KÜLTÜR SANAT - 05 Eylül 2025 Cuma 11:23

13 yıllık minyatür ustalığını İstanbul’dan Eskişehir’e taşıdı

A
A
A
13 yıllık minyatür ustalığını İstanbul’dan Eskişehir’e taşıdı

Yaşamının büyük bir kısmını İstanbul’da geçiren ve İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uzay Bilimleri ve Teknolojileri Mühendisliği mezunu olan Bora Uluyol, 13 yıl önce başladığı minyatür serüvenini Eskişehir’e taşıdı.


Şu anda atölyesini de açtığı bu şehirde çalışmalarına devam eden Uluyol, geleneksel minyatürlerin yanı sıra kendi özgün tasarımlarını da hayata geçiriyor. Piri Reis’in gemilerinden Binbir Gece Masalları’na, Cezeri’nin makinelerinden Kitab-ı Bahriye’ye kadar pek çok farklı konuda eser üreten sanatçı, aynı zamanda lamba gibi aksesuarların üzerine de minyatürler işleyerek sanatını daha geniş bir alana taşıyor.



"Birçok alanda minyatür çalışması yapıyorum"


Çalışmalarıyla ilgili bilgiler paylaşan Bora Uluyol, "Çalışmalarımın bir kısmı geleneksel. Geleneksel dediğimiz zaman eski el yazmalarında olan minyatürlerin yorumlarını yapıyoruz. Fanlame’den yorumlar var. Kitab-ı Bahriye’den yorumlar var. Kitab-ül Hiyel’den yorumlar var. Piri Reis’in gemilerini çalıştım. Binbir Gece Masalları çalıştım. Cezer’in makinalarıyla ilgili çalışmalar var. Bir de benim kendi tasarımlarım var. Yine Minyatür tekniği kullanarak, başka tasarımlar yaparak ilerliyoruz. Biraz daha aksesuara yönelik çalışmalar da yapmaya başladık. Lambaların üzerine Minyatürler çalıştım. Onları da sergiliyoruz atölyemizde" şeklinde aktardı.



"Kağıtlarımı Hindistan’dan getirtiyorum"


Minyatür sanatını icra edebilmek için gerekli malzemelerden bahseden Bora Uluyol,"Öncelikle bizim geleneksel iş çalışırken kağıdımız çok önemli. Kağıtları özenle seçiyoruz. Kağıtlarımızın murakka ve aherli olması lazım. Yani muhallebiyle birbirine yapıştırılıp, daha sonra tabaka olarak üst üste bindirilmesi gerekiyor. Kağıtlarımı Hindistan’daki çok eski bir atölyeden özel olarak getirtiyorum. Genel olarak kullandığımız malzeme ise sulu boya, akrilik ve ezma altındır" dedi.



"Yabancı turistler daha fazla ilgi gösteriyor"


Dükkanına gelen yabancı turistlerin büyük bir ilgisi olduğunu belirten minyatür sanatçısı sözlerine şöyle devam etti:


"Doğrusunu söylemek gerekirse yabancıların ilgisi daha fazla. Ama Türkler içerisinde de tabii ilgilenenler oluyor. Gelen misafirlerimiz önce bir şaşırıyorlar. Kimse dolaşırken karşılarına galeri gibi bir yer çıkmasını beklemiyor. Yabancıların bir kısmı gerçekten çok ilgili, minyatürler ile ilgili bilgi almak istiyor. Sorular soruyorlar. Bir kısmı dolaşıp çıkıyorlar. Yani bu kişiye göre değişen bir durum. Ama yabancılar tabii geleneksel bir iş olduğu için çok daha fazla ilgi gösteriyor."



"Bu sanat aceleye gelmez"


Minyatür sanatını yapabilmek için gerekli meziyetlerin en başında sabır olduğunu vurgulayan Uluyol, "Ciddi bir eğitim almadan güzel işler başaramayacağın, çok teknik gerektiren bir sanat. Fazlasıyla emek ve vakit harcamak gerekiyor. Bu işi kendi başıma yapmaya başladıktan bir ay sonra eğitim almadan yapılamayacağını fark ettim. Daha sonrasında Mimar Sinan’dan mezun, geleneksel sanat ile ilgilenen iki hoca ile iletişime geçtim ve onlarla çalışmaya başladım. Minyatür, diğer resim dallarıyla kıyaslandığında bitiş süreleri çok daha uzun olan bir sanat türüdür. Detay çalıştığın ve tekniğinin farklı olduğu için büyük bir sabır gerektiriyor. Bunun dışında bir de yavaş şekilde çalışmak lazım. Bu sanat aceleye gelmez. Yavaş yavaş yapılır" dedi.



