GENEL - 02 Aralık 2016 Cuma 12:06

Engellilere olan duyarlılıkla ilgili acı gerçekler

A
A
A
Engellilere olan duyarlılıkla ilgili acı gerçekler

Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi tarafından 3 Aralık Dünya Engelliler Günü paneli düzenlendi. Panelin açılışında konuşan Eğitim Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Coşkun Bayrak, engelliler konusundaki duyarlıklarla ilgili acı gerçekleri dile getirerek, kaldırımlardaki sarı çizgileri çoğu vatandaşın süs olarak algıladığını ve Türkiye’de 1 milyon kişinin engellileri hakir gördüğünü anlattı.
Öğrenci Merkezi Salon 2009’da düzenlenen panele, Anadolu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Zafer Asım Kaplancıklı, Eğitim Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Coşkun Bayrak, Özel Eğitim Bölüm Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Yasemin Ergenekon, diğer ilgililer ve öğrenciler katıldı.
Panelin açılışında konuşan Anadolu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Zafer Asım Kaplancıklı, engellilik durumunun herkesin belki 5 dakika belki 1 saat sonra karşılaşabileceği bir gerçek olduğuna dikkat çekti. “Bir vatandaş olarak konuşuyorum” diyen Kaplancıklı, “Aslında engelli birey yoktur. Önüne engeller konulan birey vardır. Yani modern dünya, insanların bireysel ihtiyaçlarına göre dizayn edilmiş olsaydı bugün belki de bu anlamlı günleri sık sık tekrarlamamız veya bu amansız lafları etmemizin hiçbir gereği kalmayacaktı. O yüzden toplumsal duyarlılığı arttırmak için belki senede bir kez de olsa bu günleri, bunu dile getirmek, bunu hayatın bir parçası olarak algılamak ve hayata geçirmek adına anlamlı buluyorum. Bununla yüzleşen bütün insanlar adına bunu her gün dile getirmek, onların hayatını kolaylaştırmak adına yapılabilecek her türlü fiziki veya eğitim anlamında düzenlemeleri yapmak hepimizin boynunun borcudur. O nedenle böyle bir etkinliğin hem ülkemizde hem dünyada markalaşmış, özel eğitimde gerçekten çok gurur verici bir yere sahip olan Anadolu Üniversitesi’nde yapılıyor olması da ayrıca bir üst yönetim mensubu olarak benim en büyük gururum” ifadelerini kullandı.

“Böylesi günler farkındalık oluşturma günleri”
Daha sonra konuşan Eğitim Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Coşkun Bayrak, böylesi günlerin bir farkındalık oluşturma günleri olduğunu kaydetti.
Bu günlerin sorunların dile getirilmesi ve çözüm önerilerinin sunulması anlamında da önemli olduğunu belirterek, “Aslında istatistiklere baktığımız zaman ortalama bütün toplumların yüzde 10’unun engelli bireylerden oluştuğu nitelendiriliyor ama dünya literatürünü taradığımız zaman dünya nüfusunun yüzde 15’ini engelli bireyler oluşturuyor. Her ne kadar bakanlıkların verdiği veriler yüzde 8-9 civarında olsa da istatistiki veriler Türkiye’deki engelli nüfusunun yüzde 17,5 civarında olduğunu gösteriyor” diye konuştu.

“Çoğu vatandaş, kaldırımlardaki sarı çizgileri süs olarak algılıyor”
Kaldırımlardaki sarı çizgilerle ilgili ilginç bir gerçeği açıklayan Prof. Dr. Coşkun, “Dikkat çeken noktalar var. Kaldırımlar, kaldırım kenarları, kaldırımdaki sarı çizgiler, mavi-sarı renklerde çizilen çizgiler. Bunları çoğu vatandaş süs olarak algılıyor ama bunların süs olmadığını bilmeleri gerekiyor. Dolayısıyla bunların her biri bir farkındalık oluşturma, dikkat çekme anlamındadır” dedi.

“1 milyon vatandaşımızın engellileri hakir gördüğü sonucu var”
Coşkun, engellilerle ilgili yapılan bir çalışmaya da değinerek, şöyle devam etti:
“Çevremize baktığımız zaman ülkemizdeki her 100 apartmanın hemen hemen 10’unda engelli vatandaşlarımızın yaşadığını görüyoruz. Yapılan bir çalışmaya göre, 1 milyon vatandaşımızın engellileri hakir gördüğü sonucu var. Yine nüfusun özellikle 4’te 1’i civarında da engellileri arkadaş olarak görüp, onlara yardımcı olma konusunda da oldukça saygıdeğer çabalar olduğunu görebiliyoruz.”

