GÜNDEM - 01 Eylül 2025 Pazartesi 12:09

Başsavcı Adem Aydemir; "Tarafımız şüphesiz hak ve adaletten yana olmalıdır"

A
A
A
Başsavcı Adem Aydemir; "Tarafımız şüphesiz hak ve adaletten yana olmalıdır"

Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı Adem Aydemir, 2025-2026 yılı adli yıl açılışı dolayısıyla verdiği mesajda "Geciken adalet, vicdanları ağır derecede yaralar; bu nedenle mümkün olan en kısa zamanda davaların bitirilmesi esastır" dedi.


"Yüreği Adalet emaneti ile ürperen, Adalet uğruna mücadeleden geri durmayan vatan evlatlarına selam olsun. Bugün Adalet mücadelemizi özgürce vermemizin ve burada özgürce toplanmamızın dayanağı olan; Nene Hatuna, Kara Fatma’ya, Mevlüt Ağa’ya, Şükrü Paşa’ya, Alvarlı efeye, Kazım Karabekir’e, Mustafa Kemal Atatürk’e selam olsun, ruhları şad olsun" diyerek söze başlayan Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı Adem Aydemir "Biz torunları için canını vatan ve mukattesatı uğruna feda eden aziz şehitlerimize, kahraman gazilerimize selam olsun, Ruhları şad olsun. Adalet; vechiz sözler ile tarif edilemeyecek kadar ağır ve bir o kadar kıymetli değerimiz. Yaşamın huzurunun dayanağı, mülkün temeli, halkın umudu, mazlumun duası, devletin namusudur Adalet. Yeryüzünün en ağır emaneti ki bu kutsal emanet tüm insanlığın ama öncelikle siz değerli meslektaşlarımızın omzundadır. Sizler ki; evladı, eşi, aileyi, sevdiklerinizi, sağlığınızı bir yana bırakarak; bu kutsal emaneti hakkıyla teslim etmek için insanüstü gayretler gösteriyorsunuz. Milletin feryadı evladınızın sesini bastırıyor, mazlumun diktiği göz sizi sıladan koparıyor, günlere sığmayan yargılama faaliyetleri sağlığınızı alıp götürüyor; biliyoruz, yaşıyoruz, dertleniyoruz. İşte tüm bu yükleri herkes gibi insan olan Hakimlerimiz, Savcılarımız ve Avukatlarımız taşıyor" şeklinde konuştu.


"Hayal edilen şey; kaf dağının ardında değildir"


Adaletin sadece hukukçulara bırakılacak ve onlar tarafından idame ettirilecek bir değer olmadığını vurgulayan Aydemir, "Bütün bir toplumu kuşatan ve millet olarak hepimizin çok dikkat etmesi gereken bir değerdir. En çokta yönetenlerin adil olması ve adalet çerçevesinde hükmetmesi o ülkeyi huzurlu ve mutlu ülkeler seviyesine ulaştıracaktır Hayal edilen şey; kaf dağının ardında değildir. Her türlü görüş, kişisel husumet, kin, nefret, ayrımcılık, ırk ve renk ayrımı olmadan sadece hakkın teslimi noktasında işin gereği ifa edildiğinde huzur kendiliğinden oluşacaktır. Bunu yaparken, toplumun değerlerine saygılı, örf ve adetini bilip o kültür ile hemhal olan, yanlışı düzelterek, doğrunun her daim ayakta kalmasını sağlayan, anlayışlı, hoşgörülü, bilgili, sağlam bir şekilde ayakları üzerinde duran, donanımlı ve her daim kendini geliştiren topumun önderi mahiyetinde iyi hukukçular olmak zorundayız. Milletimizin derdi ile dertlenmeyen, hak mücadelesinin önünü açmayan ve onu kolaylaştırmayan bir bakış açısının yaşama şansı ve saygı görme ihtimali yoktur. Kendimizi en acımasız şekilde eleştirmekten geri durmayalım, elbette kötü niyetlerle mücadelemizden taviz veremeyiz ama her eleştirinin de yok etme iradesi taşıdığı ön yargısı ile hareket etmeyelim. Ecdadımızın şanlı tarihinden aldığımız ilham ile yeniden dünyaya adalet dağıtan bir millet olmak için en iyisi olmak ve görevini en iyi şekilde yapmak noktasında azimliyiz ve kararlıyız. Aziz Milletimizden; İsteğimiz, bize güvenmeleridir. Yanlış kararlar sadece bugün değil, geçmişte de verilmiştir. Ancak kanun yollarının uygulanmasının amacı tam olarak budur" dedi.


