SAĞLIK - 27 Ağustos 2015 Perşembe 13:12

Yürüyememekten Korkarken İtü Uzay Mühendisliği Bölümünü Kazandı

A
A
A
Yürüyememekten Korkarken İtü Uzay Mühendisliği Bölümünü Kazandı

Eskişehir’de yaşayan HSMN ve Nöropati hastası 20 yaşındaki Abdullah Tekin, Fizyomer Terapia’da 8 yıldır gördüğü tedavi ile sağlığına kavuştu. Vücudundaki tüm kas sistemini ilgilendiren ve zamanla hastanın yaşamsal faaliyetlerini sürdürmesini zorlaştıran bir hastalıkla mücadele eden Tekin, yürüyememekten, hayatta kalamamaktan korkarken, bugün liseyi birinci bitirmenin ve İTÜ Uzay Mühendisliği bölümünü kazanmanın mutluluğunu yaşıyor.
Fizyomer Terapia Kurucusu Dr. Türkan Tünerir ile uzun bir tedavi ve rehabilitasyon sürecinden geçerek, bir başarı öyküsünün kahramanı olan Abdullah Tekin yaşadıklarını anlattı. İlk olarak 2 yaşındayken ailesinin yürüyüşündeki bozuklukları ve kısa süre yürüyerek yere düşmesini fark etmesi ile hastalığı ile tanışan Abdullah Tekin, 12 yaşından itibaren de fizik tedavi ve rehabilitasyon tedavilerine başladı. Tedavisinin başarılı sonuçlar vermesinde Fizyomer ailesinin büyük katkıları olduğunu anlatan Tekin, “Hastalığıma konan HSMN (Herediter Sensory Motor Nöropati) ve Polonöropati teşhisi ile uzun yıllar tedavi gördüm, burası bir aile ortamı gibiydi, örneğin; okuldan çıkışta Fizyomer’e gelebilmemi sağlıyorlardı, servis vardı. Burada kahvaltımı yapıp bir yandan da ders çalışabiliyordum. Haftanın her günü geliyordum, sınav dönemimde sağolsunlar günleri, saatleri benim belirlememi sağladılar, boş saatlerime göre tedavi uyguluyorlardı. Raporumun çıkmadığı dönemlerde tedavimin aksamaması için ücret ödemeden tedaviye aldılar.”
Abdullah Tekin, ergenliğe girdiğinde doktorunun, ‘Birden büyüyeceksin ve zayıflayacaksın o dönemi çok verimli geçirmen gerekiyor’ dediğini hatırlatarak, "Böyle bir tedavi sürecim olmasaydı bunun sonucu ağır olacaktı, rahatsızlık sadece bacaklarımda değil tüm sinir kas sistemimde olduğu için tedavim çok önemliydi. Çok şükür ki; şimdi her şey yolunda, İstanbul’da olsam da kontrol muayenelerime buraya geliyorum, egzersizleri kendim yapıyorum” dedi.
GRAFİK SÜREKLİ YÜKSELDİ
Dr. Türkan Tünerir’in kendisi ile özel olarak ilgilendiğini dile getiren Abdullah Tekin şöyle konuştu:
“Burada tedavimi devam ettiren fizyoterapistler hem işlerini çok iyi yapıyorlardı, hem de her gün görüştüğümüz, muhabbet ettiğimiz için aynı zamanda arkadaşlarım, ağabeylerim, ablalarım olmuşlardı. Onların ilgisi ve anlayışı ile bir yandan fiziksel olarak iyileşirken, bir yandan kişiliğim de şekilleniyordu ve onların benim böyle biri olmamda büyük etkileri olduğunu söyleyebilirim. Başarılı olmamda, kendime inanmamda, özgüvenimin gelişmesinde Fizyomer ailesinin büyük rolü var. Merkezin, yalnızca ben değil, benim gibi pek çok kişiye çok faydası oldu, çok insanın hayatına dokundu. Bana özel bir program olmasaydı çalışmalarım o kadar verimli olmayacaktı belki. Fizyomer’den önce düz giden bir grafik vardı buradan sonra ise bu grafik düzenli ve sürekli olarak yükseldi.”
NELER BAŞARABİLECEKLERİNİN CANLI ÖRNEĞİ
Dr. Türkan Tünerir, Abdullah Tekin’in yaşam öyküsünün hastaların belli bir süre sürekli rehabilitasyon ile tedavi görünce sağlığına yeniden kavuşabileceğinin ve neler başarabileceğinin canlı bir örneği olduğunu belirtti. Abdullah Tekin’in yaşadıklarının diğer benzer hastalara da örnek olmasını dilediğini söyleyen Dr. Türkan Tünerir, “Destek olunduğunda ve gerekli tedaviler uzmanlarca doğru ve uzun zamanlı uygulandığında başarı da geliyor” şeklinde konuştu.
UZAY MÜHENDİSLİĞİNİ KAZANMASINDAN GURUR DUYUYORUZ
Fizyoterapistlerin tümünün kendi alanında uzman olduğunu aktaran Dr. Tünerir, “En iyilerin Fizyomer kadrosunda olmasına özen gösteriyoruz, Abdullah için uyguladığımız tedavi, fizik tedavinin yanı sıra sosyal da bir program oldu. Abdullah, tedaviye kitapları ve defterleri ile birlikte geliyordu, tedavi olurken ders çalışırdı. Biz ona uygun koşullarda tedavi sağlayarak; onun kendi potansiyelini ortaya çıkarabilmesi sağladık aslında. Şimdi Uzay Mühendisliği’ni kazandı, onunla gurur duyuyoruz” ifadelerini kullandı.
