GENEL - 26 Ekim 2020 Pazartesi 13:16

Eskişehir’deki vaka artışı duyarlı vatandaşları isyan ettiriyor

A
A
A
Eskişehir’deki vaka artışı duyarlı vatandaşları isyan ettiriyor

Ülke genelinde olduğunu gibi Eskişehir’de de yükselme eğiliminde olan Korona virüs vaka olaylarındaki artış endişeleri arttırırken, vatandaşların çoğunluğu denetimlerin arttırılması ve kurallara uymayan duyarsızlara daha ağır cezalar verilmesi ve belli kısıtlamaların getirilmesi gerektiğini belirtiyorlar.

Ülke genelinde olduğunu gibi Eskişehir’de de yükselme eğiliminde olan Korona virüs vaka olaylarındaki artış endişeleri arttırırken, vatandaşların çoğunluğu denetimlerin arttırılması ve kurallara uymayan duyarsızlara daha ağır cezalar verilmesi ve belli kısıtlamaların getirilmesi gerektiğini belirtiyorlar.


Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın açıkladığı vaka sayısı en çok artan kentler arasında bulunan Eskişehir’de tedbirlere yeterince uyulmaması vatandaşı endişelendiriyor. Mart ayından bu yana 150 kadar kişinin korona virüs nedeniyle hayatını kaybettiği şehirde, yaklaşık 4 bin kişi de evinde tedavi görüyor. Korona virüs tedavisi sağlayan Yunus Emre Devlet, Şehir Hastanesi ve Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi hastanelerinin pandemi servislerinde ise onlarca entübe ve yaklaşık 500 kişinin tedavisinin sürdüğü belirtiliyor.


İl genelinde maske kullanımına çoğunlukla uyulurken, özellikle toplu taşıma araçlarında sosyal mesafe kuralına dikkat edilmemesi, aile için kalabalık görüşmeler, maskeli girilen iş yerlerinde maskelerin çıkartılması ve çeşitli kutlamalar risk oluşturuyor. Barlar sokağı, Adalar, Hamamyolu ve Doktorlar caddeleri gibi günün belli saatlerinde kalabalıkların yoğunlaştığı bölgelerdeki sosyal mesafe kuralına uyulmaması dikkati çekiyor.



Maskesiz almıyorlar, ama kapıdan içeri girdikten sonra kimsede maske yok


Halkın çoğunluğu, denetimlerin arttırılması ve kurallara uymayanların daha ağır cezalandırılması, belli kısıtlamaların getirilmesi gerektiğini görüşünü paylaşıyor. Hümeyra Memiş, yaşanan vaka artışını insanların sorumsuzluğuna bağlayarak, "Çünkü en yakın örnek olarak adalara girdiğimizde her yer dolu. Kimsenin umurunda değil. Mekanlar maskesiz almıyor, fakat kapıdan içeri girdikten sonra kimsede maske yok. Yani herkes umursamaz şekilde hastalık ve virüs yokmuş gibi hayatına devam ediyor. Bu şekilde daha da fazla yayılacağını düşünüyorum. Bu şekilde devam ederse kısıtlamaların tekrar geleceğini düşünüyorum. Kısıtlamalar tekrar gelmeli, çünkü bu kadar insanı durdurmanın başka yolu yok. Çünkü Adalara girdiğinizde her yer dolup taşıyor, kimsenin umurunda değil. Maskesiz almıyorlar, ama kapıdan içeri girdikten sonra kimsede maske yok. Herkes umursamaz bir şekilde, hiç sanki hastalık yokmuş gibi, virüs yokmuş gibi bu şekilde hayatına devam ediyor, kimsenin umurunda değil. Bu şekilde daha da çok yayılacak zaten, yayılır da yani kimsenin umurunda olmadığı için" dedi.



