SAĞLIK - 26 Mart 2019 Salı 15:04

Kök hücre tedavisi ortopedik hastalıklara çözüm oluyor

A
A
A
Kök hücre tedavisi ortopedik hastalıklara çözüm oluyor

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr.

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Burak Önvural, kök hücre tedavisinin ortopedik hastalıklara çözüm olduğunu söyledi.


Ortopedik sorunların tedavisinde kullanılan kök hücre ile ilgili açıklamalarda bulunan Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr.Burak Önvural, “Son on yılda kök hücre ile ilgili temel bilim araştırmaları ve klinik deneyler giderek artış gösterdi. Şu an kök hücre biyolojisi ile ilgili bilgi seviyemiz oldukça ileri bir noktada. Bir çok farklı ortopedik durumda kök hücrelerin uygulanabileceği görüldü ve bu uygulamaların erken dönem sonuçları oldukça yüz güldürücü. Kök hücrelerin kolay elde edilebilir olması da klinik kullanımlarını giderek arttırmaktadır” diye konuştu.


Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr.Burak Önvural, hangi ortopedik durumlarda kök hücreler kullanılabileceği konusunda ise şunları söyledi; “Şu anki bilgi birikimimiz ile söyleyebiliriz ki travma(kırıklar), tümör ya da enfeksiyona bağlı kemik ve kıkırdak kayıplarının iyileştirilmesinden sinir, tendon ve bağ dokularının iyileştirilmesine dek uzanan geniş bir yelpazede kök hücre tedavilerinden yararlanılabilmektedir. Bu uygulamalar ortopedik hastalıkların tedavisinde yeni yaklaşımların geliştirilmesine olanak vermektedir ve gelecekte doktorların farklı bakış açısı ile hastalıklara yaklaşmasını sağlayacaktır.


Geleneksel tedaviler her zaman yaş gruplarına, mesleklere yada hasta beklentilerine cevap verememektedir. Bu sebeple hastaya özel tedavi stratejileri oluşturulmaya çalışılmakta ve hastaların tedaviden alacakları sonuç iyileştirilmeye çalışılmaktadır. İşte bu sebeple son yıllarda doku mühendisliği ve kök hücre gibi tedavileri içinde bulunduran rejeneratif tıp uygulamalarının kullanımı giderek artmaktadır.


Kök hücreler özel bir seçilim yapılmaksızın otolog kemik iliği santrifüjü ile elde edilebileceği gibi kültürde üretilmek üzere seçilip miktar olarak arttırılabilir de. Kültürde üretilen kök hücrelerin maliyetinin yüksek oluşu, kültür için gerekli olan zamanın uzun olması, enfeksiyon riski ve hücrelerin canlılıklarını yitirme ihtimali yüzünden rutin kullanımda bu yol pek tercih edilmemektedir. Diğer bir yol ise günümüzde sıklıkla tercih edildiği şekliyle yağ dokudan liposuction benzeri bir yöntemle belirli filtrelerden geçirerek kök hücre ekstratı elde etmektir.


Kök hücre sadece kemik, kas, kıkırdak, bağ yada tendon dokularına farklılaşmakla kalmaz; ayrıca büyüme faktörleri ve bir çok sitokinlerin salınmasını sağlarlar. Bu faktörler anjiyogenez(yeni damar oluşumu), onarım, hücrelerin hayatta kalması ve üremesi üzerine önemli görevlere sahiptirler. Kök hücreler aynı zamanda hasarlı dokuya giderek ağrı sebebi olan yangı yanıtını baskılama özelliğine de sahiptirler.”


