GÜNDEM - 15 Temmuz 2025 Salı 23:53

Erzurum’da demokrasi nöbetine yoğun katılım

A
A
A
Erzurum’da demokrasi nöbetine yoğun katılım

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla Erzurum’da düzenlenen demokrasi nöbetine binlerce Erzurumlu katıldı.


Cumhuriyet Caddesi üzerinde polisevi önünde düzenlenen demokrasi nöbetinde mehteran ekibin konserinin ardından vatandaşlar ellerinde Türk bayrakları ile şehitleri andı. Erzurum Müftüsü Dr. Rüstem Can’ın duasının ardından konuşan Erzurum Büyükşehir Belediye başkanı Mehmet Sekmen, "15 Temmuz’da alçakları yurdumuza uğratmadık, ezanımıza, bayrağımıza na mahrem eli değdirmedik. Cenab-ı Allah’ın vaadine iman eden bu yüce millet, Pasinler’de, Malazgirt’te, Aziziye Tabyası’nda, Dumlupınar’da, Sakarya’da, Çanakkale’de ve 15 Temmuz’da da düşmana geçit vermedi ve ilelebet geçit vermeyecek" dedi.


"Bilindiği gibi o gece tüm millet olarak ’İslam ümmetinin son kalesi düşmesin’ diyerek fert fert ay yıldızlı bayrağımıza sancak olduk" diyen Başkan Sekmen, "Bugün işte o kaleyi daha da sağlamlaştırmak için Terörsüz Türkiye hedefiyle kararlılıkla ilerliyoruz. Bu hedef sadece bir güvenlik politikası değil; milletimizin istiklal ve istikbali için inşa edilen bir barış düzenidir. Gözbebeğimiz, Dünya liderimizin o gün yaptığı çağrıyla meydanlara indik, mermilere set olduk, can verdik, ’Din-i Mübin İslam’ için, Allah’ın vaadi için şehit olduk, bu kutsal mücadelede gazilik unvanına erişen kahramanlarımız da oldu. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günümüz vesilesiyle şunu ifade etmek istiyorum ki; 15 Temmuz şehitlerimizi namusumuz olarak belleyecek, gazilerimizi ise daima onur kaynağımız bileceğiz" diye konuştu.


Vatan haini FETÖ ve postallı işbirlikçilerinin darbe girişimi karşısında vakur, cesur ve alicenap tutumuyla Türkiye’ye örnek olan Dadaşların 15 Temmuz gecesindeki onurlu duruşu, tarihin her bir sayfasında nesiller boyu şükranla anılacağını anlatan Başkan Sekmen, şunları kaydetti:


"Anadolu’ya ilham kaynağı olan Dadaşlar, 15 Temmuz’da gürleyen topların sesine, fethi müjdeleyen tekbir sesleriyle karşılık vermiştir. O gece ne dedik biz. ’Erzurum geçilmezdir, Türkiye geçilmezdir’ Erzurum’da her bir bebek kahraman olarak doğar. Şehadet bu aziz şehrin çocukları için emsalsiz bir onurdur. Terörsüz Türkiye ideali, işte bu kahraman ruhların omuzladığı büyük bir yürüyüştür. Bu millet artık teröre geçit vermeyen, ihaneti daha oluşmadan bertaraf eden, istihbaratla, diplomasiyle ve sahadaki kudretiyle tam bağımsızlık mücadelesi veren bir devlet yapısına kavuşmuştur. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, terörün kökünü kazıyan bu stratejik akıl; içeride huzur, dışarıda caydırıcılığın da yeni adı olmuştur.Türkiye artık sadece terörle mücadele eden bir devlet değil, savaşı bile diplomatik gücüyle sonlandıran büyük bir ülke konumuna ulaşmıştır. Erzurum dün can verdi bugün de evelallah vatanı, milleti ve devleti için gerekirse yine can verir."


Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi ise, "Bugün 15 Temmuz hain darbe girişiminin 9. yılındayız. Cenabı Hak bir daha devletimize, milletimize böyle acılı günler, kederli günler göstermesin. Acılı geceler yaşatmasın diye Allah devletimize, milletimize zeval vermesin. Bir daha böyle günler göstermesin. 15 Temmuz deyince milletimiz açısından ne anlam ifade ediyor. 15 Temmuz ihanet ve kahramanlığın aynı anda yaşandığı gecenin adıdır. 15 Temmuz hain terör örgütünün tam elli yıl boyunca sinsice kuşattığı devleti fiilen teslim almak Tüm planlarının milletin çelik sinesine çarparak paramparça olduğu günün adıdır. O kutlu gündür. Yine 15 Temmuz Türkiye’nin işgal edilemez olduğunu, tüm dost ve düşmanın bir kez daha anladığı o kutlu gecedir. Bugün şehadet mertebesine erişen 250 şehidimiz ve yüzlerce gazimiz kanlarıyla, canlarıyla büyük bir destan yazdılar. Eğer 15 Temmuz başarılı olsaydı bugün ülkemizin içerisinde başka devletler kurulmuş olacak, ülkemiz iç savaşa ve kaosa sürüklenmiş olacaktı. 15 Temmuz, Türkiye’yi haritadan silmek ülkemizi, Türk milletini haritadan teşebbüsüydü. O gün Cumhurbaşkanlığımız, Cumhurbaşkanımızın liderliği aziz milletimizin feraseti tabii ki Cenabı Hakk’ın inayetiyle büyük bir badireyi atlatmış olduk. O gün şehadet mertebesine erişen 250 şehidimizi rahmetle bütün gazilerimizi minnetle yad ediyorum. Şair diyor ya, bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır diye seslendiği aziz vatanımızda, hep beraber kıyamete kadar hep birlikte bu ay yıldızlı bayrağın altında hep birlikte yaşamak bütün milletimize nasip olsun" diye konuştu.


