SAĞLIK - 20 Kasım 2019 Çarşamba 10:13

Flört şiddeti

A
A
A
Flört şiddeti

Acıbadem Eskişehir Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Aslı Özsoy, çocukluğundan itibaren kötü muamele görmüş, yetersiz bakıma maruz kalmış, ilgi ve sevgi görmemiş, özgüveni gelişememiş kişilerin flört şiddetine maruz kalma riski daha fazla olabileceğini belirtti.

Acıbadem Eskişehir Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Aslı Özsoy, çocukluğundan itibaren kötü muamele görmüş, yetersiz bakıma maruz kalmış, ilgi ve sevgi görmemiş, özgüveni gelişememiş kişilerin flört şiddetine maruz kalma riski daha fazla olabileceğini belirtti. Özsoy, “Genel olarak erkeklerin flört şiddetini yaptığına dair bir algı olsa da kadınlar da şiddetin birçok çeşidini partnerine yapabilmektedir” dedi.


Aslı Özsoy, son zamanlarda artan aşk cinayetleri, flört şiddeti, eski eşini yaraladı ya da öldürdü, kıskançlıktan gözü döndü, sevgilisini sokak ortasında dövdü, istismara uğradı gibi şiddete dayalı haberlere dikkat çekti. “İlişkilerde birbirini çok seven insanların nasıl oluyor da birbirine zarar verecek hale geliyor?” diye soran Uzman Klinik Psikolog Aslı Özsoy, “Sadece fiziksel şiddet de değil, baskıyla ve kısıtlamalarla oluşan sözlü olan psikolojik şiddet, kişinin izin hakkı vermediği halde “hayır” demesine rağmen cinsel şiddet ve istismar olması da ilişkide büyük bir sorun oluşturmaktadır. Aşk için körlük hali diyebiliriz. Flört döneminde yaşanan duygu yoğunluğunda karşı tarafın olumsuz tutum ve davranışları daha katlanılabilir gözükebilir gözümüze veya bazı şeylerin zamanla değişeceğine inancımız oluşur çünkü aşk böyle büyüleyici bir durumdur. Kişiler birbirlerini tanıyıp, anlaştığı, psikolojik olarak mutlu hissettiği, kendilerine zarar vermeyeceği algısına sahip olduğunda sağlıklı bir ilişki devam eder. Bunun haricinde ilişkinin başlarında güç ve otoriteyi oluşturmaya yönelik flört şiddeti ortaya çıkar. Genel olarak erkeklerin flört şiddetini yaptığına dair bir algı olsa da kadınlar da şiddetin birçok çeşidini partnerine yapabilmektedir” diye belirtti.



Acıbadem Eskişehir Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Aslı Özsoy, şiddeti şu başlıklar altında değerlendirdi;


Fiziksel flört şiddeti


Bir partnerin diğerinin bedenine kasıtlı olarak zarar verme durumudur. Bu kişide ya öfke kontrol bozukluğu vardır ya da bu durumdan haz duymaktadır. Otorite ve gücün onda olması gerektiğini ispatlamaya çalışır. Örneğin; tırmalamak, tokat atmak, itmek, sıkıştırmak, ısırmak, boğmak, yakmak, dövmek, silahla yaralamak vb. Davranışlardır.



Cinsel flört şiddeti


Bir partnerin diğerini cinsel birliktelik veya yakınlık yaşamak için zorlaması, cinsellik konusunda “hayır”ı kabul etmemesidir. Bu kişinin, kişilik bozukluğunun olduğunu veya sapkınlıkları olan takıntılı bir kişilik yapısı olduğunu gösterebilir. Örneğin; tecavüz, tecavüz girişimi, taciz ve kürtajı da içine alan cinsel istismar davranışlarıdır.



Psikolojik flört şiddeti


Bir partnerin diğerinde korku uyandıracak, kendine olan güvenini ve saygısını zedeleyecek biçimde konuşması ve davranmasıdır. Burada kişinin daha bencil bir kişiliğe sahip olabileceği ya da kendisinin psikolojik bazı sorunlarının olabileceği düşünülebilir. Örneğin; aşağılamak, arkadaşlarının önünde küçük düşürücü davranışlarda bulunmak, partnerinin duygu ve düşüncelerini önemsemeyerek kendi istek ve beklentilerini karşılatmaya çalışmak, değersiz hissettirmek, ona mecburmuş gibi algı oluşturmak ya da suçlayarak azalamak gibi fiziksel bir durum içermeyen ancak karşıdakini psikolojik olarak yaralayan ifadeleri barındırmaktadır.