Eklem ve kıkırdak hasarı olan bir çok hastaya kök hücre uygulanabileceğini dile getiren Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr.Burak Önvural, “Ancak bazı özel durumlarda kök hücre uygulamasından kaçınmakta fayda vardır. Bu özel durumlar: Vasküliti olan hastalar, özellikle son 3 ay içerisinde yeni atak geçirdiyse, Akut tromboz geçiren hastalar (en az 3-6 ay beklemek gerekir). Akut hemoftalmi(göz kanaması) (en az 3 ay beklemek gerekir).Vaskülit, tromboz yada pnömoniye bağlı pulmoner hipertansiyon, akut pulmoner yetmezlik, Miyelokarsinoz, miyelofibröz, Çoklu organ yetmezliği yada son dönem kronik hastalar(organ yetmezliği olan). Kronik enfeksiyonlu hastalar (kök hücre uygulaması enfeksiyonda artışa sebep olabilir). Kronik viral enfeskiyonlar, Psikiyatrik hastalıklar.


Bununla birlikte aşırı alkol ve sigara tüketimi kök hücre etkinliğini azaltacağı ve yeni hücreler için ölümcül olacağı için işlem öncesi ve sonrası en az 2 hafta boyunca hastalardan alkol ve sigara tüketmeleri önemle ve ısrarla istenir. Bunun dışında kök hücre uygulamaları bir çok hastada güvenle uygulanmakta ve oldukça yüz güldürücü sonuçlar vermektedir. Gelecekte belki de ameliyatlar tarih olacak ve biz ortopedistler sadece doku düzeyinde tedavilerle hastaların eklem rahatsızlıklarına çare olmak için çalışıyor olacağız.” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Özel bireyler ve aileleri kolları sıvadı, serada çilek üretimine başladı Kastamonu’da hayata geçirilen proje ile özel bireyler ve aileleri serada üretim yaparak hem gelişimlerine katkı sağlayacak hem de maddi gelir elde edecek. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Kastamonu Milli Eğitim Müdürlüğü iş birliğinde hazırlanan 4 kadın kooperatifinin de paydaş olduğu “Benim Engelim Üretim Yapmama Engel Değil” projesi özel bireyleri üretimle geleceğe hazırlayacak. Kastamonu İhsan Ozanoğlu Özel Eğitim ve Meslek Okulu, Sarıkonak Kadın Kooperatifi, Dadaylı Üreten Kadınlar Tarımsal Kalkınma Kooperatifi, Hanönü Kadın Girişimi Üretim ve İşleme Kooperatifi ile Devrekani Kadın Girişimciler Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nin paydaş olarak yer aldığı proje ile kırsal alanda yaşayan özel bireyler ve ailelerinin üretim yapmasını sağlayacak. Proje ile 2 yıl içerisinde, Kastamonu İhsan Ozanoğlu Özel Eğitim ve Meslek Okulunda eğitim gören 10 özel birey ve ailesine, 200’er metrekare çilek bahçesi tahsis edilecek. Proje sayesinde gelir elde edecek olan özel bireyler ile ailelerinin tarımsal üretim içerisinde yer almaları sağlanacak. Bu çerçevede Kastamonu İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Kastamonu Milli Eğitim Müdürlüğü iş birliğinde İhsan Ozanoğlu Özel Eğitim Meslek Okulunun “Benim Bahçem Benim Dünyam” eTwinning projesinin yürütülmesi amacıyla kadın çiftçi Lemiye Budak’ın bahçesinde sera kurulumu gerçekleştirildi. Hazırlanan serada özel bireyler ve aileleri ilk çileklerini ekti. Düzenlenen programa Özel Eğitim ve Kaynaştırma Daire Başkanı Fatih Paça, İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Gümüş, Kastamonu İl Tarım ve Orman Müdürü Bekir Yücel Tanrıkulu ile özel bireyler ve aileleri katıldı. “Gelecek kaygısı taşımamaları adına geliştirilmiş bir proje” Programda konuşan Kastamonu İl Tarım ve Orman Müdürü Bekir Yücel Tanrıkulu, “Yaptığımız proje özel birey ve aileleri için geliştirilmiş bir proje. Geçen sene bunu bakanlığımıza teklif ettiğimde olumlu bir şekilde