GÜNDEM - 24 Temmuz 2025 Perşembe 14:26

DES: "Yetkili sendika ve hükümet sorumluluğunun bilincinde olmalı"

A
A
A
DES: "Yetkili sendika ve hükümet sorumluluğunun bilincinde olmalı"

Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkanı İshak Çelebi, Ağustos ayında başlayacak toplu sözleşme pazarlığının geçen yıllarda olduğu gibi bu yılda hezimet ile sonuçlanmaması gerektiğini söyledi.


Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkanı İshak Çelebi, "yapılan toplu sözleşmelere göre milyonlarca kamu çalışanı ve emeklisi yoksulluk sınırı altında maaşlara mahkum edildi. Bu durum ekonomik krizle birlikte reel enflasyon oranlarındaki artış nedeniyle memurlar daha derinlemesine bir yoksulluğa itildi. Bu nedenle milyonlarca aileyi ilgilendiren Toplu Sözleşme için yetkili sendika temsilcilerini dikkatli ve ciddi olmaya, memurun ve emeklisinin hakkını korumaya hükümeti de insaflı olmaya davet ediyorum" dedi.


Reel enflasyon memur zamlarını ezdi geçti


DES Genel Başkanı Çelebi, açıklamasında şunları söyledi; "TÜİK tarafından açıklanan enflasyon oranlarına göre memur ve emeklilere yapılan maaş artışları yetersiz kalmış, memur ve emeklisinin maaşları reel enflasyon karşısında erimesine, hergeçen gün yoksullaşmasına yol açmıştır. Memur ve emeklilerinin uğradığı bu zararın telafisi için toplu sözleşme süreci önemli bir fırsattır. Bu fırsatı hem yetkili sendikaların hem de hükümetin insaf ve vicdan ile hareket edip çok iyi değerlendirmesi gerekiyor"


Memur mağdur edildi


Mutfakta ve zorunlu, zaruri ihtiyaçlarda gerçekleşen enflasyonun memur ve emeklisinin aldığı maaş artışının üzerine çıktığını herkesin gördüğünü belirten Çelebi, "Bunu dünya âlem biliyor. Bu nedenle ve yaşanan mağduriyetin telafisi anlamında bu yıl Ağustos ayında yapılması gereken toplu sözleşmelerin bu talep ve haklı baskılar doğrultusunda sonuçlanmasını istiyoruz. Aksi halde memur maaş zammının unvanlar itibariyle memurlara çok düşük oranlarda yansıması durumu ve enflasyon artış oranının yapılan zammın üzerinde gerçekleşmesi hali gelecek yıllarında da memurların mağduriyetine neden olmaya devam edecektir"


İşte çalışanların talepleri


Vergi diliminin yüzde 15’e sabitlenmesi gerektiğini vurgulayan Çelebi, taleplerini şöyle sıraladı, "Çalışan ile emekli arasındaki maaş farkı giderilmelidir. Çalışırken alınan tazminatlar taban maaşa yansıtılarak çalışanların emekli olmasının önünü açılmalı, yeni istihdam oluşturulmalıdır. Kamuda hem büyük bir israfı engelleyecek hem de demokratikleşmenin önünü açacak olan E-Devlet üzerinden sendikalara üyelik ve istifa işlemleri gerçekleştirilmesi için gerekli kanuni düzenlemeler ivedilikle yapılarak tasarruf sağlanmalıdır. Enflasyon farkları her ay hesaplanarak maaşlar yeniden revize edilmelidir. Aile bütünlüğü içim önemli olan yarı zamanlı çalışma biçimi çalışanlar maaşlarından feragat ettirilmemeli, özlük hakları korunmalıdır. Özüre bağlı yer değiştirmelerde çalışanlar mağdur edilmemelidir. Emek sömürüsüne neden olan ücretli öğretmenlik, usta öğreticilik, PICTES öğretmeni gibi uygulamalar kaldırılmalı, herkes güvenceli ve kadrolu istihdam edilmelidir. Eğitimde şiddete karşı güvenlik hizmetleri her kurumda hayata geçirilmeli ve ayrıca okulların temizlik hizmetlerine dair önlemlerde önemle alınmalıdır. Tüm öğretmenlere ve eğitim çalışanlarına 24 Kasım Öğretmenler Gününde bir maaş ikramiye verilmelidir. Eğitim-Öğretim yılı başında tüm eğitim çalışanlarına en az asgari ücret düzeyinde bir eğitime hazırlık ödeneği verilmelidir. Eğitim çalışanları için daha önce söz verilen 1/4 dereceye gelenlere 3600 Ek gösterge verilmelidir. Eğitimin diğer bir paydaşı olan özel sektörde çalışan öğretmenlerin özlük ve ekonomik hakları bakanlık tarafından güvenceye alınmalı, serbest piyasa söylemine sığınarak emek sömürüsü engellenmelidir. Ek ders ücretleri güncellenerek 1 ek ders ücreti net 500 TL olmalıdır. CİMER gibi şikayet mercileri ya kaldırılmalı ya da devlet memurunu koruma kanunu çerçevesinde asılsız şikayet ve ihbarları yapanlara cezalar olmalıdır. Tüm eğitim çalışanlarına verilen banka promosyonları MEB tarafından merkezi olarak yapılmalı, taşrada çalışan eğitim çalışanları mağdur edilmemelidir. Eğitim camiasında büyük mağduriyetlere yol açan mülakat uygulaması kaldırılmalıdır. Sosyal devlet gereği sağlıklı bireyler yetişmesi adına çocuk Kira, kreş gibi aile kurumunu güçlendiren destekler günümüz koşullarına göre güncellenmesi taleplerimiz arasındadır"