Sosyal flört şiddeti


Bir partnerin diğerinin sosyal ilişkilerini kısıtlaması, kontrol etmesi ve sosyal çevreden soyutlamasıdır. Aslında kişinin kendisinde güven ile ilgili sorun olabileceğini gösterir. Örneğin; ondan önce yaşanmış olan hayatına saygısızlık etmek, arkadaş - iş ve aile ortamından uzaklaştırmak, başkalarıyla olan ilişkisini kıskanmak ve yargılamak gibi davranışlardır.



Dijital flört şiddeti


Bir partnerin teknolojik araçları diğerini kontrol etmek için kullanması, bu araçlar aracılığıyla tehdit etmesidir. Örneğin; kullanılan sosyal ağların kontrolü, şifrelerinin verilmesi, sosyal ağlarda yapılan arkadaşlıkların silinmesi veya engellenmesi, bazı uygulamalarla partnerinin ne zaman nerede olduğunu takip etmesi gibi davranışlardır.



Israrlı takip (Stalking)


Ayrıldıktan sonra ya da halen birlikte olunan partnerin diğerini sürekli izlemesi ve takip etmesidir. Takip davranışı, korku uyandırmayı, gözdağı vermeyi, yanlış bir şey yapıyormuş gibi algı oluşturmayı ve güvencesiz hissettirmeyi hedefleyen davranışlardır.