Programa AK Parti Erzurum Milletvekili Mehmet Emin Öz, askeri erkan, ilçe belediye başkanları, siyasi parti temsilcileri, rektörler, kamu kurum ve STK temsilcileri, şehit aileleri ve gaziler ve vatandaşlar katıldı.



Erzurum’da demokrasi nöbetine yoğun katılım

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Van’da "Mide Kanseri Farkındalık Semineri" düzenlendi Van İl Sağlık Müdürlüğü tarafından mide kanserine dikkat çekmek amacıyla düzenlenen "Mide Kanseri Farkındalık Semineri" gerçekleştirildi. İpekyolu İlçe Kütüphanesi’nde düzenlenen seminerde, mide kanserinin risk faktörleri, erken tanının önemi ve korunma yolları ele alındı. Program kapsamında halka yönelik bilgilendirici sunumlar yapıldı. Programda endoskopi taramaları hakkında bilgilendirme yapılırken, seminere katılan muhtarlar ve vatandaşlar da merak ettikleri konular hakkında uzman hekimlerden bilgi alma imkânı buldu. Seminerde konuşan Van İl Sağlık Müdürü Op. Dr. Muhammed Tosun, halkla bire bir temas halinde olan muhtarların toplumun doğru şekilde bilgilendirilmesinde çok önemli bir role sahip olduğunu belirtti. İl Müdürü Op. Dr. Tosun, "Bu nedenle öncelikle muhtarlarımızı bilgilendirerek, onların halkla temasını artırmayı; vatandaşlarımızın bu kanser türüne yakalanmadan önce neler yapması gerektiğini ve hastalığa yakalanmış bireylerin nasıl takip edilmesi gerektiğini anlatmayı amaçlıyoruz. Bugün bu konuları, kıymetli hocalarımız bizlere aktaracak. Sizlerle birlikte bizler de bu eğitimden faydalanacağız. Van özelinde halk sağlığını doğrudan etkileyen bu ve benzeri önemli konularda, paydaşlarımızla birlikte eğitim ve bilgilendirme çalışmalarımıza devam edeceğiz" dedi. "Sıcak çay masum çıktı" Bölgeye özgü mide kanseri risk faktörlerinden bahseden Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrah Prof. Dr. Sabahattin Çelik ise "Mide kanseri için araştırdığımız birkaç faktör vardı. Bunlardan ilki otlu peynir, tuzlu balık, sıcak çay ve tandır maruziyetiydi. Bu çalışmada sıcak çay masum çıktı; bu faktörle ilgili herhangi bir olumsuzluk tespit edilmedi. Ancak otlu peynirin günlük 150 gramdan fazla tüketilmesinin kanser riskini iki kat artırdığı belirlendi. Bu çalışma, birçok dergide yayımlandı" diye konuştu. Genel Cerrah Dr. Ezgi Sönmez’in sunumuyla devam eden seminer, Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Remzi Kızıltan, Dr. M. Salim Demirci ve Radyasyon Onkolojisi Uzman Dr. İlyas Anıl Kılınç’ın yöneltilen soruları yanıtlamasıyla sona erdi. Seminere İl Sağlık Müdürü Op. Dr. Muhammed Tosun, Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Remzi Sarıkaya, akademisyenler, uzman hekimler, sağlık personeli ve muhtarlar katıldı.
Muğla Menteşe’de çocuklar İngilizceyi eğlenerek öğreniyor Muğla Menteşe’de faaliyet gösteren Uluslararası Gençlik Merkezi, çocukların dil gelişimine ve akademik başarılarına katkı sağlamak amacıyla düzenlediği İngilizce Konuşma Kulübü ve Akademik Destek programını başarıyla tamamladı. Menteşe Gençlik ve Spor İlçe Müdürlüğü bünyesindeki Uluslararası Gençlik Merkezi, çocuklara yönelik örnek bir eğitim çalışmasına imza attı. Program iki temel sütun üzerine inşa edildi: Pratik iletişim becerileri ve okul müfredatına uyumlu akademik destek. Konuşma kulübü etkinliklerinde çocuklar; oyunlar, grup çalışmaları ve günlük hayat senaryolarıyla İngilizceyi teoriden pratiğe döktü. Bu etkinliklerle öğrencilerin Kelime dağarcıklarının zenginleştirilmesi, Doğru telaffuz alışkanlığı kazanmaları, Yabancı dilde özgüvenli iletişim kurmaları sağlandı. Programın diğer ayağında ise öğrencilerin okul derslerindeki performanslarını artırmaya yönelik çalışmalar yürütüldü. Dil bilgisi, okuma-anlama ve kelime pekiştirme seanslarıyla öğrencilerin okuldaki