GÜNDEM - 29 Ağustos 2025 Cuma 15:45

Milli Eğitim Bakanı Tekin, öğretmenlere hitap etti

A
A
A
Milli Eğitim Bakanı Tekin, öğretmenlere hitap etti

Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Yusuf Tekin, Erzurum Hizmetiçi Eğitim Enstitüsü’nde eğitim öğretim yılı öncesi kursa katılan öğretmenlere hitap etti. Bakan Tekin, her boyutuyla eğitim öğretim sürecine hazırlandıklarını belirtti.


Bir dizi temaslarda bulunmak üzere Erzurum’a gelen Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Tekin, Hizmetiçi Eğitim Merkezinde devam eden öğretmenlere yönelik seminerde konuştu.


Memleketi Erzurum’da öğretmenleri ağırlamaktan dolayı mutlu olduğunu söyleyen Bakan Tekin, "Erzurum, Anadolu’nun en güzel şehirlerinden bir tanesi. Kadim bir şehir ve kadim medeniyetimizi en iyi ifade eden şehirlerimizden bir tanesi. O yüzden Türkiye Yüzyılı Maarif modeliyle ilgili eğitimlerin burada çok bereketli geçtiğine inanıyorum. Programı organize eden arkadaşlara burada organize eden arkadaşlara ve katılan sizlere çok teşekkür ediyorum" dedi.


Ebeveyn okulu diye bir model hayata geçirdik


Dün Trabzon’da temaslarda bulunduğunu belirten Bakan Tekin, "Trabzon’da bulunma sebebimiz şuydu. Hatırlarsanız yaklaşık iki buçuk yıldır sürekli her bulunduğum ortamda eğitim öğretim süreçlerinin sadece öğretmenler üzerinden yürütülmesinin olumsuzlukların sadece öğretmenlere yüklenmesinin haksızlık olduğunu her ortamda dile getiriyorum. Ve yine her ortamda şunu ifade ediyorum. Başarılı olmak istiyorsak eğitim öğretim süreçlerimizin arzu ettiğimiz şekilde sonuçlanmasını istiyorsak toplumun farklı kesimleri, sivri toplum örgütleri başta olmak üzere herkes kendi üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmek durumunda. Ama en çok da ebeveynlerimizi sürecin içerisine dahil etmek istediğimizi her fırsatta dile getiriyorum. Ve iki yıldır bu konuyla ilgili çok sayıda adım attık. Örneğin geçtiğimiz eğitim öğretim yılının başında çocuklarımızın okula başlama süreçlerini hayatları boyunca anımsayacakları bir hatıra olarak okula ilk başladıkları günü sadece mezuniyeti değil okula başladıkları günü de anımsayacakları bir festival havasında olsun ve bu vesileyle velilerimiz de iyi ebeveyn olmanın ne anlama geldiğini en azından okullarımızda öğretmenlerimizle paylaşsınlar diye bir uygulama başlattık. Sonra devamında her iki yarı yılın veri toplantılarında okul idarelerimiz öğretmenlerimiz verilerimizle paylaşsınlar diye İyi ebeveyn olma ile ilgili veri toplantılar için hazırlanmış sunumlar gönderdik. Bilimsel verilerle desteklenen sunumlar. Hayat boyu öğrenme kapsamında ebeveyn okulu diye bir model hayata geçirdik. Bunlar bu kadar bir sürü örnek var hepsini tek tek anlatmam mümkün değil ama Dün Trabzon’da da bu kapsamda yaptığımız ve çok fazla beğeni alan bir uygulamamızla ilgili Trabzon’daydık. O da şu, biliyorsunuz her birisi kişisel hukukumuzdan dolayı bu sosyal sorumluluk projesinin altına imzadan atan çok sevdiğim tiyatrocu dostlarım var. Onlar biz size nasıl destek olabiliriz diye sormuşlardı. Biz de onlara bunu bir dizi formatında yapabilir miyiz demiştik. Ailem diye bir dizi geçtiğimiz yıl yaptık biliyorsunuz. Yedişer dakikalık her birisi yedişer dakikalık yirmi yedi bölümlük mini bir dizi. Ve Zihni Göktay’dan Volkan Severcan’a kadar Türkiye’de sanat camiasının, tiyatro camiasının yakinen bildiği isimler yer aldılar ve rakam hiç mütevazi değil. Toplam yüz otuz milyon kez görüntülendi ailem dizisi geçtiğimiz yıl. Çok pozitif geri dönüşler olunca biz bu yıl ikinci sezonunu çekilmiş dedik. Bunu yaparken de biliyorsunuz bir duyuruya çıktık. Öğretmen arkadaşlarımızdan senaryo da kullanılmak üzere öneriler topladık. O önerileri Yönetmen arkadaşlar değerlendirdiler ve bu yılda on üç bölümlük her birisi ortalama yirmi beş dakikalık mini diziler çekiliyor Trabzon’da. Ben o arkadaşlarımıza bu sürekli bize destek oldukları için teşekkür etmek üzere dün Trabzon’daydım. Bugün de buradayız. Burada da sizin bulunduğunuzu öğrenince size selam vermek istedim" diye konuştu.


Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli


Türkiye Yüzyılı maarif modeli ile ilgili olarak ta değerlendirmelerde bulunan Bakan Tekin, "Arkadaşlar Türkiye Yüzyılı maarif modelinin en temel karakteristiği sahadaki bir milyon yüz bin öğretmenin tamamını sürecin içerisine sürekli dahil etmeyi ve süreci hep beraber yürütmeyi hedefleyen bir model olması. Yani kapalı kapılar ardında hazırlanan ve kimsenin müdahale edemeyeceği bir metin falan değil. Hazırlanma süreciyle ilgili olarak çok farklı ortamlarda defalarca konuştuk. Burada sizin izleme ve değerlendirme sürecinde burada bulunmanızla ilgili birkaç şey söyleyeyim. Biz dedik ki arkadaşlar hazırladığımız model geçtiğimiz eğitim öğretim yılında okul öncesi bir beş ve dokuzda uygulanmaya başladı. Bununla ilgili söyleyecek sözü olan herkese kapımız açık dedik. Bu yılın düzeltilmesi gereken hususlar varsa bize hazırlayın getirin gündemimizi alalım dedik. Bu genel çağrımız yetmedi. Bir de bunun ötesinde Bakanlığımız Merkez Teşkilatı’nda Teftiş Kurulu Başkanlığımız 1 Talim Terbiye Kurulu Başkanlığımız 2 Ölçme, Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğümüz 3 İlgili Genel Müdürlükler Yani temel eğitim, orta öğretim, meslek, teknik eğitim ve din öğretimi genel müdürlüklerimizin izleme ve değerlendirme daire başkanlıkları bir de bakanlığımız bünyesindeki iş denetim başkanlığı bu beş birim izleme ve değerlendirme yaptı yıl içerisinde ilave olarak da illerde il müdürlüklerimiz ve ilçe müdürlüklerimiz de bu süreci raporladılar. Ve en son Zümre öğretmenlerimizin bize ulaştırdıkları öneriler de dikkate alındı. Talim Terbiye Kurulu Başkanlığımızla ilgili genel müdürlükler tarafından. Dolayısıyla dinamik canlı ve sürekli öğretmenlerce beslenen bir model olduğunu her ortamda dile getiriyorum. Bugün burada sizin bulunma gerekçeniz de buydu. Bu anlamda temel eğitim bünyesindeki izleme ve değerlendirme süreçleriyle ilgili kanaatleriniz ilgili arkadaşlar tarafından değerlendirecek. Ben verdiğiniz emekler için hepinize teşekkür ediyorum. Son birkaç cümlede yeni eğitim öğretim yılı Pazartesi günü inşallah başlıyor. Pazartesi günü biliyorsunuz biz Milli Eğitim Bakanlığı öğretmenlerimiz, okul yöneticilerimizle hep beraber bu süreci başlatmış olacağız. Bismillah deyip yola çıkacağız. Allah hepinizin hepimizin yardımcısı olsun arkadaşlar. Süreci inşallah sağlıkla, huzurla ülkemize ve milletimize hizmet etmenin en iyi düzeyde hizmet etmenin kıvancıyla yılı eğitim öğretimini tamamlamayı bize nasip etsin. Biz bu dönem geçen yaz da yaptığımız gibi il müdürlüklerimizden gidilmeyen eksiği giderilmeyen hiçbir okul bırakmayın diye il müdürü arkadaşlarımızla hem eğitim öğretim yılı bitmeden önce yaptığımız il müdürleri toplantımızda hem eğitim öğretim aradayken yani yaz tatili değilken il müdürlerimize yaptığımız toplantılarda hem de geçtiğimiz günlerde paylaştığımız genelgelerle bunu il, ilçe müdürü arkadaşlarımızdan istemiştik. Bu anlamda bakım onarım çalışmalarının tamamlandığı temizlik güvenlik görevlerinin temin edildiği bir biçimde inşallah hazırız gün itibariyle eğitim öğretime hazır bir şekilde okullarımız bulunacak.