Kısıtlamalar getirilebilir


Zeynep Gümüşkanat ise, "Kapalı alanlarda oturduğumuz andan itibaren maske takmıyoruz. Çevremizdeki insanlarda sarılmaktan öpüşmekten çekinmiyoruz. Toplu taşıma araçlarında çok fazla insan yoğunluğu oluyor. Önlem olarak bence tekrar kısıtlamalar getirilebilir. En baştan sadece hafta sonuna yönelik sokağa çıkma yasağı yerine 1-2 haftalık sokağa çıkma yasağı getirilmesi daha doğru olurdu. Fakat ekonomimizin bunu kaldırabilecek bir durumu yok. Önümüzdeki süreç ne getirir bilmiyorum" dedi.



İşi olmayan insanların sokakta gezmemesi önemli


Bir başka vatandaş, maske kuralına pek uyulmadığını anlatırken, "Maskeler ya bileğiniz de geziyor, ya kolumuzda geziyor, ya çenemizde, ya da alnımızda geziyor. İkincisi sosyal mesafe kuralına uymuyoruz. Dip dibeyiz ve maskemiz yok. Sürekli çevremize virüs taşıyoruz. Yani kesinlikle sorumluluk bizde. Daha önceki tedbirlerde olduğu gibi sokağa çıkma yasağı tekrar gelse daha iyi olur diye düşünüyorum. Çünkü daha önceki sokağa çıkma yasaklarında vaka sayıları bayağı düştü. İşi olmayan insanların sokakta gezmemesi vaka sayılarını düşürdü. Yerinde bir karar olur diye düşünüyorum" şeklinde belirtti.



