EKONOMİ - 12 Haziran 2019 Çarşamba 10:33

Erzurum’da motorlu kara taşıtı sayısı arttı

A
A
A
Erzurum’da motorlu kara taşıtı sayısı arttı

Erzurum’da Nisan 2019 döneminde trafiğe kayıtlı motorlu kara taşıtı sayısı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 1.

Erzurum’da Nisan 2019 döneminde trafiğe kayıtlı motorlu kara taşıtı sayısı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 1.44 oranında artış kaydetti. Bölge illeri içinde araç varlığı bakımından 3’üncü sırayı alan Erzurum’un taşıt sayısı bölge toplamında yüzde 15.43’lük oran gösterdi. İlde bin kişiye düşen araç sayısı 156.4 olarak kaydedildi.


TÜİK ERZURUM VERİLERİ


Erzurum’da trafiğe kayıtlı motorlu kara taşıtı sayısının 119 bin 997, otomobil sayısının ise 59 bin 300 olduğu açıklandı. 2018 yılının nisan ayına göre motorlu kara taşıtı sayısı yüzde 1.44, otomobil sayısı yüzde 1,35, kamyonet sayısı yüzde 1.24, traktör sayısı ise yüzde 2,42 oranında artış gösterdi. İlde bin kişiye düşen motorlu kara taşıtı sayısı 156.4, otomobil sayısı ise 77.3’e yükseldi.


ERZURUM NİSAN 2019 VERİLERİ


2019 yılı Nisan ayı ölçeğinde Erzurum trafiğine 59 bin 300 otomobil, 2 bin 846 minibüs, bin 183 otobüs, 27 bin 24 kamyonet, 5 bin 860 kamyon, 2 bin 840 motosiklet, 725 özel amaçlı taşıt, 20 bin 219 traktör olarak toplam 119 bin 997 aracın kayıtlı olduğu bildirildi. Araç toplamı içinde otomobil varlığı oranı yüzde 49,4 oldu.


2019 BÖLGESEL VERİLER VE ERZURUM


TÜİK verileri üzerinden Doğu Anadolu Sanayici ve İşadamları Derneği(DOSİAD) tarafından gerçekleştirilen analizlere göre, Erzurum’da 119 bin 997, KUDAKA istatistik Bölgesi illerinde 195 bin 242, Kuzeydoğu Anadolu İstatistik Bölgesi illerinde 321 bin 287, Doğu Anadolu Bölgesi illerinde 777 bin 544 motorlu kara taşıtı trafiğe kayıtlı bulunuyor.


OTOMOBİL VARLIĞI VE ERZURUM


TÜİK 2019 Mart dönemi motorlu kara taşıtları iller dağılım sonuçlarına göre; Erzurum’da 59 bin 300, KUDAKA istatistik Bölgesinde 94 bin 436, Kuzeydoğu Anadolu İstatistik Bölgesi illerinde 126 bin 371, Doğu Anadolu Bölgesi illerinde toplam 342 bin 394 otomobil trafiğe kayıtlı durumda. Erzurum’un otomobil varlığının bölge toplamındaki payı ise yüzde 17.31 oldu.


TRAKTÖR VARLIĞI BÖLGESEL SONUÇLAR


TÜİK Mart 2018 verilerine göre Erzurum’da 20 bin 219, KUDAKA İstatistik Bölgesi illerinde 30 bin 817, Kuzeydoğu Anadolu istatistik Bölgesi illerinde 75 bin 251, Doğu Anadolu Bölgesi illerinde ise 137 bin 881 traktör trafiğe kayıtlı. Bölge illeri içinde en yüksek sayıda traktör varlığına sahip il 24 bin 728 araçla Malatya olurken, Erzurum 20 bin 219 traktörle ikinci sırada yer alıyor.


