GENEL - 20 Mayıs 2020 Çarşamba 14:37

Tarım ve Hayvancılık Büyükşehir’le şahlanacak

A
A
A
Tarım ve Hayvancılık Büyükşehir’le şahlanacak

Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, “Erzurum’da ekilmemiş bir tek dönüm tarım arazisi kalmayacak” dedi.

Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, “Erzurum’da ekilmemiş bir tek dönüm tarım arazisi kalmayacak” dedi.


Erzurum Büyükşehir Belediyesi, tarım ve hayvancılık sektörlerine yönelik olarak taşıdığı hassasiyeti, devasa büyüklükte tarım ve zirai aletler filosu kurarak gösterdi. Filodaki; silaj, ekim, taş toplama, pancar posası paketleme makinelerinden, taşıma römorkları, sıvı ve katı gübre dağıtma tankerlerine varıncaya kadar birbirinden farklı amaçlarla kullanılan zirai alet ve tarım makinelerini Erzurumlu üreticilerin hizmetine sunuluyor. Büyükşehir Belediyesi, Erzurum’da tarım ve hayvancılığın adeta imdadına yetişti.



"Biz, Erzurum’a tarım ve hayvancılıkta yeniden cazibe kazandıracağız"


Doğu Anadolu Bölge Kalkınma İdaresi (DAP) işbirliğiyle kurulan devasa filonun tanıtımını yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, “Biz, Erzurum’a tarım ve hayvancılıkta yeniden cazibe kazandıracağımızı ifade ederken, kuracağımız filodan bahsediyorduk. Kararlıyız; kurduğumuz filomuz sayesinde Allah’ın izniyle Erzurum’da ekilmemiş bir tek dönüm arazi bırakmayacağız” diye konuştu.



Erzurum’un tarım ve hayvancılık profili


Başkan Mehmet Sekmen, Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraklerinden olan ÇETAŞ’a (Erzurum Çevre Temizlik, Ağaç, Peyzaj ve Enerji Tic. San. A.Ş.) ait sahada yaptığı filo tanıtımında, Erzurum’un tarım ve hayvancılık profilini de ortaya koydu. Erzurum’da 2,3 milyon dekarlık orman, 16 milyon dekarlık çayır mera ve 4,8 milyon dekarlık tarım alanının bulunduğu bilgisini veren Başkan Sekmen, Çiftçi Kayıt Sistemi’ndeki (ÇKS) arazi varlığının 292 bin hektar, yine aynı sisteme kayıtlı çiftçi sayısının ise, 35 bin olduğunun altını çizdi. Şehirdeki hayvansal işletme sayısının 56 bin, toplam tarımsal işletme sayısının ise, 72 bin olduğunu kaydeden Sekmen, Erzurum’daki tarımsal üretimin toplam değerinin ise, 6,5 milyar lira olduğunu açıkladı. Erzurum’daki toplam büyükbaş hayvan varlığının 827 bin 806, küçükbaş hayvan varlığının ise, 781 bin 694 olduğuna dikkati çeken Başkan Mehmet Sekmen, bu rakamlarla Erzurum’un Türkiye sıralamasında 2’nci olduğuna vurgu yaparak, “Bu rakamlar şunu gösteriyor ki; Erzurum’da çok muazzam bir tarım ve hayvancılık potansiyeli mevcut. Hal böyle iken bizlere de, bu potansiyeli değerlendirmek ve hem şehir, hem de bölge ve ülke ekonomisi için katma değere dönüştürmek düşer” ifadelerini kullandı.