sınav başarılarına doğrudan katkı sunuldu. Bireysel ihtiyaçlara göre yapılan yönlendirmeler sayesinde çocuklar, zorlandıkları konuları uzmanlar eşliğinde aşma fırsatı buldu. Gençlik Merkezi yetkilileri, erken yaşta yabancı dil öğreniminin kişisel gelişimdeki kritik rolüne dikkat çekerek şunları kaydetti: "Çocuklarımızın yabancı dile karşı olumlu bir tutum geliştirmesi en büyük önceliğimiz. Eğlenceli ve etkileşimli yöntemlerle hem derslerine destek oluyor hem de dünya ile iletişim kurabilecekleri bir kapı aralıyoruz. Bu tür gelişim odaklı projelerimiz önümüzdeki dönemde de artarak devam edecek "ifadesi kullanıldı.
Samsun 800 milyonluk umut, depresyon riski taşıyor Yılbaşı ikramiyesi beklentisiyle kurulan hayallerin psikolojik zararlarına dikkat çeken Psikiyatri Uzmanı Dr. Akif Taşdemir, "İnsanlar bilet değil, umut satın alıyor. Umut satın almak, küçük gibi görünse de çok derin bir psikolojik etkiye sahiptir. Bazı insanlar bu durumdan dolayı derin depresyona sürüklenebilir" dedi. Yılbaşı özel çekilişinde büyük ikramiyenin 800 milyon TL olarak belirlenmesini ve bunun insanların psikolojisine etkisini değerlendiren Samsun Büyük Anadolu Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Akif Taşdemir, ikramiyenin çıkmaması durumunda bazı kişilerin ruh halinde ümitsizlik ve yoğun hayal kırıklığı yaşanabileceğini söyledi. "Hayal kurmak insana mutlu hissettiriyor" Dr. Taşdemir, "Piyango bileti satın almak, altında ekonomik, psikolojik, sosyal ve kültürel nedenleri olan bir davranış biçimidir. İnsanlar bilet değil, umut satın alıyor. İnsanlar istatistiksel olarak o paranın kendilerine çıkma ihtimalinin farkındadırlar. Umut satın almak küçük görünse bile çok derin bir psikolojik etkiye sahiptir. İnsanlar bu umudu ucuza satın aldıkları için bir hayal kuruyorlar. Hayal kurmak insana mutlu hissettiriyor. ’Bu bilet bana çıkarsa borçlarımı öderim, yeni bir iş kurabilirim, çevremdeki insanların hayatını değiştirebilirim’ gibi hayal kurmak insanları mutlu edebiliyor. İnsanlar, ’almayacağım bilete ikramiye çıkarsa’ diye kaçırma korkusuyla da yöneliyorlar. Bundan dolayı birçok insan hayal kırıklığına uğruyor" diye konuştu. "Yoğun bir hayal kırıklığı sonrasında depresyonu tetikleyebilir" İkramiyenin çıkmamasının herkeste aynı etkiyi oluşturmadığını belirten Taşdemir, "Aslında birçok insanda o ikramiyenin çıkmaması derin bir hayal kırıklığı oluşturmuyor. O biletin üstüne kurduğu hayaller boşa gittiğinde ilk başta derin bir iç çekiş ve hayal kırıklığı yaşayabilir. Birçok insan bunu mantıkla onarır. ’Zaten bana çıkma ihtimali çok düşüktü, hayırlısı böyleymiş’ diye düşünebilir. Bazı insanlar bu durumdan dolayı derin depresyona sürüklenebilir. Bardak dolmuştur ve taşmak için son bir damlayı bekliyordur. Yoğun bir hayal kırıklığı sonrasında depresyonu tetikleyebilir. Bu, insanların çok azında görülen bir durumdur" şeklinde konuştu. "Umut ile bağımlılık arasındaki çizgi çok ince" Yoksulluk süresi uzadıkça insanların risk algısının değişebildiğine dikkat çeken Psikiyatri Uzmanı Taşdemir, "Yoksul insanların yoksulluk süresi uzadıkça, maalesef başka bir çıkış yolu ümidi insanların zihninde kalmıyor. Birikim veya çalışma ile bu gidişatı değiştiremeyeceklerini düşünüyorlar. Kısa bir yoldan çıkış arayışına giriyorlar. Bu durum, insanların bu umuda sıkı sarılmasına sebep olabiliyor. Yoksul insanların yoksulluk süresi uzadıkça onların risk algıları da değişebiliyor. ’Battı balık yan gider’ misali ’son parayı da buna harcayayım’ diye düşünebilirler. İkramiye çıkmayınca diğer bilet tarihini bekleyerek, ’bu sefer olmadı ama bir dahaki sefere olabilir’ diyerek boş bir ümide tekrar kapılabilirler. Umutla bağımlılık arasındaki kısa çizgi budur" ifadelerini kullandı.