BÖLGE İLLERİ TAŞIT SAYISI DAĞILIMI


TÜİK verilerine göre, Ağrı’da 32 bin 607, Bingöl’de 17 bin 399, Bitlis’te 22 bin 641, Elazığ’da 125 bin 236, Erzincan’da 59 bin 7511, Erzurum’da 119 bin 997, Hakkari’de 9 bin 419, Kars’ta 45 bin 820, Malatya’da 174 bin 354, Muş’ta 34 bin 337, Tunceli’de 9 bin 335, Van’da 79 bin 30, Ardahan’da 19 bin 474, Iğdır ’da 28 bin 144 motorlu kara taşıtı trafiğe kayıtlı bulunuyor.


BÖLGE İLLERİ OTOMOBİL SAYILARI


Nisan 2019 ölçeğinde, Ağrı’da 9 bin 636, Bingöl’de 7 bin 704, Bitlis’te 7 bin 922, Elazığ’da 71 bin 435, Erzincan’da 28 bin 439, Erzurum’da 59 bin 300, Hakkari’de 2 bin 166, Kars’ta 11 bin 956, Malatya’da 93 bin 153, Muş’ta 9 bin 63, Tunceli’de 3 bin 506, Van’da 27 bin 771, Ardahan’da 3 bin 901, Iğdır ’da 6 bin 442 otomobil trafiğe kayıtlı.


TRAFİĞE KAYITLI ARAÇ SAYISI 23 MİLYONU AŞTI


Trafiğe kayıtlı araç sayısı Nisan ayı sonu itibarıyla 23 milyon 8 bin 927 oldu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2019 Nisan dönemi motorlu kara taşıtları verilerini açıkladı. Buna göre; Nisan ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı toplam 23 milyon 8 bin 927 adet taşıtın yüzde 54,2’sini otomobil, yüzde 16,4’ünü kamyonet, yüzde 14,1’ini motosiklet, yüzde 8,2’sini traktör, yüzde 3,7’sini kamyon, yüzde 2,1’ini minibüs, yüzde 1’ini otobüs, yüzde 0,3’ünü ise özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.


NİSAN AYI VERİLERİ


Nisan ayında 54 bin 322 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı. Nisan ayında trafiğe kaydı yapılan toplam 54 bin 322 taşıt içinde otomobil yüzde 55,1 ile ilk sırada yer aldı. Bunu sırasıyla yüzde 25,4 ile motosiklet, yüzde 11,4 ile kamyonet, yüzde 4,6 ile traktör takip etti. Taşıtların yüzde 3,5’ini ise minibüs, otobüs, kamyon ve özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.


AYLIK EDĞİŞİM


Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre yüzde 7,5 azaldı. Nisan ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre yüzde 7,5 azaldı. Bu azalış otomobilde yüzde 8,5, minibüste yüzde 44,7, otobüste yüzde 22,6, kamyonette yüzde 18,2, motosiklette yüzde 1,1 olarak gerçekleşti. Kamyonda yüzde 10,7, özel amaçlı taşıtlarda yüzde 59, traktörde ise yüzde 5,2 artış oldu.


YILLIK DEĞİŞİM


Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 44,2 azaldı. Nisan ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısında yüzde 44,2 azalış gerçekleşti. Bu azalış otomobilde yüzde 45,7, minibüste yüzde 76,5, otobüste yüzde 56,7, kamyonette yüzde 50, kamyonda yüzde 60,9, motosiklette yüzde 28,5, traktörde ise yüzde 56 olarak gerçekleşti. Özel amaçlı taşıtlarda yüzde 95,3 artış oldu.


TOPLAM TAŞIT SAYISI


Trafikteki toplam taşıt sayısı Ocak-Nisan döneminde 143 bin 6 adet arttı Ocak-Nisan döneminde 213 bin 541 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı, 70 bin 535 adet taşıtın ise trafikten kaydı silindi. Böylece trafikteki toplam taşıt sayısı 143 bin 6 adet arttı.


DEVİR


Nisan ayında 661 bin 504 adet taşıtın devri yapıldı. Devri yapılan toplam 661 bin 504 adet taşıt içinde otomobil yüzde 70,8 ile ilk sırada yer aldı. Otomobili sırasıyla yüzde 16,3 ile kamyonet, yüzde 5 ile motosiklet, yüzde 3 ile traktör takip etti. Nisan ayında devri yapılan taşıtların yüzde 4,9’unu ise minibüs, otobüs, kamyon ve özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.


