- 17 Kasım 2020 Salı 10:42

Efe göz sağlığı için uyardı

A
A
A
Efe göz sağlığı için uyardı

20.

20. Bölge Kuzeydoğu Optisyen Gözlükçüler Odası Erzurum İl Temsilcisi Vahap Efe, Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan çalışmaları sağlık okuryazarlığını geliştirmek, bireylerin ve toplum sağlığının korunması adına son derece yerinde bulduklarını ve desteklediklerini söyledi. Vahap Efe, uzun süreli bilgisayar kullanımında gözlerin dinlendirilmesi gerektiğini söyledi.


Efe, “Avrupalılar yaşam süresinin uzaması ile birlikte, başta diyabet veya diğer kronik hastalıklardan etkilenen insanlar gibi risk gruplarında körlüğe neden olan göz hastalıkları da artıyor. Avrupa’da yaş ortalaması 41-46, emekli olma süreleri 62-69 arasında değişiyor.65 yaş üzeri nüfusa oranı yüzde 22 ile 28 civarındadır. Avrupa kıtasının tamamında gözlük kullanma oranı yüzde 36’dır. Türkiye yaşlanıyor, nüfus artışı azalıyor, yaşam süresi artıyor. Emekli olma yaşları yaşlanan nüfusu üretimde tutmak için artırılıyor. Kadınlarda 58,Erkeklerde 60 Ülkemizde yaş ortalaması 31dir. 65 yaş üzeri genel nüfusa oranı 6,8 civarındadır. TUİK verilerine göre ülkemizde gözlük kullanma oranı yüzde 36 olurken kitap okurken TÜİK verilerine göre, 2023 yılında Türkiye’deki yaşlı nüfus oranı yüzde 10, 2’ye ulaşacak ve yaşlı sayısı 8,6 milyon olacağı öngörülüyor. Yaşlı nüfusun olumsuz etkileri 2030 yılında hissedilmeye başlayacaktır. Körlük ve görme kaybı vakaların en az yüzde 50’sinde önlenebilir veya tedavi edilebilir, ancak erken teşhis bunun gerçekleşmesinin anahtarıdır. Düzenli göz muayenesi genel sağlık bakımınızın bir parçasıdır. Refraksiyon testleri muayene sadece gözlükle ilgili değildir. Bazen kötü yetersiz görme, tıbbi araştırmaya ihtiyaç duyan başka bir problem olabilir. Bir göz problemi ne kadar küçük ve önemsiz gibi olursa olsun, göz muayenenizi Tedavisinin ertelenmemesi gerekir. Her zaman bir göz doktorunu ziyaret ederek, teşhis ve tedavi için erken davranılması gerekir. Düzenli göz muayenesi körlüğe neden olan hastalıkların erken teşhisine imkân verir. İyi haber şu ki, birçok göz sorunu önlenebilir veya tedavi edilebilir. Muayene için ne kadar erken hareket ederseniz, göz ve görme sağlığınız için o kadar iyi olur. Sorunun göz ardı edilmesi, ertelenmesi, geciktirilmesi geri dönüşümü olmayan sağlık problemlerine sebep olabilir. Her türlü optik ürün hekim reçetesi ile sadece optisyenlik müessesesinde satılmasına izin verilen geri ödeme sistemin de bulunan ilaç ve tedavi kapsamında değerlendirilen tıbbi cihazdır. Gözlükçülerin, gözlük önermesi tavsiye etmesi 5193 göre yasaktır. Her gözlük kişiye özeldir. Başkasına ait bir gözlüğü kullanmak telafisi olmayan sağlık problemlerine yol açabilir. Bu anlamda hazır yapılmış okuma gözlüklerinin kullanımı da yasak ve sağlık açısından kullanılmaması gerekli ürünlerdir. Her şey bir göz muayenesi ile başlar.” Dedi.


Görmeyen Çocuk Öğrenemez


Görme bozukluğu ve körlük çocuğu hem doğrudan hem de dolaylı olarak etkilediğini belirten 20. Bölge Kuzeydoğu Optisyen Gözlükçüler Odası Erzurum İl Temsilcisi Vahap Efe, “Görme bozukluğu çocuğun eğitim ve kendini geliştirme fırsatlarına erişimini kısıtlar. Erişkin bir aile bireyindeki görme kaybının bir çocuğun bakımına muhtaç durumu oluşturur” diye konuştu.