“Türkiye’nin, engelliler konusunda çok önemli bir yol aldığını görüyoruz”
“Dönüşüm sürecine baktığımız zaman Türkiye’nin, engelliler konusunda hem kavramsal olarak hem de uygulamalar açısından çok önemli bir yol aldığını görüyoruz” diyen Prof. Dr. Coşkun, şöyle konuştu:
“Engellilere daha önce araz, engelli, özürlü dendi bugün de yetersizlik alanında karşımıza geldiğini söyleyebiliriz. Tabi ki her insanın bir yetersizliği var. Öğrenme yetersizliği de bir engel, konuşma yetersizliği de bir engel, düşünme yetersizliği de bir engel, ailevi yetersizlikler de bir engel. Yetersizlik hayatın her alanında var. Peki yetersizliği gidermek için ne yapmak gerekiyor? Özellikle çevresel düzenlemelerin ve yetersizliklerin giderilmesi noktasında kalıcı düzenlemeler yapılması noktası gerektiğini söyleyebiliriz. Dolayısıyla böylesi günlerin çözüm konusunda çok önemli olduğunu düşünüyorum. Umuyorum ve diliyorum ki özellikle yetersizlik alanlarına yönelik daha kalıcı çözümler, politikalar üretme konusunda arkadaşlarımızın çalışmalarının bize yol gösterebileceğini düşünüyorum.”
Konuşmaların ardından geçilen panelde, engellilerin sorunlarına ve çözüm önerilerine ilişkin çözüm önerileri gündeme getirildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Başkan Çolakbayrakdar, şükür sofrasında vatandaşlarla buluştu Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar, hafta sonu Yazır, Dadağı ve Akin Mahallesinde geleneksel olarak düzenlenen ‘Şükür Duası Programına’ katıldı. Vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılanan Başkan Çolakbayrakdar, Kocasinan’ın her bir bölgesini kalkındırmaya, yenilemeye ve güzelleştirmeye devam edeceklerini söyledi. Hafta sonu kırsal mahalleleri ziyaret eden Başkan Çolakbayrakdar, sırasıyla Yazır, Dadağı ve Akin Mahallesi’nde vatandaşlarla buluştu. Burada vatandaşların ilgi ve sevgisiyle karşılanan Başkan Çolakbayrakdar, onlarla sohbet edip, hal-hatır sordu. Çocuklarla yakından ilgilenip, hoş sohbetlere imza atan Başkan Çolakbayrakdar, “İnşallah bu sene yapılacak olan hasatlar bereketli olur. Rabbim, birliğimizi ve beraberliğimizi daim eylesin. Böyle güzellikler içerisinde her zaman bir arada olmayı nasip eylesin. Bize düşen de farklı ihtiyaçları olan vatandaşlarımızı mutlu edebilecek çözümler üretmek ve kırsal mahallelerimizdeki vatandaşlarımızın beklentilerini hızlıca karşılamaktır. Bölge sakinlerimize daha iyi hizmet sunmak için hizmetlerimize hız kesmeden devam ediyoruz ve mahallelerimizin değerlerine değer katıyoruz. Üreticilerimize ve çiftçimize desteğimizi artırarak, devam edeceğiz. Bu köylerimizin nüfusu artması için ‘Köyümde Hayat Var’ Projesini hayata geçireceğiz. Bu projemizle genç çiftçilerimizi destekleyeceğiz. Bölgede belediyemizin arazisi varsa ve genç çiftimizin arazisi yoksa onlara arazi vereceğiz. Ya da sözleşmeli tarım yaparak veya ata tohumumuz ile tıbbı ve aromatik bitkiler gibi farklı ürün çeşitlerini destekleyerek, gençlerin yeniden tarımla uğraşmaları için bu altyapıyı sağlayacağız. Geleneksel yöntemlerle tarım yapmakla birlikte tarımda dijital dönüşüm diye önünü açarak, teknolojiyi de kullanacak şekilde bir dönüşüm programımız var. Örneğin hayvancılıkla ilgili toplu sağım bölgeleri ve süt yetiştiriciliğiyle ilgili