LPGLİ ARAÇ


Trafiğe kayıtlı LPG’li otomobil oranı yüzde 37,7 oldu. Nisan ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 12 milyon 475 bin 682 adet otomobilin yüzde 37,7’si LPG, yüzde 37,2’si dizel, yüzde 24,7’si benzin yakıtlı olup, yüzde 0,1’i elektrikli veya hibrittir. Yakıt türü bilinmeyen otomobillerin oranı ise yüzde 0,3’tür.


SİLİNDİR HACİMLERİ


Trafiğe en fazla 1501-1600 motor silindir hacimli otomobillerin kaydı yapıldı. Ocak-Nisan döneminde trafiğe kaydı yapılan 125 bin 510 adet otomobilin yüzde 38,1’i 1501-1600, yüzde 27,2’si 1401-1500, yüzde 16,8’i 1301-1400, yüzde 11,3’ü 1300 ve altı, yüzde 5,4’ü 1601-2000, yüzde 1’i 2001 ve üstü motor silindir hacmine sahiptir.


RENK


Trafiğe en fazla beyaz renkli otomobillerin kaydı yapıldı. Ocak-Nisan döneminde trafiğe kaydı yapılan 125 bin 510 adet otomobilin yüzde 53,4’ü beyaz, yüzde 23,6’sı gri, yüzde 7,2’si siyah ve yüzde 5,6’sı kırmızı iken yüzde 10,2’si diğer renklerdedir.


HİBRİT VE ELEKTRİKLİ OTOMOBİLLER TRAFİKTE YOĞUNLAŞIYOR


Hibrit ve elektrikli otomobiller, Türkiye’de hızla sayılarını artıyor. 2017 yılında trafiğe kayıtlı hibrit ve elektrikli otomobil sayısı bin 685 iken, 2019 yılı Nisan itibariyle bu sayı 8 bine yaklaşmış durumda.


Hibrit ve elektrikli otomobiller, Türkiye’de görünürlüğünü artırıyor. Her geçen gün sayısını artıran bu otomobiller, trafikte sıkça yol almaya başladı. 2017-2019 dönemlerinde Türkiye elektrikli ve hibrit otomobil sayılarındaki artışlar yüzde 300’lere dayandı.


Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Nisan ayı ‘Motorlu Kara Taşıtları’ istatistiklerine göre Türkiye’de hibrit otomobil sayısı 2017 yılında bin 685 iken 2018 yılında yüzde 218 artarak 5 bin 367 oldu. Trafiğe kayıtlı hibrit otomobil sayısı 2019 yılında ise yüzde 47 artarak 7 bin 903 olduğu görüldü. Verilere göre yakıt türü bilinmeyen 38 bini aşkın otomobilden de bu kategoriye ekleme olabileceği varsayılırsa, rakam 10 bine göz kırpıyor.