Efe, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Öğrenciler her yıl kayıt yenilerken tam gördüklerine dair göz doktorundan alınmış bir raporu kayıt evraklarına eklenmesinin şart koşulmalıdır. Bu uygulama Avrupa’da birçok ülkede yapılmaktadır. Bu sayede, Öğrenciler tam görme ile eğitime başlar. İnsanlar görmenin kendi gördüğü kadar olduğunu zannetmektedir. Gözlük yeterli net görme çağdaş bir toplum inşa etmenin anahtarıdır. Gözlerimiz beynimizin adeta bir uzantısı gibi çalışır. Gözlerimiz vücudumuzun Dünya’ya açılan pencereleridir. Öğrendiklerimizin yüze 83 gözlerimizle sağlarız. Görmeyen çocuk öğrenemez. Okul başarısını olumsuz etkiler. Periyodik muayene üretimi artırır. Ülke ekonomisine büyük katma değer sağlar. Çalışanların periyodik muayeneleri iş verimliliğini artırır. Gözlük çağdaş bir toplum inşa etmenin anahtarıdır. Göz sağlığını ülkemizde bir öncelik haline getirmenin ve genel nüfus arasında görme bilinci geliştirmenin merkezinde yer alması için çalışmalıyız. Göz sağlığı, yeterli görme keskinliğinin sağlanması, TC Sağlık, TC Milli Eğitim Bakanlığı ve Türk Optisyen-Gözlükçüler Birliği için öncelikli bir konu haline getirilmelidir. Çağdaş modern bir toplum inşa etmek istiyorsak “düzenli göz muayenelerini ihmal etmeyiniz. Her şey bir göz muayenesi ile başlar. “


Sahte işporta güneş gözlükleri fertlerin ve toplum sağlığını olumsuz etkiliyor


Sahte işporta güneş gözlükleri fertlerin ve toplum sağlığını olumsuz etkilediğini anlatan 20. Bölge Kuzeydoğu Optisyen Gözlükçüler Odası Erzurum İl Temsilcisi Vahap Efe, Trafikte işporta güneş gözlüğü kullanılması yasaklanması gerektiğini söyledi.