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Nilüfer’de Yaylacık’a yeni yaşam alanı Nilüfer Belediyesi, kente değer katan projelerine bir yenisini daha ekledi. Yaylacık Mahallesi’nde yapımı tamamlanan park ve koşu yolunun açılışını yapan Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, 2025 yılında kente 7 yeni park ile yaklaşık 30 bin metrekare yeşil alan kazandırdıklarını söyledi. Nilüfer Belediyesi, vatandaşların nefes alabileceği yeşil alanları ve spor yapabileceği sosyal donatıları kente kazandırmaya devam ediyor. Bu çalışmalar kapsamında Yaylacık Mahallesi’nde inşa edilen "Yaylacık Parkı ve Koşu Yolu" düzenlenen törenle hizmete açıldı. Açılış törenine; Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir ve eşi Nuray Özdemir, Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Aydın Saldız, Osmangazi Belediye Başkan Vekili Cemile Yılgör, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Meclis Üyesi Canan Taşer, CHP Bursa İl Kadın Kolları Başkanı Nigar Bölüker, CHP Bursa İl Gençlik Kolları Başkanı Berkcan Bora, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Özgür Şahin, Nilüfer Belediye Başkan Yardımcıları, meclis üyeleri, Yaylacık Mahalle Muhtarı Basri Uzgur, geçmiş dönem Nilüfer Belediye Başkanı Faruk Baykal ve çok sayıda mahalle sakini katıldı. "2025 yılında 30 bin metrekare yeşil alan kazandırdık" Törende konuşan Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, 2025 yılı sona ererken kente kalıcı bir eser daha bırakmanın mutluluğunu yaşadıklarını ifade etti. Göreve geldikleri günden bu yana yeşil bir Nilüfer için çalıştıklarını vurgulayan Başkan Şadi Özdemir, "2025 yılında Nilüfer’e 7 yeni park kazandırdık. Böylece ilçemizdeki toplam park sayısını 426’ya çıkardık. Yıl boyunca yaptığımız bu çalışmalarla kentimize yaklaşık 30 bin metrekarelik yeni yeşil alan eklemiş olduk. Doğasına ve yeşiline sahip çıkan bir yönetim anlayışıyla çalışmaya devam edeceğiz" dedi. Yarısından çoğu yeşil alan Yaylacık Mahallesi’ne kazandırılan parkın teknik detaylarını da paylaşan Başkan Şadi Özdemir, alanın her yaştan vatandaşa hitap edecek şekilde tasarlandığını belirtti. Başkan Şadi Özdemir, "Toplam 2 bin 134 metrekarelik alanın, bin 255 metrekaresini, yani yarısından fazlasını yeşil alana ayırdık. Çocuklarımız için 238 metrekarelik güvenli bir oyun alanı, sporseverler için 153 metre uzunluğunda koşu yolu ve 54 metrekarelik spor aletleri alanı oluşturduk" diye konuştu. "Parklar, spor manifestomuzun bir yansımasıdır" Parkların sadece yeşil alan değil, aynı zamanda sağlıklı yaşamın merkezi olduğunu dile getiren Başkan Şadi Özdemir, bu alanların Nilüfer Spor Manifestosu’nun sahadaki en somut örnekleri olduğuna dikkat çekti. Sporu hayatın doğal bir parçası haline getirmeyi hedeflediklerini belirten Başkan Özdemir, şunları söyledi: "Nilüfer’de sporu; mahallede başlayan, yürüyüşle, oyunla ve hareketle yaşam kültürü haline gelen bir olgu olarak görüyoruz. Nilüfer’de herkes temiz hava solumayı hak ediyor. Her çocuk güvenle oynayabileceği bir parka sahip olmalı, her büyüğümüz evinin yakınında yürüyüş yapabilmeli. Biz bu anlayışla çalışıyor ve parklarımızı bu vizyonla hayata geçiriyoruz." "Nilüfer yaşam kalitesini artırıyor" Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Aydın Saldız ise Nilüfer’in, 426 parkıyla kişi başına en fazla park düşen ilçelerden biri olduğunu söyledi. Saldız, açılan parkın Nilüfer’in ve Bursa’nın yaşam kalitesine katkı sunacağını ifade etti. Yaylacık Mahalle Muhtarı Basri Uzgur da mahalleye kazandırılan bu hizmetten dolayı Başkan Şadi Özdemir ve ekibine teşekkür etti. Konuşmaların ardından protokol üyeleri ve çocuklar açılış kurdelesini birlikte kesti. Törenin ardından parkı gezen Başkan Şadi Özdemir, oyun alanındaki çocuklarla ve vatandaşlarla sohbet etti.