Türkiye’de toplamda trafiğe kayıtlı otomobil sayısı 12 milyon 475 bin 682 iken bunların 3 milyon 81 bin 42’si benzinli, 4 milyon 638 bin 810’u dizel, 4 milyon 708 bin 815’i LPG’li, 7 bin 903 elektrikli ve hibrit otomobil bunların yanısıra yakıt türü bilinmeyen araçların sayısının 38 bin 512 olduğu görüldü.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Öğrencilerin sağlığı için kantinlerde titiz denetim Osmangazi Belediyesi, öğrencilerin sağlıklı ve güvenilir gıdaya erişimini temin etmek amacıyla ilçe genelindeki okul kantinlerinde sıkı denetimler gerçekleştirmeyi sürdürüyor. Gelecek nesillerin daha sağlıklı ve bilinçli bireyler olarak yetişmesi için yoğun çaba harcayan Osmangazi Belediyesi, öğrencilerin en çok vakit geçirdiği ve alışveriş yaptığı kantinlerdeki hijyen ve sağlık şartlarına ilişkin kontrolleri titizlikle yürütüyor. İlçede bulunan 186 ilkokul, ortaokul ile liselerin kantinleri sık sık incelemeye tabi tutulurken, Osmangazi Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri tarafından kantinlerde ruhsat, vergi levhası, ürünlerin muhafaza şekilleri, son kullanma tarihi, ilaçlama ve havalandırma kontrolleri yapılıyor. Yapılan denetimlerde gerekli şartları sağlamayan okul kantinlerine 2 bin 950 lira idari para cezası uygulanıyor. Hijyen ve gıdalara ilişkin büyük özen gösterdiğini kaydeden okul kantini işletmecisi Belgin Alaca, "Buradaki çocuklarımızı, kendi çocuğum gibi görüyorum. Burayı evin bir mutfağı gibi kullanmaya çalışıyorum, her şeye dikkat ediyorum. Bu noktada zabıtanın kontrolleri de bence gayet iyi, çok şükür bir problem yaşamadık. Para için kimsenin günahına girmemek gerekiyor diye düşünüyorum" diye konuştu. Bir diğer kantin işletmecisi Hafize Aksu da, denetimlerin her zaman olması gerektiğinin altını çizerek, "Çocuklar bizim geleceğimiz. Çocukların sağlıklı beslenmesi önemli. Sağlıklı gıdayı tavsiye ediyorum. Denetimlerimiz çok güzel geçti. Bence sık sık denetimlerin yapılması gerekiyor" ifadelerini kullandı. İlçede bulunan okul kantinlerinin denetimleri, 2025-2026 eğitim ve öğretim yılı boyunca Osmangazi Belediyesi ekipleri tarafından en ince ayrıntısına kadar sürdürülecek.
Kocaeli Başiskele’deki "koridor" projesinde geofoam teknolojisiyle 350 milyon lira tasarruf Kocaeli’de Başiskele ile İzmit arasındaki trafiği rahatlatacak dev ulaşım projesinde kullanılan "geofoam" blokları sayesinde 350 milyon lira tasarruf sağlandı. Kocaeli Büyükşehir Belediyesince D-130 kara yolu üzerindeki trafik yoğunluğunu azaltmak amacıyla hayata geçirilen ve yapımında sona yaklaşılan "Başiskele Kavşağı Koridor Projesi"nde fiziki ilerleme yüzde 38’e ulaştı. Haziran ayında yapımına başlanan ve 16 kilometrelik ulaşım koridorunu kapsayan projede, zemin iyileştirme, geogrid-geokompozit malzeme serimi ve yol üstyapı imalatlarına devam ediliyor. Proje kapsamında inşa edilecek 9 köprü için öngörülen fore kazık imalatlarının yüzde 93’ü, zemin iyileştirme çalışmalarının ise yüzde 90’ı tamamlandı. Geofoam teknolojisi maliyeti düşürdü Projede zemin dolgusu olarak kullanılan hafif ve dayanıklı "geofoam" blokları sayesinde, ilk yatırım maliyetinden yaklaşık 350 milyon lira tasarruf sağlandı. Yaklaşık 100 bin metreküp geofoamın kullanıldığı teknoloji sayesinde 9 bin tırın trafiğe çıkmasının önüne geçildi. Bu sayede trafik yükü hafifletilirken, yaklaşık 14 milyon liralık yakıt ve 26 bin 912 saatlik zaman tasarrufu elde edildi. 