Efe, “Hurda malzemeden yapıldığı için alerji tahriş cilt kanseri yapar. Sağlamlık testleri standartlara uygun değildir. Kolayca kırılır, yüz göz yaralanmalarına sebep olur, yeterli UV radyasyonunu tutmaz. Başta katarak olmak üzere göz sağlığı problemlerine neden olur. Trafik sinyalizasyon renklerinin doğru algılanmasını engeller trafik kazalarına can ve mal kayıplarına sebep olur. Kaçak yollarla geldiği için kamunun vergi kaybına neden olur. Özetle insan ve toplum sağlığını olumsuz etkiler, kamu vergi kayıplarıma neden olur. Güneş gözlüklerinde yasal düzenleme ile her türlü demetim ve kontrolün Sağlık Bakanlığı eliyle yürütülmesi ÜTS üzerinden de takibinin yapılması gereklidir. Sahte işporta güneş gözlükleri Türkiye’de bir halk sağlığı problemine dönüşmüştür. Güneş gözlüğü iki renkli cam, sıradan bir çerçeveden ibaret değildir. Yüzüme yakıştı mı? Fiyatı uygun mu? Soruları işe doğru güneş gözlüğü seçemezsiniz. Göz ve görme sağlığımız için her türlü optik ürünü senede iki kez Sağlık Bakanlığı tarafından denetlenen optisyenlik müesseselerinden garanti belgesi ve faturası ile alınız. Gözlerinizle kumar oynamayın. Trafikte işporta güneş gözlüğü kullanılması yasaklanmalıdır. Sarı yeşil kırmızı trafik sinyalizasyon renklerinin doğru algılanmasına izin vermelidir. Aksi takdirde kazalara ,can ve mal kayıplarına sebep olur.” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Kocaeli İtfaiyesi, AFAD’ın en üst düzey arama kurtarma akreditasyonunu aldı Kocaeli Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi, kapsamlı hazırlık ve tatbikatların ardından AFAD’ın ağır seviye arama kurtarma akreditasyonunu kazanarak afetlere karşı tam donanımlı hale geldi. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı, uzun süreli hazırlıklar ve kapsamlı saha çalışmaları sonucunda AFAD’ın uluslararası standartlardaki en zor seviyesi olan "Kentsel Arama Kurtarma Ağır Seviye Ekip" Akreditasyon sınavını başarıyla tamamladı. Bu kapsamda büyükşehir itfaiyesi, zorlu süreci tamamlayarak iki ayrı enkaz alanında 10 gün boyunca kesintisiz görev yapabilme kapasitesine sahip ağır seviye akredite ekipler arasına girdi. AFAD standartlarında en üst yeterlilik seviyesi AFAD’ın uluslararası akreditasyon kuralları doğrultusunda oluşturduğu sistem kapsamında, Türkiye genelindeki arama kurtarma ekipleri ortak bir operasyon dili ve koordinasyon anlayışıyla sınava tabi tutuluyor. Ekipler; hafif, orta ve ağır olmak üzere üç seviyede sınıflandırılırken, ağır seviye akreditasyon arama kurtarma alanında ulaşılabilecek en üst yeterlilik olarak kabul ediliyor. Bu kapsamda büyükşehir itfaiyesi, bu zorlu akreditasyon testine katılarak, yetkinliğini ve başarısını bir üst seviyeye taşıdı. Tüm birimler sürece tam destek verdi Akreditasyon sürecinde büyükşehir belediyesinin ilgili tüm birimleri koordinasyon içerisinde görev aldı. Buna göre Afet İşleri ve Risk Yönetimi Dairesi Başkanlığı, Sağlık ve Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı, Yol Yapım Bakım ve Onarım Dairesi Başkanlığı, Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı, Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanlığı, Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı ve Antikkapı Hızır 41 ekipleri süreç boyunca tüm imkanları ile destek verdi. Ana kamp alanı kuruldu Akreditasyon kapsamında oluşturulan ana kamp alanında ekiplerin tüm ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde kapsamlı bir kamp altyapısı kuruldu. Ana kamp alanında; yönetim ve haberleşme çadırları, sanitasyon ve arındırma alanları, banyo ve tuvaletler, 120 kişilik barınma alanı, yemekhane ve dinlenme alanları, arama kurtarma köpeği alanı ve köpek tedavi ünitesi, sağlık alanı ve bulaşıcı hastalık izolasyon bölgesi ve çay ocağı yer aldı. Gerçeği aratmayan zorlu saha uygulamaları Sahada gerçekleştirilen uygulamalarda ekiplerin teknik kapasitesi ve koordinasyon kabiliyeti test edildi. Gerçeği aratmayan zorlu saha çalışmaları kapsamında; 5 tonluk enkaz kütleleri domuz damı yöntemiyle kaldırılarak vinçle taşındı. Beton, çelik ve ahşap elemanları kesim yapılarak kontrollü şekilde ayrıldı. Oksijen-asetilen ile sıcak kesim uygulamaları yapıldı. İple erişim teknikleri kullanılarak yatay ve dikey kazazede tahliyeleri gerçekleştirildi. Temiz ve kirli çalışma yöntemleriyle beton kütlelerde enkaza giriş boşlukları 60x60 ölçülerinde açıldı. Güvenli çalışma için ahşap tahkimat ve destekleme yöntemleri uygulandı. Yaslama, kapı, pencere ve eğik tavan tahkimatları ile t-spot tahkimat uygulamaları başarıyla tamamlandı. Tüm bu zorlu aşamaları başarıyla tamamlayan ekipler AFAD’ın en üst yeterlilik seviyesine ulaştı. Büyükşehir afetlere karşı güçlü ve hazır Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin tüm birimlerinin birbirleriyle koordine şekilde yürüttüğü bu süreç, Kocaeli’nin ağır seviye arama kurtarma kapasitesini güçlendirirken, afetlere karşı kurumsal hazırlık ve müdahale seviyesini en üst noktaya taşıdı. Türkiye’de afetlere karşı güçlü ve her daim hazır bir kent olarak bilinen Kocaeli, büyükşehir ekipleri sayesinde bu niteliğini bir kez daha ortaya koydu.
