GENEL - 07 Aralık 2017 Perşembe 15:29

Altay; “Asgari ücret empati ile belirlenmeli”

A
A
A
Altay; “Asgari ücret empati ile belirlenmeli”

Asgari Ücret Tespit Komisyonunun çalışmalarını ve asgari ücreti değerlendiren Tüketici Hak Arama Derneği Genel Başkanı Nihat Altay; "Asgari ücreti belirleyenler biraz empati yapsınlar" dedi.

Asgari Ücret Tespit Komisyonunun çalışmalarını ve asgari ücreti değerlendiren Tüketici Hak Arama Derneği Genel Başkanı Nihat Altay; "Asgari ücreti belirleyenler biraz empati yapsınlar" dedi.


Tüketici Hak Arama Derneği Genel Başkanı Nihat Altay konuyla ilgili olarak yaptığı yazılı açıklamada, şunları söyledi;


"Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2018 yılında geçerli olacak yeni asgari ücretin belirlenmesi için görüşmelere başladı. Yapılacak bu zam asgari ücretle çalışanın hayatına biraz da olsa katkı sağlamalı ve ekonomik verilerin olumsuz seyrettiği günümüzde komisyondan çıkacak karar Türkiye şartları için yetersiz kalmamalı.


ÖZELLİKLE DOĞUDA ASGARİ ÜCRETLE GEÇİNENLERE KULAK VERİLMELİ


Bugün en ucuz ev kirasının 700 TL olduğu, kışları bu aylarda aylık en az 400 TL yakıt giderinin olduğu, hepsinden önemlisi bir kilogram meyvenin 4 TL, 1 kilogram çayın 25 TL olduğu günümüz şartlarında asgari ücreti belirleyenler biraz empati yapmalıdırlar. Okul masrafları, yol, elektrik, su parası zaten asgari ücretin çok üzerine denk geliyor. Bunun yanında hastası, cenazesi, bayramı, kurbanı ve mecburi kıyafeti var. Kısaca eşi çalışmayan, evi kira, 2 çocuk okutup ve asgari ücretle yaşayan bir ailenin geçinmesi imkansızdır. Kamuda çalışan bir memur asgari ücretlinin en az iki katı maaş alıyor ve memurun her daim dile getirerek geçim sıkıntısı çektiğini biliyoruz. Memurla, asgari ücret alan bir işçi ev kirası, alışveriş yaptığı market, okul, yol masrafları ve yakıtta aynı şartlarda yaşıyorlar. Şimdi sormak gerekir; İki kat ve üstü maaş alan memurun aldığı para tatmin etmiyorken, aynı şartlarda yaşayan asgari ücretli ne yapsın?