"Geciken adalet, vicdanları ağır derecede yaralar"


"Bir insan olan Hakim, Cumhuriyet Savcısı ve Avukatın, her insan gibi hata yapma olasılığı gözetilerek şikayet, itiraz, istinaf ve temyiz yolları ve hatta olağanüstü kanun yolları yasa koyucu tarafından yapılmıştır" diyen Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı Adem Aydemir, sözlerine şöyle devam etti, "Yargı kendi mecrasında sorunu çözmek için uğraşacaktır. Bu demek değildir ki, yargı mensubu özgürce hareket edecek ve istediği kararı istediği tarihte vererek yargılamayı bitirecektir. Geciken adalet, vicdanları ağır derecede yaralar; bu nedenle mümkün olan en kısa zamanda davaların bitirilmesi esastır ve şayet kanun dışına çıkacak hareketlerin sergilenmesi durumunda da yargı mensupları için çok ağır yaptırımlar içeren soruşturmalar geçirilmektedir. Ancak biz hukukçulara düşün karşılıklı saygı ve Adalet ve milletine bağlılık çerçevesinde şikayete mahal vermeden en doğru kararı, en kısa zamanda vermeye çalışmak ve adaletsizlikleri ortadan kaldırmaya çalışmaktır. Yapıcı eleştirileri çok dikkatle takip ediyor ve her geçen gün daha hızlı ve doğru adalet hizmeti için yoğun bir mücadele veriyoruz. Milletimizin şüphesi olmasın. Kıymetli Genç Meslektaşlarım; Karar verirken cesur olun, çok çalışın, araştırın, sürekli bilginizi ve tecrübenizi artırın, yetiştiğiniz toprakların değerlerini unutmayın, omzunuzdaki büyük emanet olan Adalete sahip çıkarak ve makamlarınızın emanetliğini bilerek, doğru ve adil karara ulaşmak için tüm gayretini veren Adalet insanları olmak için çabalayınız. Yanlış karar vereceğim korkusuyla dosyaları bekletmeyiniz ama yanlış karar vermemek için büyük gayret gösteriniz ve iyice emin olduktan sonra karar veriniz. Bağımsızlığınıza ve tarafsızlığınıza tek bir leke düşürmeden güzel vatanımızdan dünyaya yayılan adaletin sembolü sizler olunuz"


"Dünyada adaletsizliklerin oluşturduğu felaketler canımızı yakıyor"