İstanbul İleri yaş grubuna uygulamalı spor aktivitesi Yakın Doğu Üniversitesi ile Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği iş birliğiyle düzenlenen etkinlikte, egzersizin sağlıklı yaş alma sürecindeki kritik rolü bilimsel veriler ve uygulamalı çalışmalarla ele alındı. Sağlıklı yaş alma sürecine bütüncül bir bakış sunmak amacıyla düzenlenen "Sağlıklı Yaş Alma Yolculuğunda Egzersiz" etkinliği, Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi ile Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği iş birliğinde, Lefkoşa Türk Belediyesi ev sahipliğinde Merkez Lefkoşa’da gerçekleştirildi. Akademisyenler ve uzmanların katılımıyla düzenlenen etkinlikte, egzersizin yaşlanma sürecindeki önemi teorik bilgiler ve uygulamalı çalışmalar eşliğinde ele alındı. Egzersiz yaşlanma sürecini yavaşlatıyor Etkinlik, Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adile Öniz Özgören ile Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği Başkanı Prof. Dr. Hatice Jenkins’in açılış konuşmalarıyla başladı. Konuşmalarda, artan yaşlı nüfusla birlikte sağlıklı yaş alma kavramının giderek daha fazla önem kazandığı vurgulandı. Prof. Dr. Adile Öniz Özgören, sağlıklı yaş almanın yalnızca fiziksel değil, zihinsel ve sosyal boyutları da kapsadığını belirterek "Sağlıklı yaş almak; bedeni, zihni ve ruhu birlikte koruyabilmekten geçer. Doğru yaklaşımlar benimsendiğinde ileri yaşlar daha üretken ve anlamlı bir yaşam dönemine dönüşebilir" dedi. Beslenmenin sağlıklı yaş alma sürecindeki rolüne de değinen Prof. Dr. Özgören, dengeli ve bilinçli beslenmenin kronik hastalık riskini azaltmada belirleyici olduğunu vurguladı. Akdeniz diyetinin yaşlılık döneminde en uygun beslenme modellerinden biri olduğunu ifade eden Özgören, düzenli ve basit egzersizlerin kas-iskelet sistemi sağlığını koruduğunu ve yaşam kalitesini artırdığını söyledi. Kas gücü bağımsız yaşamın anahtarı İnsan ömrünün uzadığını ancak bu uzamanın büyük ölçüde yaşlılık döneminde gerçekleştiğini belirten Prof. Dr. Hatice Jenkins, bu sürecin sağlıklı geçirilmesinin bilinçli tercihlere bağlı olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Hatice Jenkins, "Ne kadar yaşadığımızdan çok, uzayan bu yılları nasıl yaşadığımız önemlidir. Yaş aldıkça kaslarımızı nasıl çalıştıracağımızı bilmek hayati önem taşıyor. Kas gücünün korunması, bireyin bağımsızlığını ve yaşam kalitesini doğrudan etkiler" diye konuştu. Son 30 yılda insan ömrünün ortalama 10 yıl uzadığına dikkat çeken Jenkins, gerçekleştirilen etkinliğin temel amacının, bireylerin yaşlanma sürecini daha sağlıklı ve aktif geçirebilmeleri konusunda farkındalık oluşturmak olduğunu belirtti. Teorik bilgiler uygulamayla desteklendi Etkinlik kapsamında, Kıbrıs Türk Fizyoterapistler Derneği Genel Sekreteri ve Yakın Doğu Üniversitesi öğretim üyesi Uzm. Fzt. Yelda Kıngır, "Kas-iskelet sistemi yaşa bağlı emekli olur mu?" başlıklı sunumunda, yaşlanmayla birlikte kas ve iskelet sisteminde meydana gelen fizyolojik değişimleri bilimsel veriler ışığında değerlendirdi. Kıngır, düzenli ve doğru egzersizin hareketsizliğin olumsuz etkilerini azalttığını ve fonksiyonel bağımsızlığın korunmasında kritik rol oynadığını vurguladı. Etkinliğin uygulamalı bölümünde ise Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğretim Üyesi Fzt. Nima Jabri, "Aktif Yaş Almada Egzersiz" başlığı altında katılımcılarla birlikte grup egzersizleri gerçekleştirdi. Jabri, ileri yaş bireyler için güvenli ve etkili egzersizlerin nasıl planlanması gerektiğini uygulamalı olarak gösterdi.
Düzce Düzce itfaiyesi 700 yangına müdahale etti Düzce Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü 2025 yılı boyunca bildirilen 1700 ihbarın 857 adedi için ekip yönlendirdi, 700 yangına müdahale etti. İtfaiye Müdürlüğü bir yıl boyunca yürüttüğü çalışmaların içeriği hakkında bilgi verdi. Ekipler toplamda bin 700 çağrıyı yanıtladı. Acil durumlara müdahale süreci kapsamında toplam 857 yangın ihbarına ekip yönlendirilirken bu ihbarlardan bina, atölye, motorlu araç, depo ile ormanlık alandan oluşan 696 adedi fiilen söndürüldü. Ayrıca 2025 yılı boyunca toplam 540 insan ve hayvan kurtarma çalışması, 90 trafik kazası ihbarında 58 adet kurtarma çalışması yapıldı. Yine evrak çalışmaları kapsamında müdürlük tarafından bin 200 adet yangına uygunluk ruhsatı düzenlendi. Bunların yanı sıra 180 kez su tahliye çalışması ve 61 adet baca temizleme denetimi gerçekleştirildi. 116 kez tatbikat ve eğitim düzenlendi Acil durumlara müdahale kapasitesinin artırılması ve vatandaşların bilinçlendirilmesi amacıyla yoğun bir eğitim süreci planlayan Düzce İtfaiyesi 2025 yılı boyunca 116 kez tatbikat ve eğitim organize etti. İtfaiye’nin görevlerinin öğrenilmesi, ekipmanlarının tanıtılması amacıyla yürütülen eğitimler kapsamında 4 bin kişiye birebir teorik ve pratik eğitim programı düzenlenerek sertifika verildi. Dış görevlerde Düzce farkı Özellikle yaz aylarında yoğun şekilde meydana gelen orman yangınlarına müdahale için de dış görevlere katılan Düzce İtfaiyesi 2025 yılı boyunca toplam 22 ekip ile dış görev çağrılarına yanıt verdi, müdahale çalışmalarına destek oldu.