- 19 Mart 2018 Pazartesi 15:20

Uluslararası Ahmet Hamdi Tanpınar Sempozyumu ESOGÜ’de başladı

A
A
A
Uluslararası Ahmet Hamdi Tanpınar Sempozyumu ESOGÜ’de başladı

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÖMER) ile ESOGÜ Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezinin (ESTÜDAM) birlikte düzenlediği ve iki gün sürecek “Uluslararası Ahmet Hamdi Tanpınar Sempozyumu” ESOGÜ Kongre ve Kültür Merkezi’nde başladı.

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÖMER) ile ESOGÜ Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezinin (ESTÜDAM) birlikte düzenlediği ve iki gün sürecek “Uluslararası Ahmet Hamdi Tanpınar Sempozyumu” ESOGÜ Kongre ve Kültür Merkezi’nde başladı.


Sempozyumun açılışında konuşan ESTÜDAM Müdürü Prof. Dr. Hilmi Özden yurt dışından gelen misafirlere özellikle katılımları için teşekkür ederken, Ahmet Hamdi Tanpınar’ın milli ve evrensel özelliğinin yabancı konukların katılımını daha da anlamlı kıldığını söyledi. Sempozyumun mimarı ve fikir babasının Prof. Dr. İbrahim Şahin olduğunu belirten Özden, Prof. Dr. Şahin’in daha önce düzenlenen Uluslararası Cengiz Dağcı Sempozyumu ile Uluslararası Cengiz Aytmatov Sempozyumu’nun da mimarı olduğunu ifade etti.


Prof. Dr. İbrahim Şahin’in yanı sıra TÖMER Müdürü Prof. Dr. Ferruh Ağca ve sempozyumun düzenlenmesine emeği geçen herkese teşekkür eden Prof. Dr. Hilmi Özden, konuşmasının devamında ESTÜDAM VE TÖMER’in faaliyetleri hakkında kısaca bilgi verdi.



“Türk edebiyatının kırılmalar yaşadığı bir çağın çığır açan yazarı”


ESOGÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan Gönen ise, konuşmasına 103’üncü yıldönümünü geride bırakılan 18 Mart Çanakkale Zaferi ile 18 Mart Afrin Zaferi’ni kutlayarak ülkeye, millete ve hayırlı olmasını dileyerek başladı. Türk edebiyatının en önemli değerlerinden biri olan Ahmet Hamdi Tanpınar’ı tanımak, tanıtmak ve anlatmak üzere düzenlenen böyle bir sempozyuma ev sahipliği yapmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Rektör Gönen, şair, romancı, deneme yazarı, tenkitçi, edebiyat tarihçisi, fikir ve sanat adamı yönleriyle Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Türk edebiyatının en önemli şahsiyetlerinden biri olduğunu söyledi. Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Türk edebiyatının kırılmalar yaşadığı bir çağın çığır açan, edebiyat geleneğine dair köklü düşünceleri olan bir yazarı olduğunu belirten Prof. Dr. Hasan Gönen, Ahmet Hamdi Tanpınar’ın hem edebiyat araştırmacısı hem de şair, romancı, hikayeci, denemeci bir edebiyat sanatçısı olarak gelenekle ilgili özgün düşünceler ürettiğini ve uyguladığını ifade etti.



“Her şeyden önce içinde yaşadığı memleketin meselelerine eğilmiş”


Ayrıca Ahmet Hamdi Tanpınar’ın özellikle dili kullanma biçimi ve bu konudaki ustalığıyla birbirinden önemli eserler bıraktığını belirten Prof. Dr. Hasan Gönen, Tanpınar’ın eserlerinde hem edebiyat estetiği açısından hem de bu eserlerin arkasındaki zengin kültür ve sanat birikimiyle çağdaşlarının arasında farklı bir yer edindiğini belirtti. Ahmet Hamdi Tanpınar’ın her şeyden önce içinde yaşadığı memleketin meselelerine eğilmiş bir Türk aydını sıfatıyla önemli bir düşünürümüz olduğunu belirten Prof. Dr. Hasan Gönen, Ahmet Hamdi Tanpınar’ın çeşitli fikir akımları karşısında yeni Türkiye’nin durumunu kavramaya gayret ettiğini, mesleği dolayısıyla edebiyat, sanat ve estetik meseleleri kadar siyaset ve ekonomi konularıyla ilgili düşüncelerini de dile getirdiğini ifade etti. Rektör Gönen, Ahmet Hamdi Tanpınar’ın eserlerinde özellikle Türk toplumunun o yıllarda içinde bulunduğu medeniyet karmaşasını çok güzel ifade ettiğini ve bu durum sonucu toplumun yaşadığı kararsızlığın Tanpınar’ın eserlerinde vücut bulduğunu söyleyerek, Türk edebiyatının en kültürlü, sanatkar ilim ve fikir adamlarından Ahmet Hamdi Tanpınar’ın anılması ve hatırasının yaşatılması adına düzenlenen böyle faaliyetlerin Türk kültür ve edebiyatı açısından son derece önemli olduğunu bildirdi.


