavaşları fırına attıktan sonra küreğini yanmaktan kurtararak ustalıkla kaçtığı anlar kameraya yansıdı. AFAD verilerine göre, geçtiğimiz günlerde Defne ilçesi kent merkezinde yerin 13.22 kilometre derinliğinde 3.9 büyüklüğünde deprem meydana gelmişti. Depremin etkisiyle panik yaşayan vatandaşlar soluğu sokakta aldılar. Defne ilçesi Çekmece Mahallesi’nde bulunan çarşıda fırıncılık yapan Erol Gezginci, fırında çalıştığı esnada depreme yakalandı. Pişirmek için 3 lavaş ekmeği küreğe koyan Gezginci; lavaşları fırına koyup, küreğini kurtardıktan sonra kaçmaya başladı. Meslek ustalığıyla küreğini yanmaktan kurtaran Gezginci’nin kaçış anı gülümsetti. Görüntülerde; fırında çalışan personelerin panik yaşadığı görüldü. "Deprem olduğu esnada fırının içinde 3 lavaş ekmeği vardı, onları bırakıp kaçtım, sonra içeride bıraktığım lavaşlar yandı" Daha önce hiçbir depreme fırında yakalanmadığını dile getiren Erol Gezginci, "Ben fırındayken lavaş ekmeği yapıyordum. Lavaş ekmeğini içeri attıktan sonra küreğim içeride kaldı. Kürek içerideyken deprem oldu ve güm diye ses geldi. Deprem olduğu anda küreği çektim ve emniyet açısından dışarıya kaçtım. Depremin ardında kaçtıktan sonra elim ayağım hala titriyordu. Bu yüzden 20 dakika sonra içeriye girdim. Depremden kaçtığımız görüntüleri izlerken bayağı güldüm. Deprem olduğu esnada fırının içinde 3 lavaş ekmeği kaldı, içeride bıraktığım lavaşlar yandı. Ben 40 yıllık fırıncıyım. Yıllardır fırıncılık yaparım küçük depremlere yakalandık ama böylesine şiddetlisine yakalanmadım" ifadelerini kullandı.