GÜNDEM - 28 Nisan 2024 Pazar 16:04

Gazze’nin sesini fırçalarıyla tuvale çizdiler

A
A
A
Gazze’nin sesini fırçalarıyla tuvale çizdiler

Erzurum’da 16 öğrenci bir araya geldi ve Gazze’de yaşanan insanlık dramını tuvale çizdi.


Erzurum Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü bünyesindeki Palandöken Gençlik Merkezi’nde Resim Öğretmeni Gözde Kutlu koordinatörlüğünde yaklaşık 1 aylık emeğin sonucu 16 öğrenci Filistin ve Gazze halkının sesi olmak için tuval ve fırçalarını kullandılar.


Resim Öğretmeni Gözde Kutlu, içlerinden 6 savaş mağduru öğrencinin de olduğu “Fırçamın Sesi” serginin insanlığa bir mesaj verdiğini ve bir an önce Gazze halkının özgürlüğe kavuşmasında katkıda bulunmayı hedeflediğini ifade etti. Sergide 3 resmi bulunan Esmanur Güller de yaşanan insanlık ayıbının bir an önce bitmesini umut ettiklerini dile getirdi. Sergi açılışında konuşan Yakutiye Belediye Başkanı Mahmut Uçar Palandöken Gençlik Merkezi Müdürü Mehmet Gözütok, gençlerin ortaya çıkardığı eserlerin tüm dünyaya mesaj niteliğinde olduğunu belirttiler.