Dr. Tünerir ayrıca düzenli ve sürekli rehabilitasyon uygulamalarının hastaların engelli bireyler olarak kalmalarını önlediğini ve hastaların meslek sahibi olarak çalışabilmelerini sağladığını, böylece topluma sosyo-ekonomik olarak büyük katkı sağladıklarını anlattı.
HASTALIK YAŞAMSAL BİR TEHLİKE OLUŞTURABİLİRDİ
Abdullah Tekin’in hastalığının vücudun tüm kaslarını ilgilendirdiğini ve kaslardaki güçsüzlüğün, akciğer kaslarını da etkileyerek, solunum yetmezliği gibi yaşamsal bir tehlike de oluşturabileceğine dikkat çeken Dr. Tünerir, bu anlamda Abdullah’ın doğru tedavisinin önem taşıdığını belirtti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Rize İlhan Palut: “Üzgünüz, çok değerli iki puan bıraktık” Çaykur Rizespor Teknik Direktörü İlhan Palut, MKE Ankaragücü maçının ardından yaptığı açıklamada, “Üzgünüz, çok değerli iki puan bıraktık” dedi. Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında Çaykur Rizsepor, sahasında MKE Ankaragücü ile 2-2 berabere kaldı. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında Çaykur Rizespor Teknik Direktörü İlhan Palut açıklamalarda bulundu. İlk yarısını 2-0 önde tamamladıkları maçtan 2-2’lik beraberlikle ayrıldıkları için üzgün olduklarını ifade eden Palut, "İlk yarıda 2 gol bulduk. İlk yarıda telafisi zor bir farkla içeri girebilirdik. İkinci yarı ise rakibimizin değişikliklerini gördük. Riskler karşısında sağlam durmalıydık. Kazandığımız toplar ile maçı kendimize iyice yaklaştırabilirdik ama kazandığımız toplarda bir ciddiyetsizlik vardı. Zor top kazandık, kolay top kaybettik. Maalesef kötü bir gol yedik. Futbolda bunlar var. Bir golün biri takımı bu kadar panikletmesi düşündürücü, topu ayağımızda saniyelerce bile tutmadık, oyunu rakibe teslim ettik. Çok geri geldiğimiz için çıkış oyununda oyuncu bulmakta zorlandık. Ankaragücü’nün temposu 75. dakikaya kadar sürdü. Kötü bir ikinci yarı ama maçı bu şekilde bitirelim derken ters bir top, maçın son topunda golü yedik. Üzgünüz, çok değerli iki puan bıraktık. İlk yarıdaki oyunumuz ile 3 puanı hak ederken,, ikinci yarıdaki oyunumuz bizi mağlubiyete bile götürebilirdi” ifadelerini kullandı.
Rize Emre Belözoğlu: “2-0’dan 2-2’ye gelmek önemli ve değerli” MKE Ankaragücü Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, Çaykur Rizespor maçının ardından yaptığı açıklamada “2-0’dan 2-2’ye gelmek önemli ve değerli. Hele ki Rizespor gibi iyi bir takıma, iyi bir organizasyonu olan bir takıma karşı” dedi. Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında Çaykur Rizespor ile deplasmanda 2-2’lik skorla berabere kalan MKE Ankaragücü’nde Teknik Direktör Emre Belözoğlu maçın ardından yaptığı basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Belözoğlu, “Baktığımızda Rizespor’u zaten biliyorduk. Rizespor, Galatasaray ve Fenerbahçe’den sonra bu ligde kendi sahasında en çok puan toplayan takım. Çok önemli geçici hücumları yapabilen ve bunu da sonlandırmada çok maharetli bir takım. İlk gol de aynen bu şekilde oldu. İkinci gol de duran top. Burada bizim çok istemediğimiz bir görüntü var. Bunu kendi adımıza değerlendirmemiz gerekiyor. Duran topta bu kadar basit gol yenmemesi gerekiyor. Bunu bir eleştiri olarak kendime söyleyebilirim. İkinci yarıda ilk yarının sonlarıyla beraber net bir galibiyeti hak eden bir oyun vardı. Sadece topa sahip olma değil, bence pozisyon üretmede de yüksek bir oyun vardı. Sonucu gelmedi. 2-0’dan 2-2’ye gelmek önemli ve değerli. Hele ki Rizespor gibi iyi bir takıma, iyi bir organizasyonu olan bir takıma karşı. Biz de son dönemde gerçekten yüksek işler yapmaya çalışıyoruz. Karşılığını ne yazık ki alamadık. Beraberliklerimiz çok fazla. Bu beraberliklerin yüzde 80’i yüzde 90’nında aslında kazanmaya yakın taraf hep bizdik. Bugünkü ikinci yarıyı da buna dahil edebilirim. Rizesporlu oyuncuları tebrik ederim. Kendi oyuncularımı tebrik ederim. Oyuna giren arkadaşları oyuncuları tebrik ederim. İlhan Hoca’ya da başarılar diliyorum” ifadelerini kullandı.