tarıma destek vereceğiz. Bölgelerin hepsini, tarım odaklı planlayacağız. İmarlaşacak alanın net bir şekilde belirleyip, diğer taraftan da tarım toprak alanlarının bozulmaması noktasında bu planlamayı da en yakın zamanda tamamlayacağız. Proje sonucunda çiftçimiz, daha fazla kazanmakla birlikte daha fazla tarımsal üretime yönelecekler. Biz bunu ülkemiz, şehrimiz ve ilçemiz için yapıyoruz” ifadelerine yer verdi. Çiftçinin her zaman yanında olduklarını vurgulayan Başkan Çolakbayrakdar, “Anadolu’nun bereketli topraklarında ekmeğini topraktan çıkartan hemşehrilerimize bol ve bereketli bir yıl diliyorum” dedi. Programların sonunda vatandaşlara, kesilen kurban etlerinden yapılan kavurmalı pilav ikram edildi. Öte yandan Başkan Çolakbayrakdar’ın mahalle ziyaretlerinde Kocasinan Ziraat Odası Başkanı Abdülkadir Güneş, Kocasinan İlçe Tarım ve Orman Müdürü Abdülaziz Yıldırım, belediye başkan yardımcıları ile meclis üyeleri eşlik etti.
İstanbul İş Enerji, iki yeni rüzgâr enerji santraliyle kapasitesini 1000 MW’a çıkardı İş Bankası’nın yenilenebilir enerji sektöründe faaliyet gösteren iştiraki İş Enerji, Göktekin Enerji’nin sahibi olduğu Metafor RES ile Yakaağzı RES’e ilişkin hisselerin tamamını devralarak kurulu gücünü 1000 MW’a çıkardı. İki şirket, ilgili santrallere ilişkin ek kapasite tahsisi ve proje geliştirme gibi süreçlerde iş birliğine devam edecek. İş Bankası’nın sürdürülebilirlik yaklaşımının bir yansıması olarak 2022 yılının Ağustos ayında kurulan İş Enerji, yenilenebilir enerji alanındaki kurulu gücünü artırmaya devam ediyor. İş Enerji Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Kayahan Karadaş ile Göktekin Enerji Genel Müdürü Abdullah Göktekin arasında imzalanan anlaşmayla Bingöl’de bulunan 49,7 MW’lık Metafor Rüzgar Enerjisi Santrali (RES) ve Ağrı’da bulunan 33,6 MW’lık Yakaağzı RES, İş Enerji bünyesine dahil oldu. Bu alımla birlikte toplam kurulu gücünü 1000 MW’a çıkaran şirket, santrallere ilişkin ek kapasite tahsisi, proje geliştirme ve belirli işlerde müteahhitlik hizmetlerinin sağlanması konularında Göktekin Enerji ile iş birliği yapacak. “2025 sonunda 2000 MW hedefimize bir adım daha yaklaştık” Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan İş Enerji Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Kayahan Karadaş, Göktekin Enerji ile devir ve sonrasındaki iş birliğine ilişkin anlaşmayı üç ay gibi kısa bir sürede sonuçlandırdıklarını belirterek, zor coğrafyalarda dahi olsa ülkemizin kalkınması ve gelişmesi yönünde adım atmaktan çekinmeyeceklerini dile getirdi. Bingöl ve Ağrı illerinde yer alan santrallere yapılacak ilave yatırımlar ile birlikte bölge istihdamına da katkı sağlamayı hedeflediklerini söyleyen Kayahan Karadaş, “Bu iki yeni RES’in de portföyümüze katılmasıyla birlikte şimdiden 1000 MW’a ulaştık. Böylece 2025 yılsonu itibarıyla 2000 MW’lık kurulu güce ulaşarak Türkiye’nin en büyük enerji şirketlerinden biri olma hedefimize bir adım daha yaklaşmış olduk” diye konuştu. Göktekin Enerji Genel Müdürü Abdullah Göktekin ise yenilenebilir enerji alanında yapılan bu iş birliğini gelecekteki başarıların bir temeli olarak gördüğünü ifade ederken, İş Enerji ile tesis edilen iş birlikteliğinin her iki firma ve sektör için hayırlı olmasını diledi.