Prof. Dr. Hasan Gönen, Ahmet Hamdi Tanpınar’ın eserleri üzerinde çalışmalar yapmış birbirinden değerli katılımcıların bir araya gelerek bilgi ve görüş alışverişinde bulunacağı sempozyumun düzenlenmesine emeği geçen herkese başta TÖMER Müdürü Prof. Dr. Ferruh Ağca ve ESTÜDAM Müdürü Prof. Dr. Hilmi Özden olmak üzere teşekkür ederken, sempozyumun verimli ve ufuk açıcı geçmesini diledi.


Öte yandan Uluslararası Ahmet Hamdi Tanpınar Sempozyumu açılış oturumu, yazar Beşir Ayvazoğlu’nun “Tanpınar, Hümanizma ve Türk Rönesansı” başlıklı sempozyum açılış bildirisini sunmasıyla sona erdi. Sempozyumun ilk günü öğleden sonraki oturumlarla devam etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul GSYİAD Yılın Sporcusu ödül töreni yapıldı Galatasaraylı Yönetici ve İş İnsanları Derneği (GSYİAD) tarafından her yıl gerçekleşen ’Galatasaray’da Yılın Sporcusu’ ödül töreni yapıldı. Erkekler kategorisinde futbol takımından Dries Mertens ile Barış Alper Yılmaz, kadınlar kategorisinde de voleybol takımından İlkin Aydın ödüle layık görüldü. Futbol Takımı Kaptanı Fernando Muslera’ya da onur ödülü verildi. Galatasaraylı Yönetici ve İş İnsanları Derneği tarafından gelenekselleşen ’Galatasaray’da Yılın Sporcusu’ ödül töreni, Ali Sami Yen Spor Kompleksi RAMS Park’ta bulunan Özhan Canaydın Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Törene, Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, Sportif AŞ Başkan Vekili Erden Timur, yönetim kurulu üyeleri, GSYİAD Başkanı İbrahim Hatipoğlu ve dernek üyeleri, Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, Fernando Muslera, Barış Alper Yılmaz, Dries Mertens ve İlkin Aydın katıldı. Erkek kategorisinde futbol takımından Barış Alper Yılmaz ile Dries Mertens, kadınlar kategorisinde de voleybol takımından İlkin Aydın ödüle layık görüldü. Galatasaray Futbol Takımı Kaptanı Fernando Muslera’ya da onur ödülü verildi. İbrahim Hatipoğlu: "Övündüğümüz ve onur duyduğumuz bir aktivitemiz" Törende ilk sözü alan GSYİAD Başkanı İbrahim Hatipoğlu, yılın sporcusu ödülünü uzun yıllardır devam ettirdiklerini belirterek, "Son derece övündüğümüz ve onur duyduğumuz bir aktivitemiz. Ne mutlu ki Galatasaraylıyız. Seçimlerimiz yaparken son yıllarda zorlanıyoruz. Üyelerimizle birlikte güzel bu güzel performanslardan etkilenerek içlerinden birilerini bu ödüle layık görmek için seçmeye çalıştık. 2 yıldır iki kategoride yapmaya başladık. Galatasaray Futbol A Takımı son iki yıldır tüm Galatasaraylıların göğsünü kabartan performansını hepimiz alkışlayarak izledik. Okan Buruk hocamıza da ayrı bir teşekkür etmek istiyorum. Dursun Özbek, Erden Timur, Metin Öztürk, tüm yönetim kuruluna, tüm teknik ekibe, tüm oyuncularımıza bizi başı dik yürüttüğü için teşekkür ediyoruz. Onlarla gurur duyuyoruz" diye konuştu. Dursun Özbek: "Futbolda hep saha içinde kalmaya çalıştık, bu duruşumuz devam edecek" GSYİAD’ın Galatasaray’ın önemli bir kurulu olduğunu ifade eden Dursun Özbek, "Her zaman Galatasaray’ın yanında olmuş her zaman Galatasaray’ın dertleriyle dertlenmiş bir kurum. Yaptıkları bu aktiviteler de Galatasaray’ın birlik ve beraberliğine katkı veren aktiviteler. Her sene sportif manada başarılı olan sporcularımıza ödüllere veriyorlar. Bunlar camialar için çok önemli. Onun için GSYİAD’a bu organizasyon için, bugüne kadar Galatasaray’a yaptıkları için teşekkür ediyorum. Galatasaray’ın başarısı demek Galatasaray için formasını terleten sporcularımızın emeğinin ne kadar yüksek olduğunu anlamak demek. Galatasaray başarılıysa büyük pay oyuncuların ve teknik heyetin. Yönetimler de bu sevgiye yol açmak için elinden geleni yapmak zorundadır. Yaklaşık 2 seneyi bulan bir yönetim kuruluyuz. 