"Fiyat belirlemek en zor şey"


Eserlerin fiyatlarının nasıl belirlendiği ve paha biçmenin kendisi için çok zor olduğunu anlatan sanatı, "Buradaki eserlerin her birinin farklı bir fiyatı var. En zor şey fiyat koymak. Genelde detaylarına göre değerlendiririm. Yani yapılan işin detayı fiyatını belirlemekteki en önemli kriterdir. Ne kadar fazla detay varsa fiyatı da o ölçüde artıyor. Özellikle fiyatları insanların alabileceği seviyede tutmaya çalışıyorum. Mesela Kruz gemisinden çıkartılmış bir lambanın üzerine çalışılmış Preveze Deniz Savaşı tasviri. Oval bir lamba olduğu için zor bir çalışmadır. Cam üzerinde çalışmakta işi zorlaştıran başka bir etmen. Bu yüzden fiyatı en yüksek olan eserim bu lamba" diye vurguladı.



"Çocukları minyatürle tanıştırdım"


Son olarak sanatseverler ile çok sayıda atölye yaptıklarını aktaran sanatçı sözlerini şöyle noktaladı:


"Her yaştan insanla keyifli atölyeler gerçekleştirdim. Çocuklarla yaptığım atölyelerde onları minyatürle tanıştırdım. Burada dersler versem de eğer minyatürü gerçekten öğrenmek istiyorsanız ya Güzel Sanatlar Fakültesine gitmeli ya da uzmanlarından detaylıca eğitim almalısınız çünkü bu uzun bir yolculuktur. Bir eser yapmak iki seneyi bulabilir. Ben atölye derslerimde öncelikle eskizi yapıyor sonrasında konturları çekiyor ve ders için kullanılmak üzere çizimimi hazırlıyorum. Öğrencilerime bunun üzerinde boyama tekniklerini öğretiyorum."