Altyapı tamam, şimdi sıra üretimde


Erzurum’u tarım ve hayvancılığın merkezi haline getirme amacıyla bugüne kadar birbirinden farklı adımlar attıklarını anlatan Başkan Sekmen, hayvancılığa yönelik olarak şehrin dört bir yanında göletler inşa ettiklerini, bununla da yetinmeyip ilçelere canlı hayvan pazarları kurup hizmete açtıklarını, son olarak da Erzurum’da Orta Doğu’nun en büyük Canlı Hayvan Borsası’nı kurduklarını dile getirdi. Bu adımların her birisinin sektöre yönelik önemli bir altyapı hamlesi olduğunu ifade eden Sekmen, “Altyapımızı oluşturduk, şimdi de üretime geçme zamanı. Büyükşehir Belediyemizin bünyesinde kurduğumuz tarım makineleri ve zirai aletler filosuyla çiftçilerimizin ve besicilerimizin her türlü ihtiyacını karşılayacak ve şehrimizde üretim seferberliği başlatacağız. Hasat yapacak olan çiftçilerimiz ihtiyaç duydukları tarım makineleri ve zirai aletleri filomuzdan temin edebilecek ve gönül rahatlığı içerisinde üretim yapabilecek. Hem zamandan, hem iş gücünden ve hem de verimden kazanacak” şeklinde konuştu.



Erzurum çitfçisi kendi otunu kendisi üretecek


Doğu Anadolu Bölge Kalkınma İdaresi (DAP) işbirliğiyle yürüttükleri bu çalışma sayesinde Erzurum’da tarım ve hayvancılık faaliyetlerini aynı zamanda modernize de etmiş olacaklarını kaydeden Başkan Mehmet Sekmen, “Şehrimizde hayvancılık için kendi yemimizi artık kendimiz üretecek ve bununla birlikte Erzurum’da kaba yem ve ot borsasını kuracağız. Bundan sonraki süreçte Erzurum çiftçisi başka illerden ya da bölgelerden saman ya da ot ihtiyacını gidermek zorunda kalmayacak. Bu yörenin ot ihtiyacını da, kaba yem ihtiyacını da, yine bu yörenin çiftçisi kendisi üreterek giderecek. Erzurum’daki ekilebilir tarım arazilerinin tamamında üretim yapılmasını sağlayacak sahip olduğumuz potansiyeli kesinlikle katma değere dönüştüreceğiz. Tarım ve hayvancılığa dayalı sanayi, kısa, orta ve uzun vadede Erzurum ekonomisinin lokomotifi haline gelecek” ifadelerini kullandı.