25 Mayıs’ta seçimimiz var. Yeni bir yönetim iş başında olacak. Bugüne kadar oyuncularımızın önünü açmak için her şeyi yaptığımızı düşünüyorum. Büyük bir teşekkürü de amatör sporcularımıza teşekkür ederim. Çok zor bir sezonu sonlandırmak üzereyiz. Yaklaşık 1 ayımız var. Bazı gruplarda bazı spor dallarında ligler bitti. En önemlisi şimdi futbol. Futbolda hep saha içinde kalmaya çalıştık. Bu duruşumuz aynen devam edecek. GSYİAD ve yönetimine teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu. Okan Buruk: "İnşallah tekrar bir şampiyonluğu bu statta hep beraber kutlarız" Okan Buruk da, Galatasaray’ın bütün sporcularının değerli olduğunu söyleyerek, "Biz hafta sonu sahada konuşacağız ama burada birkaç kelime etmek isterim tabii. Galatasaray’ın bütün sporlarında bütün oyuncular değerli. Galatasaray formasıyla önemli bir başarı sergiliyorlar. GSYİAD’a teşekkür ederim. Hepimiz için çok önemli, değerli bir forma. Bence Galatasaray’ın her ferdinin bir ödül alması gerekiyor. Saha içi, saha dışında Galatasaray için her kim ne yapıyorsa bunun karşılığını manevi olarak alıyor. Hepsi bu ödüle layık. Bu stadı dolduran herkes aynı şekilde ödüle layık. İnşallah tekrar bir şampiyonluğu bu statta hep beraber kutlarız" ifadelerini kullandı. Yaptıkları işlerin ödüllendirilmesinin kendilerini mutlu ettiğini vurgulayan Fernando Muslera, "Benim ve ailemin bu kulübün zengin tarihinin bir parçası olmak çok gurur verici. 500 maç, 17 şampiyonluk olacak inşallah. Burada 14 yılımı verdim, birçok rekor kırdım. Bunlar tabii beklenmedikti ama çok da mutluluk vericiydi" dedi. İlkin Aydın: "Umarım uzun yıllar boyunca başarılarla dolu, güzel anılar biriktiririm" Kendisinin ilk bireysel ödülü aldığını açıklayan İlkin Aydın, "Umarım kulübümle beraber geçireceğim uzun yıllar boyunca başarılarla dolu, güzel anılar biriktiririm. Kaptanı örnek alarak umarım ben de bir gün onur ödülüne layık görülürüm. Beni bu ödüle layık gördüğünüz için teşekkür ederim" değerlendirmesinde bulundu. Barış Alper Yılmaz: "Biz bir takımız, bu ödülü takım için alıyorum" Çok özel duygular yaşadığını belirten Barış Alper Yılmaz, "Bu stadyumda oynamak ve kupa almaktan dolayı çok mutlu oluyorum. Beni layık gördüğünüz için teşekkür ediyorum. Biz bir takımız. Bu ödülü takım için alıyorum. Hepinize teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu. Dries Mertens’e doğum günü sürprizi Dries Mertens ise ödül için teşekkür ederek, "Ben ve ailem burada çok mutluyuz. Aslında 1 sene için gelmiştim, 2. senemi tamamladım ve kalıp, kalmayacağımı da bilmiyorum. Bana burada evimde gibi hissettirdiniz" diye konuştu. Ödül töreninde ayrıca 6 Mayıs’ta doğum günü olan Mertens için sürpriz doğum günü kutlaması yapıldı ve pasta kesildi. Ödül töreni toplu fotoğraf çekimi ile sona erdi.