Gazze’nin sesini fırçalarıyla tuvale çizdiler

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Balıkesir’de çiftçi hayrı 2 bin kişiyi buluşturdu Burhaniye ilçesinde, geleneksel çiftçi hayırları devam ederken, kırsal Bahadınlı Mahallesinde düzenlenen hayır da yaklaşık 2 bin kişiyi buluşturdu. Mahalle camiinde namaz öncesi yağmur duası yapılırken, namaz sonrası da şehriye çorbası ile etli pirinç pilavı ve ayran ikramı yapıldı. İlçe merkezine 7 kilometre uzaklıktaki Bahadınlı Mahallesinde geleneksel çiftçi hayrı için kazanlar kuruldu. Hazırlanan 20 kazan pilav ve 12 kazan çorba ayran ile birlikte konuklara ikram edildi. Bahadınlı’da muhtar Sezgin Gökdemir’in öncülüğünde bir araya gelen vatandaşlar hayır için imece yaptı. Yemek servisini de mahallenin gençleri üstlendi. Hayra, Burhaniye Kaymakamı İlyas Memiş, Belediye Başkanı Ali Kemal Deveciler ve Başkan yardımcısı Ayten Tuna ile yaklaşık 2 bin vatandaş katıldı. Emeği geçenlere teşekkür eden Mete Kızık, “Türk kültürünün en önemli özelliklerinde olan imece kültürünü burada bir kez daha yaşadık. Ozanımızın dediği gibi yarın yanağından gayrı her yerde hep beraber bir olabilmek adına bu Türk geleneğinin çok güzel örneklerini halkımızın derin misafirperverliği, güzel yemekleri ve buraya özgü çorbası ile birlikte dostlarımızla köylü yurttaşlarımızla beraber olduk. Böyle güzel bir etkinlikte emeği geçen, başta muhtarımız olmak üzere tüm kişi ve kurumları kutluyorum” dedi. Belediye Başkan Yardımcısı Ayten Tuna da, “ Bu gün, Bahadınlı köyündeyiz. Köy hayrı var. Muhtarımızın ve köy halkının düzenlediği bu gelenek ve göreneklerin devam etmesi insanların bir araya gelmesi, dayanışması, sevgi, dostluk duygularını paylaşması tabi çok güzel. Çok da istediğimiz özlediğimiz manzaralar bunlar. Burhaniye belediyesi olarak bizde bu tür etkinliklerin hem yardımcısı hem de destekçisi olmak istiyoruz. Ben belediye başkan yardımcısı olarak muhtarlardan sorumluyum. Muhtarlık müdürlüğünden sorumluyum. Her zaman köylerde, bu tür etkinliklerin yapılmasının, köy halkı açısından da biz ilçedekiler için de çok dayanışmayı artırıcı etkinlikler olduğunu düşünüyorum.” dedi. Muhtar Sezgin Gökdemir ise, “Bu gün gelenekselleşmiş olan köy hayrımızı yapmış bulunmaktayız. Yaklaşık 2 bin kişiye pilav ayran ve çorba ikramımız oldu. 20 tava pilav, 12 kazan çorba ikramımız oldu. Bu gibi hayırlarda emeği geçen, destek veren köylülerimize çok teşekkür ediyorum. Ve misafirlerimize de çok teşekkür ederiz geldikleri için” diye konuştu.
Samsun YÖK Başkanı Özvar: "Üniversite öğrencilerinin yüzde 83’ünde fiziksel aktivite yok" “Spor Dostu Kampüs” tanıtımına katılan Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, "Yapılan araştırmalar, üniversite öğrencilerinin yüzde 83’ünün ’sedanter yaşam tarzı’ yani fiziksel aktivitenin hiç olmadığı ya da düzensiz olduğu bir yaşam tarzına sahip olduklarını ortaya koymaktadır. Bu nedenle kampüslerimizde öncelikli olarak fiziksel aktivite ve düzenli egzersize katılımı artırmak için gerekli eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları yapılarak, gençlerde spor yapma bilincinin artırılması ve gençler arasında egzersizin bir yaşam alışkanlığına dönüşmesini hedefliyoruz” dedi. YÖK Başkanı Erol Özvar, Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi’ne(OMÜ) gelerek burada “Spor Dostu Kampüs” lansmanını yaptı. Başkan Özvar, ilk olarak bisiklet akabinde ise basketbol ve futbol yarışmalarının startını verdi. Beraberindeki Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Halis Yunus Ersöz ve OMÜ Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal ile birlikte öğrencilerle futbol maçı yapan Başkan Özvar, gençler başta olmak üzere, kampüslerde yaşayan herkesin spor ve fiziksel aktiviteye özendirilmesi ve düzenli spor yapmanın bir yaşam felsefesi haline getirilmesini hedeflediklerini söyledi. "Gençler arasında egzersizin bir yaşam alışkanlığına dönüşmesini hedefliyoruz Tanıtım töreninde konuşan YÖK Başkanı Özvar, "Kalkınma planlarında bireylerin spora aktif katılımlarını teşvik etmek, sporu bir yaşam tarzı olarak benimsetebilmek ve okullardan başlayarak örgütlü biçimde kitlelere yayılmasını sağlamak Türk spor politikalarında temel ilke olarak ifade edilmektedir. Küresel salgın ve dijital