karşılanmıştı. Projemiz kabul edilmişti ve bu yıl, geçen yıl yaptığımız serada hem çilek bahçesi, çilek fidesi dikimiyle de bu projenin başlangıcı için adım attık. Proje ile özel birey ve ailelerinin gelecek kaygısı taşımamaları adına geliştirilmiş bir proje. Çünkü okul hayatından sonra bu bireylerimiz genellikle aileleri ile özelikle anneleri ile beraber hayatlarını sürdürüyorlar. Biz de buna bir nefes olsun diye yaptı. Toprağın içinde, üretimde birlikte olurlarsa, tarımla ilgili meşakkatli olurlarsa kendilerini hem geliştirme hem de toprağın vermiş olduğu pozitif enerjiyi özel hayatlarına aktarma adına bu proje geliştirildi” dedi. “Bir takım etkinliklerle istihdamını destekleyici projeyi gerçekleştiriyoruz” Seranın öğrencilerin eğlenerek öğrenmelerine ve istihdamına katkı sağlayacağını ifade eden Kastamonu Milli Eğitim Müdürü Hasan Gümüş de, “Kıymetli gençlerimizin 21. yüzyıl becerileri ile donatılmasını önemsiyoruz. Bunun yanında özel bireylerimizin hem becerilerinin artırılması hem de ilerde istihdamla ilişkilendirilmesi için birçok projeyi hayata geçiriyoruz. Bugün de yine özel birey öğrencilerimizin becerilerini artırabileceği, hoşça vakit geçirebileceği, ileriye yönelik tarımsal faaliyetlerde gelir getirici birtakım etkinliklerle istihdamını destekleyici bir projeyi de gerçekleştiriyoruz. Birçok paydaşımız var. Öncelikle Kastamonu İl Tarım ve Orman Müdürlüğümüze bizi projeye dahil ettikleri için çok teşekkür ediyoruz. Velilerimiz, öğrencilerimizin hem becerilerinin geliştirilmesine hem de birlikte bu tarım faaliyetlerini yaparak daha güzel işler yapmış olacaklar. Aynı zamanda da öğrencilerimiz gelecekte bu tür faaliyetleri daha çok çeşitlendirerek istihdama ve üretime yönelik bir çığır açmış olacaklar. Bu projenin hayata geçirilmesinde kooperatiflerimize, Kastamonu İl Tarım ve Orman Müdürlüğümüze, Özel Eğitim ve Rehberlik Genel Müdürlüğümüze ve burada tüm herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu. “Eğitim, çocukların ihtiyaçlarını karşılama yoludur” Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Kaynaştırma Daire Başkanı Fatih Paça ise, “Yürüyeceğimiz yolun felsefesini yaptığımız projeler belirler. Farklı ihtiyaçlarımız var. Hayata hazırlanma adına bu çok kıymetli bir süreç. Dolayısıyla eğitim dediğimiz şey çocukların ihtiyaçlarını karşılama yoludur. Özel çocukların, özel ihtiyaçları var. Ama birbirimize benzer yaşantılarımız var. Bir şey anlamak için size benzeyen yanlarımıza bakarak görürseniz daha doğru anlarsınız. Daha iyi tanırsınız” şeklinde konuştu. “Bu proje çerçevesinde bu çocuklara farklı eğitimlerde düzenliyoruz” Çocukları sosyal yaşama kazandırmada aktivitelerin önemli olduğunu belirten Sosyolog Aysu Köserecep, “En çok sıkıntıyı anneler çekiyor. Annelerin hayatlarını rahatlatırsak onlara ufak bir iş yapabilirsek çocuklarda ferahlayacak yüzden biz 10 tane ailemize çilek bahçesi tesis edeceğiz. Ancak bu sadece fiziksel boyut. Amacımız sosyal sorumluluk. Biz çocuklarımızı insanlarla kaynaştırıp, toplum içine çıkarmak, ‘ben de varım’ diyebilmelerini sağlamak istiyoruz. Çünkü biliyoruz ki her biri birer denizyıldızı. Biz bir taneyi alıp hayatlarını kurtarırsak ne mutlu. Hepimiz aynı Ülkenin evlatlarıyız. Sadece isimlerimiz farklı. Farklı olduğumuz için zenginiz” ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından verilen eğitim sonrasında, özel bireyler ve aileleriyle birlikte seraya çilek fidesi dikildi.