- 22 Mayıs 2019 Çarşamba 10:40

Sarılmak ruh halini düzeltiyor

A
A
A
Sarılmak ruh halini düzeltiyor

Nişantaşı Psikiyatri Merkezinden Yrd.

Nişantaşı Psikiyatri Merkezinden Yrd.Doç.Dr.Rıdvan Üney, sarılmanın ruh halini düzelttiğini söyledi.


Son dönemlerde insanlarda mutluluk ve güven ile ilgili tıbbi araştırmaların yoğunlaştığını anlatan Yrd.Doç.Dr.Rıdvan Üney, “Yalnızlığın, bireyselliğin ön planda olduğu günümüzde neden mutlu değiliz ve neyi eksik yapıyoruzu açıklamak gerekliliği doğmuştur. Bilim, bu duyguları sağlayan hormon olarak OKSİTOSİN’i işaret etmiştir. Peki, nedir bu Oksitosin? Bu hormon esasen beyinde üretilen bir hormondur. En çok üremeyle ilişkilidir. Doğum ve doğum sonrasında yüksek miktarda salınır. Ancak diğer dönemlerde de kadın ve erkekte beyinden salgılanmaktadır. Doğumdan sonra annelik davranışını sağlayan bir hormondur. Diğer zamanlarda ise güven, eşler arasında bağlılık, aşk, sosyalleşme, karşı tarafı anlama ve endişelerin yatışmasını sağlamaktadır. Eksikliğinde kendini beğenme, güvensizlik, toplumdan uzaklaşma, psikolojik rahatsızlıklar, yalan eğilimi artmaktadır” diye konuştu.


Günlük hayatta Oksitosin salgılanmasını artıran en kolay yöntemin sarılmak olduğunu ifade eden Yrd.Doç.Dr.Rıdvan Üney, “Yorgunluk, yoğunluk, günlük stresler, yalnızlık, güvensizlik, kavgalar, çatışmalar, birbirine zaman ayırmama, ekonomik sorunlar gibi nedenlerle sarılmayı unutmuşuz gibi görünüyor” dedi.


Yrd.Doç.Dr.Rıdvan Üney, “Sarılırsak, kucaklaşırsak ve birbirimize dokunursak Oksitosin hormonu salgılanır” diyerek bu denli kolay bir yöntemle Oksitosinin bize 20 ilginç fayda sağladığını belirtti.


Üney, şunları söyledi; “En kolay mutluluk sağlama yoludur. Güvende hissederiz. Hayatla daha kolay baş ederiz. Güven veririz. Arkadaşımızın, eşimizin, çocuğumuzun kendisini daha güvende hissetmesini sağlarız. Onların kendine güvenlerini artırırız. İletişimimiz daha iyi olur, karşımızdakini anlamak ya da anlaşılmamız kolaylaşır. Endişelerimiz azalır. Karşımızdakinin endişelerini yatıştırırız. Daha sosyal oluruz. Toplum içinde kendimizi daha rahat hissederiz. Daha az gergin oluruz. Stresle daha rahat baş ederiz. Rahat uyuruz ve daha iyi hislerle uyanırız. Yeni güne daha hazır başlarız. Yakınlarımızı karşı daha koruyucu oluruz. Daha şefkatli oluruz. Rahat hissederiz. Arkadaşımıza eşimize çocuğumuza bağlılığımız artar. Sadakati artırır. İlişkilerimizi daha samimi ve yalandan uzak yaşamamızı sağlar. Hamileliğin daha rahat geçmesini sağlar. Annenin doğum sonu depresyonunu engeller, lohusalık dönemini rahat geçirmesini sağlar. Süt gelişini kolaylaştırır. Eşimizle yaşadığımız cinsellik daha kaliteli olur. Eşimizi daha çekici bulmamızı sağlar. İlişkilerimizde bizi kavga, çatışma ve tartışmalardan korur. Âşık olmanızı, aşkı korumanızı sağlar. Aşk acısını hafifletir.


Belki de çağımızın en büyük sorunu depresyona karşı koruyucudur. En basit, en kalıcı ve en kolay şekilde günlük yaşam stresleriyle baş etmemizi sağlar. Uzun, yorucu psikolojik/psikiyatrik tedavi sürelerini kısaltır.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.