GENEL - 18 Eylül 2018 Salı 16:14

Köylülerin mera alanı isyanı

A
A
A
Köylülerin mera alanı isyanı

Eskişehir’in Mahmudiye ilçesine bağlı Doğanca Köyü sakinleri, geçim kaynağı olan mera alanlarının kiraya verilmesinin ardından adeta isyan etti.

Eskişehir’in Mahmudiye ilçesine bağlı Doğanca Köyü sakinleri, geçim kaynağı olan mera alanlarının kiraya verilmesinin ardından adeta isyan etti.


Uzun yıllardır vakıf arazisi üzerinde bulunan köylerinde hayvanlarını otlatarak geçimlerini sağlayan Doğanca köyü sakinleri,topraklarının Mersinli bir firma tarafından kiralandığını ve burada çalışmalara başlayacağını öğrenince olaya tepki gösterdi. Geçim kaynaklarının elden gideceğini düşünen köylülerle firma yetkilileri arasında tartışma çıktı. Bölgeye çok sayıda araçla gelen jandarma ekipleri araya girerken, herhangi bir olumsuz durum yaşanmaması adına köye giriş ve çıkışlar da kontrollü olarak sağlanıyor.



“Tek ümidimiz Cumhurbaşkanı kaldı”


Eskişehir Mahmudiye Doğanca Köyü Muhtarı Hüseyin Çitpiş, yaşadıkları durumun köylüye olumsuz yansıyacağından dert yandı. Problemlerinin çözülmesi için tek ümitlerinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu belirten Çitpiş, “Biz yaklaşık bir senedir bu işe ile uğraşıyoruz. Burası daha önce meraydı. Bizim başka geçim kaynağımız yok. Bu köyde 3 bin küçükbaş, 300 büyükbaş hayvan var. Bizim burası da giderse mahvoluruz. Burada 23 bin dekar vakıf arazisi var. Buraları hiç kimseye sormadan kiraya veriyorlar. Biz buraya tarla parası senede 15 bin lira kira ödüyoruz. Sadece Cumhurbaşkanına gitmediğimiz kaldı. Her şeyimizi yaptık ama başaramadık. Burası birinci sınıf çayır mera. Ankara Tarım İl Müdürlüğünden buraya ekip geldi. Tarla da olabilir ama köylünün geçim kaynağı burası. Hayvanlarımız burada bizim başka yerimiz yok. Ne yazık ki dedelerimiz vakıf yerine oturmuş. Tek ümidimiz Cumhurbaşkanı kaldı” ifadelerini kullandı.



“814 dekar yerimizi Vakıflar Müdürlüğünden kiralamışlar”


Köy sakinlerinden Davut Alaç ise kiralanan toprakların köyün geçim kaynağı olduğunu ifade ederek, “Yüzyıllardır köylümüz bu mera alanlarını korumuş kollamış ve geçim kaynağı yapmış. Ama son zamanlarda bir müdahale ile bizim elimizden bu biraz cebri gibi alınıyor. Köylünün sıkıntısı bu. Biz köylü olarak devletimize bağlı bir köyüz. Ama bu bizi çok yaraladı. Hele ki baskıyla bize yapılması bizi çok incitti. Burayı Mersinli bir firma almış. 814 dekar yerimizi Vakıflar Müdürlüğünden kiralamışlar. Çiçek toprağı alınacağı söylendi” dedi.


Firma yetkilileri ise burada bulunan alana bir tesis kurulacağını ve tesisten köy halkının da faydalanabileceğini belirtti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.