9 köprü ve 7 menfez inşa ediliyor D-130 kara yoluna nefes aldıracak projede 9 köprü, 7 menfez ve 2 yaya üst geçidi yer alıyor. Güney yan yolda (İzmit istikameti) geofoam dolgu ve askeriye alt geçit köprüsünün betonarme işlemleri tamamlanarak güzergah bütünlüğü sağlandı. Kuzey yan yolda (Gölcük istikameti) ise dolgu çalışmaları devam ediyor. Toplamda 30 bin metreküp beton ve 5 bin 500 ton nervürlü demirin kullanılacağı projede, trafik güvenliği için 13 bin metre yağmur suyu hattı ile 11 bin 500 metre oto korkuluk imalatı gerçekleştirilecek. Öte yandan, enerji tasarrufu sağlamak amacıyla yeni nesil LED armatürlerin kullanıldığı aydınlatma çalışmalarında yüzde 95 seviyesine gelinirken, elektrik hatlarının yer altına alınma işlemleri de sürüyor.
İstanbul Girişimlerin 2024 yılında doğum oranı 15,8 oldu Girişimlerin 2024 yılında doğum oranı 15,8 oldu. Bu girişimlerin istihdam oluşturma payı yüzde 4,9 oldu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılı Girişimcilik ve İş Demografisi verisini açıkladı. Girişimlerin 2024 yılında doğum oranı 15,8 oldu. Bu girişimlerin istihdam oluşturma payı yüzde 4,9 oldu. Girişimlerin 2023 yılındaki doğum oranı ise yüzde 15,5 ve istihdamdaki payı yüzde 4,9 olarak gerçekleşti. Doğan girişimler incelendiğinde, 2024 yılında en yüksek payı yüzde 32,1 ile toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı sektörü aldı. Bu sektörü sırasıyla, yüzde 16,8 ile ulaştırma ve depolama ve yüzde 10,1 ile inşaat sektörleri takip etti. İllere göre 2024 yılında doğan girişimlerden en yüksek payı yüzde 25,8 ile İstanbul aldı İstanbul’u sırasıyla yüzde 7,5 ile Ankara ve yüzde 6,5 ile İzmir takip etti. Girişimlerin 2022 yılında ölüm oranı yüzde 12,9 oldu Ölen girişimlerin istihdamdaki payı ise 2022 yılında yüzde 4,2 oldu. Girişimlerin 2021 yılındaki ölüm oranı yüzde 11,9 iken istihdamdaki payı yüzde 4,1 olarak gerçekleşti. Ölen girişimler incelendiğinde, 2022 yılında en yüksek payı yüzde 35,0 ile toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı sektörü aldı. Bu sektörü sırasıyla, yüzde 16,3 ile ulaştırma ve depolama ve yüzde 10,6 ile konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetleri sektörleri takip etti. İllere göre 2022 yılında ölen girişimlerden en yüksek payı yüzde 25,7 ile İstanbul aldı İstanbul’u sırasıyla yüzde 7,0 ile Ankara ve yüzde 6,0 ile İzmir takip etti. Girişimlerden 2023 yılında doğanların yüzde 78,3’ü 2024 yılında hayatta kaldı Girişimlerin 2022 yılında bir yıllık hayatta kalma oranı yüzde 75,2, iki yıllık hayatta kalma oranı yüzde 58,6 olarak gerçekleşti. Hızlı büyüyen girişimler oranı 2024 yılında yüzde 14,4 oldu Aynı yıl için ceylan girişimler oranı ise yüzde 2,4 oldu. Hızlı büyüyen girişimlerin 2024 yılında yüzde 23,5’i imalat, yüzde 20,5’i toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı ve yüzde 15,2’si ise inşaat sektöründe faaliyet gösterdi. Ceylan girişimlerin 2024 yılında yüzde 27,0’ı imalat, yüzde 15,2’si toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı yüzde 12,4’ü ise inşaat sektöründe faaliyet gösterdi. İmalat sanayinde 2024 yılında doğan girişimlerin yüzde 57,8’i düşük teknoloji ürünleri üretti İmalat sanayinde 2024 yılında doğan girişimlerin yüzde 29,6’sı orta düşük, yüzde 11,7’si orta yüksek, yüzde 0,9’u ise yüksek teknoloji düzeyine sahip ürünleri üreten girişimler oldu. Kuruluş yılı 2016-2020 arası olan girişimlerin 2024 yılındaki ciro payı yüzde 16,6 oldu En yüksek ikinci ciro payına ise yüzde 14,1 ile 2011-2015 yılları arasında kurulan girişimler sahip oldu. Kuruluş yılı 2016-2020 arası olan girişimlerin 