13 yıllık minyatür ustalığını İstanbul’dan Eskişehir’e taşıdı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.
Aydın Bir kişinin öldüğü kaçak define olayında 1 tutuklama Aydın’ın Efeler ilçesinde iddiaya göre define aramak için kaçak kazı yaparken girdiği tünelde mahsur kalan şahıs ekiplerin saatler süren arama çalışmasının ardından ölü olarak bulunurken, tünelin dışında bekleyen diğer şahıs ise jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, sabaha karşı Kalfaköy Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, define aramak için kaçak kazı yaptıkları iddia edilen şahıslardan biri açtıkları tünele girdi. Dışarıda kalan T.Y. (44) içerideki Sezer Ayhan (32) isimli arkadaşından uzun süre haber alamayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma, AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma Ekibi (JAK) yönlendirildi. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler tünel içerisindeki Ayhan’a ulaşmak için çalışma başlattı. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki tünelin uzun ve dar olması ekiplerin çalışmalarını güçleştirirken, saatler süren kurtarma çalışmalarının ardından Ayhan ölü olarak bulundu. İzmir İl Afet Müdürlüğü’nden getirilen temiz hava besleme sistemi ile mahsur kaldığı tünelden ölü olarak çıkarılan Ayhan’ın cansız bedeni hastane morguna kaldırılırken, kesin ölüm nedeni yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Tutuklandı Tünel dışında kalan T.Y. isimli şahıs jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen T.Y. çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Emre Belözoğlu: "Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var" Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, minimum 7-8 transfer yapılması gerektiğini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Kasımpaşa deplasmanda oynadığı Galatasaray’a 3-0’lık skorla yenildi. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, "Galatasaray’a karşı yapabileceğimiz net bir şekilde detaylandırdığımız yerler vardı. Oyunu tutmak adına bence elinden geldiğince uygulamaya çalışan bir oyuncu grubum var. Oyunu 1-0 tuttuk. Galatasaray geçiş yaparken, topu kaptırdığınızda geçişe geçişte güçlü bir takım. Set hücumunda güçlü bir takım. İki tarafı da çok iyi oynayabilen bir takım. Bunun hazırlığını yapmıştık. 1-0 giderken 65-70’te hamle yaptık. Hamlenin karşılığında da biraz daha cüretkar oynamaya çalıştık. Böyle olunca da biraz daha onların daha rahat alan bulmasını vesile oldu. Hücum anlamında isteklerimizi yapamadık. Defans anlamında belli alanlarda Galatasaray’ı sıkıştırdık. Oyuncularımın isteğini, arzusunu görebiliyorum. Devreyle beraber değişmemiz gerekiyor. Kasımpaşa ilk defa sahasında maç kazanmadan devreyi bitirdi. O yüzden takımımızda değişim kaçınılmaz gibi duruyor. Hemen yarından itibaren 3 gün antrenman yapacağız. 2 Ocak’ta kampa gideceğiz. Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var. İnşallah bunu yaparız" diye konuştu. Gelmeden önce kadroyla ilgili ekibiyle değerlendirme yaptığını ifade eden Belözoğlu, "Buna rağmen en iyisini yapmak için buradayız. Kadroyu güçlendireceğimizi düşündüğümüz bir devre arası var. Bence Kasımpaşa’nın bunu yapması gerekiyor. Kerem (Demirbay) iyi bir oyuncu. İsmi geçen oyunculardan biri de o. Topu tutmada, yönlendirmede o benim istediğim oyunu ortaya çıkabilecek bu tarz oyunculara ihtiyaç var gibi görünüyor. Ceyhun Bey’le görüştük, başkanlarımızla görüştük. Takımın güçlenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. 17 maçın minimum 8-9 galibiyet çıkarabilecek bir takım inşa edeceğiz. Şikayet edecek durumda değilim. Şikayet etmemeliyim bu kadroya geldiysem. Bugün planlarımızın bazıları tuttu, bazıları tutmadı. Karşımıza güçlü bir takım vardı" şeklinde konuştu. "Elimde peynir, domates varken, kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli" Elindeki kadroyla iyi işler çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Emre Belözoğlu, "Elindeki malzemeyle en iyi lezzeti çıkarabilecek oyunu yapmak durumundayım. Elimde peynir, domates varken, ben sadece peynirli domatesli en güzel pizzayı yapmalıyım. Kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli. Bu işin gerçeği budur. Teknik adamlar bir şeyleri konuşurken biraz daha gerçekçi yaklaşmalılar. Ben burada elimdeki mevcutla bile en iyi neyi yapabilirim, bunun derdindeyim. Ofansif anlamda kesinlikle değişmemiz gereken, gelişmemiz gereken yerler var" ifadelerini kullandı. Her çalıştırdığı takımın kendisine tecrübe olduğunu aktaran Belözoğlu, "Elimizdeki güce göre en lezzetlisini yapmak zorundasınız. Ankaragücü’yle yaşadığımız süreç tamamen bence hakemlerin organize ettiği bir süreçti. Antalyaspor, geçen sene bence yine ligin en sıkıntılı kadrolarından bir tanesiydi ama bence iyi iş çıkardık. Lige çok iyi başladık. 4 maçta 9 puan aldık. Camia mutsuz, 4 maçın 4’ünü de kazanmamız gerekiyor diyorlardı. Ben o yüzden bıraktım. Çünkü bazen ülkede gerçeklerle karşılaşmak istemeyen bir grupla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Gerçekçi bakacağız. Bunları tecrübe olarak görüyoruz. Teknik adamlık kariyerimde iyi de gitse kötü de gitse hedeflerimden vazgeçmeden yoluma devam edeceğim. Bu bir tecrübe. Hep böyle bakarım" diyerek sözlerini tamamladı.
Eskişehir Aynı anda aynı caddede 4 kaza: Başka kaza olmasın diye çaba gösterdiler Eskişehir’de yağmurun etkisiyle aynı yolda aynı anda toplam 4 ayrı kaza meydana gelirken, çekici bekleyen sürücüler diğer araçların kaza yapmaması için yoğun çaba gösterdi. Bir otomobilin duvara çarptığı kazada 1 kişi yaralanırken, aracını pert eden oğluna kızan baba, "Gece vakti burada ne işin var?" diyerek tepki gösterdi. Odunpazarı ilçesi Yenikent Mahallesi Zümrüt Caddesi üzerinde aynı anda 4 ayrı kaza meydana geldi. Edinilen bilgilere göre ilk kazada, Mustafa S.K. (19) idaresindeki 06 BM 8846 plakalı otomobil, yağmurdan dolayı kayganlaşan yolda kontrolden çıktı. Virajı alamayan otomobil, yol kenarındaki duvara çarptı. Kullanılamaz hale gelen araçta bulunan 4 arkadaştan B.E. isimli şahıs kazada yaralanırken, sürücü haricindeki 2 kişi kaza mahallinden uzaklaştı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. B.E. isimli yaralı, ilk müdahalesinin ardından Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı. Aracı pert eden oğluna kızdı Kazanın ardından şoka giren araç sürücüsü Mustafa S.K. (19) kullanılamaz hale gelen aracı üzülürken, olay yerine gelen yakınları arkadaşını, "Cana geleceğine mala gelsin" diyerek sakinleştirmeye çalıştırdı. Mustafa S.K.’nın olay yerine gelen babası Mustafa K. ise, "Gece vakti burada ne işin var?" diyerek oğluna tepki gösterirken, diğer aile ferleri bu kez de babayı sakinleştirmeye çalıştı. Aynı yolda kaza yapan sürücülerden diğer araçlara örnek hareket Öte yandan, aynı cadde üzerinde bahse konu kazaya sadece 300 metre uzaklıkta 3 ayrı kaza meydana geldi. 2 araç ve 1 motosiklet daha kontrolden çıkarak şarampole devrildi. Bahse konu 3 kazada da yaralanan olmadı. Motosiklet sürücüsü kalkıp yoluna devam ederken, şarampole saplanan 39 FB 525 plakalı otomobil ve 65 HC 935 plakalı kamyonet sürücüleri çekici beklerken, diğer sürücüleri kaza yapmamaları için uyardı.