bağımlılık nedeniyle özellikle son yıllarda gençlerimiz arasında ortaya çıkan fiziksel aktivite yetersizliği önemli bir sorun haline gelmiştir. Yapılan araştırmalar üniversite öğrencilerinin yüzde 83’ünün ’sedanter yaşam tarzı’ yani fiziksel aktivitenin hiç olmadığı ya da düzensiz olduğu bir yaşam tarzına sahip olduklarını ortaya koymaktadır. Bu nedenle kampüslerimizde öncelikli olarak fiziksel aktivite ve düzenli egzersize katılımı artırmak için gerekli eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları yapılarak, gençlerde spor yapma bilincinin artırılması ve gençler arasında egzersizin bir yaşam alışkanlığına dönüşmesini hedefliyoruz. Bugün ilanını gerçekleştirdiğimiz Spor Dostu Kampüs Projesi ile üniversite öğrencilerinin ders dışı zamanlarının değerlendirilmesi, gençlerimizin beden ve ruh sağlıklarının korunması ve dengeli gelişim süreçlerine destek sağlanması, gençlerimiz başta olmak üzere, kampüslerimizde yaşayan herkesin spor ve fiziksel aktiviteye özendirilmesi ve düzenli spor yapmanın bir yaşam felsefesi haline getirilmesi, kampüslerde bulunan spor tesislerinin ve aktivitelerin geliştirilmesi, spor faaliyetlerinde paydaşlarla iş birliklerinin arttırılması, öğrenci toplulukları ve kulüplerinin yaygınlaştırılarak sportif faaliyetlerinin arttırılması, dezavantajlı ve desteğe ihtiyacı olan öğrencilerin spor faaliyetlerine katılımlarının sağlanması, üniversitelerimizin akademik ve idari personelinin de fiziksel aktivitelerinin desteklenmesi ve spor yapmalarının sağlanması, üniversitelerimizde spor dostu ve sağlıklı kampüslerin oluşturulması ile ilgili farkındalığın artmasına katkı sağlanması hedeflenmektedir" diye konuştu. "Üniversitelerimizin bu alandaki performansları yıllık olarak ölçülecek" Başkan Özvar şunları söyledi: "Bugün üniversitelerimizin çoğu, en son teknolojiyle donatılmış modern spor tesislerine sahiptir. Spor Dostu Kampüs Projesi ile öğrencilerimizin ve çalışanlarımızın sağlıklı yaşam biçimlerini sürdürmelerine ve spor yapmalarına destek olmayı hedeflemekteyiz. Yükseköğretim Kurulu olarak; alan uzmanı akademisyenlerimiz, çeşitli üniversitelerimizin sağlık, spor ve kültür daire başkanları ve Üniversite Spor Oyunları Federasyonumuz başta olmak üzere tüm paydaşlarımızla uzun süreden beri yaptığımız istişareler sonunda geliştirdiğimiz Spor Dostu Kampüs Değerlendirme Kriterleri aracılığıyla üniversitelerimizin bu alandaki performansları yıllık olarak ölçülecektir. Gençlik ve Spor Bakanlığımız ile Yükseköğretim Kurulu olarak bu hazırlanan performans kriterleri arasında; üniversitenin spor dostu kampüs yaklaşımı ile ilgili misyon ve vizyona ve buna dayalı bir stratejiye sahip olup olmadığından kampüste sağlıklı yaşam ve spor faaliyetlerine yönelik ulusal ve uluslararası sertifikalara; kampüs sakinlerine yönelik bağımlılıkla mücadele amacıyla koruyucu/önleyici farkındalık çalışmalarının yapılıp yapılmadığına kadar birçok ölçüt yer almaktadır. Ayrıca üniversitelerimizde gerçekleşen ulusal ve uluslararası müsabakalar, bireysel spor faaliyetleri, takım sporları, zihinsel aktiviteler ile tesislerin bakım, güvenlik ve temizliğinin ölçülmesi gibi birçok konu da kriterler arasında yer almaktadır. Üniversitelerimiz tarafından yapılacak başvurular, tarafsız ve alanında uzman panelistler tarafından değerlendirilecek ve değerlendirme sonuçları her yıl 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı haftasında kamuoyumuzla paylaşılacaktır. Ayrıca her yıl düzenli olarak yayımladığımız Üniversite İzleme ve Değerlendirme Raporunda da bu alana yer vermeyi düşünüyoruz. Spor Dostu Kampüs Projesi’ni Gençlik ve Spor Bakanlığı ile birlikte yürüteceğiz. Gençlik ve Spor Bakanlığının üniversitelerimize sağladığı spor altyapısı imkanlarıyla beraber bakanlığın diğer imkanlarından da istifade etmek suretiyle üniversite öğrencilerimizi düzenli spor yapmaya teşvik eden üniversitelerimizi ön plana çıkarmaya ve sıralamada bu üniversitelerimize Yükseköğretim Kurulu ve Bakanlığımız tarafından belirlenen muhtelif bayraklar teslim edilecektir. Her yıl bu sıralama yoluyla üniversitelerimizin spora yapmış olduğu katkı ölçüsünde sıralaması değerlendirilecektir. Projenin üniversitelerimiz, öğrencilerimiz ve personelimiz için hayırlı olmasını