2024 yılındaki istihdam payı yüzde 20,1 oldu Girişimlerden 2021 ve sonrasında kurulanlar ise yüzde 17,4’lük istihdam payına sahip oldu. Kuruluş yılı 1990 ve öncesi olan girişimlerin 2024 yılındaki ihracat payı yüzde 17,3 oldu Girişimlerden 1996-2000 arasında kurulanlar ise yüzde 16,3’lük ihracat payı ile ikinci en yüksek orana sahip oldu. Kuruluş yılı 1990 ve öncesi olan girişimlerin 2024 yılındaki ithalat payı yüzde 28,4 oldu Girişimlerden 1996-2000 arasında kurulanlar ise yüzde 16,3’lük ithalat payı ile en yüksek orana sahip oldu.
Mersin Trafik sigortasında ’sürücü temelli’ sistem iddiası Son günlerde basında yer alan ve 1 Ocak 2026 itibarıyla yürürlüğe gireceği öne sürülen ’sürücü temelli trafik sigortası’ modeliyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Özhedef Sigorta Kurucu Ortağı Abdulcelil Alkış, kamuoyuna yansıyan bilgilerin henüz resmi bir düzenlemeye dayanmadığını vurguladı. Alkış, Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) tarafından yayımlanmış herhangi bir tebliğ, genelge ya da Resmi Gazete kararı bulunmadığını belirterek, mevcut sistemin aynen devam ettiğini söyledi. "Hasarsızlık hakkı araçla birlikte kaybolmamalı" Sürücü temelli bir sistemin muhtemel etkilerine ilişkin görüşlerini paylaşan Alkış, "Bugün yürürlükte olan sistem araç bazlı. Sürücü aracını sattığında, yıllarca kazandığı hasarsızlık indirimini de kaybediyor. Oysa bu hak, aracın değil sürücünün davranışının sonucu. Sürücü temelli bir model hayata geçirilirse, bu yapısal adaletsizlikler ortadan kalkabilir" dedi. Kurallara uyan sürücülerin ödüllendirilmesi gerektiğini vurgulayan Alkış, "Riskli davranış sergileyen sürücüler ise gerçek maliyetleriyle karşılaşmalı. Sigorta sisteminin temel mantığı da budur" ifadelerini kullandı. "Sigorta sadece fiyatlayan değil, güvenliği artıran bir mekanizma olmalı" Basına yansıyan iddialar arasında yer alan eğitim ve rehabilitasyon uygulamalarına da değinen Alkış, sigortanın yalnızca prim hesaplayan bir yapı olarak görülmemesi gerektiğini söyledi. Alkış, "Riskli sürücüler için sadece yüksek prim uygulamak yeterli olmayabilir. Psikoteknik değerlendirme, zorunlu eğitim ve davranış geliştirme programları gibi önleyici adımlar, trafik güvenliğine daha kalıcı katkı sunabilir. Bu yaklaşım cezalandırıcı değil, rehabilite edici olmalıdır" diye konuştu. Basına yansıyan iddialar Henüz resmi olarak doğrulanmamış iddialara göre, ilerleyen dönemde trafik sigortasında araç bazlı hasarsızlık sistemi yerine sürücü kimliği ve sürüş geçmişini esas alan bir yapı gündeme gelebilir. Bu modelde; hasarsızlık indirimi ve sürprim uygulamalarının plaka yerine sürücünün T.C. kimlik numarası ve risk profiline bağlanması, iyi sürücüler için daha avantajlı primler, sık kazaya karışan sürücüler için ek yükümlülükler uygulanması konuşuluyor. Sektörel veriler dikkat çekiyor Türkiye Sigorta Birliği’nin geçmiş dönemlerde paylaştığı verilere göre, trafikteki araçların yaklaşık yüzde 80’i hasarsızlık indiriminden yararlanırken, toplam hasar maliyetlerinin büyük bölümünün yüzde 20’lik riskli sürücü grubundan kaynaklandığı belirtiliyor. Ayrıca 2024 yılında trafik sigortası hasar maliyetlerinin, artan yedek parça ve işçilik giderleri nedeniyle yüzde 70’in üzerinde yükseldiği ifade ediliyor. Yetkililer, kamuoyunda oluşabilecek yanlış algılara karşı uyarıda bulunarak, şu an için zorunlu trafik sigortasında herhangi bir sistem değişikliği olmadığını vurguluyor. Poliçe yenilemeleri mevcut basamak yapısına göre devam ediyor.