Denizli Pamukkale Belediyesi 1. taksit ödemeleri için uyardı Pamukkale Belediyesi’nde, Emlak, Çevre-Temizlik ve İlan-Reklam Vergisi birinci taksit ödemeleri başladı. Pamukkale Belediyesi’nden yapılan açıklamada, Emlak, Çevre-Temizlik ve İlan-Reklam Vergisi birinci taksit ödemelerinin başladığı bildirildi. Son ödeme tarihinin ise 31 Mayıs 2024 günü olduğunu açıklandı. Pamukkale halkının vergi dönemlerinde, sıkıntı yaşamamaları adına her türlü ödeme kolaylığı sunan Pamukkale Belediyesi, vatandaşların Emlak, Çevre-Temizlik ve İlan-Reklam Vergisi 1.taksit ödemelerinde geç kalmamaları için hatırlatmada bulundu. Açıklamada, “Vergi mükellefi olan vatandaşlarımız için Emlak, Çevre-Temizlik ve İlan-Reklam Vergisi 1.taksit ödemeleri başladı. Ödemeler, hafta içi mesai saatleri içinde, YSE kavşağındaki belediye ana binasında yer alan veznelerin yanı sıra ilçe halkımızın kolay ulaşımla ödemelerini yapabilmesi için Atatürk Caddesi’nde, Deliktaş ek hizmet binasında, Aktepe Sosyal Tesisleri’nde ve Tapu Müdürlüğü’nde bulunan veznelerden yapılabiliyor. Belediye veznelerinden nakit olarak ya da Paraf Karta 3 taksit imkânıyla da ödemelerde kolaylık sağlanırken; Posta Kurumu ve Halkbank Şube ve ATM’lerinden ve www.pamukkale.bel.tr web sitesi e-belediye uygulamasından mükellef sicil numarası veya T.C. numarasıyla vatandaşlarımız kolaylıkla ödemelerini gerçekleştirebilirler” denildi.
Sinop Sinop’ta kayıp sulama boruları bulundu: Özel İdare kesmiş, komşu köy kaldırmış Sinop’ta ortadan kaybolan tarımsal sulama borularını Özel İdarenin kestiği, komşu köyün de kaldırdığı ortaya çıktı. Sinop’un Merkez ilçesine bağlı Çobanlar köyü Muhsinli Göleti’nden, Kılıçlı köyü ovasına giden yaklaşık 200 metrelik metal sulama boruları yerlerinden sökülerek kaldırılmıştı. Mertoğlu Köyü Muhtarı Mustafa Ünal, su borularının ortadan kaldırıldığını ve nerede olduğunu bilmediklerini söylemişti. Sinop Özel İdaresi de konuyla ilgili inceleme başlatmıştı. Yapılan ilk incelemede boruları Özel İdare ekiplerinin kestiği, komşu köylülerin de ormanlık alana taşıdığı belirlendi. “Özel İdare kesti, biz adlık” Çobanlar Köyü Muhtarı Ali Apaydın, boruları Sinop Özel İdare ekiplerinin gelip keserek söktüğünü, kendilerinin de kaldırdığını belirterek, “Borular kayboldu diye bir şey yok. Köprümüzü tehlikeye soktuğundan ve önüne ağaçlar geldiğinden dolayı boruları biz aldık. Ağaçlar da buna engel oluyordu ve çay yatağının farklı yerlere taşmasına sebep oluyordu. Boruları biz adlık. Köyün ormanlık alanına koyduk. Borular burada ve bu konudan Özel İdarenin haberi var. Zaten Özel İdarenin ekipleri kaynak makinesiyle gelip boruları kestiler. Borular köyün emanetinde. Borularda kaybolma gibi bir durum söz konusu değil. Bu borular 7 yıldır zaten hiç kullanılmıyor. Bu boruları besleyen kanallar da lağvoldu zaten, yani kullanılmıyor. Keşke imkanlarımız olsa da o kanallar yapılsa, gerek Kılıçlı köyü, gerek Çobanlar köyü bu hizmetlerden daha iyi yararlansa. Zaten 7 yıldır kullanılmayan atıl durumdaki boruları köprüyü tehlikeye atmasın diye aldık” diye konuştu. Ayrıca, Muhsinli Göleti’nin doluluğu hakkında bilgi veren Apaydın, “Muhsinli Göletimiz dolu. Yıllar önce gölette patlak vardı. Ortasında kara gözüküyordu. Onu da biz yaptırdık. Şu anda barajımız dolu. Fakat kanallarımız çok kötü durumda. Keşke, devletimizin imkanı olsa da kanallar Muhsinli Göleti’nden buraya kadar tekrar yenilense” şeklinde konuştu. Sinop Özel İdaresinin de konuyla ilgili idari soruşturma başlattığı öğrenildi.