diliyor hepinizi saygıyla selamlıyorum" şeklinde konmuştu. Ersöz: "Önemli bir projeyi hayata geçirmiş bulunuyoruz" Projenin tanıtımında konuşan Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Halis Yunus Ersöz, "Sporun kitleselleşmesi, sporun tabana yayılması anlamında, belki de bizim ülkemizde üniversite gençliğinin sporla teması bağlamında önemli bir projeyi hayata geçirmiş bulunuyoruz. Elit sporcu yetiştirme başka bir politika, sporun küreselleşmesi başka bir politikadır. Bu yaptığımız proje ile sporun kitleselleşmesini hep beraber sağlamış olacağız. Üniversite okuyan ve zamanın büyük bir kesimini istemediğimiz ortamlarda geçiren gençlerimizi sporu yaşamlarının bir parçası haline getirmeyi inşallah bu projeyle sağlamışı olacağız. Bakanlık olarak bu yıl hareketlilik yılı ilan ettik. Hem fiziksel hem akademik hem de kültürel hareketlilik yılı ilan ettik. Üniversite öğrencilerimiz, en yaygın hizmeti verdiğimiz, yurt hizmetleri sunduğumuz üniversite öğrencilerimize ilişkin hem geziler, kamp programları, sportif aktiviteler, hem de fiziksel aktiviteyi nasıl yaygınlaştırırız diye hep beraber çalışıyoruz. Bu anlamda Spor Dostu Kampüs projesiyle üniversitelerimizin sıralanıyor olması önemlidir. Eminim ki öğrencilerimiz idarecilerimizden daha hızlı bir şekilde projemizin yanında duracaklardır. Hep beraber projeyi geliştireceklerdir. Bugüne kadar YÖK ile yaptığımız genç ofisler etkin bir şekilde çalışıyor. Gönüllük dersini bu sene 160 bin kişi aldı. Bizim bakanlığımızın 3 binin üzerinde spor tesisi var. Ülkenin fizik kapasitesi ve insan kaynağı yeterli. Önemli olan bu insan kaynağını ve fiziki kapasiteyi birlikte değerlendirelim” ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından, Üniversite Sporları Federasyonu tarafından düzenlenen müsabakalar sonucu başarı ile dönen sporculara protokol üyeleri tarafından ödülleri verildi. Lansman fotoğraf çeklimi ile son buldu.
İstanbul Fiziksel tiyatro oyunu Türkiye’den sonra ABD’de sahneleniyor Genç tiyatro oyuncusu ve yönetmen Bedirhan Sezer, teatral bağlamda hareketin fizikselliğine odaklanan bir tiyatro türü olarak tanımlanan fiziksel tiyatroyu, Türkiye’den sonra ABD’de yaygınlaştırmak istediğini açıkladı. İstanbul’da başladığı tiyatro serüvenini ABD’de sürdüren yetenekli genç oyuncu ve yönetmen Bedirhan Sezer, heyecan verici bir projeye imza atmaya hazırlanıyor. ABD ve Türk tiyatrosuna yenilikçi bir soluk getirmeyi hedefleyen Bedirhan Sezer fiziksel tiyatro oyunu projesini hem ABD’de hem de Türkiye’de hayata geçirmek için kolları sıvadı. Sezer, Türk Amerikan Sanat Topluluğu (TAASNY) tarafından Türkiye’nin birçok yerinde sahnelediği projesini şimdi ABD’deki kitlelere ulaştırmak istiyor. Bedirhan Sezer, Fiziksel tiyatro projesiyle dikkat çekiyor ABD’de eğitim alan Bedirhan Sezer, "Fiziksel tiyatro, insan bedenini dramatik anlatım sürecinin merkezinde tutuyor. Bedensel hareketler çoğunlukla soyut ve stilize bir sunum şeklinde ortaya çıkıyor. Performans sanatçıları neredeyse hiç sözcük kullanmadan fikirlerini kendi koreografilerinde hareketsel olarak ifade ediyor. Fiziksel tiyatroyu Türkiye’de geniş kitlelere ulaştırdıktan sonra şimdi ise ABD için çalışmalarını sürdürüyorum" dedi. Tek kişilik performansı beğeni topladı Son olarak, hocası Coşkun Irmak’ın eseri ‘Kuş’u fiziksel tiyatroya uyarlayan Sezer, tek kişilik performansı ile birlikte önemli başarı elde etti. 10 aylık prova süreci sonrasında 25 oyun temsili kapalı gişe oynayarak dikkatleri üzerine çekti. Sezer, yenilikçi yaklaşımıyla Türk tiyatro sahnesine farklı bir soluk getirdiğini bundan sonra Amerikalı tiyatroseverlere sunmak istediğini açıkladı. Dünyaca ünlü isimlerle birlikte eğitim aldı Verilen bilgiye göre, dünyaca ünlü senarist Robert McKee’den aldığı eğitimlerle yeteneğini pekiştiren Sezer, "Bir Şey Yap Güzel Olsun" filmindeki performansıyla adını duyurdu ve birçok ödül kazandı. 2017 yılında ise yapımcılığını, senaristliğini ve yönetmenliğini üstlendiği 50 kişilik dev kadrosuyla ‘Kalbimiz Çanakkale’ filmiyle başarılarını taçlandırdı. Genç Oyuncu Sezer, 2017 yılında 100. Yıla özel ‘Kalbimiz Çanakkale’ filminin senaristliğini, yapımcılığını ve yönetmenliğini üstlendiğini ifade ederek çekimleri için 50 kişilik kadro oluşturduğunu söyledi.