Adaletin sımsıkı ve her değerin üzerinde ayakta tutulmaması halinde; akıbet bütün bir milleti ve hatta dünyayı mahvedeceğini vurgulayan Aydemir, "Adaletin küçük veya büyük diye bir ayrımı olamayacağı gibi göz ardı edilecek bir zerresi dahi yoktur. Küçük küçük büyüyen adaletsizlikler, felaketin kapılarını ardına kadar açacaktır. Devamı güçlünün ve zalimin adaletini hakim kılacak, haklının feryadı, mazlumun ahı olarak arşa ulaşacaktır. Tarafımız şüphesiz hak ve Adaletten yana olmalıdır. Ancak hamaset dolu sözlerle adaletsizliğin düzelmediği de bir gerçektir. Bugün, Dünyaya baktığımızda, Adaletsizliklerin oluşturduğufelaketler canımızı yakmaya devam etmektedir. Tüm dünyanın gözü önünde Filistin’de yaşanan dram ve soykırım, Adaletsizliğin tarih sayfalarına yazılacak en acı hadiselerinden birisi olacaktır. Zalimin adaletinin sadece kötülük doğuracağı gün gibi ortadadır. Başta Filistin olmak üzere dünyanın neresinde olursa olsun yapılan haksızlıklara ve zulümlere ortak olmayacağımızı, siyonist rejim gibi Adaletsiz ve zalim yönetim ile bin türlü acılara sebebiyet verenlere hukuk çerçevesinde hesap sormak için mücadele edeceğimizi, Erzurum’dan Türk hukukçuları olarak tüm dünyaya ilan ediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Hakimleri, Savcıları ve Avukatları; korkusuzluğu ve dirayeti ile şüphesiz bu güce ve köklü geçmişe sahiptir. Bu duygu ve düşüncelerle yeni Adli yılımızın sağlıkla, huzurla, başarılarla, Adaletle donanarak, ülkemize ve tüm dünyaya hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. "Kim için olursa olsun herkes için Adalet" düsturu ile mazlumun duasını ve Rahmetli Şehit Cumhuriyet Savcılarımız Mehmet Selim Kiraz, Hakan Kılıç ve Murat Uzun’un emanetini kutsal bilerek Adalet uğruna ömrünü, sağlığını, sevdiklerini feda eden her bir meslektaşıma şükranlarımı sunuyor" diye konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.
Aydın Bir kişinin öldüğü kaçak define olayında 1 tutuklama Aydın’ın Efeler ilçesinde iddiaya göre define aramak için kaçak kazı yaparken girdiği tünelde mahsur kalan şahıs ekiplerin saatler süren arama çalışmasının ardından ölü olarak bulunurken, tünelin dışında bekleyen diğer şahıs ise jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, sabaha karşı Kalfaköy Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, define aramak için kaçak kazı yaptıkları iddia edilen şahıslardan biri açtıkları tünele girdi. Dışarıda kalan T.Y. (44) içerideki Sezer Ayhan (32) isimli arkadaşından uzun süre haber alamayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma, AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma Ekibi (JAK) yönlendirildi. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler tünel içerisindeki Ayhan’a ulaşmak için çalışma başlattı. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki tünelin uzun ve dar olması ekiplerin çalışmalarını güçleştirirken, saatler süren kurtarma çalışmalarının ardından Ayhan ölü olarak bulundu. İzmir İl Afet Müdürlüğü’nden getirilen temiz hava besleme sistemi ile mahsur kaldığı tünelden ölü olarak çıkarılan Ayhan’ın cansız bedeni hastane morguna kaldırılırken, kesin ölüm nedeni yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Tutuklandı Tünel dışında kalan T.Y. isimli şahıs jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen T.Y. çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Emre Belözoğlu: "Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var" Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, minimum 7-8 transfer yapılması gerektiğini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Kasımpaşa deplasmanda oynadığı Galatasaray’a 3-0’lık skorla yenildi. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, "Galatasaray’a karşı yapabileceğimiz net bir şekilde detaylandırdığımız yerler vardı. Oyunu tutmak adına bence elinden geldiğince uygulamaya çalışan bir oyuncu grubum var. Oyunu 1-0 tuttuk. Galatasaray geçiş yaparken, topu kaptırdığınızda geçişe geçişte güçlü bir takım. Set hücumunda güçlü bir takım. İki tarafı da çok iyi oynayabilen bir takım. Bunun hazırlığını yapmıştık. 1-0 giderken 65-70’te hamle yaptık. Hamlenin karşılığında da biraz daha cüretkar oynamaya çalıştık. Böyle olunca da biraz daha onların daha rahat alan bulmasını vesile oldu. Hücum anlamında isteklerimizi yapamadık. Defans anlamında belli alanlarda Galatasaray’ı sıkıştırdık. Oyuncularımın isteğini, arzusunu görebiliyorum. Devreyle beraber değişmemiz gerekiyor. Kasımpaşa ilk defa sahasında maç kazanmadan devreyi bitirdi. O yüzden takımımızda değişim kaçınılmaz gibi duruyor. Hemen yarından itibaren 3 gün antrenman yapacağız. 2 Ocak’ta kampa gideceğiz. Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var. İnşallah bunu yaparız" diye konuştu. Gelmeden önce kadroyla ilgili ekibiyle değerlendirme yaptığını ifade eden Belözoğlu, "Buna rağmen en iyisini yapmak için buradayız. Kadroyu güçlendireceğimizi düşündüğümüz bir devre arası var. Bence Kasımpaşa’nın bunu yapması gerekiyor. Kerem (Demirbay) iyi bir oyuncu. İsmi geçen oyunculardan biri de o. Topu tutmada, yönlendirmede o benim istediğim oyunu ortaya çıkabilecek bu tarz oyunculara ihtiyaç var gibi görünüyor. Ceyhun Bey’le görüştük, başkanlarımızla görüştük. Takımın güçlenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. 17 maçın minimum 8-9 galibiyet çıkarabilecek bir takım inşa edeceğiz. Şikayet edecek durumda değilim. Şikayet etmemeliyim bu kadroya geldiysem. Bugün planlarımızın bazıları tuttu, bazıları tutmadı. Karşımıza güçlü bir takım vardı" şeklinde konuştu. "Elimde peynir, domates varken, kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli" Elindeki kadroyla iyi işler çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Emre Belözoğlu, "Elindeki malzemeyle en iyi lezzeti çıkarabilecek oyunu yapmak durumundayım. Elimde peynir, domates varken, ben sadece peynirli domatesli en güzel pizzayı yapmalıyım. Kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli. Bu işin gerçeği budur. Teknik adamlar bir şeyleri konuşurken biraz daha gerçekçi yaklaşmalılar. Ben burada elimdeki mevcutla bile en iyi neyi yapabilirim, bunun derdindeyim. Ofansif anlamda kesinlikle değişmemiz gereken, gelişmemiz gereken yerler var" ifadelerini kullandı. Her çalıştırdığı takımın kendisine tecrübe olduğunu aktaran Belözoğlu, "Elimizdeki güce göre en lezzetlisini yapmak zorundasınız. Ankaragücü’yle yaşadığımız süreç tamamen bence hakemlerin organize ettiği bir süreçti. Antalyaspor, geçen sene bence yine ligin en sıkıntılı kadrolarından bir tanesiydi ama bence iyi iş çıkardık. Lige çok iyi başladık. 4 maçta 9 puan aldık. Camia mutsuz, 4 maçın 4’ünü de kazanmamız gerekiyor diyorlardı. Ben o yüzden bıraktım. Çünkü bazen ülkede gerçeklerle karşılaşmak istemeyen bir grupla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Gerçekçi bakacağız. Bunları tecrübe olarak görüyoruz. Teknik adamlık kariyerimde iyi de gitse kötü de gitse hedeflerimden vazgeçmeden yoluma devam edeceğim. Bu bir tecrübe. Hep böyle bakarım" diyerek sözlerini tamamladı.