Bir evin 200 bin lira olduğu günümüz şartlarında, hiçbir şey yiyip içmese dahi aldığı asgari ücretle hayatı boyunca ev ve araç sahibi olamayacak asgari ücretliler ülkemizin kanayan yarasıdır. Özellikle özel sektörde çalışan asgari ücretlilerinin çalışma saatleri ve şartları çok ağırdır. Bu ağır çalışma şartlarında asgari ücret, işçinin kendisi ve ailesinin tüm zorunlu ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde yaşam standartlarında olması gerekir. Asgari ücretle çalışan birinin eline geçen miktar gerçekten insan onuruna yakışmayacak, emeğin karşılığı olmayacak kadar düşük. Asgari ücreti belirleyen komisyondakilerin hakkaniyet ve adaletle bu olaya insani ve vicdani bakması gerekir. Ve empati yaparak bu ücretle geçinebilir miyim diye düşünmeleri gerekir."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde bilimsel teşvik töreni Gerçekleştirdikleri bilimsel çalışmalarla üniversite ismini üst sıralara taşıyan akademisyenleri ödüllendiren Atatürk Üniversitesi, “Emeğe saygı gösterme ve başarıyı takdir etme” ilkesi doğrultusunda düzenlediği Bilimsel Teşvik Törenlerine bir yenisini daha ekledi. Kültür Merkezi 15 Temmuz Milli İrade Salonunda düzenlenen törende araştırma temelli yapılan çalışmalarından dolayı verilen ödüller sahiplerini buldu. Yeni Nesil Üniversite Tasarım ve Dönüşüm Projesi kapsamında, yaptıkları araştırma faaliyetleri için 2024 yılı Mart ayında başvuran öğretim üyelerine ödülleri ise Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı tarafından verildi. Atatürk Üniversitesinde elde edilen başarıların daima takdir ve teşvik edildiğini belirten Rektör Çomaklı, sergiledikleri üstün performans ile üreten ve ülke kalkınmasına katkı sağlayan tüm personelin her zaman desteklenmeye devam edileceğini söyledi. Geride kalan haftada; 2023 yılı akademik dönemde, 97 ulusal 43 uluslararası olmak üzere toplamda 140 Patent başvurusunda bulunan öğretim üyelerine başarı belgelerini verdiklerini hatırlatan Rektör Çomaklı, hedeflendiği üzere bu sayının artarak devam edeceğini aktardı. “Hiçbir Zaman İyiyle Yetinmeyerek, Daima Daha İyiye Ulaşma Gayreti İçerisindeyiz” Rektör Çomaklı: “Modern dünyada artık üniversiteler kendilerini hem finansal hem de insan gücü olarak idare edebilecek konuma geldi. Bilginin kaynağı olan üniversiteler bu gücü elde edebilmek için bilgiyi değere dönüştürüyor. Dünya üniversitesi olma yolunda hedeflerine emin adımlarla yürüyen üniversitemiz, Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından yükseköğretim kurumlarındaki niteliğin yükseltilmesi ve kalite güvencesine katkı sağlanması amacıyla uygulanan Kurumsal Akreditasyon Programı kapsamında 2 yıl süreyle yeniden akredite edildi. Elbette ki üniversitemizin bu başarısı tüm mensuplarımıza aittir. Yetkin bilim insanlarımız ve gelişmiş araştırma alt yapımızla hiçbir zaman iyiyle yetinmeyerek, daima daha iyiye ulaşma gayreti içerisindeyiz” dedi.
Ankara Çalışma ve Sosyal Güvenlik ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlıkları arasında iş birliği protokolü Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı arasında Kamuda Dijital Dönüşüm ve Bilimsel Araştırmaların Desteklenmesine İlişkin İş Birliği Protokolü imzalandı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı arasında Kamuda Dijital Dönüşüm ve Bilimsel Araştırmaların Desteklenmesine İlişkin İş Birliği Protokolü İmza Töreni, Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu(TÜBİTAK) Binası’nda düzenlendi. İmza törenine Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan katıldı. Törende konuşan Işıkhan, “İş arayan ile işveren arasındaki en sağlam köprü olma vazifesi üstlenen İŞKUR’un, vatandaşlarımıza sunduğu birçok hizmete çevrim içi olarak erişebiliyoruz. Bu anlamda bugün imzalayacağımız protokolün, İŞKUR’un dijital dönüşümüne önemli bir katkı sağlayacağına inanıyoruz. Ülkemizin bilim ve teknoloji politikaları alanındaki en saygın ve köklü kuruluşlarından biri olan TÜBİTAK ile gerçekleştirilecek protokol sayesinde İŞKUR’un, hem yapay zeka destekli sisteminin geliştirilmesi hem de istatistik altyapısının güçlendirilmesi sağlanmış olacak” ifadelerini kullandı. Projenin hayırlı olmasını temenni ederek konuşmasına başlayan Kacır, “Teknolojik ürünler ve hizmetler dijital çağ olarak da ifade edilen 21. yüzyılda artan bir ivme ile hayatımızı dönüştürmeye ve değiştirmeye devam ediyor. Yapay zeka nesnelerin interneti ve robotik gibi yenici teknolojiler günlük yaşam pratiklerimize alışkanlıklarımıza karar alma mekanizmalarımıza istikamet veriyor” dedi. “Bürokrasiyi en aza indiriyoruz” Kurumlar arası bilgi paylaşımını güçlendirerek kamuda hizmet sağlayıcıları arasındaki etkileşimi yükselttiklerini ifade eden Kacır “Tüm dünyada hükümetler ve kamu otoritelerinin kamu hizmetlerini ve programlarını daha verimli ve şeffaf sunabilmesi için tarihi bir fırsat oluşturuyor. Bizler de gerçekleştirdiğimiz dijitalleştirme projeleri ile vatandaşlarımıza sunduğumuz hizmetlerde bürokrasiyi en aza indiriyoruz. Kurumlar arası bilgi paylaşımını güçlendirerek kamuda hizmet sağlayıcıları arasındaki etkileşimi yükseltiyoruz. Vatandaşlarımıza sunduğumuz hizmetlerde kalite ve hızı odak hale getiriyoruz. Aynı zamanda kamu olarak sahip olduğumuz verileri bir kaynak olarak görüp onu stratejik bir biçimde değerlendirerek çalışmalarımıza veriye dayalı olarak yön veriyoruz” dedi. Yapılan program ve projelerin etkinliğini ölçtüklerini belirten Kacır, vatandaşların devlette olan tüm işlemlerini dijital bir ortamda saniyeler içinde evlerinden veya cep telefonlarından yapabilmelerini sağlayan E- Devlet’in kuşkusuz bu çalışmaların vitrinin de yer alan uygulamalardan en önemlisi olduğunu dile getirdi. Bakanların konuşmasının ardından Kamuda Dijital Dönüşüm ve Bilimsel Araştırmaların Desteklenmesine İlişkin İş Birliği Protokolü imzalandı.