Ders kitapları dağıtılmaya başlandı


Son olarak geçtiğimiz hafta içerisinde de okullarımızda ders kitaplarımız dağıtılmaya başlandı. Arkadaşlar iki bin üç yıldan itibaren yaklaşık olarak dört buçuk milyar adet ders kitabı dağıtmışız. Bu dönemde de yani iki bin yirmi beş, iki bin yirmi altı eğitim öğretim yılında da bin altı yüz otuz yedi farklı başlıkta yaklaşık iki yüz milyon adet ders kitabı çocuklarımızın öğrencilerimizin gençlerimizin masasında inşallah sekiz Eylül günü okullar açıldığında tamamlanmış olacak. Her boyutuyla eğitim öğretim sürecine hazırlandık. Öğretmen arkadaşlarımız 1 Eylül tarihi itibariyle seminer dönemi başlayacaklar. Onlar da okullarında pedagojik olarak, akademik olarak kendilerini hazır kılacak eğitim süreçlerini almış olacaklar. İnşallah hep beraber sağlıkla huzurla bir eğitim öğretim yılını daha tamamlamış oluruz. Ben tekrar hepinize kolaylıklar diliyorum."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Kadın sağlığında kritik mesaj: Tek belirtiyle kanser kararı verilmez Kadınlarda görülebilen bazı jinekolojik kanserlerde erken farkındalığın önemine değinen Kadın Hastalıkları ve Doğum ve Jinekolojik Onkoloji Cerrahisi Uzmanı, tek bir belirtiyle kanser tanısı konulmasının doğru olmadığı, her bireyin durumu, tıbbi öyküsü ve muayene keşifleriyle birlikte değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Özel Adatıp Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum ve Jinekolojik Onkoloji Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Hakan Camuzcuoğlu, kadınlarda görülebilen bazı jinekolojik kanserlerde erken farkındalığın önemine değindi. Camuzcuoğlu, bu hastalıkların her zaman belirgin bir şikayetle başlamayabileceğini belirterek, "Bazı kadınlarda hiçbir belirti olmazken, diğerlerinde çok hafif ve belirsiz şikayetler görülebilir. Bu sebeple kişinin kendi döngüsünü ve vücudunu takip etmesi önemlidir" dedi. "Tek bir belirtiyle kesin netice çıkarmak doğru değildir" Adet dışı kanama, cinsel ilişki sonrası kanama veya ağrı, pelvik bölgede uzun süreli rahatsızlık, karında şişlik veya baskı hissi, açıklanamayan kilo kaybı, gibi keşifler her zaman kanserle ilişkili olmadığını belirten Prof. Dr. Camuzcuoğlu, "Tek bir belirtiyle kesin netice çıkarmak doğru değildir. Her bireyin durumu, tıbbi öyküsü ve muayene keşifleriyle birlikte değerlendirilmelidir. Her kadının risk faktörü ve sağlık geçmişi farklıdır. Bu sebeple değerlendirme süreci kişiye özel yapılmalıdır" diye konuştu.
Konya Karısını 22 bıçak darbesiyle öldüren zanlı, "Kolumda Ebru yazıyor" diye kendini savundu Konya’da özel ders vermeye gittiği sitenin önünde boşanma aşamasındaki öğretmen karısını öldüren zanlı, indirimsiz ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Yargılandığı davada son sözü sorulan katil zanlısı, "Bana iftira atıyorlar hatta kolumda ’Ebru’ yazıyor. Başında ve sonunda sonsuzluk işareti var. Kayınvalidem yüzünden yuvamız bozuldu" diye kendini savundu. Olay, 25 Ekim saat 18.30 sıralarında merkez Meram ilçesi Havzan Mahallesi Ebussuud Efendi Caddesi’nde bulunan bir sitede meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Abdullah Küçüktaşdemir (47), boşanma aşamasındaki eşi özel bir eğitim kurumunda öğretmen olan Ebru Küçüktaşdemir’i (45) özel ders vereceği site önüne kadar takip etti. Burada ikili arasında çıkan tartışmada Abdullah Küçüktaşdemir, yanında bulunan bıçakla Ebru Küçüktaşdemir’i vücudunun çeşitli yerlerinden 22 bıçak darbesiyle yaraladı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis ekipleri şüpheliyi etkisiz hale getirirken, olayda ağır yaralanan kadın ilk müdahalenin ardından kaldırıldığı Meram Devlet Hastanesi’nde hayatını kaybetti. Gözaltına alınan zanlı koca, ifadesinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Konya’yı terk et mesajı atmış Konya Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturmasını tamamlarken, tutuklu olan zanlı hakkında ’kadına karşı tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talebiyle dava açıldı. Hazırlanan iddianamede katil zanlısı kocanın eğitim fakültesindeki eğitimini yarıda bırakmasına rağmen, yıllardır özel dershanede Türkçe öğretmenliği yaptığı belirtildi. Zanlının telefonunda yapılan inceleme sonrası olay günü Ebru Küçüktaşdemir’e, "Cezaevinden başka yer mi var, bugün bu iş bitecek. Bende her şey bitti. Aklın varsa Konya’yı terk et" şeklinde tehdit mesajları attığı ortaya çıkarken, olaydan yaklaşık 6 saat önce "Av bıçağı Konya" gibi aramalar yaptığı da iddianamede yer aldı. "Bana iftira atıyorlar, kolumda ’Ebru’ yazıyor" Konya 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde ’eşe karşı tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla dava açılan Abdullah Küçüktaşdemir’in yargılanmasında karar duruşması görüldü. Zanlı koca duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Mahkeme heyetince son olarak söylemek istedikleri sorulan katil zanlısı, "Ben para pul düşkünü değilim, bana iftira atıyorlar. Kolumda ’Ebru’ yazıyor başında ve sonunda sonsuzluk işareti var. Ben eşimi sonsuzluğa göndermedim. Eşimin annesi yüzünden, yuvamız yıkıldı" diye konuştu. Mahkeme heyeti, Abdullah Küçüktaşdemir’e ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası verdi.