Eskişehir’deki vaka sayılarındaki artışta genç nüfus etkili


Dershaneye giden bir genç ise; "Burası zaten bir öğrenci şehri. Kendi yaşıtlarım adına konuşmam gerekirse lise öğrencileri çok fazla. Hepimiz dershanelere ve özel derslere gidiyoruz. Fakat herhangi bir denetim olmadığı için sosyal mesafe ve tedbir olmuyor. Kapalı ortamlarda ders işlediğimiz için vaka sayılarının artışında etkili olduğunu düşünüyorum. Sonuçta çok fazla öğrenci var. Dershaneden sonra vakit geçirmek için cafeye gidiyoruz. Eskişehir’deki vaka sayılarındaki artışa genç nüfusun etkili olduğunu düşünüyorum. Okulların çok erken açıldığını düşünüyorum. Daha geç açılabilirdi veya açılmayabilirdi bir süre. Bazı ülkelerde hala gece sokağa çıkma yasakları devam ediyor. Bence burada da olabilir. Sonuçta gece hayatının hızlı olduğu bir şehirdeyiz. Barlar sokağı gibi gece hayatının merkezi olan bölgeler çok kalabalık ve çok aktif. Ben oralardan geçmekte tedirginlik yaşıyorum" diye anlattı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan EBYÜ’de “Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ev sahipliğinde “Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3-Multidisiplinler Bakış Açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi. Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen sempozyuma Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, Türkiye Diyestisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay, Rektör Yardımcıları A. Ercan Ekinci, Prof. Dr. Adem Başıbüyük, Prof. Dr. Çağrı Çırak, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Ufuk Kuyrukluyıldız, sağlık çalışanları, akademik ve idari personel, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan sempozyum programı, açılış konuşmaları ile devam etti. İlk olarak konuşma yapan EBYÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3- Multidisiplinler bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’na ev sahipliği yapmanın mutluluğunu ifade etti. Beslenmenin bir yaşam aktivitesi olduğunu ve hastalık durumunda bu aktivitenin sürdürülmesinin multidisipliner bir yaklaşım gerektirdiğini belirten Prof. Dr. Özer, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği’nin bu konuda en güzel örneklerden biri olduğunu söyledi. Programa Erzurum, Sivas, Bayburt, Gümüşhane, Malatya, Van, Bingöl, Trabzon, Tokat ve Samsun gibi illerden gelen öğrenci, mezun hekim, hemşire, diyetisyen ve eczacılardan oluşan 750 katılımcıyı ağırlamaktan mutluluk duyduklarını ifade eden Prof. Dr. Özer, sempozyumun hayata geçirilmesinde katkıda bulunan herkese teşekkürlerini sundu. Daha sonra konuşmalarını yapmak için kürsüye gelen Prof. Dr. Mutlu Doğanay, organizasyon için teşekkürlerini ileterek bu sempozyumun bilgileri güncellemek adına önemli bir fırsat olduğunu belirtti. Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ ise sempozyumun gerçekleşmesindeki çabalar için üniversite ve diyetetik bölümüne teşekkürlerini iletti. Son olarak nütrisyon tedavisinin önemine vurgu yapan Dağ, sempozyumun başarılı geçmesi temennisinde bulundu. Erzincan İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, beslenme ve diyetetiğin önemine vurgu yaparak bu tür bilimsel sempozyumların sağlık alanlarına önemli katkılar sağlayacağını belirtti. Sağlık alanında yapılan bilimsel etkinliklerin, sağlık hizmetlerinin gelişimine ve toplumun bilinçlenmesine büyük faydalar sağladığına değinen Dr. Tekin, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun bu anlamda önemli bir platform olduğunu ekledi. Rektör Prof. Dr. Akın Levent ise konuşmasında nütrisyonun, malnütrisyonun tedavisi yani yetersiz beslenme tedavisi olduğuna değinerek kötü beslenmenin hayatı olumsuz etkilediğini ve bilinçlenme adına bu tür programların düzenlendiğini söyledi. Günümüzde beslenmenin sağlık üzerindeki etkileri giderek daha fazla önem kazandığına değinen Rektör Levent, son zamanlarda özellikle hanımların beslenmeye özen göstermelerine dikkat çekti. Son olarak Rektör Levent, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun katılımcılara çok yönlü bir perspektif sunarak değerli bilgiler aktaracağını belirtti. Protokol konuşmalarının ardından Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay’ a katkılarından dolayı Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye özer tarafından plaket takdimi yapıldı. Sempozyum programında Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı öğretim üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Taner Uluçay önderliğinde öğrenciler tarafından Erzincan yöresine ait türkülerden oluşan müzik dinletisi gerçekleştirildi. Program dört oturum şeklinde devam etti ve panelistlere program sonunda teşekkür belgeleri takdim edildi.
