GENEL - 24 Haziran 2017 Cumartesi 09:41

(Özel Haber) Yarım asırlık ustalar eski bayramları mumla arıyor

A
A
A
(Özel Haber) Yarım asırlık ustalar eski bayramları mumla arıyor

Eskişehir’de bulunan bir berber dükkanında çalışan yaşları 55 ile 75 arasında değişen 4 usta berber, eski bayramların ve iş yoğunluklarını özlemle ararken geçmişin de hüznünü yaşıyor.

Eskişehir’de bulunan bir berber dükkanında çalışan yaşları 55 ile 75 arasında değişen 4 usta berber, eski bayramların ve iş yoğunluklarını özlemle ararken geçmişin de hüznünü yaşıyor.


Milyonlarca insan yaklaşan Ramazan Bayramı’nın heyecanını yaşarken, kuaför ve berberlerde de bayram öncesi hareketlilik başladı. Eskişehir’in merkez Odunpazarı ilçesi Deliklitaş Mahallesi Sıcaksular Sokak üzerinde bulunan bir berber dükkanında, 4 usta çalışıyor. Sabahın erken saatlerinde dükkanını açan yarım asırlık ustalar, gelen müşterilerinin hal ve hatırlarını sorarak hem muhabbet ediyor hem de işlerini yapıyor. Bayram öncesinde ’klasik tıraşlarını’ yapan ustalar, günümüz bayramlarının eski bayramların yerini tutmadığını ve eskilere özlem duyduklarını dile getirdi.



"Eskiden babalar çocukların ellerinden tutar bize getirirdi"


Meslekte 42’nci yılını geride bıraktığını belirten 57 yaşındaki Atilla Okat, eskiden babaların bayramlardan önce çocuklarını berbere getirerek ’bayram tıraşı’ yaptırdığını ve günümüzde bu kültürün de yok olmaya başladığını ifade etti. Okat, "Bizim işlerimiz bayrama 4-5 gün kala başlıyor. Bugünlerde de yoğunluk başladı. Geçmişteki şartlarla bugün ki şartlar tabii ki farklı ama geçmişte de insanlar daha hoşgörülü daha bakış açıları farklıydı. Şimdi günümüzde tabii teknoloji değişti, insanların görüş açısı değişti. Eskiden tıraşı usturayla yapıyorduk mesela şimdi jilet çıktı daha hijyenik daha iyi şartlar altında çalışıyoruz. Eskiden babalar çocukların ellerinden tutar bize getirirdi ama şimdiki nesil daha farklı gençler kendi kendileri gidiyor bilinçlendiler. Daha farklı bir jenerasyon ortaya çıktı. Tabii gençler modelli, daha değişik tarzda tıraşlar oluyorlar, istiyorlar. Biz de orta yaş grubuna hitap ettiğimiz için bizim de müşteri potansiyelimiz böyle olduğu için bizde natürel tıraşlar filan yapıyoruz, hayatımızı bu şekilde sürdürüyoruz. 3 tane kalfam var ağabeylerimiz. Ağabey kardeş çalışıyoruz. Yaş aralıkları 65 ile 70 arası bu şekilde çalışıyorlar" dedi.



"Öyle bayram heyecanı yok"


Eskiye göre bayram öncesinde yoğunlukların azaldığını ifade eden ve 55 yıldır mesleğini sürdüren 71 yaşındaki Cemal Özel "Eskiye göre işlerimiz fazla olmuyor. Biz eskiden mesleğe ilk başladığımız zamanlar, el makinasıyla çalışırdık, ustura ile çalışıyorduk. Şimdi jiletle çalışıyoruz. Eskiden daha sevgi saygı vardı. Mesela şimdi yok yani. Öyle bayram heyecanı yok. Eskiden herkes sıra beklerdi sabaha kadar çalışıyordu ama şimdi gece 12.00-01.00 dedin mi kimse kalmıyor" diye konuştu.