Manisa Manisa’da 15 ton atık ilaç doğaya karışmadan imha edildi Manisa Büyükşehir Belediyesi ile Manisa Eczacılar Odası iş birliğinde, atık ilaçların çevreye zarar vermeden bertaraf edilmesi amacıyla protokol imzalandı. Protokol kapsamında il genelindeki eczanelerden toplanan yaklaşık 15 ton atık ilaç, uygun şartlarda imha edildi. Manisa Büyükşehir Belediyesi, "Sıfır Atık" vizyonu doğrultusunda çevre kirliliğini önlemek amacıyla dev bir adıma imza attı. Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu ile Manisa Eczacı Odası Başkanı Duygu Elmas Mutlu arasında imzalanan protokol kapsamında, il genelindeki eczanelerden toplanan yaklaşık 15 ton son kullanma tarihleri geçmiş olan atık ilaçlar, çevreye zarar vermeden bertaraf edildi. Manisa Büyükşehir Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanlığı koordinesinde yürütülen çalışmada, eczanelerden toplanan atıklar özel ekiplerce teslim alındı. Çevre lisanslı bertaraf tesislerine nakledilen ilaçlar, yüksek standartlarda imha edilerek yer altı sularına ve toprağa karışması engellendi. İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Daire Başkanlığı yetkilileri, atık ilaçların kontrolsüz şekilde çöpe atılmasının veya doğaya bırakılmasının ciddi çevresel riskler oluşturduğuna dikkat çekerek, bu tür iş birliklerinin önemine vurgu yaptı. Protokolün, çevre bilincinin artırılmasına ve sürdürülebilir bir gelecek hedeflerine katkı sağladığı ifade edildi.
Amasya "Amasya’dan İstanbul’a Şeyh Hamdullah Yazma Eser Sergisi" açıldı Amasya’da Osmanlı hat ekolünün kurucusu Şeyh Hamdullah’ın vefatının 505. senesi dolayısıyla ‘Amasya’dan İstanbul’a Şeyh Hamdullah Yazma Eser Sergisi’ düzenlendi. Sergiye Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da katılarak bilgi aldı. Amasya Bayezid Yazma Eserler Kütüphanesi’nde birbirinden değerli yazma eserlerin sergilendiği serginin açılışına katılan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, "Açılışını yaptığımız sergi alanında bir ilktir. Bir taraftan büyük ustayı çok nitelikli bir çalışmayla anıyor, bir taraftan da onu Amasya ile yeniden buluşturarak bağrından çıkmış bu büyük tarihi şahsiyeti şehrimizin gündemine taşıyoruz" dedi. Bu serginin TÜYEK Yazma Mushaflar Dairesi Başkanlığı’nın gerçekleştirdiği 42. sergi olduğunu anlatan Bakan Ersoy, "Başta İstanbul olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanında gerçekleştirdiğimiz bu sergiler her şeyden önce insanımızın tarih ve kültür birikimimizin temel kişi ve unsurlarıyla tanışmasını sağlamayı, bunlarla irtibatını kuvvetlendirmeyi hedeflemektedir" diye konuştu. "170’ten fazla ülkede Türk dizileri seyrediliyor" Bir dizi ziyaretlerde bulunduğu Amasya’da Türk dizilerinin 170’ten fazla ülkede seyredildiğini ve Türkiye’nin turizm gelirlerinde yıl sonu hedefi olan 64 milyar doları aşacağına değinen Ersoy, "Amerika’da, Çin’de, Almanya’da, Rusya’da 200’e yakın ülkede Amasya’yı, Samsun’u, Diyarbakır’ı, Antalya’yı şehirlerimizi tanıtıyoruz. Bugün 170’ten fazla ülkede Türk dizileri seyrediliyor. 2017 yılının ilk 9 ayında yaklaşık 25 milyar doları biraz aşan bir gelirimiz vardı. Bugün geldiğimiz noktada 2025 yılının ilk dokuz ayında tam 50 milyar dolar gelir sağladık ülke ekonomimize. Aradaki farkı görüyorsunuz değil mi? Tam yüzde 100 artış. Son çeyrek rakamları da oldukça iyi geliyor. Yıl sonu hedefimiz olan 64 milyar doları aşacağız" şeklinde konuştu. Bakan Ersoy, Amasya Valiliği ve AK Parti İl Başkanlığı ile Amasya Olgunlaşma Enstitüsünü de ziyaret etti.