Uzman Klinik Psikolog Aslı Özsoy, açıklamasının son bölümünde ise, “Şiddete ya da saldırgan davranışlara başvuran kişinin sorunu en başta ailesinden başlar, ailesinin ve aralarındaki ilişkisel tutumun önemiyle devam eder, aileden gelen genetik geçişinde büyük rolü vardır. Eğer ailede ensest ilişkiler ve istismara açık durumlar varsa ve çocuk bunlara şahit olmuş veya kendisi yaşamışsa, ailede ciddi bir psikolojik rahatsızlık varsa ergenliğinden itibaren yetişkinliğine dayanan ilişkilerinde sorunları oluşturan taraf olabilir. Çocukluğundan itibaren kötü muamele görmüş, yetersiz bakıma maruz kalmış, ilgi ve sevgi görmemiş, özgüveni gelişememiş kişilerin ise flört şiddetine maruz kalma riski daha fazla olabilir.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Öldürüp gömmüşlerdi, adliyeye sevk edilen şüphelilerden 2’si tutuklandı, 6’sı serbest kaldı Sakarya’da 20 gündür kayıp olarak aranan ve ağaçlık alanda toprağa gömülü halde bulunan şahsın ölümüne ilişkin adliyeye sevk edilen şüphelilerden 2’si tutuklanırken, 3’ü adli kontrolle 3’ü savcılık ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Alınan bilgiye göre, 11 Nisan gününden sonra kendisinden haber alınamayan yabancı uyruklu Mohammed Azeez Mahdi Mahdi için yakınları kayıp başvurusunda bulundu. Hususa ilişkin inceleme başlatan polis ekipleri, kayıp şahsın bağlantılı olduğu kişilerin ifadelerine başvurdu. Tutarsız ifadeler üzerine sorgularını genişleten ekipler, şahsın öldürülüp Erenler ilçesi Hürriyet Mahallesi’nde ağaçlık alana gömüldüğü bilgisine ulaştı. Bölgede çalışma yapan ekipler, kadavra köpeklerinin yardımıyla Mahdi’nin cesedini buldu. Olay yerine yapılan incelemenin ardından polis ekiplerince Mahdi ile bağlantılı 8 Türk vatandaşını gözaltına alındığı, yabancı uyruklu bir kişinin ise arandığı öğrenildi. Film sahnesi değil tasarlanmış cinayet Mohammed Azeez Mahdi Mahdi’nin yabancı uyrukluları ücret karşılığında taksi minvalinde taşımacılık yaptığı öğrenildi. Çalışmalarını genişleten polis ekipleri, Mohammed Azeez Mahdi Mahdi’nin ölümüne ilişkin detayları ortaya çıkardı. Mahdi’nin kumar mevzusundan kaynaklı alacak verecek meselesi bulunduğu ve alacaklıların öldürülen şahsın taksisine müşteri gibi binerek kafasına sıktıkları öğrenildi. Evli ve 3 çocuk babası Mahdi’yi öldüren şüpheliler, daha önceden kiraladıkları atölye tarzı işyerinin arkasındaki ağaçlık alana götürerek gömdüğü ve şahsın aracını satmaya çalışırken yakalandıkları ortaya çıktı. 2 tutuklama Olaya ilişkin gözaltına alınan şüphelilerden iş yerinin sahibi H.B. (43), Y.Ö. (28), U.A. (40), E.K. (30), Ö.C. (43), K.B. (16), E.S. (21) ve S.T. (30) emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Bahse konu olan olaya ilişkin bir yabancı uyruklu şahsın ise arama çalışmalarının devam ettiği öğrenildi. Hakim karşısına çıkan şüphelilerden H.B. (43) ve E.S. (21) ’Kasten adam öldürme’ suçundan tutuklanırken U.A. (40), E.K. (30), ve Ö.C. (43) adli kontrolle K.B. (16), Y.Ö. (28) ile S.T. (30) savcılık ifadelerinin ardından serbest bırakıldı.
Ankara Ticaret Bakanlığı: "İsrail ile ihracat ve ithalat tamamen durduruldu" Türkiye, İsrail’in Filistin’e yönelik saldırıları ve insani yardımları engellemesi üzerine, İsrail’le tüm ihracat ve ithalat işlemlerini durdurma kararı aldı. Ticaret Bakanlığından yapılan açıklamada, "Bilindiği gibi, İsrail’in Filistin’e yönelik uluslararası hukuk ve insan haklarına aykırı saldırıları neticesinde bugüne kadar 15 bini çocuk, 35 binden fazla Filistinli sivil hayatını kaybetmiş, yaklaşık 78 bin Filistin vatandaşı ise yaralanmıştır. Türkiye 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana çatışmaların durdurulması, insani kayıp ve fiziki yıkımın engellenmesi, kalıcı ateşkesin sağlanması ve iki devletli çözümün hayata geçirilmesi için en üst düzeyde girişimlerde bulunmuş, diplomasinin tüm araçlarını kullanmıştır. Ülkemiz ilk günden bu yana Gazze halkının yardımına koşmuş, başta gıda, sağlık ve tıbbi yardım malzemeleri olmak üzere gemiler ve uçaklarla on binlerce ton insani yardımı bölgeye ulaştırmış, binlerce hastayı tahliye ederek bu zor günlerinde Filistinli kardeşlerimizin yanında olmuştur. Bununla birlikte, İsrail’in sebep olduğu katliam, insani felaket ve fiziki yıkım devam etmiş, İsrail Hükümeti uluslararası ateşkes çabalarını karşılıksız bırakmış ve insani yardımları engellemiştir. Türkiye bunun üzerine 9 Nisan 2024 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, 54 ürün grubunun İsrail’e ihracatını kısıtlamıştır. Alınan bu kararda, İsrail Gazze’de derhal ateşkes ilan edene ve yeterli miktarda ve kesintisiz insani yardım akışına izin verinceye kadar kısıtlama tedbirlerinin yürürlükte kalacağı vurgulanmıştır. Buna rağmen, İsrail Hükümetinin saldırgan tutumunu sürdürdüğü, Filistin’deki insani trajedinin kötüleştiği müşahede edilmektedir” denildi. Açıklamada, “Bu itibarla, devlet düzeyinde alınan tedbirlerin ikinci aşamasına geçilmiş, İsrail’le ilgili ihracat ve ithalat işlemleri tüm ürünleri kapsayacak şekilde durdurulmuştur. İsrail Hükümeti Gazze’ye kesintisiz ve yeterli miktarda insani yardım akışına izin verinceye kadar Türkiye söz konusu yeni tedbirleri kesin ve kararlı bir şekilde uygulayacaktır. Öte yandan, işgal altında yaşamak zorunda kalan Filistinli kardeşlerimizin bu kısıtlamalardan etkilenmemesi için Ticaret Bakanlığımız ile Filistin Milli Ekonomi Bakanlığı arasında gerekli çalışmalar koordine edilmektedir. Türkiye Cumhuriyeti devleti bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da Filistinli kardeşlerimizin haklı davasını desteklemeye devam edecektir” ifadeleri yer aldı.