İşte Büyükşehir’in 48 araçlık tarım filosu


Erzurum Büyükşehir Belediyesi’nin DAP Bölge Kalkınma İdaresi işbirliğiyle kurduğu 48 araçlık Tarım Makineleri ve Zirai Aletler Filosu, şu ekipmanlardan oluşuyor: “10 adet çift sıralı sıra bağımsız silaj biçme makineleri, 20 adet silaj taşıma römorku, 6 adet 6 sıralı baltalı gübreli pnömatik ekim makineleri, 2 adet taş toplama makinesi, 1 adet taş kırma makinesi, 1 adet bir tonluk yaş pancar posası paketleme makineleri, 1 adet 50 kilogramlık silaj paketleme makineleri, 1 adet 10 tonluk sıvı gübre dağıtma tankeri, 1 adet 6 tonluk katı gübre dağıtma tankı, 1 adet patates hasat makineleri, 1 adet patates eleme boylama makineleri, 1 adet rotavatör ve 2 adet de traktör.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.
Erzincan Erzincan’da Filistin’e destek yürüyüşü yapıldı Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) öğrencileri tarafından, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki göstermek, Avrupa ve Amerika’da çeşitli üniversitelerde Filistin için yapılan protestolara destek vermek amacıyla ‘Gazze İçin Yürüyüş ve Dua’ programı düzenlendi. EBYÜ’de öğrenim gören öğrenciler ile akademik ve idari personelin yanı sıra çok sayıda Erzincanlı vatandaş, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek ve aynı amaçla ABD ile Avrupa’daki üniversitelerde yapılan eylemlere destek vermek amacıyla EBYÜ kampüsünde toplandı. Program, İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden Eyüp Budak’ın okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Daha sonra öğrenciler, İngilizce ve Türkçe, "Gazze’de katliam var, sesini yükselt", "Bugünün Nazi’si işgalci İsrail", "Kudüs için, ilk kıblemiz Mescid-i Aksa için, Filistin için" yazılı pankart açtı. Özgür Filistin eylemlerine destek olmak amacıyla gerçekleştirilen programda EBYÜ öğrencileri adına basın açıklamasını Furkan Çoban okudu. Açıklamada şu metne yer verildi: “Allah’ın ve sizin düşmanlarınızı ve onların gerisinde olup sizin bilmediğiniz, ama Allah’ın bildiklerini korkutup caydırmak üzere, onlara karşı elinizden geldiği kadar güç ve savaş atları hazırlayın. Allah yolunda harcadığınız her şeyin karşılığı, zerrece haksızlığa uğratılmadan size tastamam ödenecektir. Bir asırdır Filistin’i işgal etmeye çalışan Siyonist terör şebekesi yaklaşık 210 gündür Gazze halkına zalimce saldırmaya devam ediyor. Filistin’de göğe yükselen bebeklerin ve çocukların feryadı, katledilen binlerce masum çocuğun mazlumiyeti; arşı alayı titretti ve arştan arza, yeryüzü şeytanlarının ve zalimlerin fermanı olarak indi. Ve dünyanın dört bir tarafında yeryüzünün vicdan ehli insanları, bataklığa düşmüş insanlığın onurunu ayağa kaldırmak adına bir devrim ateşini tutuşturdular. Bu devrim ateşi elden ele tüm ülkelerin ve milletlerin ufkunu aydınlatmaktadır. Filistin davasına destek amaçlı yapılan bu eylemler Siyonizm’in temsil ettiği küresel şeytani düzene karşı haklı bir isyandır. Başta Amerika ve Fransa olmak üzere, Batı dünyasının birçok yerinde en saygın kabul edilen üniversitelerde gönüldaşlarımız ayağa kalkarak isyan ateşine destek vermiş ve küresel intifadanın bir parçası olmayı tercih etmiştir. Birçok akademisyen ve öğrenci, bu davaya destek olmuştur. İntifada ateşi, sinelerinde yürek taşıyan herkesi etkisi altına almıştır. Tüm tedbir ve baskılara rağmen, onurlu gençlerin ve akademisyenlerin isyanları engellenememektedir. Binlerce öğrenci ve akademisyenin tutuklanması, sonucu değiştirmemiştir. Buradan zulme sessiz kalmayan bu onurlu akademisyenleri ve öğrencilerini selamlıyoruz. Ey vicdanlı ve aziz halkımız; sizler de kalkın ve bu insanlık zincirinin halkalarını oluşturun. Bu insanlık devrimine siz de iştirak edin. Gönülleriniz bu dava için atsın, Diliniz bu davayı konuşsun ve kalemleriniz bu davayı yazsın. İnsanlığın ikiye ayrıldığı bir zamanda aziz ve özgür insanların saflarında yer alın ve küresel intifadanın şerefini bir madalya olarak taşıyın. Bu şeref sizden sonraki nesillere de aktarılsın. Küresel intifadaya ve bu intifadayı kuşanan özgür ruhlu cesur yüreklere selam olsun. Ve buradan tekrar hatırlatıyoruz: Ehli Vicdan, Ehli iman olan ve kalbinde zerrece İnsanlık taşıyan herkese diyoruz ki küresel boykot mallarını almayın-aldırmayın. Unutmayın ki alınan her boykot malı bir bomba, bir tank veya bir füzedir. Ümmetin ve insanlığın izzet örtüsüne dokunan Siyonist eller varsa, onlara karşı çıkan yiğitler, Sütçü İmamlarda vardır elbet. Nihayetinde Şanlıurfa’dan bir yiğit çıktı adı Hasan saklanan idi. İmanı gayreti cesareti kabul etmedi bu zilleti ve canını Rabbi Rahmana teslim etti. Rabbimizden niyazımız şehidimizin attığı bu adımın zulmün tahtını sarsması ve İslam dünyasının bu zelilce seyirciliğine son vermesidir. Gazze’yi unutmama ve unutturmama adına elimizden ne geliyorsa yapacağız, insanlık ve Müslümanlığın bağrına hançer saplanmış iken buna seyirci ve ilgisiz kalmak elbette mümkün değildir. Son olarak buradan tüm dünyaya haykırıyoruz: Kudüs ve Mescidi Aksanın kurtuluşu için yapılacak olan her türlü meşru eylemin yanındayız, tarafıyız ve destekçisiyiz. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi öğrencileri.” Basın açıklaması sonrasında yapılan yürüyüş ile program nihayete erdi.