Erzincan Jandarmadan üniversitede fidan dikimi etkinliği Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185’inci yıl dönümü kutlamaları kapsamında Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinde fidan dikimi etkinliği gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi’nde düzenlenen etkinliğe Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Erzincan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı ile başlayan programa ilişkin günün anlam ve önemini belirten konuşma Jandarma Üsteğmen Buğra Kocaş tarafından yapıldı. Kocaş, ağaçlandırmanın ve fidan dikmenin önemine değindiği konuşmasında, “İklim değişikliği ve erozyonu önlemek gibi fidan dikmenin birçok önemi var. Burada yetişecek her bir fidan bizlere en büyük miras olacaktır. Yeşil görmeyen gözler zevkten mahrumdur. Erzincan Jandarma İl Komutanlığı olarak şehrimizin yeşiline katkı sunmaktan gurur duyuyoruz” dedi. Konuşmanın ardından Erzincan İl Jandarma Komutanlığına bağlı eğitim köpekleri ile bomba arama gösterisi ve itaat eğitimi gösterileri yapıldı. Jandarma Asayiş Komando Bölük Komutanlığı tarafından hazırlanan tüfekli hareketler gösterisi katılımcılardan büyük beğeni topladı. Gösterinin ardından konuşmasını icra eden Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, “Kültürümüz, tüm bitkiler ve hayvanlar dâhil canlıların tamamına karşı sevgi ve şefkatle yaklaşmamızı öğütler. Atalarımızdan, babalarımızdan devraldığımız ağaç, çevre, yeşil sevgisini yeni nesillere aktarmak en başta gelen görevlerimizden biridir. Orman varlığımızın arttırılması hususunda dün olduğu gibi bugün de, yarın da Jandarma Teşkilatı olarak daima yerimizi alacağız” dedi. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yılı münasebetiyle üniversitemizde düzenlenen törende konuşan Rektör Prof. Dr. Akın Levent, “Bu etkinliğin Jandarma tarafından okulumuzda düzenlenmesinden mutluluk duyduk. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yıl dönümünü kutluyorum. Bu vesile ile başta Cumhuriyetimizin Banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere şehitlerimize rahmet, gazilerimizi de hayırlı uzun ömür diliyorum” ifadelerini kullandı. Fidan dikimi etkinliğinde konuşan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, “Jandarma Genel Komutanlığının 185. yıl dönümü kutlamaları kapsamında düzenlenen fidan dikimi etkinliği, kurumumuzun köklü tarihine ve doğaya olan saygısını simgelemektedir. Bugün dikilecek fidanlarla hem geçmişimizi onurlandıracak hem de geleceğe sağlam bir miras bırakmış olacağız” dedi. Etkinliklerin icra edilmesinin ardından fidan dikim faaliyeti gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi, Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından mavi ladin, Avrupa ladin, dişbudak; akağaç, akasya, yapraklı ve ibreli türlerinden fidanlarla ağaçlandırıldı. Rektör Prof. Dr. Akın Levent, ağaç dikim alanında öğrencilerle sohbet edip fotoğraf çektirdi. Ağaç dikim alanından sonra Rektör Levent Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından düzenlenen sergiyi Jandarma Alay Komutanı Veysel Yanık ve öğrenciler eşliğinde gezdi.
Erzincan Çayırlı’da küçükbaş hayvanlarda aşılama kampanyası Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı teknik ekipler, mesai mefhumu gözetmeden, küçükbaş hayvanlara yönelik bakanlık tarafından programlı olarak yürütülen aşılama kampanyasını sürdürüyor. Aşılama esnasında yeni doğan kuzulara küpeleme çalışması da yapılıyor. Hayvan sağlığı ve refahı için görev başında olan ekipler, çiftçilere ve Erzincan’a katma değer sağlamak, küçükbaş hayvancılık sektörünün gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla yayla yayla, mera mera gezerek ağıllarda küpeleme ve aşılama çalışmalarını sürdürüyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından programlı bir şekilde yürütülen çalışmalarda küçükbaş hayvanlara çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı aşılanıyor. Küçükbaş hayvancılık sektörünü daha ileri seviyelere çıkarmak için Erzincan genelinde çalışmalarını sürdüren tarım teşkilatı, Çayırlı’nın Gelinpınar Köyü’nde bir yandan programlı aşılama kampanyasını sürdürürken diğer yandan yeni doğan kuzularda küpeleme çalışmalarını sürdürüyor. Küçükbaş hayvancılık sektörüne büyük zarar veren çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı tetikte olan tarım teşkilatı mera ve ağıllarda sabahın erken saatlerinde çalışmaya başlıyor. Aşılama kampanyası hakkında bilgi veren Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Emrah Demir, “Hayvan sağlığı ve hayvan refahının korunmasının yanı sıra, hastalıkların önlenerek halk sağlığının korunması amacıyla, il genelinde hazırlanan plan, program ve projeleri uygulayarak, hayvan hastalık ve zararlılarına karşı koruyucu hizmetler yürütmeye devam ediyoruz. Bakanlığımız tarafından programlanan aşılama kampanyasında dahilinde İl Müdürlüğümüzün talimatlarına uygun olarak ilçemiz genelinde küçükbaş hayvanlarda aşılama ve küpeleme çalışmalarımız aralıksız sürdürülüyor. Ayrıca küpeleme çalışmaları ile yeni doğan hayvanlar kayıt altına alınarak kimliklendirilirken, çiftçilerin de devlet desteklerinden faydalanması için bilgilendirme yapıyoruz. İlçe Müdürlüğü olarak büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği başta olmak üzere yetiştiricilerimizin, çiftçilerimizin her zaman yanındayız. Hem sahada hem kurumda her türlü ihtiyaçlarına ve beklentilerine cevap verebilmek için çalışıyoruz. Üreticilerimizin ürünü bol kazancı bereketli olsun” diye konuştu.