SAĞLIK - 20 Kasım 2019 Çarşamba 10:14

Göz tembelliği tedavi edilmezse görme kayıplarına neden oluyor

A
A
A
Göz tembelliği tedavi edilmezse görme kayıplarına neden oluyor

Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op.

Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Hatice Onur çocuklarda göz tembelliği hakkında önemli bilgiler vererek; “Fark edilmezse bu sorun ciddi görme kayıplarına neden olur” dedi.


Yeni doğan bebeklerde erken görme seviyelerinin düşük olduğunu aktaran Eskişehir Özel Ümit Hastanesi Doktoru Op. Dr. Hatice Onur, “Görme çok hızlı bir şekilde gelişiyor ve 2 yaşında tam olarak oluşuyor. Doğar doğmaz göz muayenesinin rutin olarak yapılması gerekir, bir bebek erken doğduysa 2 kilonun altındaysa veya oksijen tedavisi aldıysa mutlaka retina damarları bakımından değerlendirilmesi gerekir” şeklinde konuştu.


Yeni doğan bebeklerde problemin olup olmadığının; ışık reaksiyonu ile anlaşılabildiğini ifade eden Onur, “Çocuk ani bir ışıkla göz kırpar, ya da alnına hafifçe vurduğunuzda göz refleksi olur, iki aylık bir bebek emzirirken anne ile göz teması kurar, sonrasında yine çocuklara obje takibi yaptırılabilir, ilk 2 ayda bunlar görülmüyorsa bu dönemde aile mutlaka çocuğu göz doktoruna götürmelidir” dedi.


İLK GÖZ MUAYENESİ EN GEÇ 2 YAŞINDA YAPILMALI


Özellikle 6 aydan sonra çocuklarda gözlerde içe kayma şeklinde şaşılıklar olabildiğine değinen Göz Sağlığı ve Hastalıkları Doktoru Op. Dr. Hatice Onur, “Bunlar olmasa dahi çocuğun 2 yaşında göz doktoruna götürülmesi gerekir. Çocuklara özel, onları rahatsız etmeyecek görme seviyesi muayenelerini yapabiliyoruz. Sonrasında ilkokula geldiğinde de mutlaka çocuğun göz doktoruna gitmesi gerekir” şeklinde konuştu.


Çocuğun şaşılığı yoksa göz tembelliği sorununun gözden kaçabildiğini dile getiren Onur, “Aile de çocuğun kendisi de bunu fark etmeyebiliyor, bazen 12 yaşında geliyor çocuk, göz tembelliği olduğunu yeni anlıyoruz ancak o zaman da çok geç oluyor” diye konuştu. Op. Dr. Onur, “Fark edilmeyen göz tembelliği sorunu ilerde görme kayıpları yaşanmasına neden oluyor, görme yüzde 1’in altındaysa askerlik dahi yapamıyorlar, bazı meslekleri seçemiyorlar” diye konuştu.


TEDAVİDE; ÇOCUK- AİLE - HEKİM UYUMU ÖNEMLİ


Göz tembelliği sorununu; “Anatomik bir problem olmadan görme yollarından kaynaklı olarak 1 ya da 2 gözün daha az görmesi” olarak tanımlayan Op. Dr. Hatice Onur, “Bir gözden beynimize bir görüntü geliyor, diğer bir gözden de görüntü geliyor ve birleşip tek görüntü oluyor, bu gözlerden biri net, biri bulanık geliyorsa, beyin net olmayan görüntüyü iptal edip net görüntüyü alıyor, buna alışan beyin az gören gözün görüntüsünü iptal ederek bu sinyalleri algılamamaya başlıyor ve böylece görme kayıpları oluşuyor” ifadelerini kullandı.


Op. Dr. Onur, anne ve babada göz tembelliği varsa çocukların mutlaka göz tembelliği bakımından muayene edilmesi gerektiğini belirterek; şöyle konuştu: “Önce tembelliğin nedenine bakıyoruz, ne kadar erken teşhis yaparsak başarı o kadar yükselir, en çok kapama tedavisi öneriyoruz, hastalığın derecesine göre belli saatlerde, günde 4-5 saat veya daha fazla göz kapama önerebiliyoruz. Kapama yapılan çocukları ilk zamanlar 3 ayda bir sonrasında 6 ayda bir kontrole geliyor, daha sonra duruma göre yeniden çağırabiliyoruz. Aile, çocuk ve hekim tedavide başarı için önemli 3 sac ayağıdır. İki göz arasında ne kadar az fark varsa tedavide başarı oranı o kadar yükseliyor, çok büyük görme farklarında (4,5 dereceye kadar) yüzde 100 tedavi olmasa dahi görme seviyesini oldukça yükseltmek olanaklı oluyor.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Tunç: “Filistin’in BM üyeliğinin Konseyi’nde tekrar görüşülmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır” Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, Filistin’in BM üyeliğinin Konseyi’nde tekrar görüşülmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır” dedi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun Filistin’in BM’ye üyeliğinin tekrar görüşülmesini talep eden karar tasarısını kabul etmesinin ardından açıklama yaptı. Bakan Tunç, karar tasarısının özgür Filistin için önemli bir adım olduğunu değinerek, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, Filistin’in BM üyeliğinin BM Güvenlik Konseyi’nde tekrar görüşülmesi ve gözlemci statüsünde olan Filistin’e bazı ilave haklar tanınmasını talep eden karar tasarısını kabul etmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır. Ülkemizin yanı sıra 80’e yakın ülkenin ortak sunucusu olduğu karar tasarısının 143 evet oyuyla kabulü, Birleşmiş Milletler üyesi ülkelerin 7 Ekim’den bu yana işgalci İsrail tarafından soykırıma uğrayan Filistin’e desteğini göstermesi açısından önemlidir. 1967 sınırları temelinde bağımsız Filistin devletinin varlığı kabul edilmelidir. Filistin halkı kendi ata yurtlarında, insan onuruna yakışır şekilde yaşamalıdır” ifadelerine yer verdi. İsrail’in saldırılarının son bulması gerektiğini belirten Bakan Tunç, “Gazze ve Refah bölgesinde çocuk, kadın, sivil demeden 35 bin Filistinliyi öldüren, 78 binden fazla Filistinliyi yaralayan İşgalci İsrail’e karşı uluslararası mekanizmalar artık gereğini vakit kaybetmeden yapmalıdır. İnsan haklarını yok sayan, uluslararası hukuku görmezden gelen, savaş suçu işleyen ve soykırım yapan İsrail’in saldırıları son bulmalıdır. İsrailli yetkililer Uluslararası Ceza Mahkemesi huzuruna çıkarılmalı, gereken ceza verilmelidir. İşgalci İsrail Devletinin Uluslararası Adalet Divanınınca verilen tedbir kararına uyması sağlanmalıdır. Türkiye olarak, Filistinli kardeşlerimizin haklı davalarında yanlarında olmaya, dünyada adaleti ve hakkaniyeti savunmaya devam edeceğiz” ifadeleri kullanıldı.