"Arefe günü başlayıp bayramın birinci günü eve gittiğimiz günleri arıyoruz"


Yaklaşık 40 yıldır berberlik yaptığını söyleyen 55 yaşındaki Halil Kılıç ise şunları dile getirdi:


"1990-1991 senesinde Eskişehir’de o zamanlar 5 bin civarında bir berber dükkanı vardı. Şimdi 3-4 katı olarak 20 bin oldu diyebilirim. O zaman biz, bayramı arefesi sabahı iş başı yaptığımız zaman, bayramın birinci günü öğleden sonra buradan gittiğimiz günleri arıyoruz. O günler maalesef yok. Nereden bakarsanız bakın çoğunluk berberlerdeydi. Meslekte çok eski ağabeylerimiz ile bizim ara çok fark var. Eski berberlerle yeni berberler arasında dağlar kadar fark var. Biz onların yaptığı tıraşı yapamayız onlar da bizim yaptığımız tıraşı yapamaz. Çırakların da ilk işi ’Bana kaç para haftalık vereceksin?’ demek oluyor. Yani öğrenmek için gelmiyor. O yüzden olmuyor yani yoksa ben küçükken 8 yaşında gelmiş ben devamlı çalışacağım dediği zaman biz elinden tutuyoruz. Fakat mevsimlik, sezonluk gelirse, biz ondan faydalanamıyoruz, o da zaten bir şey öğrenemez."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Esenyurt’ya bir evden 400 bin lira değerinde ziynet eşyası çalan hırsızlar kamerada Esenyurt’ta yüzlerini gizleyerek bir eve giren 3 kadın, yaklaşık 400 bin lira değerinde ziynet eşyası çalarak kayıplara karıştı. Hırsızlık anları ise güvenlik kameralarına anbean yansıdı. Olay, dün saat 15.00 sıralarında Esenyurt Necip Fazıl Kısakürek Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre kimliği belirsiz 3 kadın, gözlük takıp yüzlerini gizleyerek sokak üzerindeki bir apartmana girdi. Apartmanın içinde bir süre gezen şahıslar, en üst katta bulunan Şerife Aydın’ın evine girdi. Yatak odasına giren hırsızlar, yaklaşık 400 bin lira değerinde ziynet eşyasını alıp apartmandan dışarı çıkarak kayıplara karıştı. O sırada bir alt kattaki akrabasının evinde bulunan Aydın, eve geldiğinde yatak odasının dağıldığını görünce büyük bir şok yaşadı. Eşini arayarak durumu anlatan Aydın, ziynet eşyalarının çalındığını fark etti. Şerife Aydın konuyu polis ekiplerine bildirirken ekipler hırsızları yakalamak için çalışma başlattı. Şüphelilerin apartmana girip çıktığı o anlar ise binanın güvenlik kameraları ile saniye saniye görüntülendi. Yaşadığı hırsızlık olayı ile ilgili konuşan Şerife Aydın, "Ben evimin alt katında eşimin ağabeyinin evinde oturuyordum. O sırada çocuğum dondurma yemek istedi. Ben eve çıktım ve kartımı aldım. Markete indikten 15 dakika sonra evime gözlüklü 3 kadın girdi. Yüzleri belli olmuyordu. Alt katta oturduktan sonra eve çıktım. Evde yatak odamın dağınık olduğu fark ettim. Kapıdan girmişler ama zorlama olmamış. Yatak odasında bazamın altında ziynet eşyalarımın olduğu hurç var. Hurcu karıştırmışlar ve çekmeceleri açmışlar. Dolapta da alyans ve yüzüğüm vardı. Onları da almışlar. İlk girdiğimde tuvaletin kapısı açıktı ve evdeler sandım. Çok korktum ve yanımda da küçük çocuğum vardı. Onu alt kata yolladıktan sonra yengemi çağırdım. Evi aradım ama kimse yoktu. Eşimi aradım. O sırada apartmandan çıkıyorlar. Birkaç dakika önce çıksam karşılaşırmışız. Zararım 400 bin liraya yakın. Olaydan sonra polisi aradım ve kayıt oluşturduk” dedi.