GENEL - 15 Nisan 2021 Perşembe 13:10

Erzurum Topları Londra’ya götürülmüş

A
A
A
Erzurum Topları Londra’ya götürülmüş

Şehir ve Kültür Araştırmaları Derneği (ŞEHİRDER)Yönetim Kurulu Üyesi ve Tarihçi Taner Özdemir, yaptığı araştırma sonucunda Erzurum tophanesi ve toplarıyla ilgili ilginç bir bilgiye ulaştı.

Şehir ve Kültür Araştırmaları Derneği (ŞEHİRDER)Yönetim Kurulu Üyesi ve Tarihçi Taner Özdemir, yaptığı araştırma sonucunda Erzurum tophanesi ve toplarıyla ilgili ilginç bir bilgiye ulaştı. Erzurum Kalesi’ndeki toplardan ikisinin Edirne’deki müzeye istenmesinden sonra şehrin gündemine düşen tarihi toplarla ilgili çalışma yapan Taner Özdemir 1851’de sergilenmek üzere Erzurum’daki topların Londra’ya götürüldüğünü, o tarihten sonra da Erzurum’da top dökülmediği belirtti.


Tarihçi Taner Özdemir’in açıklaması şöyle: “Şehrin gündemiyle ilgili yaptığım okumalar ve araştırmalarda ilginç bir bilgiye ulaştım. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih bölümü öğretim üyesi Serdal Soyuer’in ‘Doğu Anadolu’da Bir Osmanlı Top Dökümhanesi: Erzurum Tophanesi ve Yeniden Yapılandırılması Teşebbüsleri” başlıklı makalesinde şehrimizle ve tophaneyle ilgili dikkat çekici bilgiler var. 1849 yılında Erzurum Tophanesi’ne, Kiğı Dökümhanesi mamulü demirin kalitesini ispatlamak için üzerleri hare desenli 2 demir top sipariş edildi. Dökülen bu gösterişli toplar, padişahın beğenisine sunulmak üzere İstanbul’a gönderildi. Topları inceleyenler arasında Ticaret Nâzırı İsmail Paşa da vardı. Paşa, demir topları çok beğenmiş, bunları 1851 yılında düzenlenecek olan Uluslar arası Londra Fuarı’nda Osmanlı seksiyonunda sergilenmek üzere Tophâne-i Âmire Müşiri Ahmed Fethi Paşa’dan talep etmişti. Talebi uygun bulan Ahmed Fethi Paşa durumu sadarete iletmişti. Sergiye Kraliçe Victoria’nın özel daveti sebebiyle büyük önem atfeden Sultan Abdülmecid, bu isteğe olur vererek, topların bir an evvel hazırlanıp Londra’ya gönderilmesini emretti. Londra sergisine gönderilen demir toplardan sonra Erzurum Tophanesi’nde ordu ihtiyacı için bir daha top dökülmedi. 1853 Ekiminde Rusya ile büyük bir savaşa girdiği için acilen sınırlarındaki istihkâmları takviyeye koyulan Osmanlı Devleti, bu takviyede bile söz konusu istihkâmlara yakın yerlerdeki top dökümhanelerine yeni top dökümü siparişi vermedi.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Tunç: “Filistin’in BM üyeliğinin Konseyi’nde tekrar görüşülmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır” Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, Filistin’in BM üyeliğinin Konseyi’nde tekrar görüşülmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır” dedi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun Filistin’in BM’ye üyeliğinin tekrar görüşülmesini talep eden karar tasarısını kabul etmesinin ardından açıklama yaptı. Bakan Tunç, karar tasarısının özgür Filistin için önemli bir adım olduğunu değinerek, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, Filistin’in BM üyeliğinin BM Güvenlik Konseyi’nde tekrar görüşülmesi ve gözlemci statüsünde olan Filistin’e bazı ilave haklar tanınmasını talep eden karar tasarısını kabul etmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır. Ülkemizin yanı sıra 80’e yakın ülkenin ortak sunucusu olduğu karar tasarısının 143 evet oyuyla kabulü, Birleşmiş Milletler üyesi ülkelerin 7 Ekim’den bu yana işgalci İsrail tarafından soykırıma uğrayan Filistin’e desteğini göstermesi açısından önemlidir. 1967 sınırları temelinde bağımsız Filistin devletinin varlığı kabul edilmelidir. Filistin halkı kendi ata yurtlarında, insan onuruna yakışır şekilde yaşamalıdır” ifadelerine yer verdi. İsrail’in saldırılarının son bulması gerektiğini belirten Bakan Tunç, “Gazze ve Refah bölgesinde çocuk, kadın, sivil demeden 35 bin Filistinliyi öldüren, 78 binden fazla Filistinliyi yaralayan İşgalci İsrail’e karşı uluslararası mekanizmalar artık gereğini vakit kaybetmeden yapmalıdır. İnsan haklarını yok sayan, uluslararası hukuku görmezden gelen, savaş suçu işleyen ve soykırım yapan İsrail’in saldırıları son bulmalıdır. İsrailli yetkililer Uluslararası Ceza Mahkemesi huzuruna çıkarılmalı, gereken ceza verilmelidir. İşgalci İsrail Devletinin Uluslararası Adalet Divanınınca verilen tedbir kararına uyması sağlanmalıdır. Türkiye olarak, Filistinli kardeşlerimizin haklı davalarında yanlarında olmaya, dünyada adaleti ve hakkaniyeti savunmaya devam edeceğiz” ifadeleri kullanıldı.